38 research outputs found

    TORNALAMADA KESME PARAMETRELERİNDEKİ DEĞİŞİME GÖRE YÜZEY PÜRÜZLÜLÜĞÜNÜN TAHMİNİ İÇİN MODEL GELİŞTİRME

    No full text
    Yüzey pürüzlülüğü sadece tribolojinin geleneksel konularında değil aynı zamanda sızdırmazlık, hidrodinamik, elektrik, ısı iletimi vb. farklı alanlarda da dikkate alınması gereken önemli bir faktördür. Bu çalışma, talaş kaldırma sırasında oluşan yüzey pürüzlülüğünün kesme deneyleri yardımıyla belirlenmesini ve kesme parametrelerindeki değişime göre yüzey pürüzlüğünün tahmini için matematiksel model geliştirmeyi ihtiva etmektedir. Bu amaçla; kuru kesme şartları altında ISO 3685'e uygun olarak 75° ve 95° yanaşma açılarındaki takım tutucular ile değişik talaş kırıcı geometrilerine sahip SNMG ve CNMG formlarındaki kesici takımlar ile 0,4, 0,8, 1,2 mm burun yuvarlatma yarıçaplarındaki üç farklı talaş kırıcı (PM, QM, PR) formuna sahip kesici takımlar kullanılarak, kesme deneyleri gerçekleştirilmiştir. AISI 1050 deney numuneleri üzerinde üç farklı kesme hızı (300, 350, 400 m/min), iki farklı ilerleme (0,2, 0,4 mm/rev) ve iki farklı kesme derinliği (1, 2 mm) kullanılarak toplam 192 deney yapılmış ve yüzey pürüzlülük değerleri ölçülmüştür. Kesme parametrelerinin yüzey pürüzlülüğü üzerindeki etkileri incelenmiştir. Deneysel veriler kullanılarak; yüzey pürüzlülüğünün tahmini için kesme parametrelerine dayalı regresyon modeli ile yapay sinir ağları metodunun kullanıldığı ayrı bir model geliştirilmiştir. Model sonuçları, yüzey pürüzlülüğünün tahmini için geliştirilen her iki modelin de güvenilir bir biçimde kullanılabileceğini göstermektedir.The surface roughness is an important factor to be taken into consideration not only in traditional subject of the tribology but also in different areas such as sealing, hydrodynamics, electricity, heat conduction, etc. In this present study includes the experimentally determination of the surface roughness which occur during metal cutting, and developing mathematical models for the surface roughness prediction depending on the cutting parameters variation. For this purpose, various cutting experiments were carried out under dry conditions using SNMG and CNMG cutting tools have 0,4, 0,8, 1,2 mm nose radiuses, three different chip breaker forms (PM, QM, PR), and 75° and 95° approaching angle tool holder in accordance with ISO 3685. A total of 192 machining tests were performed on AISI 1050 steel using three cutting speeds (300, 350, 400 m/min), two feed rates (0,2, 0,4 mm/rev), and two depths of cuts (1, 2 mm) and the surface roughness was measured. The effects of the cutting parameters on the surface roughness were investigated. Two different mathematical models of the regression model and a separate model with artificial neural network method were developed for the surface roughness prediction based on the cutting parameters using the surface roughness data measured by cutting tests. A good agreement between the results of the developed models for the surface roughness prediction and the results of experimentally data was seen

    Nomofobi, Netlessfobi ve Gelişmeleri Kaçırma Korkusu: Sporcu Genç Yetişkinler Üzerine Bir Araştırma

    No full text
    Bu araştırmada, lisanslı sporcuların akıllı telefon, internet bağımlılığı ve gelişmeleri kaçırma korkuları arasındaki ilişkinin incelenmesi amaçlanmıştır. Çalışma nicel araştırma yöntemlerinden betimsel ve ilişkisel tarama modelinde tasarlanmıştır. Çalışmaya, üniversitelerin spor eğitim kurumlarında öğrenim gören toplam 548 gönüllü lisanslı sporcu dahil edilmiştir. Veri toplama aracı olarak Nomofobi, İnternet bağımlılık ve Gelişmeleri Kaçırma Korkusu Ölçeği kullanılmıştır. Verilerin analizinde Independent Ttesti, One-Way Anova ve Çoklu doğrusal regresyon testi kullanılmıştır. Korelasyon analiz sonuçlarında ise gelişmeleri kaçırma korkusu, nomofobi ve internet bağımlılığı alt boyutları arasında orta düzeyde pozitif yönde ilişki tespit edilmiştir. Ayrıca gelişmeleri kaçırma korkusu ve nomofobinin internet bağımlığının önemli bir yordayıcısı olduğu söylenebilir.Sonuç olarak, yaşadığımız dijital çağ, dijital bağımlılık ve benzeri bağımlılıkların ortaya çıkmasında önemli bir etkiye sahiptir. Bu bağımlılıklardan çözüm noktasında dijital detoks oldukça önemlidir. Dijital medya aracılığıyla yayılan metinleri, mesajları görselleri doğru okumak ve anlamlandırmak da son derece mühimdir

    Digital Citizenship in the Context of Social Media: Assessment of Negotiations with Producers on TRT Istanbul Radio

    No full text
    İnternet ve teknolojinin toplumlar üzerinde yarattığı etki, geleneksel vatandaşlık olgusunu dijital ortama da taşımış ve bu durum, dijital vatandaşlık kavramını ortaya çıkarmıştır. Dijital vatandaşlık olgusu; düzenli, etkili internet erişimi ve bilişim okuryazarlığını zorunlu kılmaktadır.Bu çalışma, günümüzün vazgeçilmez iletişim ve paylaşım araçlarından biri olan sosyal medyayı, dijital vatandaşlık bağlamında inceleyerek internet kullanıcılarının sorumluluklarına dikkat çekmiştir. Bu çalışmayla aynı zamanda, dijital vatandaşlığın doğru şekilde kullanılabilmesi amacıyla bireylere sağlanan eğitim olanakları da araştırılmıştır. Basit tesadüfi örnekleme olarak TRT İstanbul Radyosunda göreve yeni başlayan program yapımcıları yani prodüktörler (10 kişi) ile yapılan çalışmada, sosyal bilimlerde en sık kullanılan veri toplama yöntemlerinden biri olan görüşme tekniği kullanılmıştır. Prodüktörlere Ribble’in dijital vatandaşlık kavramını tanımlamakta kullandığı boyutlar çerçevesinde hazırlanmış on bir soru yöneltilmiştir.Görüşmeler sonucunda katılımcılar dijital vatandaşlık konusunda yeteri kadar bilgiye sahip olmadıklarını ve bu alanda ülkemizde gerekli eğitimlerin verilmediğini vurgulamaktadır. Çalışmadan elde edilen bulgular, Ribble’in tanımladığı kavramın günlük yaşamın gerektirdiği vatandaşlık sorumlulukları ile dijital sorumluluklar arasında doğrudan bağlantısı olduğu sonucuna ulaşmakta ve sosyal medyanın tanımlanan bu sorumluluklar çerçevesinde kullanılmasının önemine dikkat çekmektedir.The impact of the Internet and technology on societies has led to the digital presence of traditional citizenship and the concept of digital citizenship has emerged. The phenomenon of digital citizenship necessitates regular, effective internet access and information literacy._x000D_ This study has drawn attention to the responsibilities of internet user by examining social media, one of today's indispensable communication and sharing tools, in the context of digital citizenship. At the same time, educational opportunities provided to individuals in order to use digital citizenship correctly have been investigated with this study. As a simple random sampling, the interview technique, which is one of the most frequently used data collection methods in social sciences, has been used in the study conducted with the program producers (10 people) who has started to work at TRT Istanbul Radio. 11 questions have been prepared for the producers within the dimensions defined by Ribble's concept of digital citizenship._x000D_ As a result of the interviews, participants emphasizes that they do not have enough knowledge about digital citizenship and that the necessary training is not given in this country. The findings of the study show that the dimensions that Ribble defines in the concept of digital citizenship have reached the conclusion and the individual must use the technology to meet the needs of the world in which he or she is socially, economically and politically using social media in the context of digital responsibilities._x000D_ _x000D

    THE UNIVERSAL COMMUNICATION CODE OF THE DIGITAL AGE: THE IMPACT OF EMOJI ON UNIVERSITY STUDENTS

    No full text
    İletişim; yaşamını sürdürebilmesi, sosyalleşebilmesi, bilgilerini aktarabilmesi gibi nedenlerden ötürü insanoğlu için her zaman önem arz etmiştir. Bu bağlamda insanlardaki iletişim kurma arzusu, tarih boyunca belirli dönüşümlerden geçerek devam etmiş, etkileşimin yoğun olarak yaşandığı günümüz küresel dünyasında ise giderek daha da artmıştır. Özellikle günümüzün iletişim kurma pratiklerini derinden etkileyen sosyal medya platformlarıyla birlikte gittikçe büyüyen “online kitle”, dil ve kültürel farklılıkları ortadan kaldıran ve herkesin kolaylıkla etkileşimde bulunabileceği ortak bir iletişim kurma arayışına girmiş ve emoji adı verilen sanal göstergelerin ortaya çıkmasını sağlamıştır. Anlık mesajlaşma uygulamaları ve sosyal medya platformları ile popüler hale gelen emojiler, yeni medyanın oluşturduğu dilin vazgeçilmez bir unsuru haline gelmiş ve bilim çevrelerinin de merceği altına girmiştir. Bu çalışmada dijital dünyayla yakından ilgilenen yeni kuşaklar göz önünde bulundurularak, üniversite öğrencilerinin dijital ortamda gerçekleştirdikleri iletişim sürecinde emoji kullanıma karşı tutum ve algılarının saptanması ve değerlendirilmesi amaçlanmıştır. Bu amaç doğrultusunda, sosyal bilimler alanında çalışanların sıklıkla başvurduğu veri toplama araçlarından biri olan anket tekniği tercih edilmiş ve nicel araştırma yapılmıştır. Çalışmanın örneklem grubunu oluşturan 372 katılımcıdan elde edilen veriler, SPSS programı ile analiz edilerek yorumlanmıştır. Çalışmanın amaçları doğrultusunda oluşturulan hipotezler ise, Bağımsız Örneklem T-Testi, Tek Yönlü Anova Analizi, Doğrusal Regresyon Testi ve Pearson Korelasyon Testi gibi uygun istatistiksel yöntemler ile test edilmiş ve elde edilen bulgular bağlamında yorumlanmıştır. Ulaşılan bulgular, dijital ortamda gerçekleşen iletişim sürecinde emojilerden faydalanıldığını ancak sağlıklı bir iletişimin gerçekleşmesi noktasında yalnızca emoji kullanımının yeterli olmadığını göstermiştir. Ayrıca katılımcıların demografik değişkenleri dikkate alınarak, emoji kullanımının yaş, cinsiyet ve eğitim durumlarına göre değişiklik gösterip göstermediği ilgili analiz yöntemleriyle bulgulanmış ve yorumlanmıştır.Contact; it has always been important for human beings for reasons such as being able to survive, socialize,_x000D_ and transfer knowledge. In this context, the desire of people to communicate has continued through certain_x000D_ transformations throughout history, and in today's global world, where interaction is intense, it has gradually_x000D_ increased. The "online mass", which has been growing more and more, especially with social media platforms that_x000D_ deeply affect today's communication practices; has sought to establish a common communication that eliminates_x000D_ language and cultural differences and eveyone everyone to interact easily, and has led to the emergence of virtual_x000D_ indicators called emojis. Emojis which have become popular with instant messaging applications and social media platforms, have become an indispensable element of the language created by the new media and has come under the_x000D_ scrutiny of scientific environments. In this study, considering the new generations who are closely interested in the_x000D_ digital world; it was aimed to determine and evaluate the attitudes and perceptions of university students towards_x000D_ using emoji in the digital communication process. In accordance with this purpose, survey technique, which was one_x000D_ of the data collection tools frequently used by social sciences, is preferred and quantitative research wass conducted._x000D_ The data obtained from 372 participants that make up the sample group of the study, have been analyzed and_x000D_ interpreted with the SPSS program. The hypotheses created in line with the aims of the study are tested with_x000D_ appropriate statistical methods such as Independent Sample T-Test, One-Way Anova Analysis, Linear Regression_x000D_ Test and Pearson Correlation Test and interpreted in the context of the findings. The findings show that emojis have_x000D_ been used in the digital communication process, but the use of emoji alone have not been sufficient for a healthy_x000D_ communication. In addition, considering the demographic variables of the participants; whether the use of emojis_x000D_ varies according to age, gender and educational status was detected and interpreted by relevant analysis methods

    Twitter Phenomena In The Context Of Cyberbullying

    No full text
    Yakın geçmişte iletişimin temel mecrasının geleneksel medyadan yeni medyadenilen sosyal medya alanına yönelmesiyle alışılagelmiş bazı kavramlar farklıanlamlara bürünmüştür. Bu kavramlardan biri de akran zorbalığıdır. Bu noktadateknolojinin “kötüye yorulması ve zarar verme amaçlı kullanılması” ile “siber(sanal) zorbalık” adı verilen yeni bir kavramı ortaya çıkmıştır. Siber zorbalık,sosyal medyada sıkça karşılaşılan bir olgudur. Yüksek takipçili hesaplara sahipolan Twitter fenomenleri de bazı takipçilerinin kendilerine ve diğer takipçilerineyönelttiği siber zorbalıkla mücadele etmek zorunda kalmaktadır.Twitter fenomenlerinin siber zorbalıkla ilgili deneyim ve düşüncelerini ortayakoymayı amaçlayan bu çalışma, fenomenolojik nitel bir araştırma olaraktasarlanmıştır. Yüksek takipçili beş Twitter fenomeninden konu bağlamındagörüş alınarak, siber zorbalık olgusu Twitter fenomenlerinin deneyimleri ve bakışaçıları ile ele alınmaya çalışılmıştır. Araştırma bulguları, diğer sosyal medyakullanıcıları gibi Twitter fenomenlerinin de çeşitli siber zorbalık davranışlarınamaruz kaldıklarını, farklı boyut ve düzeylerde bu davranışlardan etkilendiklerinive söz konusu davranışlarla baş etmek için çeşitli stratejiler geliştirdikleriniortaya koymaktadır.Within the context of the recent past, the perception and meaning of some_x000D_ conventional concepts have been changing as the new media becoming the main_x000D_ channel of inter-personal communication. Bullying or peer bullying is one of_x000D_ those concepts. A new concept meaning ‘the misuse of the technology or using it_x000D_ as a tool to harm others’ has been emerged from the above concept recently,_x000D_ which is called ‘cyber bullying’. Nowadays, cyber bullying is one of the most_x000D_ common things that one can come across on social media. Twitteratis, who have_x000D_ famous accounts followed by so many users at Twitter, and some of their_x000D_ followers are also exposed to various types of cyber bullying behaviours. Thus,_x000D_ they feel obliged to struggle against this kind of behaviours._x000D_ Aiming to investigate the experiences and viewpoints of the Twitteratis on_x000D_ cyber bullying, the current study has designed as a qualitative phenomenological_x000D_ research. It employs a semi-structured interview schedule to examine five_x000D_ influential Twitteratis’ experiences of and viewpoints on cyber bullying. The_x000D_ research findings reveal that alike all other social media users, the Twitteratis_x000D_ have been exposed to various types of cyber bullying and psychologically_x000D_ influenced. It has also found out that they have developed varied strategies to_x000D_ overcome the negative effects of the cyber bullying
    corecore