5 research outputs found
Investigation of the relationship between emotional intelligence levels and social appearance anxiety levels of adolescents
Bu çalışmanın amacı, lise öğrencilerinin duygusal zeka düzeyleri ile sosyal görünüş kaygı düzeyleri
arasındaki ilişkiyi incelemektir. Araştırmaya 124 (%21,9) erkek ve 442 (%78,1) kız olmak üzere toplam
566 lise öğrencisi gönüllü olarak katılmıştır. Kişisel bilgi formu, Kayıhan ve Arslan (2011) tarafından
Türkçe uyarlaması yapılan Duygusal Zeka Ölçeği ve Doğan (2011) tarafından Türkçe uyarlaması yapılan
Ergenlerde Sosyal Görünüş Kaygısı Ölçeği kullanılarak veriler toplanmıştır. Bu araştırma nicel araştırma
desenlerinden betimsel araştırma modelinde kurgulanmış bir tarama araştırmasıdır. Veri analizinde
sayılar, yüzdelikler, en az ve en çok değerler ile ortalama ve standart sapmaların yanı sıra ikili grupların
karşılaştırılmasında bağımsız gruplarda t testi ve varyans analizi; değişkenler arasındaki ilişkinin
incelenmesinde ise Pearson korelasyon analizinden yararlanılmıştır. Araştırma sonucunda, eğitim görülen
yer değişkeni doğrultusunda duygusal zeka toplam puanı ve alt boyutlarından duygusal kolaylaştırma ve
duygusal düzenleme düzeyinde anlamlı farklılıklar bulunmuştur. Aile ilişkileri ve anne baba tutumu
değerlendirmesi değişkenleri doğrultusunda duygusal zeka toplam puanı ve alt boyutları arasında farkın
istatistiksel olarak anlamlı olduğu bulunmuştur. Eğitim görülen yer, cinsiyet, sınıf, aile ilişkileri
değerlendirmesi ve anne baba tutumunun değerlendirmesine göre ergenlerin sosyal görünüş kaygı
düzeyleri istatistiksel olarak anlamlıdır. Aynı zamanda duygusal tanıma/anlama alt boyut puanı ile
ergenlerde sosyal görünüş kaygısı ölçek puanları arasında istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki
bulunamamıştır. Duygusal kolaylaştırma alt boyut, duygusal düzenleme alt boyut ve duygusal zeka ölçeği
toplam puanları ile ergenlerde sosyal görünüş kaygısı ölçek puanları arasında istatistiksel olarak anlamlı,
negatif yönlü ve düşük düzeyli bir ilişki bulunmuştur.The aim of this study is to examine the relationship between the emotional intelligence levels of high
school students and their social appearance anxiety levels. A total of 566 high school students, 124
(21.9%) male and 442 (78.1%) female, participated in the study voluntarily. Data were collected using the
personal information form, the Emotional Intelligence Scale adapted to Turkish by Kayıhan and Arslan
(2011), and the Adolescent Social Appearance Anxiety Scale adapted to Turkish by Doğan (2011). This
research is a survey research designed in the descriptive research model, which is one of the quantitative
research designs. In addition to numbers, percentages, minimum and maximum values, mean and
standard deviations in data analysis, t-test and analysis of variance in independent groups in comparison
of paired groups; Pearson correlation analysis was used to analyze the relationship between variables. As
a result of the research, significant differences were found in the emotional facilitation and emotional regulation levels of emotional intelligence total score and sub-dimensions in line with the place of
education variable. It was found that the difference between the emotional intelligence total score and its
sub-dimensions was statistically significant in line with the variables of family relations and parental
attitude evaluation. Social appearance anxiety levels of adolescents are statistically significant according
to the place of education, gender, class, evaluation of family relations and parental attitude. At the same
time, no statistically significant relationship was found between emotional recognition/understanding subdimension score and social appearance anxiety scale scores in adolescents. A statistically significant,
negative and low-level relationship was found between emotional facilitation sub-dimension, emotional
regulation sub-dimension and emotional intelligence scale total scores and adolescents' social appearance
anxiety scale scores
Turkish Validation of Social Emotional Well-Being and Resilience Scale (PERIK)
The purpose of the study was to examine the validity and reliability of Social Emotional Well Being and Resilience Scale (PERIK) to measure so-cial-emotional well-being and resilience in Turkish preschool children. Two independent samples of four to six year children were used. Sample 1 served as the calibration sample to explore the most appropriate structure of the PERIK-T (227 children). Sample 2 served as the validation sample (227 children). A confirmatory factor analysis (CFA) was conducted to test the stability of the original factor structure of the six-factor PERIK. Concluding that 36 item PERIK did not fit the data obtained from Turkish sample, an exploratory factor analysis (EFA) was conducted to further explore the factor structure of the PERIK that better represented the sample data. The results of EFA suggested a six-factor 30 item solution. This 30 item model was subsequently cross-validated with the second sample (n= 227). The results of the second CFA showed a good fit to the data. Scale scores showed a relatively high internal consistency and item-total correlations ranging from .47 to .76. To provide evidence for criterion-related validity of the PERIK, reported differences or relations in terms of gender and age are referenced
The Effect of Reggio Emilia Inspired Documentation Practice on Preschool Children's Thinking Skills
Reggio Emilia temelli dokümantasyon uygulamasının okul öncesi dönem çocukların
düşünme becerilerine etkisinin incelenmesi amacıyla yapılan bu araştırmada
dokümantasyonun çocukların üstbilişsel düşünme becerilerini ve yansıtıcı düşünme
becerilerini nasıl etkilediğine cevap aranmıştır. Araştırmaya Ankara'nın Çubuk ilçesinden
iki anasınıfı dahil edilmiştir. Sınıflardan birinin deney, diğerinin kontrol grubu olarak
atanmasının ardından deney grubuna Reggio Emilia temelli dokümantasyon uygulaması
yapılmıştır. Araştırmaya katılan tüm çocuklara uygulama öncesi ve sonrasında 48-66 Aylık
Çocuklarda Üstbilişsel Düşünme Testi uygulanmıştır. Ayrıca, deney grubundaki çocuklarla
odak grup görüşmeler yapılarak yansıtıcı düşünmeye yönelik veriler toplanmıştır.
Araştırma sonucunda, dokümantasyon uygulamasının çocukların üstbilişsel düşünme
becerileri üzerinde etkili olduğu belirlenmiştir. Ayrıca, dokümantasyonla etkileşim arttıkça
çocukların daha üst düzey yansıtma ifadeleri kullandıkları görülmüştür.This research aiming to investigate the effect of Reggio Emilia-inspired documentation
practice on preschool children's thinking skills searches the answer for question of of how
documentation influences children's metacognitive and reflective thinking skills. Two
preschool classrooms from Ankara, Çubuk have been recruited for the research. After the
classrooms have been assigned as experiment and control, Reggio Emilia inspired
documentation was applied in experimentation group. As pretest and posttest, all children
were applied Metacognitive Thinking Test in 48-66 Months-Old Children. Besides, data
regarding reflective thinking were obtained via focus group discussion with
experimentation group. As a result of the study, documentation practice is found to affect
children's metacognitive thinking skills. In addition to this, it is found that as children's
interaction with documentation panel increases, they use higher and more advanced level
reflective expression
İlkokul Algısı Yazı Farkındalığı Becerilerine Göre Değişmekte Midir?
Bu araştırma okul öncesi dönemdeki çocukların yazı farkındalıkları ile ilkokul algılarının incelenmesi amacıyla yapılmıştır. Çocukların yazı farkındalıklarına göre ilkokul algılarının değişiklik gösterip göstermediği sorusuna yanıt aranmıştır. Araştırma, karma yöntemlerden açımlayıcı sıralı karma desene göre tasarlanmıştır. Bu kapsamda öncelikle nicel veriler toplanıp analiz edilmiş, ardından nitel veriler toplanarak nicel veriler eşliğinde derinlemesine incelenmiştir. Araştırmanın çalışma grubunu yaşları 60-66 ay arasında değişen ve bağımsız bir anaokuluna devam eden 102 çocuk oluşturmaktadır. Araştırmada çocukların yazı farkındalığı becerileri Erken Okuryazarlık Becerilerini Değerlendirme Aracı vasıtasıyla nicel olarak değerlendirilmiştir. Ardından, araştırma deseni ile uyumlu olacak şekilde yazı farkındalığı puanı okul ortalamasının bir standart sapma altında ve üzerinde olan 10’ar çocuk tesadüfi şekilde seçilerek, bu çocuklarla ilkokul algısına yönelik görüşme yapılmış ve resim çizmeleri istenmiştir. Araştırma sonucunda çocukların, ilkokul öğretmenine yönelik düşünceleri dışında, ilkokula dair genel görüşlerinin ve beklentilerinin yazı farkındalık puanlarına göre değişiklik gösterdiği belirlenmiştir