101 research outputs found

    Farelerde formalin kaynaklı İnflamatuar ağrı modelinde bir Tnf-Alfa inhibitörü olan Adalimumabın Antinosiseptif etkisi

    Get PDF
    The aim of this study, evaluate the nociceptive effect of adalimumab, a TNF-alpha inhibitor, on formalin-induced inflammatory pain in mice. The antinociceptive activity of adalimumab was determined on adult male BALB-C mice (6 mice in each group) by a formalin-induced inflammatory pain model and hot plate test applied. Diclofenac, which we used as a positive control, showed anti-nociceptive activity in both phases of the formalin test. The effect of the hot plate test at the thirtieth minute was statistically significantly different. Adalimumab was not effective in the neuronal phase of the formalin test but showed an antinociceptive effect in the inflammatory phase. Changes due to adalimumab in the hot plate test did not reach statistical significance. The findings of this study showed that adalimumab, which we applied as a single dose, had antinociceptive activity in the inflammatory phase of the formalin test. This result indicated that the peripheral analgesic effect of adalimumab is stronger.Bu çalışma farelerde formalin testiyle uyarılmış inflamatuar ağrı üzerine bir tnf-alfa inhibitörü olan adalimumabın nosiseptif etkisinin değerlendirilmesi amacıyla gerçekleştirildi. Adalimumab’ın anti-nosiseptif aktivitesi formalin ile uyarılmış inflamatuar ağrı modeli ve sıcak tabaka testleri ile erişkin erkek BALB-C ırkı fareler (her grupta 6 fare) kullanılarak gerçekleştirildi. Adalimumab tek doz (10 mg/kg) olarak formalin enjeksiyonundan 120 saat önce uygulandı. Pozitif kontrol olarak uyguladığımız diklofenak sodyum formalin enjeksiyonundan 15 dakika önce 10 mg/kg dozunda uygulandı. Diklofenak sodyum, formalin testinin her iki fazında da anti-nosiseptif aktivite gösterdi. Sıcak plaka testinde otuzuncu dakikadaki etkisi anlamlı olarak farklıydı. Adalimumab, formalin testinin nöronal fazında etkili değildi, inflamatuar fazda antinosiseptif etki gösterdi. Sıcak plaka testinde adalimumaba bağlı değişiklikler anlamlılığa ulaşamadı. Sonuç olarak, tek doz uyguladığımız adalimumabın formalin testinin inflamatuar fazında anti-nosiseptif aktiviteye sahip olduğunu gösterdi. Bu sonuç adalimumabın periferik analjezik etkisinin daha güçlü olduğunu göstermektedir

    Termoelektrik SnTe bileşiğinin elektrokimyasal sentezi

    Get PDF
    06.03.2018 tarihli ve 30352 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan “Yükseköğretim Kanunu İle Bazı Kanun Ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun” ile 18.06.2018 tarihli “Lisansüstü Tezlerin Elektronik Ortamda Toplanması, Düzenlenmesi ve Erişime Açılmasına İlişkin Yönerge” gereğince tam metin erişime açılmıştır.Termoelektrik materyaller ısıyı elektrik enerjisine direkt çevirebilen özel bir yarıiletken türüdür. Kalay tellür orta-IR fotodedektörler ve termoelektrik ısı dönüştürücülerde kullanılmaktadır.Yüksek kaliteli termoelektrik aygıtların hazırlanmasında birçok ince film oluşturma metodu kullanılmaktadır. Bu çalışmada, bu metotlardan biri olan ve aynı çözeltideki türlerin eşzamanlı olarak depozit edilebildiği kodepozisyon tekniği üzerine çalışılmıştır.Kalay tellür (SnTe) ince filmler; oda sıcaklığında (25 oC), SnCI2, TeO2 ve C6H5Na3 içeren sulu çözeltiden, Au(111) substratları üzerinde elektrokimyasal yolla ilk kez sentezlenmiştir. Sn ve Te'ün aşırı potansiyel depozisyon(opd) potansiyelleri dönüşümlü voltametri çalışmalarıyla belirlenmiştir. Bu filmler Ag/AgCl (3 M NaCl) referans elektrotuna karşı, -0,50 V potansiyelde, 0,2 M HNO3 içinde çözünmüş, 25 mM SnCl2.2H2O,1 mM TeO2 , 27 mM C6H5Na3.2H2O elektrolitlerinin eşit hacimde karıştırılmasıyla elde edilen sistemden büyütülmüştür.İnce filmlerin karakterizasyonu için x-ışını kırınımı (XRD), taramalı elektron mikroskobu (SEM) ve enerji dağılım spektroskopisi (EDS) kullanılmıştır. Bu şekilde depozit edilen ince filmler (220) düzleminde kristallenmektedir. SEM incelemeleri ince filmlerin şeklinin depozisyon patansiyelinin artmasıyla küresel partikülden dentrik kristale değiştiği göstermektedir. Optiksel absorpsiyon çalışmaları depozisyon zamanı azaldıkça SnTe ince filmlerinin band enerjisinin azaldığını göstermektedir.Thermoelectric materials are special types of semiconductors that can directly convert heat to electrical energy. SnTe is used in mid-IR photodectectors and thermoelectric heat converters.A few numbers of thin film preparing methods are used in the constructions of high quality thermoelectrical devices. In this study, co-deposition technique was applied to opd potentials, which can deposite species from same solution simultaneously.Tin telluride (SnTe) thin films were synthesized onto Au(111) substrates from an aqueous solution containing SnCl2, TeO2, and C6H5Na3 at room temperature (25oC) for the first time via electrochemical route. The overpotential deposition (opd) potentials of Sn and Te have been determined by the cyclic voltammetric studies. The films were grown from a system that obtained from mixing equal volumes of 25 mM SnCl2.2H2O,1 mM TeO2 , 27 mM C6H5Na3.2H2O electrolytes in 0,2 M HNO3 at a potential of -0,50 V vs Ag|AgCl (3 M NaCl).X-ray diffraction (XRD), scanning electron microscopy (SEM), and energy dispersive spectroscopy (EDS) were applied to characterize the thin films. The as-deposited thin films were crystallized in the preferential orientation along the (220) plane. SEM investigations indicated that the shape of thin films could be altered from a spherical particle to a dendritic crystal by increasing the deposition potential. The optical absorption studies as a function of deposition time indicated that the band gap of the SnTe thin film increases as the deposition time decreases

    Pseudomonas aeruginosa airway infection recruits and modulates myeloid-derived suppressor cells

    Get PDF
    Infektionen mit Pseudomonas (P.) aeruginosa, einem opportunistischen Bakterium, spielen eine wichtige Rolle für die Morbidität und Mortalität bei Mukoviszidose Patienten. Bei P. aeruginosa Infektionen wird das Immunsystem aktiviert, die Patienten sind jedoch nicht in der Lage das Bakterium effektiv zu bekämpfen, was zu chronischen Infektionen führt. Der immunologische Hintergrund ist dabei unklar. Myeloische Suppressorzellen (MDSCs) sind anti-inflammatorische angeborene Immunzellen, die in der Lage sind T-Zell-Immunantworten zu supprimieren. Wir konnten in vorausgehenden Studien zeigen, dass neutrophile MDSCs in P. aeruginosa infizierten Mukoviszidose Patienten erhöht sind. Mit dieser in vivo Studie deuten wir zudem darauf hin, dass eine pulmonäre P. aeruginosa Infektion MDSCs nicht nur rekrutiert, sondern auch funktionell aktiviert und weisen somit einen Mechanismus auf, mit dem P. aeruginosa die Immunantwort unterwandert

    Yield stability and agronomic performance of bread wheat (Triticum aestivum L.) genotypes in the Central Black Sea Region in Turkey

    Get PDF
    Grain yield and yield stability of genotypes are of great importance in wheat genetics and breeding programs. Yield stability can be used to select promising and stable wheat genotypes across environments. It can also represent good adaptation ability of high-yielding genotypes across environments. This study was conducted in 7 environments in the Central Black Sea Region in 2008-2009 and 2009-2010 growing seasons. Twenty-three bread wheat cultivars and advanced lines were tested in a randomized complete block design with 4 replications. Data were recorded for grain yield, plant height, hectolitre weight, thousand kernel weight and SDS (sodium dodecyl sulphate) sedimentation volume. Parametric and nonparametric methods were used to determine the stable genotypes for grain yield. Mean grain yields of genotypes ranged from 5742 to 3262 kg ha-1. The highest mean values for thousand kernel weight, hectolitre weight and SDS sedimentation were obtained from Samsun/Bafra location in 2008-2009 with 46.4 g, Samsun/Bafra location in 2008-2009 with 81.2 kg, and Samsun/Karakoy location with 38.2 ml, respectively. While the genotypes G11 and G22 were most stable by all stability parameters except for the TOP statistic, the genotype G6 was the most stable by all stability parameters except for ASV statistic. The genotypes G6, G11 and G22 will be tested for release procedure and the genotypes with good yield potential and acceptable end-use quality will be used as elite genetic material for future breeding activities in the Central Black Sea Region

    Ortaca (Muğla) Yöresinde Halk Arasında Kullanılan Bazı Bitkiler

    Get PDF
    Bu çalışma, 2015–2016 yılları arasında, Ortaca (Muğla) ilçesinde halk arasında kullanılan bazı bitkileri tespit etmek amacıyla yapılmıştır. Çalışma alanından doğal olarak yetişen 28 familyaya ait 38 taksonun halk tarafından kullanıldığı tespit edilmiştir. Bunlardan 23’ü tıbbi, 19’u yiyecek, 3’u baharat, 3’ü süs, 2’si yem, 2’si dini, 2’si diğer (kaşık yapımı, tarım ilacı yapımı) amaçlarla kullanılmaktadır. Yöre halkının bu bitkilerden bazen sadece bir amaçla bazen de birkaç değişik amaçla yararlandığı tespit edilmiştir

    Human neutrophil development and functionality are enabled in a humanized mouse model

    Get PDF
    Mice with a functional human immune system serve as an invaluable tool to study the development and function of the human immune system in vivo. A major technological limitation of all current humanized mouse models is the lack of mature and functional human neutrophils in circulation and tissues. To overcome this, we generated a humanized mouse model named MISTRGGR, in which the mouse granulocyte colony-stimulating factor (G-CSF) was replaced with human G-CSF and the mouse G-CSF receptor gene was deleted in existing MISTRG mice. By targeting the G-CSF cytokine-receptor axis, we dramatically improved the reconstitution of mature circulating and tissue-infiltrating human neutrophils in MISTRGGR mice. Moreover, these functional human neutrophils in MISTRGGR are recruited upon inflammatory and infectious challenges and help reduce bacterial burden. MISTRGGR mice represent a unique mouse model that finally permits the study of human neutrophils in health and disease

    Amonyak ve nitritin ahli balıklar (Sciaenochromis ahli) üzerine akut toksik etkilerinin araştırılması

    No full text
    Günümüzde akvaryum sektörü son derece önemlidir. Akvaryumda çok çeşitli balık türleri yetiştirilmekle beraber bunların en popülerlerinden biri de çiklit türleridir. Ahli çiklit (Sciaenochromis ahli) akvaryum sektöründe önemli türler arasında yer almaktadır. Bu çalışmada Ahli çiklit (Sciaenochromis ahli) balıkları için hayati öneme sahip olan amonyak ve nitritin toksik etkileri ele alınmıştır. 24, 48, 72 ve 96 saatlik gözlem sürelerinde, LC50 değerleri probit analizi yapılarak belirlenmiş, amonyağın ve nitritin, kan hücrelerindeki eritrositlerin büyüklüklerine olan etkileri incelenmiştir. 24, 48, 72 ve 96 saatlik LC50 değerleri sırası ile nitrit için 48,893, 31,648, 31,609, 29,974 mg/L, amonyak için 2,033, 1,961, 1,864, 1,785 mg/L olarak hesaplanmıştır. Eritrositlerin büyüklükleri, eritrosit ve nukleusun kısa ve uzun ekseni olarak ölçülmüştür. Amonyak grubunda eritrosit uzun ekseni 11,50±0,19 μm, kısa eksen ise 6,03±0,14 μm, nitrit grubunda ise eritrosit uzun eksen 11,76±0,25 μm, kısa eksen ise 7,03±0,15 μm olarak belirlenmiştir. Kontrol grubunda eritrosit uzun eksen 11,62±0,19 μm, kısa eksen 6,30±0,08 μm olarak ölçülmüştür. Amonyak grubunda eritrositler kısalırken, nitrit grubunda eritrositlerin büyüdüğü tespit edilmiş, ancak aralarındaki fark istatiksel olarak sadece nitrit grubunda kısa eksenin büyümesi şeklinde anlamlı bulunmuştur (P<0,05)

    Türkiye’de Örtü Altı Yetiştiricilik Potansiyelinin Solar Radyasyon ve Güneşlenme Süresi Parametrelerine Göre İncelenmesi

    No full text
    Bitki yetiştiriciliğinde en önemli iklim faktörleri; ışık, sıcaklık, nem, yağış ve rüzgardır. Örtü altı yetiştiriciliğinde 380-760 nm arası ışınım; bitki gelişimi için başlıca enerji kaynağıdır. Çalışmada, Türkiye’de örtü altı potansiyeline göre en fazla yetiştiricilik yapılan 11 ile ait üretim alanı ve üretim çeşitliliğinin, sera iklim faktörlerinden solar radyasyon ve güneşlenme süresine göre irdelenmesi hedeflenmiştir. Antalya ve Mersin illeri Şubat-Kasım ayları içerisinde solar radyasyon değeri bakımından örtü altı yetiştiricilik için yeterli miktara sahiptir. Bu illeri sırasıyla Muğla, Adana, İzmir, Aydın ve Hatay illeri takip etmektedir. Örtü altı yetiştiricilikte 5. sırada bulunan Samsun ili yetiştiricilikte kendinden sonra gelen diğer illere kıyasla (İzmir, Aydın, Hatay) solar radyasyon ve güneşlenme süresi bakımından bu illerin gerisinde kalmaktadır. Sonuç olarak, üretimin yıl boyu yapılması istenen seralarda, solar radyasyon ve güneşlenme süresinin yeterli olmadığı dönemlerde yapay ışıklandırma sistemleri oluşturularak daha kaliteli ve yüksek verim elde etmek mümkündür

    Cumhuriyet’e geçiş sürecinde tiyatro (1908-1923)

    No full text
    Bu Araştırmada Türkiye Cumhuriyeti'nin doğuşu esnasında Türk tiyatrosundaki değişimler incelenmiştir. Bu değişimler sosyal ve iktisadi olarak araştırılmıştır. Osmanlı toplumunun Tiyatro hakkındaki fikirleri ve sosyal değişimler arşiv belgeleriyle ortaya çıkarılmıştır. Tiyatronun Milli Mücadele Dönemindeki etkisi araştırılmıştır. Bu araştırma Başbakanlık Osmanlı Arşivi, süreli yayınlar ve basılı kaynaklara dayanarak hazırlanmıştır.In this investigation, changes at the Turkish Theatre has been investigated during rising up Turkish Republic. These changes have been researched as social and economical. Ottoman Society's ideas about theatre and social changes have been appeared by documents of the archive. Effect of the theatre has been investigated during National Independent Movement, this survey has been prepared based on Ottoman Archive, perlodicals and books.In this investigation, changes at the Turkish Theatre has been investigated during rising up Turkish Republic. These changes have been researched as social and economical. Ottoman Society's ideas about theatre and social changes have been appeared by documents of the archive. Effect of the theatre has been investigated during National Independent Movement, this survey has been prepared based on Ottoman Archive, perlodicals and books
    corecore