47 research outputs found

    Üriner inkontinansli hastalarin hastaliğiyla başa çikma yollarinin incelenmesi

    Get PDF
    The research is aimed to teach incontinence patients the importance of self care, to define the methods they use to cope with their illness, to propose appropriate solutions and to evaluate theri coping methods. This research medium is composed of 235 patients applying to Izmir Odemis Dr. Aytun Cıray Hospital gynecology and birth clinic between November 2006 and February 2007 and the research sample was 163 patients chosen randomly. Incontinence patients who dont accept the research were not taken into study. During data collection a questionnaire that was prepared by the researchers and composed of 29 questions was used. The questionnaire was performed by the researchers by talking face to face to the patient. During data evaluation SPSS for Windows 11.0 statistic program was used and percent q-square test was performed. Average age of the patients were x= 43,24 ± 13,47 years old. 76,7% of the patients had incontinence disease during the research time, 36,8 % indicated that their diet had influence on the disease, 78,5% of the patients did not reduce drinking water during incontinence, 70,6% took the problem seriously when they first realized it, 62,6% of patient did not know another exercise in the incontinence, 72,4% did not have any treatment related to incontinence disease, 34,42% use something for not to wet themselves and 12,3% use sometimes this material. 93,9% of them were volunteer to take education about incontinence.Araştırma evrenini; Kasım 2006-Şubat 2007 tarihleri arasında İzmir ili Ödemiş ilçesi Dr. Aytun ÇIRAY Devlet hastanesi kadın doğum servisi, kadın doğum polikliniği ve jinekoloji polikliniğine başvuran 235 hasta, örneklemini ise rastgale örneklem seçim yöntemi ile seçilen 163 hasta oluşturmuştur. Araştırmayı kabul etmeyen hastalar araştırma kapsamına alınmamıştır. Verilerin toplanmasında, araştırmacılar tarafından literatür incelenerek hazırlanan 29 sorudan oluşan anket formu kullanılmıştır. Elde edilen verilerin istatiksel analizleri SPSS for Windows 10.0 programında yapılmıştır. Çalışma verileri değerlendirilirken sayı, yüzde, ki-kare testi kullanılmıştır. Çalışmaya katılan hastaların yaş ortalaması 43,24 ± 13,47’dir. Araştırmaya katılan kadınların %76,7’sinin şu an inkontinans öyküsü bulunduğu, %36,8’inin diyetin idrar kaçırmaya neden olduğu, %78,5’inin su içmeyi azaltmadığı belirlenmiştir. Kadınların %70,6’sının idrar kaçırma problemiyle ilk karşılaştıklarında önemsemediği, %62,6’sının inkontinansta herhangi bir egzersizin olduğunu bilmediği, % 72,4’ünün ise hiç tedavi olmadığı saptanmıştır. Kadınların %34,42’ü altını ıslatmamak için bir şey (ped, bez vb.) kullandığını, %12,3’ü bu materyali ara sıra kullandığını belirtmişlerdir. Kadınların %93,9’unun inkontinans hakkında bilgi almak istediği, sadece %6,1’i üriner inkontinans şikayetinde öneri olarak hemen doktora gitmesi gerektiğini belirtmiştir.Bu veriler doğrultusunda, sağlık ekibi içerisinde yer alan hemşirelerin, toplumdaki tüm kadınları inkontinansa neden olabilecek risk faktörleri (doğum öyküsü, beslenme, ailesel öykü v.b.) açısından değerlendirmesi, üriner inkontinans bulguları ve risk faktörleri, üriner inkontinansdan korunmada gerekli konuların hastalara öğretilmesi (egzersiz, v.b.) açısından danışmanlık hizmetlerinde etkin bir şekilde rol alması gerekmektedir.&nbsp

    Kadınların menopoz sonrası yaşam kalitelerinin incelenmesi

    Get PDF
    Assessing the quality life of women via short-form 36 (SF-36), and determining the factors affecting same were the aims of this study. The study was a cross-sectional and descriptive study which was conducted on 300 women who were attending Izmir, Odemis Primary Health Care Center Number 2. The research was carried out between the dates in 15-10-2005/ 15-01-2006. Short Form 36 (SF-36) and interview from about the demographic and climacteric features of women are used as means of data gathering. İn the evaluation of data single direction ANOVA, Student T Test and Mann Whitney U Test is applied.   The mean age of respondents was 55.23±6.94. After the study, it was found that 42% of women are between the years 40-45, 65.7% of them have the education of the primary school and 71.4% of them equal to their out comes. When it comes to their pregnancy stories, it was discovered that 89% of them had pregnancy one or three times and 84% of them have one or three children. The quality of life scores were negatively influenced by advanced age, lower educational level (p< 0.05).And also, any meaningful relationship wasn't found between income level and getting treatmet about menapouse (p>0.05).  We could say that the menopause symptoms affected the women's health and quality of life, negatively.Araştırma klimakterium dönemindeki kadınların yaşam kalitelerini ve etkileyen faktörleri belirlemek amacıyla yapılmıştır. Çalışma 15 Ekim 2005-15 Ocak 2006 tarihleri arasında; İzmir ili Ödemiş ilçesinde yaşayan, 2'nolu sağlık ocağına başvuran ve çalışmaya katılmayı kabul eden 300 kadında yapılmış olan tanımlayıcı ve kesitsel bir araştırmadır. oluşmuştur. Veri toplama araçları olarak; kadınların demografik ve klimakterik özelliklerine ilişkin görüşme formu, Kısa Form -36 (SF-36) kullanılmıştır. Verilerin değerlendirilmesinde; Tek Yönlü Varyans Analizi (ANOVA),  Student t testi (İndependent t testi), Mann Whitney U Testi uygulanmıştır.Çalışmaya katılan kadınların yaş ortalaması 55.23±6.94' dür. Araştırma sonucunda kadınların %42'sinin 40-45 yaş grubunda olduğu, %65.7'sinin ilk öğretim düzeyinde eğitim aldığı, %71.4'ünün gelirlerinin gidere denk olduğunu ifade etmişlerdir. Gebelik öykülerine bakıldığında; %89'unun 1 ile 3 arasında gebelik yaşadığı ve %84'ünün 1ile 3 arasında yaşayan çocuğu olduğu saptanmıştır. Araştırmamızda ileri yaş ve düşük eğitim düzeyi ile yaşam kalitesi arasında anlamlı ilişki bulunmuştur (p<0.05). Gelir ve menopoza ilişkin tedavi alma durumu ile yaşam kalitesi arasında anlamlı ilişki bulunmamıştır (p>0.05).  Sonuç olarak, menopoz döneminde görülen belirtilerin kadınların yaşam kalitesini, beden ve ruh sağlığını olumsuz yönde etkilediğini söyleyebiliriz

    The effect of the material based on the 7E model on the fourth grade students' comprehension skill about fraction concepts

    Get PDF
    Conference: 2nd World Conference on Educational Sciences (WCES-2010) Location: Bahceschir Univ, Istanbul, TURKEYThe purpose of this study is to investigate the effect of the material on the fourth grade primary school students' comprehension skill about fraction concept. Quasi-experimental research design including 44 students (22 experimental, 22 control group) were used. While the experimental group was taught with the materials based on the 7E model, the control group was taught with the existing textbook material. An open ended test including ten questions about fraction developed by the researchers and teachers was used as pre and post-test. Pre and post-test results were compared by using t-test in SPSS packet program and it was determined that there was a meaningful difference between experiment and control groups' success (t(42)=2.052, p=.046 <.05) about fraction

    Geliştirilen standartlar doğrultusunda verilen hemşirelik bakımının bakım kalitesine ve hasta memnuniyetine olan etkisinin incelenmesi

    Get PDF
    This examination is planned as an analytical, partial and experimantal examination targeting women normally given birth in order to examine the effect of nurse care to the patient satisfaction and quality of care which is given in &lsquo;&rsquo;postpartum&rsquo;&rsquo; period. The examination is naturally formed by 470 normally given birth women in the ministry of health of the Turkish Republic Dr.Ekrem Hayri &Uuml;st&uuml;ndag woman Diseases and Maternity Hospital between 01.04.2002 / 15.08.2003. The sample of the examination is farmed by 70 women chosen through an &lsquo;&rsquo;impossible sample&rsquo;&rsquo; method among women (between 20-30 ages,who are unless primary school graduate) given birth in the Turkish Republic Ministry of Health Dr.Ekrem Hayri &Uuml;st&uuml;ndag woman diseases and maternity hospital between 01.04.2003-15.08.2003. Women are matched with two groups:an experiment (35 persons) and a control of ( 35 person ) the examination is explained to the women by the researcher and their oral approval is taken for their participation. In the evaluation of thedatas received,number percentage,&rsquo;&rsquo;ki&rsquo;&rsquo;square,The test of the importance of the difference between two averages double directed &lsquo;&rsquo;varyans&rsquo;&rsquo;analysis and bonferroni test. There has been no noticeabledifferences found concerning women&rsquo;s socio-demographic characteristics participating to the experiment and to control groups.Experiment and control groups considering their nurse care have founded that the average number to reach the target is 67.62 &plusmn; 4,20 for the control groups and the differences (student test) among the average numbers to reach the target taken by the experiment and control grups for each standarts are considered statistically meaningful (t=0.000, p&lt;0.0001)The distribution of women is examined according to their satisfaction of the nurse care they had taken in the hospital&nbsp; and it is considered that women in the experiment group is satisfied about nurse care.The difference between the two groups is considered statistically meaningful. (x2=30.600,&nbsp; SD=2,P=0.000&lt;0.05). Acording to the sesults of the examination it is precised that standard nurse care increases patient satisfaction in reaching targeted final criterias.It is proposed for the increase of the quality of care given to the patients and the improvement of the nursing standards for every age and for every patient for providing practical use&nbsp; of these in the clinics and for providing studies examining the effect of the care quality.Bu araştırma, normal doğum yapmış olan kadınlara, postpartum d&ouml;nemde verilen standart hemşirelik bakımının, bakım kalitesine ve hasta memnuniyetine olan etkisini incelemek amacıyla analitik, kesitsel ve deneysel bir araştırma olarak planlanmıştır. Araştırmanın evrenini; 01/04/2003- 15/08/2003 tarihleri arasında TC. Sağlık Bakanlığı Dr. Ekrem Hayri &Uuml;st&uuml;ndağ Kadın Hastalıkları ve Doğum Hastanesine normal doğum yapmış&nbsp; 470 kadın oluşturmuştur. Araştırmanın &ouml;rneklemini; 01/04/2003- 15/08/2003 tarihleri arasında TC. Sağlık Bakanlığı Dr. Ekrem Hayri &Uuml;st&uuml;ndağ Kadın Hastalıkları ve Doğum Hastanesinde normal doğum yapmış, doğum yaşı 20-30 yaş arasında ve en az ilkokul mezunu olan kadınlar arasından olasılıksız &ouml;rneklem y&ouml;ntemiyle se&ccedil;ilen&nbsp; 70 kadın oluşturmuştur. Kadınlar deney (35 kişi) ve kontrol (35 kişi) grubu olarak eşleştirilmiştir. Ayrıca &ccedil;alışmanın amacı kadınlara araştırmacı tarafından a&ccedil;ıklanıp katılımları i&ccedil;in s&ouml;zl&uuml; onayları alınmıştır. Elde edilen verilerin değerlendirilmesinde, sayı, y&uuml;zde, ki kare, iki ortalama arasındaki farkın &ouml;nemlilik testi ve &ccedil;ift y&ouml;nl&uuml; varyans analizi ve bonferroni testi kullanılmıştır. Analizler sonucunda araştırmaya katılan deney ve kontrol grubunda yer alan kadınların sosyo-demografik &ouml;zelliklerinde her iki grup arasında anlamlı farklılıklar bulunmamıştır. Deney ve kontrol grubu kadınların, almış oldukları hemşirelik bakımı doğrultusunda hedefe ulaşma puan ortalamalarına deney grubu kadınlar da 67.62&plusmn;4.20 iken, kontrol grubu kadınlarda 51.97&plusmn;6.99 olarak bulunmuştur. Aralarındaki fark istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (t= 7.736, p&lt;0.05). Deney ve kontrol grubundaki kadınların almış oldukları hemşirelik bakımı doğrultusunda her bir standart i&ccedil;in hedefe ulaşma puan ortalamaları incelenmiş ve her bir standart i&ccedil;in deney ve kontrol grubunun almış olduğu hedefe ulaşma puan ortalamaları arasındaki fark (student t testi) istatistiksel olarak anlamlı (t=0.000, p&lt;0.001) bulunmuştur. Kadınların hastanede almış oldukları hemşirelik bakımından&nbsp; memnun olma durumlarına g&ouml;re dağılımları incelenmiş ve deney grubundaki kadınların hemşirelik bakımından memnun oldukları bulunmuştur. Gruplar arasındaki fark istatistiksel olarak da anlamlı bulunmuştur (X&sup2;= 30.600, SD= 2, P=0.000&lt;0.05). Araştırma sonu&ccedil;larına g&ouml;re; standart hemşirelik bakımının hasta memnuniyetini y&uuml;kselttiği ve hedeflenen sonu&ccedil; kriterlerine ulaşmada etkin olduğu saptanmıştır. Hastalara verilen bakımın kalitesinin arttırılması i&ccedil;in her hastalığa ve her yaştaki hastaya uygun hemşirelik standartlarının geliştirilmesi, bunların kliniklerde işlerliğinin sağlanması ve bakım kalitesine olan etkisini inceleyen &ccedil;alışmaların yapılması &ouml;nerilmiştir

    Doğum İnançları Ölçeği Türkçe Formu Geçerlilik ve Güvenirlik Çalışması

    No full text
    Amaç: Bu araştırmanın amacı, kadınların doğum hakkındaki temel inançlarını değerlendirmek üzere geliştirilmiş Doğum İnançları Ölçeği’nin (DİÖ) kültürümüze uyarlanarak geçerlilik ve güvenirliğinin belirlenmesidir. Yöntem: Çalışma Mart 2017-Haziran 2018 tarihleri arasında Sağlık Bakanlığı’na bağlı bir eğitim ve araştırma hastanesinin kadın hastalıkları ve doğum polikliniğine başvuran gebelerle gerçekleştirilen metodolojik bir araştırmadır. Araştırmanın evrenini dahil edilme kriterlerine uyan ve araştırmaya katılmayı kabul eden tüm gebeler oluşturmuştur. Veriler yüz yüze görüşme yöntemi ile 205 gebeye Birey Tanıtım Formu ve DİÖ kullanılarak toplanmıştır. Bulgular: Çevirisi yapılan maddelere yönelik uzman puanları ile Kapsam Geçerlik İndeksi Davis tekniğine göre hesaplanmış ve tüm maddeler 0,80’in üzerinde bulunmuştur. Yapı geçerliliği için açıklayıcı faktör analizi ile doğrulayıcı faktör analizi uygulanarak ölçeğin iki faktör altında toplandığı saptanmıştır. Ölçeğin güvenirlik analizleri doğrultusunda birinci alt boyut için Cronbach alfa katsayısı 0,890; ikinci alt boyut için Cronbach alfa katsayısı 0,868 bulunmuştur. Zamana karşı değişmezliğin değerlendirildiği test-tekrar test sınıf içi korelasyon katsayıları birinci alt boyut için 0,993, ikinci alt boyut için 0,984 olarak belirlenmiştir. İki faktör arasındaki ilişki negatif yönde 0,752 düzeyinde istatistiksel olarak anlamlıdır. Sonuç: Uyarlaması yapılan DİÖ alanda kullanılabilecek yüksek düzeyde geçerli ve güvenilir bir araçtır. Ülkemizde özellikle artan sezaryen davranışlarının ardında yatan inançları belirlemek amacıyla kullanılması önerilmektedir

    Epizyotomi Sonrası Perineal Ağrının Tedavisinde Kullanılan Nonfarmokolojik Yöntemlerin Sistematik Açıdan İncelenmesi

    No full text
    Epizyotomi, bebeğin güvenli doğumunu sağlamak, perine tonüsünü korumak ve istenmeyen yırtıkları önlemek amacıyla yapılan insizyondur. Perineal ağrı, özellikle postpartum ilk 3 gün boyunca, hareket etme, idrar yapma ve defekasyon, emzirme gibi günlük aktiviteleri olumsuz etkilemektedir. Bu nedenle epizyotomiden kaynaklanan ağrı tedavi edilmelidir. Son yıllarda farmakolojik olmayan yöntemler ya tek başlarına ya da birlikte ağrıyı azaltmada etkili olmaktadırlar. Temel amaç ağrı tedavisinde analjezik kulla-nım oranını azaltarak yaşam kalitesini yükseltmektir. Bu çalışmalardan 2007- 2017 arasında olan özellikle non-farmakolojik yöntemlerin etkilerini inceleyen 17 çalışmaya ulaşılmıştır. Epizyotomi sonrası perineal ağrının giderilmesinde soğuk jel pedi ve buz paketi uygulamasının, düşük frekanslı Transkutan Elektriksel Sinir Stimülasyonu (TENS) ve yüksek frekanslı TENS’in, bilek-ayak akapunktur uygulamasının, lavanta-timolü ilave edilerek hazırlanan yıkama solüsyonunun, tarçın merhemi ve atkuyruğu merheminin etkili olduğu, Düşük Doz Lazer Tedavisi (DDLT)’nin, kulak akapunktur uygulamasının etkili olmadığı saptanmıştır. Lavanta yağı ile hazırlanan oturma banyosunun bir çalışmada etkili olduğu saptanırken diğer çalışmada etkili olmadığı saptanmıştır. Epizyotomi sonrası perineal ağrının giderilmesinde en etkili yöntemlerin kanıt düzeyinde araştırılması, bu yöntemlerin kullanımı ile ilgili sağlık çalışanlarına danışmanlık yapılması önerilmektedir.Episiotomy is an incision, it is used for to ensure the safe delivery of the baby, to maintain perineal tonus and to prevent unwanted tears. Perineal pain is adversely affects daily activities such as movement, urination, defecation and breastfeeding especially in during the first 3 days postpartum. Therefore pain resulting from episiotomy should be treated. In recent years, non-pharmacological methods are effective in reducing the pain alone or together. The main objective is to improve the quality of life by reducing the rate of analgesic use in the treatment of pain. It has been reached 17 studies from these studies specifically examining the effects of non-pharmacological methods between 2007- 2017. Cold gel pad and ice pack application, low frequency Transkütan Electrical Nerve Stimulation (TENS) and high frequency TENS, Wrist-ankle acupuncture application, lavender-timol added washing solution, cinnamon ointment and horse-tail ointment is effective, low dose laser therapy (LLLT), ear acupuncture was found to be ineffective for the removal of perineal pain after episiotomy. The sitz bath with lavender oil prepared has been found to be effective in a study and not effective in the other study. It is recommended that to investigation of at the level of evidence about the most effective methods, advising advising health professionals about the use of method

    MENOPOZDA SEMPTOM YÖNETİMİNDE KULLANILAN KANITA DAYALI UYGULAMALAR

    No full text
    Menopoz bir hastalık değildir ancak kadınların yaklaşık %25’inin yaşam kalitesini bozan ve tedavi gerektiren semptomlara neden olmaktadır. Bu semptomları azaltmak için birçok tamamlayıcı ve alternatif tedaviler uygulanmaktadır. Bu derlemede sık görülen menopozal semptomların giderilmesinde uygulanan yöntemler kanıt düzeylerine göre değerlendirilmiştir. Hormon replasman tedavisi ve tamamlayıcı-alternatif tedavilerin (egzersiz, yoga, akupunktur, masaj, bitkisel tedaviler ve vitaminler) vazomotor ve ürogenital semptomlarda azalma, uyku problemlerinde, psikolojik sorunlarda azalma ve kadınların yaşam kalitesinde artış sağladığı saptanmıştır. Bu nedenle tıbbi ve alternatif tedavilerin literatüre katkıda bulunacak kanıt düzeyi yüksek çalışmalarla etkinliğinin belirlenmesi, kadınların menopozda yaşadıkları semptomların iyileştirilmesinde ve yaşam kalitesinin geliştirilmesinde yararlı olabilir
    corecore