32 research outputs found

    Predictors of improvoment in left ventricular function after stent implantation of chronic coronary occlusion

    Get PDF
    Kronik koroner oklüzyonlu hastalarda, koroner stent implantasyonunun sol ventrikül fonksiyonları üzerine etkisi iyi bilinmektedir. Bu çalışmanın amacı, çıplak ve ilaç kaplı stentlerin sol ventrikül ejeksiyon fraksiyonu (LVEF) üzerine etkisini araştırmak ve LVEF düzelmesinde etkili klinik ve anjiyografik faktörleri belirlemektir. Kronik oklüzyon nedeniyle başarılı stent implantasyonu yapılan 304 hasta çalışılmıştır. Stent konulmadan önce ve 6 ay sonra ekokardiyografik inceleme yapılmıştır. Kronik koroner oklüzyona stent implante edildikten sonra tüm gruplarda, LVEF de önemli artma (% 53.2±11.9 den %57.0±11.1 e, p <0.0001) ve hem LV diastol sonu volum indeksinde (85.6±18.9 ml/m2 den 80.1±17.1 ml/m2 e; p <0.001) ve hemde LV sistol sonu volum indeksinde (40.0±15.8 ml/m2 den 34.1±14.3 ml/m2 e; p <0.0001) azalma saptanmıştır. Çıplak stent grubu ile ilaç kaplı stent grubu arasında LVEF artışı yönünden anlamlı bir fark yoktu. Multivariate analizde, koroner tıkanmadan sonra 2 ay geçmemiş olanlarda bazal LVEF %50 den az olanlarda ve diyabetiklerde stent uygulamasının LVEF düzelmesinde bağımsız öngörücü olduğu saptanmıştır. Sonuç olarak, kronik koroner oklüzyon nedeniyle yapılan stent implantasyonu stent sonrası ilk 6 ayda, bilhassa LV fonksiyonu represe olan hastalarda ve oklüzyon üzerinden 2 ay geçmemiş olan hastalarda LVEF üzerine olumlu etkiye sahiptir

    Koroner arter hastalığında risk faktörleri ve koroner arter lezyonu yaygınlığının kalp atım hızı değişkenliği üzerine etkileri

    No full text
    TEZ2478Tez (Uzmanlık) -- Çukurova Üniversitesi, Adana, 1998.Kaynakça (s. 69-77) var.viii, 77 s. ; 30 cm.

    Tam AV blokun nadir bir nedeni olarak hipertiroidism

    Get PDF
    (1). Multislice computed tomography (CT) may be useful for detecting myocardial fat infiltration and diagnosing ARVC (1-3). Because of its excellent spatial and temporal resolution, CT has received much attention in diagnosing of ARVC. It has been reported that CT findings of ARVC are (a) a dilated right ventricle, b) abundant epicardial adipose tissue, (c) conspicuous trabeculations with low attenuation, (d) a scalloped appearance of the right ventricular free wall, and (e) intramyocardial fat deposits (1, 2). Coronary artery fistula is an uncommon clinical entity with an incidence in selected series ranging from 0.26% to 0.40% of congenital cardiac anomalies. Many adults are asymptomatic if the fistulae are small. Symptoms of fatigue, dyspnea, angina (due to “steal” phenomenon), atrial arrhythmia, signs of congestive heart failure, pulmonary hypertension or infective endocarditis are seen. In one report, patients older than 20 years had dyspnea on exertion (35%), fatigue (8%) or angina (22%). Conversely, only 9% of those <20 years of age had had such symptoms (4, 5)

    An unusual complication due to infection of remnant of epicardial pacemaker lead : Migration over the chest

    No full text
    Epikardiyal kalp pili enfeksiyonundan sonra yerinde bırakılmış epikardiyal elektrot kalıntısının göğüs duvarına migrasyonu sık karşılaşılan bir durum değildir. Enfekte nabız jeneratörü ve epikardiyal elektrot'un büyük bir kısmı çıkarıldıktan sonra yerinde bırakılan elektrot parçasında enfeksiyon ve göğüs duvarına migrasyon gelişen bir olgu rapor edilmektedir.An unusual complication due to infection of remnant of epicardial pacemaker lead : migration over the chest Epicardial pacemaker migration due to infection is a rare and unusual complication.We report a case with migration of remnant of epicardial pacemaker lead over the chest after removal of infected pulse generator and a large portion of the lead

    Echocardiographic and clinical features of left ventricular false tendons

    No full text
    Bu çalışmada, sistolik üfürümü olan hastalarda sol ventrikül (SV) yalancı tendonlarının görülme sıklığının araştırılması ve yalancı tendon varlığı ile klinik ve ekokardiyografik bulgular arasındaki ilişkinin incelenmesi amaçlandı. Çalışmaya 15-83 yaşları arasındaki (ortalama 43+10) 80'i erkek, 87'si kadın toplam 167 hasta alındı. Hastalırın fizik muayeneleri yapıldı, EKG'leri ve 2D, M-mode ve renkli akım Doppler ekokardiyografik incelemeleri yapıldı. Hastalar organik kalp hastalığı olanlar (Grup I, n=75) ve masum üfürümü olanlar (Grup II, n=92) olmak üzere iki gruba ayrıldılar. Grup Vdeki hastaların 48'inde mitral kapak prolopsusu, 2'sinde mitral yetmezlik, 2 'sinde triküspid kapak prolapsusu, 20 'sinde kardiyomiyopati, 2 'sinde pulmoner stenoz ve 1 'inde atrial septal defekt mevcuttu. Grup I'deki hastaların 12'sinde (%16) grup Il'deki hastaların 26'sında (%28.2) olmak üzere incelenen 167 hastanın 38'inde (%22.7) ekokardiyografik incelemede SV de yalancı tendon tespit edildi. SV de yalancı tendon olan 38 hastadan 9'unda (%23.7), yalancı tendon saptanmayan 129 hastanın ise 18'inde (%13.9) EKG'de ventriküler ektopik vurular mevcuttu (p<0.05). Ya¬lancı tendon tespit edilen hastaların 26'sının (%68.4) masum üfürümü, 12'sinin (%31.6) organik kalp hastalığı mevcuttu (p<0.05). SV yalancı tendonların lokalizasyonu en sık interventriküler septum ile sol ventrikül serbest duvarı arasındaydı (%71). Hastaların hiç birinde birden fazla yalancı tendon saptanmadı. Sonuç olarak, SV de yalancı tendonların sık görüldüğü, SV de yalancı tendon sapta¬nan hastaların önemli bir kısmında masum üfümümler görüldüğü, ve EKG 'de ventriküler aritmiler bulunduğu, bu nedenle üfürümü ve aritmisi olan hastaların etyolojik değerlendirilmesinde organik kalp hastalığı yanısıra SV yalancı tendonlarının da ekokardiyografik incelemelerle araştırılması gerektiği kanısına varıldı.Echocardiographic and Clinical Features of Left Ventricular False Tendons The prevalance and clinical findings of left ventricular (LV) false tendons were studied in 167 patients patients with systolic murmurs. Patients were divided into two groups after clinical examination and 2D, M mode, color-coded Doppler echocardiographic evaluation'. Group I consisted 75 patients with various organic abnormalities such us mitral valve prolapse(48), mitral insufficiency, (2) tricuspid valve prolapse, (2) cardiomyopathy, (20) pulmonary stenosis(2) and atrial septal defect. (1) There were 92 patients with innocent murmur in group II. L Vfalse tendons were diagnosed in 38 (22.7%) patients. Twelve patients in group I (16%) reflected LV false tendons, whereas 26 patients in group II (28.2%) had false tendons. Ventricular arrhythmias and innocient murmurs were common in patients with LV false tendons than patients without these bands (ventricular arrhythmias; 23.7% vs 13.9%,<0.05 and innocent murmurs; 68.4% vs 31.6%, <0.05 respectively). The most common localization of false tendons were between the interventricular septum arid left ventricular free wall (71%). There was not any patient with more than one false tendon. In conclusion, innocent. murmurs and ventricular arrhythmias are common in patients with false tendons, therefore, the echocardiographic detection of false tendons is also neccessary in the etiological evaluation of patients with these abnormalities

    A case report of bilateral diffuse choroido-retinal vasooclusion due to primary antiphospholipid syndroma

    No full text
    Primer antifosfolipid sendromuna bağlı olarak bilateral yaygın korio-retinal vazooklüzif tutulum gözlenen vakanın sunumu. Yaklaşık 3 yıl önce ani olarak başlayan az görme şikayeti ile kliniğimize sevk edilen hastaya tam bir oftalmik muayeneye ek olarak, flöresein fundus anjiyografi, tam biyokimya tetkiki, immünolojik, romatolojik kan testleri ve renkli doppler incelemesi yapıldı. Primer antifosfolipid sendromu trombotik olaylara neden olarak oküler arteriyal ve venöz yapıları tutabilen bir hastalıktır.The aim was to present a case of primary antiphospholipid syndrome with bilateral diffuse choroido-retinal vascular involvement. A patient with abrupt onset of low vision occured 3 years ago has been refered to our clinic for further investigation. A complete ophthalmic and fundoscopic examination together with biochemical, immunological, rheumotological blood tests and color doppler investigations were performed. The best corrected visual acuities of the 41 years old age woman were 0.05 on the right and counting fingers from 3 meters on the left eye. On her fundoscopic and flouresceine fundus angiographic examinations; Findings of leakage from optic disc, diffuse choroido-retinal vasooclusive findings and increased foveal avascular zone diameter were observed on both of her eyes which were more prominent on her left eye. The significantly reduced visual acuities were thought to be due to that diffuse vasoocclusion. Her blood tests revealed increased erythrocyte sedimentation rate, increased level of C reactive protein, thrombocytopenia, increased anticardiolipin antibody level, and increased anti protein C antigen level. The rest of the immunological tests were within normal levels. The patient was diagnosed as primary antiphospholipid syndrome due to those findings and was administered anticoagulation treatment according to the recommendations of the cardiology clinic. Primary antiphospholipid syndrome is a disease that may cause thrombotic events with arterial and venullar involvement
    corecore