A two dimensional model of magnetic field assisted assembly

A simplified model to simulate the magnetic field distribution for applications in magnetic field assisted assembly of semiconductor device structures, using commercial software (Vizimag), has been implemented. Solenoids have been utilized to serve as electromagnets that are responsible for the assembly process. Magnetic shielding techniques have been deployed to isolate the influence of one solenoid over another. These solenoids are used to move the devices that need to be placed in recesses within the substrate. The bottom of the devices and the recesses are coated with magnetic materials to facilitate the movement and placement of devices within the recesses in the substrate. The semiconductor devices may be made from a variety of materials such as semiconductors, to perform various functionalities

Nowcasting severity of thunderstorm associated with strong wind flow over Indian Subcontinent: Resource lightning surge

This study uses the data of Indian Air Force (IAF) Lightning Detection System (LDS) network to prepare climatological plots of lightning over India and to formulate location-specific thunderstorm (TS) guidance for a total of 12 Indian airports. The analysis of climatological plots reveals that there is a distinct warm-season preponderance of lightning strikes over Indian subcontinent, with pre-monsoon months receiving the maximum lightning. The most probable time of occurrence being 12:00-14:00 UTC during all the seasons across the country. Location-specific TS guidance not only signifies the most probable direction of occurrence of TS with respect to the airport, but also clearly brings out the favorable direction of movement. Hence, the same can be judiciously used as nowcasting aid. Further, the characteristic features of lightning, like surges in flash rate, can be objectively used to define a predictor for nowcasting severe weather associated with a TS cloud. The study of these surges in lightning flash rate vis a vis the occurrence of strong surface winds (SSW) > 60 km h–1 over Delhi National Capital Region (NCR) (Hindan Airport observations), indicated that there is an increase in the number of lightning flashes prior to the occurrence of SSW. Within 45 min of their occurrence, 77.5% of SSW are preceded by surges in flash rates; however, the probability of detection of the event with a lead time of 15 to 45 min is around 71%

ORTAKLAŞA TÜKETİM GÜDÜLERİ: İKİ-TARAFLI TÜKETİCİ ROLÜNÜN DÜZENLEYİCİ ETKİSİ

Bu çalışma ekonomik, sosyal ve çevresel güdüler ile ortaklaşa tüketime karşı tutum ve ortaklaşa tüketime katılma niyeti arasındaki ilişkiyi incelemek ve tüketicilerin kullanıcı ve sağlayıcı olma isteğinin bu ilişkideki düzenleyici rolünü belirlemek amacıyla yapılmıştır. Çalışmanın sonuçlarına göre ekonomik, sosyal ve çevresel güdülerin ortaklaşa tüketime karşı tutum üzerinde ve tutumun da sisteme katılım niyeti üzerinde olumlu etkisi bulunmaktadır. Kullanıcı olma isteğinin güdülerle tutum arasındaki ilişkide düzenleyici bir rolü bulunmamaktadır. Ancak sağlayıcı olma isteği sosyal güdülerle ortaklaşa tüketime karşı tutum arasında düzenleyici role sahiptir.

Customers' Attitudes Toward Servers Tip Enhancing Behaviors

Bu çalışmanın amacı restoranlarda hizmet sunan çalışanların bahşiş gelirlerini arttırmak için sergiledikleri davranışların (bahşiş arttıran davranışlar) müşteriler tarafından nasıl algılandığının incelenmesi ve müşteriyi bahşiş vermeye yöneltme nedenlerine göre alt gruplara ayrışıp ayrışmadıklarının belirlenmesidir. Veri Ankara'da yaşayan müşterilerden uygunluk örneklemesi ile toplanmıştır. Analizler geçerli 295 anket üzerinden yapılmıştır. Analiz sonuçlarına göre bahşiş arttıran çalışan davranışlarının müşterilerin daha fazla bahşiş verme isteği üzerindeki etkisi farklılaşmaktadır. Bahşiş arttıran davranışlar müşterilerin değerlendirmelerine göre üç ayrı alt grupta toplanmıştır. Aynı grupta yer alan davranışların müşteriyi bahşiş vermeye yöneltme nedenleri benzerlik göstermektedir Bu çalışmanın amacı restoranlarda hizmet sunan çalışanların bahşiş gelirlerini arttırmak için sergiledikleri davranışların (bahşiş arttıran davranışlar) müşteriler tarafından nasıl algılandığının incelenmesi ve müşteriyi bahşiş vermeye yöneltme nedenlerine göre alt gruplara ayrışıp ayrışmadıklarının belirlenmesidir. Veri Ankara'da yaşayan müşterilerden uygunluk örneklemesi ile toplanmıştır. Analizler geçerli 295 anket üzerinden yapılmıştır. Analiz sonuçlarına göre bahşiş arttıran çalışan davranışlarının müşterilerin daha fazla bahşiş verme isteği üzerindeki etkisi farklılaşmaktadır. Bahşiş arttıran davranışlar müşterilerin değerlendirmelerine göre üç ayrı alt grupta toplanmıştır. Aynı grupta yer alan davranışların müşteriyi bahşiş vermeye yöneltme nedenleri benzerlik göstermektedi

ORTAKLAŞA TÜKETİM GÜDÜLERİ: İKİ-TARAFLI TÜKETİCİ ROLÜNÜN DÜZENLEYİCİ ETKİSİ

Bu çalışma ekonomik, sosyal ve çevresel güdüler ile ortaklaşa tüketime karşı tutum ve ortaklaşa tüketime katılma niyeti arasındaki ilişkiyi incelemek ve tüketicilerin kullanıcı ve sağlayıcı olma isteğinin bu ilişkideki düzenleyici rolünü belirlemek amacıyla yapılmıştır. Çalışmanın sonuçlarına göre ekonomik, sosyal ve çevresel güdülerin ortaklaşa tüketime karşı tutum üzerinde ve tutumun da sisteme katılım niyeti üzerinde olumlu etkisi bulunmaktadır. Kullanıcı olma isteğinin güdülerle tutum arasındaki ilişkide düzenleyici bir rolü bulunmamaktadır. Ancak sağlayıcı olma isteği sosyal güdülerle ortaklaşa tüketime karşı tutum arasında düzenleyici role sahiptir.

Education Equity for Transgender and Gender-Diverse Persons in India: Insights Into Implementation Hurdles

Part I of this article presents international, global, and national approaches to the right to education for transgender and gender-diverse persons. It then describes the Indian approach—the NALSA judgment and the Transgender Persons Act. Finally, it provides anecdotal insight into the lived experiences of transgender and gender-diverse persons and the marginalization they face. Part II outlines: (i) the rationale of this study, (ii) the research methodology, and (iii) the questions in the right to information requests, which have formed the basis for investigating the landscape of education rights for transgender and gender-diverse students. Part III provides an overview of the responses received for each question, shedding light on alarming policy failures regarding access to education for transgender and gender-diverse persons. Part IV analyses these responses and presents our findings. Finally, our Conclusion highlights key observations and concerns that must be addressed to ensure the realization of the right to education for transgender and gender-diverse persons in India. Following the conclusion, we include a Tables section, containing Annexure I, Table 1, and Table 2, which includes all country-wide and institution-specific data collected during our study

Enhancing the insulation capability of a vaccine carrier box: An engineering approach

Being thermosensitive, Vaccines need storage at specific temperatures of 2-8 \ub0C, and Vaccine Cold chain Carriers are the most widely utilized instruments to carry out rural vaccination drives in Low-income hot climate countries. Several developed designs for the carrier have reported superior performance, but their actual penetration into rural community medicine is limited due to reasons of cost and utility. Thus, the scope for improvement in the design is significant and it is also pertinent to quantify the effect of design features on the performance. Taking shared features possessed by such superior designs, the work presents the impact of geometry, vertically stacked vaccine tray assembly and usage of Phase Change Materials(PCM), on the final passive cooler assembly. A fabricated New Design with given features is cross-compared and analysed with a Market(Original) Design of the same scale and storage capacity. Analysis performed takes a scientific inclination towards Engineering and Insulation aspects of the Vaccine Box. It uses Conjugate Heat Transfer model(CFD simulations), Geometry analysis, experimentally derived Insulation R-values and Temperature monitoring to accomplish this. Secondly, the work presents a systematic design approach to improve upon the conventional design, PCM selection is made using DSC(Differential Scanning Calorimetry) testing, and Material of Construction(MOC) selection is made using Ashby plots based on the results of the simulations. Overall the Fabricated New Design gives an improvement of ≈16% in R-value and ≈17% improvement in the retention time of the specific temperature range, over the conventional (Original) Design

Screening of chickpea cultivars against pod borer Helicoverpa armigera (Hubner) under unprotected conditions

Screening of elite twenty chickpea cultivars of along with two desi checks PG 186 and L 550 was carried out to evaluate for resistance to major pest Helicoverpa armigera. During the course of present investigation H. armigera was found to be major significance pest, which was mainly associated with leaves, flower and pod of chickpea. Present study revealed that, maximum mean egg and larval population were registered during 13th & 15th standard week respectively. The maximal and minimal number of mean egg population recorded of 12.86, 8.33 on ICC3137, D059 and 5.43, 3.60 on ICCV92944, respectively for 2012-13, 2013-14 seasons from selected five plants. The lowest larval population recorded of 23.33, 12.50 in ICCV07306, ICCV92944 and highest of 32.52, 22.39 in ICC3137, ICCV08107 in respective years. Per cent mean pod damage were ranged from 53.56 to 85.32 and 68.49 to 100 in respective years. The minimum grain yield of chickpea was recorded of 86.11, 158.33 kg/ha in ICCV07306, ICCV3137 and maximum grain yield of 1491.67, 972.42 kg/ha was found in ICCV 097105, ICCV92944 for respective years. Based on damaged rating scale of H. armigera, the moderately susceptible and consistent yield observed in PG-186, ICCV92944, ICCV10 and ICCV97105. This accession can be used for future in IPM programme against H. armigera in large farm level