6 research outputs found

    Micafungin Effectiveness in Treating Pediatric Patients with Proven Candidemia

    Get PDF
    Aim:Micafungin is one of three currently available echinocandin for the treatment of candidiasis and candidemia. We aimed to discuss the effectiveness of micafungin and any possible side effects in the treatment of proven candidemia in children.Materials and Methods:In this study, children who were treated with micafungin for proven candidemia between May, 2017 and October, 2019 were included. The time to achieve negative culture, liver and renal functions as well as blood counts were recorded using the hospital data system.Results:Forty-five patients (52.3%) who received micafungin for proven candidemia were included in this study. The median age of the children who received micafungin due to invasive candidiasis (IC) was 4 months (range: 12 days to 216 months). Of these 45 IC patients, 10 (22.2%) were neonates, 19 (42.2%) were infants, 11 (24.4%) were between 1 and 5 years old, and 5 (11.1%) were between 10-18 years old. The median duration of micafungin treatment to culture negativity for C. albicans related candidemia episodes was shorter (6 days, 1-26 days) than non-albicans Candida spp. related candidemia episodes (7 days, 1-35 days) (p=0.10). Culture negativity could not be achieved at the end of the 14th day of micafungin treatment in 15 of the 45 (33.3%) candidemia episodes. The most commonly isolated Candida spp. in patients with treatment failure was C. parapsilosis (n=6), followed by C. albicans (n=5), C. guilliermondii (n=1), C. tropicalis (n=2) and C. tropicalis and C. guilliermondii co-infection (n=1) respectively. None of the patients developed side effects due to micafungin treatment.Conclusion:Micafungin was found to be safe and effective for the treatment of culture proven candidemia in pediatric patients, including neonates

    Risk of tuberculosis in children with rheumatologic diseases treated with biological agents: A cross-sectional cohort study

    No full text
    Objectives: This study aimed to evaluate the risk of tuberculosis (TB) disease in children receiving biological agents for rheumatologic diseases, focusing on appropriate screening tests in a high-priority country for TB control. Patients and methods: One hundred nine children (56 females, 53 males; range, 3.4 to 16.2 years) who received any biological agent for rheumatologic diseases for more than two years between May 2012 and October 2021 were included in this retrospective study. Patients were screened for TB infection using tuberculin skin test (TST) or interferon-gamma release assay (IGRA). Following the initial evaluation, patients were clinically examined for TB every three months by a comprehensive medical history and physical examination, and every 12 months using TST or IGRA. Results: At the initiation of the biological agent, the patients’ mean age was 12.4±4.5 years. The average follow-up duration was 3.6±1.3 years (range, 2.6 to 10.2 years) for patients treated with biological agents. Each patient had a documented Bacillus Calmette-Guérin vaccination. Before the initiating of therapy, TST was performed alone in 45 (41.3%) patients and in combination with IGRA in 64 (58.7%) patients. In the 64 patients who underwent both TST and IGRA, IGRA revealed nine (14.1%) positive results. Six (66.7%) of these nine patients, however, had negative baseline TST. Four (7.3%) of the 55 individuals whose initial IGRA results were negative also had positive TST results. Overall, no TB disease was observed after a follow-up period. Conclusion: This study reveals that biological agents were not associated with an increased risk of TB disease in closely monitored children. Additionally, the concomitant use of TST and IGRA for screening of TB is reasonable in patients receiving biological agents

    Pediatri Asistanlarının Çocuklarda İnfluenza Tanı, Tedavi ve Bağışıklaması Hakkındaki Bilgi Düzeyleri, Algı, Tutum ve Davranışları

    No full text
    Giriş: İnfluenza virüsü özellikle kış aylarında çocuklarda sık görülen, bazen hastane ve yoğun bakım yatışlarına hatta ölüme sebebiyet verebilen bir virüstür. Pediatristlerin influenza tanısı, tedavisi ve bağışıklaması ile ilgili bilgi düzeylerini ve yaklaşımlarını araştıran son derece kısıtlı yayın bulunmaktadır. Bu nedenle bu çalışmada pediatri asistanlarının influenza virüsünü tanıma, tedavi kararını verme, profilaksi yaklaşımı ve bağışıklaması hakkındaki tutum ve davranışlarının saptanması planlandı. Gereç ve Yöntemler: Bu tanımlayıcı kesitsel araştırma; 31 Temmuz- 1 Aralık 2019 tarihleri arasında; Ege Bölgesi’nde altı merkezde çalışan pediatri asistanlarına internet üzerinden (Google formları) anket yapılarak gerçekleştirildi. Katılımcılara demografik özellikleri, influenza semptomlarını tanıması, tedavisi, profilaksi ve bağışıklaması ile ilgili 27 soru soruldu.Bulgular: Çalışmaya dahil edilen 6 merkezde çalışan 349 pediatri asistanının 204’ü (%58.5) anket sorularına yanıt verdi. Katılımcıların %72.5’i kadındı, yaş ortalamaları 27.9 ± 2.1’di; %59.3’ü iki yıldan daha kısa süredir asistanlık yapıyordu. İnfluenza tanısını düşündüren semptomlar sorgulandığında katılımcıların %94.1’i ateş, %81.9’u kas ağrısı, %77’si yorgunluk, %70.1’i baş ağrısı ve %68.6’sı öksürük olarak doğru yanıtladı. Oseltamivir tedavi endikasyonları sorgulandığında 166 (%82.2) katılımcı doğru olarak yanıt verdi. Asistan hekimlerin %21.1’inin mevcut sezonda grip aşısı yaptırdığı görüldü. Kronik hastalığı olan ve olmayan asistanlar arasında grip aşısı yapılma sıklıkları açısından istatistiksel anlamlı bir fark saptanmadı (p= 0.136). Sonuç: Araştırmada; pediatri asistanlarının influenza farkındalığı, tedavisi ve bağışıklaması hakkında bilgi düzeylerinin ve bağışıklama oranlarının düşük olduğu saptanmıştır. Her influenza sezonu öncesinde pediatri asistanlarına influenza virüsü ve aşısı hakkında hatırlatıcı eğitimler verilmesinin faydalı olabileceği düşünülmüştür
    corecore