9 research outputs found

    Structural features of sheep farms in Elazığ province

    Get PDF
    Bu çalışma Elazığ ilinde bulunan koyunculuk işletmelerinin yapısal özelliklerini belirlemek amacıyla yapılmıştır. Bu amaçla 167 çiftlik araştırmaya dâhil edilerek ziyaret edilmiş, yerinde değerlendirilmiş ve sahipleri ile yüz yüze anket çalışması yapılmıştır. Araştırmada işletmelerin %56,3'ünün kendi arazisine, %60,0'ının ise %10,1-50 dekar araziye sahip olduğu belirlendi. Çalışmada ağılların %86,2'sinin müstakil, %10,8'inin eve bitişik, %88,0'inin kapalı tip, %42,5'inin kuzey-güney uzun aksında, %60,0'ının tuğla-briket duvarlı, %66,9'unun toprak zeminli olarak yapıldığı; %62,9’unda yeterli havalandırma bacası ve %84,5’inde yeterli pencere bulunduğu belirlendi. Ayrıca çiftliklerin %94,5’inde koyun sulama ekipmanı olarak yalak kullanıldığı, %55,8’inde ahşap yemlik tercih edildiği, çiftliklerin %76,6’sında iki ağıl kapısı, %86,2’sinde koyun başına 1 m2 veya daha az gezinti alanı bulunduğu, %88,5’inde yem hazırlama değirmeni/mikser, %47,2’sinde ise gölgelik/sundurma bulundurulmadığı tespit edildi. Sonuç olarak hem yetiştiriciler hem de ilgili kurum ve kuruluşlar tarafından bu çalışma ile tespit edilen sorunlar ve çözüm önerileri dikkate alınarak İlde koyun yetiştiriciliğinin uygun düzeye getirilmesi beklenmektedir. İşletmelerde yapısal sorunların giderilmesi için teşvik, destek ve faizsiz kredilerin artırılması önerilmektedir.This study was carried out to determine the structural characteristics of sheep farms in Elazığ province. For this purpose, 167 farms were included in the research and visited, evaluated on-site, and a face-to-face survey was conducted with their owners. According the study, 56.3% of the breeders owned their own land, 60.0% owned 10.1-50 decares of land, 86.2% of the barns were detached, 10.8% were adjacent to the house, 88.0% were closed type, 42.5% were on the north-south long axis, 60.0% were brick-briquettes walled, 66.9% were soil ground, 62.9% had adequate ventilation shafts, 84.5% had sufficient windows. In addition, 94.5% of the farms use troughs as sheep irrigation equipment, 55.8% prefer wooden mangers, 76.6% of the farms had two barn doors, 86.2% had 1 m2 or less walking area per sheep. But there was no feed mill/mixer in 88.5% and no shade/porch in 47.2%. As a result, it is expected that the sheep breeding in the province will reach the desired level by considering the identified problems and proposed solutions through this study by both the breeders and the relevant institutions and organizations. It is recommended to increase incentives, support and interest-free loans in order to eliminate structural problems in businesses

    The evaluation of broiler farms in terms of some biosecurity criteria inElazığ and Malatya

    Get PDF
    Bu araştırma, resmi kontrol ve denetimler kapsamında ele alınan biyogüvenlik kriterleri bakımından etlik piliç işletmelerinin değerlendirilmesi amacıyla yapılmıştır. Araştırma materyalini, Elazığ ve Malatya Gıda Tarım ve Hayvancılık İl ve İlçe Müdürlükleri’nin Ocak-Aralık 2015 tarihleri arasında Elazığ’da bulunan 93, Malatya’da bulunan 146 adet işletmede yaptıkları denetimlerden elde edilen resmi veriler oluşturmuştur. Araştırmada, işletmelerin beton zeminli, kolay yıkanabilir tavan ve duvarlara sahip olmasına ait oran Elazığ için %100, Malatya için %93.2 (p=0.007), personelin işletme girişlerinde ellerini yıkayacağı ve dezenfekte edeceği sistemin bulunmasına ait oran Elazığ için %98.9, Malatya için %90.1 (p=0.006), işletmelere giriş ve çıkışta kullanılacak dezenfektanlı ayak banyolarının bulunmasına ait oran ise Elazığ için %100, Malatya için %95.1 (p=0.044) olarak hesaplanmıştır. Çalışmada, içme suyu depolarının dezenfekte edilebilir nitelikte olmasına ait oran Elazığ için %97.8, Malatya için %89.6 olarak saptanmıştır (p=0.019). Yapılan araştırmada, işletme kapılarının önünün ve çevresinin uygun şekilde betonlanmasına ait oran Elazığ için %78.8, Malatya için %64.4 (p=0.02), işletme alanına zorunlu giriş yapacak araçların temizlik ve dezenfeksiyonunu sağlayacak uygun sistemin varlığına ait oran ise Elazığ’da %79.6, Malatya’da %62.9 olarak tespit edilmiştir (p=0.007). Sonuç olarak, Elazığ ve Malatya’daki etlik piliç işletmelerinin biyogüvenlikle ilgili ele alınan birçok kriter bakımından yüksek, bazı uygulamalar bakımından ise orta düzeye sahip oldukları saptanmıştır. Ayrıca, Elazığ’daki işletmelerin ele alınan biyogüvenlik kriterlerinin çoğunda Malatya’daki işletmelerden daha iyi düzeyde oldukları da belirlenmiştir.This research was conducted to determine biosecurity aspects in broiler farms in respect to official controls and diciplines. Research materials contained the data obtained from the Districts and Provincial Directorates of Food Agriculture and Livestock’s formal controllings in 93 farms in Elazığ and 196 farms in Malatya in January-December 2015. According to the findings, the ratio of farms that had cemented floor and easy cleanable ceiling and walls was 100% in Elazığ and 93.2% in Malatya (p=0.007); the ratio of having hand cleaning and disinfection systems for staff entering the farms was 98.9% in Elazığ and 90.1% in Malatya (p=0.006); the ratio of having disinfection foot bath used in entering and exiting from the farms was 100% in Elazığ and 95.1% in Malatya (p=0.044). Moreover, the ratio of perpetual clean water tanks was 97.8% in Elazığ and 89.6% in Malatya (p=0.019). In this study, the ratio of cemeting the front and the environment of doors properly was 78.8% in Elazığ and 64.4% in Malatya (p=0.02), and the ratio of having convenient cleaning and disinfection systems for vehicles that obligatory would enter farms was 79.6% in Elazığ and 62.9 % in Malatya (p=0.007). Finally, it was found out that broiler farms were high ratio in many biosecurity criteria, however, others had middle ratio. Besides, most of the considered biosecurity criteria were better in Elazığ than Malatya

    Atların Yarış ve Yarışma Performansları Üzerine Etkili Faktörler ve Performansı Artırma Yolları

    No full text
    Kantitatif bir karakter olan atların yarış ve yarışma performansı genetik ve çevresel faktörlerin etkisinde şekillenmektedir. Bu nedenle bireyler ve populasyonlar arasında varyasyon bulunmaktadır. Genetik etki, tayın anasından ve babasından aldığı genlerden dolayı sahip olduğu genotip kapasitesini ifade etmektedir. Performansı etkileyen çevresel faktörler arasında; cinsiyet, yaş, doğum ağırlığı, mesafe, handikap ağırlığı, pist tipi ve parkur yapısı, ana yaşı, konulan ikramiye, koşan at sayısı, atın pistteki koştuğu yer, binici deneyimi gibi faktörler yer almaktadır. Bu derlemenin amacı, atların yarış ve yarışma performanslarını etkileyen genetik ve çevresel faktörler hakkında bilgi sunmaktır.Race and competition performance of horses, a quantitative character, is shaped by the influence of genetic and environmental factors. For this reason there are variations between individuals and populations. The genetic effect refers to the genotype capacity that is possessed by the gene from the mother and father of foal. Many environmental factors that affect performance include gender, age, birth weight, distance, handicap weight, runway type and structure, maternal age, prize, race or competition season, number of running horses, starting place, rider experience. The purpose of this review is to demonstrate factors affecting race and competition performance of horses

    Current Status of Cattle Farms in Malatya: II. Biosecurity Applications in Animal Health and Stable Hygene Perspective

    Get PDF
    Bu araştırma, Malatya ilindeki sığırcılık işletmelerinin biyogüvenlik bakımından mevcut durumlarını tespit etmek amacıyla yapılmıştır. Bu amaçla belirlenen ilçelerden tesadüfi örnekleme metodu kullanılarak seçilen 172 adet sığırcılık işletmesi sahibine yüz yüze anket uygulanmıştır. Araştırmada, hayvanların Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı veri tabanına kaydedilmesi %98,8, tüberküloz kontrol ve test kayıtlarının tutulması %97,7, hasta hayvanların kaydının tutulması %34,3, hayvan sevklerine ait belgelerin muhafazası ve hayvan hareketlerinin kaydının tutulması %51,7, şap hastalığı aşısının düzenli yapılması %97,7, barınak ve çevresinin temizliği %95,3, uygun ve yeterli gübre çukurunun varlığı %21,5 ve farklı türden hayvanların bir arada bulundurulması %9,9 oranlarında tespit edilmiştir. Araştırmada elde edilen bulgulara göre; işletmelerde, hayvan sağlığı ve ahır hijyenine dayalı biyogüvenlik uygulamaları bakımından birçok parametrenin “kabul edilebilir” noktada olduğu, ancak bazı barınak şartları bakımından dikkat çekici düzeyde yetersizlikler bulunduğu belirlenmiştir. Özellikle, durakların uygun ölçü ve niteliklere sahip olmadığı, uygun olanların ise sadece %9,9 oranında kaldığı tespit edilmiştir. Çok düşük olan bu oran işletmelerin bu açıdan ciddi bir eksiklik ve olumsuzluk taşıdığını göstermektedir. Biyogüvenlik kurallarının uygulanması kârlılık, sürdürülebilir üretim ve halk sağlığı açısından gerekli olduğundan, mevcut olumsuzlukların giderilmesi için önlemler ivedilikle alınmalıdır. Biyogüvenlikle ilgili iş ve işlemlerin daha bilinçli yapılması için, yetiştiricilere yönelik eğitim ve bilgilendirme çalışmalarına önem verilmelidir. Yetiştirici birlikleri, işletmelere hizmet veren serbest veteriner hekimler ve Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığının ilgili birimleri konu üzerinde hassasiyet göstermelidirler. Bakanlık teşkilatlarının görevlerinden olan hayvanların tanımlanması ve tescili, hayvan sevklerinin tanzimi, işletmelerin biyogüvenlik çerçevesinde izlenmesi ve aşılama programlarının takibi daha etkin biçimde yapılmalıdır. Gerektiğinde idari yaptırımlar uygulanmalıdır.This research was conducted to determine the biosecurity conditions of cattle farms in Malatya. 172 breeders are interviewed by using the random sampling method in selected cattle farms in specific districts. It is found out that the record of animals in Ministry of Food, Agriculture And Livestock database is 98.8%, the tuberculosis control and test records is 97.7%, the record of sick animals is 34.3%, keeping the animal movement documents and the recollection of them is 51.7%, regular vaccination of FMD is 97.7%, the shelter and it’s environment sanitation is 95.3%, the appropriate and adequate septic tanks existence is 21.5% and keeping different animal species is 9.9%. When animal health and shelter hygiene conditions are evaluated, it is determined that several parameters are “acceptable”, however, the others are considerably insufficient. It is stated that the stalls have inadequate measures and qualities, but the accepted ones are only 9.9%. This low ratio indicates that farms are seriously inadequate and problematic. Precautions should be taken to obtain profitability, sustainable production and public health immediately. Thus, it is necessary to care training and informing of farmers to have conscious work and applications. Breeding associations, free veterinarians serving the farms and the Ministry’s related units should carefully work for the subjects. Animal identification and registration, reporting of animal movement, controlling farms for biosecurity and vaccination programmers should efficiently be conducted. Administrative sanctions must be applied when needed

    Effects of chitosan coating and different storage periods of broiler breeder eggs on growth performance and carcass characteristics

    No full text
    This study was carried out to determine the effects of coating with chitosan film and storing at different periods (7, 14, and 21 days) of broiler breeder eggs on growth performance and carcass characteristics of the chicks. The present study was arranged as three different storage periods (7, 14, and 21 days) and coating or not the eggs with chitosan film. In total, 1800 hatching fertilized eggs were used. These eggs were divided into six groups with 100 eggs in each and 600 eggs in each replication. A total of 751 chicks obtained from the hatching were used as material in this study. As a result, all chicks in the coated chitosan groups were alive during the 42-day growth period. The average hatching weight was determined as 42.7±0.1 g. The mean body weight (BW) of chicks on the 42nd day was determined as 2541.8±12.3 g in all groups. The effect of repetition on weekly BW and body weight gain (BWG) was found to be significant in the growth period. The differences between the groups for the BW were significant on day 1. While the weekly BWG varied, the growth performance was similar in the growth period in all groups. The differences between the groups in terms of slaughter weight and carcass characteristics were insignificant. It was determined that coating broiler eggs with chitosan and storing them in different periods does not have significantly negative effect on growth performance and carcass characteristic

    Beekeeping Activities II: The Evaluaton of Beekeeping Activities in terms of Beekeeper Preferences, Production Quality and Bee Diseases in Malatya Province

    No full text
    Bu araştırma, bakım, besleme, yetiştirme ve üretim faaliyetleri ile hastalıklar kapsamında Malatya ili arı yetiştiriciliğinin mevcut durumunu değerlendirmek amacıyla yapılmıştır. Bu amaçla Arıcılık Kayıt Sistemi’ne (AKS) kayıtlı işletmelerden tesadüfi örnekleme metodu kullanılarak seçilen 149 adet arıcılık işletmesinin sahibine yüz yüze anket uygulanmıştır. Yapılan çalışmada, yetiştiricilerin % 83,7’sinin Standart Langstroth tip kovan kullandıkları, % 15,4’ünün bal dışında arı ürünü ürettikleri, % 57,0’sinin 2 yılda bir ana arı değiştirdikleri ve % 83,9’nun ana arıyı üretmeyip satın aldıkları tespit edilmiştir. Araştırmada, yetiştiricilerin % 80,5’inin Kafkas melezi arı kullandıkları ve % 79,2’sinin de basit seleksiyon uygulaması yapmadıkları belirlenmiştir. Mevcut çalışmada, şurup yapımında % 97,3 oranında sakkaroz kullanıldığı, en fazla görülen arı hastalığının varroosis (% 47,8) olduğu, işletmelerde % 69,1 oranında kayıt tutulmadığı, yetiştiricilerin % 90,5’inin gezer arıcılık yaptığı ve % 35,2’sinin kendisini arıcılık bilgi ve pratiği bakımından yeterli düzeyde görmediği saptanmıştır. Malatya İlinde arıcılığın daha üst seviyelere getirilebilmesi için verimli ve yöreye uyumlu ırkların kullanması, ana arı üretilmesine önem verilmesi, işletme kayıtlarının tutulması, bal dışındaki diğer arı ürünlerinin üretilmesinin teşvik edilmesi, hastalıklarla yoğun biçimde mücadele edilmesi ve arıcılara yönelik kurs, eğitim ve bilgilendirme çalışmalarının daha fazla yapılması gerekmektedir.This research was conducted to determine the conditions of beekeeping in Malatya in caring, feeding, breeding and production activities. Face to face interviews with 149 beekeepers were applied by using the random sampling method in selected registered beekeepers to Beekeeping Registration System (BRS). In this study, it is found that 83.7 % of beekeepers use Standard Langstroth Hives, 15.4 % produce bee productions except honey, 57.0 % renovate queen bee once in two years and 83.9 % buy queen bee but not breed it. In this study, it is determined that breeders use 80.5 % Caucasian crossbred bee, and 79.2 % breeders do not use simple selection. In the current study, it is calculated that the ratio of 97.3 % sucrose is used for syrup making, the most common bee disease is varroosis (47.8 %), 69.1 % beekeeping do not have records, 90.5 % of keepers are strollers and 35.2 % do not consider themselves having sufficient beekeeping knowledge and practice. To have a better beekeeping in Malatya, it is necessary to use efficient and local adapted races, give importance to breeding queen bees, keep business records, encourage the production of bee products except honey, fight for the diseases densely and conduct courses, trainings and information activities for beekeepers extensively

    Reproductive and productive characteristics in Bafra (Chios × Karayaka) ewes, growth, carcass performance and survivability of lambs

    No full text
    This study was carried out on Bafra (Chios × Karayaka) breed to determine the fertility characteristics of sheep, growth performance, survivability and carcass weights of lambs. For this purpose, the reproductive characteristics of 600 sheep aged 2–5 years and the survivability of 1,150 lambs born from these sheep were determined. In addition, the growth performance characteristics, slaughter, and carcass weights of 65 lambs born from 38 randomly selected ewes 3–4 years old were determined. In the study, the pregnancy rate was 90.00%, the birth rate was 87.16%, singleness 15.00%, twins 80.00%, and triplet 5.00%, lamb yield per ewe 1.90, number of lambs per birth 2.20 was calculated. Birth and weaning (90th d) weights as well as 61–90th d of live weight gains of male and female lambs were found as 4.26 and 3.57 kg, 24.15 and 21.32 kg, 265.75 and 231.72 g, respectively. The 120th d survivability, slaughter and carcass weights and carcass yields of lambs were determined as 97.74%, 47.10 kg, 21.61 kg and 45.92%, respectively. As a result, although the Bafra sheep is a breed that can be recommended to be raised in terms of the characteristics discussed, more scientific research is needed on it

    Udder morphology, and milk physicochemical structure in Bafra (Chios × Karayaka) ewes

    No full text
    It was aimed to determine the effects of udder type on udder traits, milk yield and some physicochemical properties of Bafra (Chios × Karayaka) ewes. The lactation length, daily milk yield, lactation milk yield, and daily average milk yield of ewes were determined. In addition the udder type were determined, udder and teat traits were measured. The fat, solid non–fat, protein, lactose, mineral, density, freezing point, and conductivity values of the milk were determined. Type 3 udder was observed at the highest rate (37.5%) and Type 5 udders were not detected in ewes. The lactation length, daily, and lactation milk yield values were calculated as 177.75 days, 868.60 g and 156.86 kg, respectively. Udder circumference, udder width, udder depth, right teat length, left teat length, right teat diameter, left teat diameter, the distance between teats and udder floor height from the ground was calculated as 40.95 ± 0.63, 12.36 ± 0.30, 16.24 ± 0.40, 2.85 ± 0.09, 2.76 ± 0.09, 1.49 ± 0.03, 1.43 ± 0.04, 15.35 ± 0.23, and 31.88 ± 0.70 cm, respectively. Rates of fat, protein, lactose, solid non–fat, mineral and also density, freezing point, and conductivity were calculated at 5.17 ± 0.30, 1039.08 ± 0.31, 6.24 ± 0.05, 11.51 ± 0.10, 0.88 ± 0.009, 1039.08 ± 0.31 g·mL-1, -0.80 ± 0.009°C and 5.26 ± 0.03 mS·cm-1, respectively. It has been determined that Bafra sheep can be a suitable breed for breeding in the conditions of Malatya, Province of Turkey. However, more scientific research should be done on this topic and the level of milk production should be improved
    corecore