31 research outputs found

    İşsizlik ve Ekonomik Büyüme İlişkisinde Asimetri

    Get PDF
    Most of the empirical papers researching the validity of Okun’s law have been assumed a symmetric relationship between change of unemployment and real output growth. However, the effect of real output growth on unemployment may be different in growth cycles expansion and contraction periods. This assumption which assumes a asymmetry in Okun’s law has been verified in the recent studies. In the study, whether Okun’s relationship is symmetric or not has been investigated for Turkish economy in the period 1950-2007 using annual time series data. Co-integration analyses including TAR and M-TAR models have been used to test the asymmetric relationship. The findings of the study have shown that Okun’s law is valid in the long run and this relationship is asymmetric for the Turkish economy.Okun kanununun geçerliliğini araştıran ampirik çalışmaların çoğu işsizlikteki değişim ile reel çıktı büyümesi arasında simetrik bir ilişkinin olduğunu varsaymaktadır. Oysa reel çıktı büyümesinin işsizlik üzerindeki etkisi büyümenin daralma ve genişleme dönemlerinde farklı olabilir. Okun kanununda asimetriyi ifade eden bu önerme son dönem çalışmalarda doğrulanmaktadır. Çalışmada, Türkiye ekonomisi için Okun ilişkisinin simetrik olup olmadığı 1950-2007 dönemi yıllık zaman serisi verileri kullanılarak araştırılmıştır. Asimetrik ilişkiyi test etmek amacıyla, TAR ve M-TAR modellerini içeren ko-entegresyon analizi kullanılmıştır. Çalışmanın bulguları, Türkiye ekonomisinde Okun kanunun uzun dönemde geçerli ve ilişkinin asimetrik olduğunu göstermiştir

    İşsizlik ve Ekonomik Büyüme İlişkisinde Asimetri

    Get PDF
    Most of the empirical papers researching the validity of Okun’s law have been assumed a symmetric relationship between change of unemployment and real output growth. However, the effect of real output growth on unemployment may be different in growth cycles expansion and contraction periods. This assumption which assumes a asymmetry in Okun’s law has been verified in the recent studies. In the study, whether Okun’s relationship is symmetric or not has been investigated for Turkish economy in the period 1950-2007 using annual time series data. Co-integration analyses including TAR and M-TAR models have been used to test the asymmetric relationship. The findings of the study have shown that Okun’s law is valid in the long run and this relationship is asymmetric for the Turkish economy.Okun kanununun geçerliliğini araştıran ampirik çalışmaların çoğu işsizlikteki değişim ile reel çıktı büyümesi arasında simetrik bir ilişkinin olduğunu varsaymaktadır. Oysa reel çıktı büyümesinin işsizlik üzerindeki etkisi büyümenin daralma ve genişleme dönemlerinde farklı olabilir. Okun kanununda asimetriyi ifade eden bu önerme son dönem çalışmalarda doğrulanmaktadır. Çalışmada, Türkiye ekonomisi için Okun ilişkisinin simetrik olup olmadığı 1950-2007 dönemi yıllık zaman serisi verileri kullanılarak araştırılmıştır. Asimetrik ilişkiyi test etmek amacıyla, TAR ve M-TAR modellerini içeren ko-entegresyon analizi kullanılmıştır. Çalışmanın bulguları, Türkiye ekonomisinde Okun kanunun uzun dönemde geçerli ve ilişkinin asimetrik olduğunu göstermiştir

    Estimated equibilrium exchange rate for Turkey

    No full text
    Döviz kuru, son yıllarda ülkeler arasındaki ticaret ilişkilerinin artması ve dünyanın giderek tek pazar haline dönüşmesi ile birlikte rekabeti belirleyen önemli bir değişken durumuna gelmiştir. 1973'te Bretton Woods sisteminin sona ermesiyle döviz kurlarında değişkenlik artmış ve denge döviz kurunun belirlenmesi önem kazanmıştır. Denge döviz kuru ekonominin iç ve dış dengesi ile uyumlu kur düzeyi olarak tanımlanmaktadır. Bu çalışmada Türkiye için denge döviz kuru ERER yaklaşımıyla tahmin edilmiştir. Çalışmada, 1998:1- 2009:4 dönemi, reel döviz kuru, kamu tüketimi, dışa açıklık, gayri safi yurtiçi hâsıla, yurtiçi kredi, yat ırımlar ve d ış ticaret haddi verileri kullanılmıştır

    Analysis of relationship government size and openness: the case of Turkey

    No full text
    Dışa açıklığın makroekonomik değişkenlere ve ekonomik büyümeye etkisi yıllardırtartışılmaktadır. Dışa açıklık yeni ekonomik faaliyetlere ve uzun dönemde üretimin sektörelbileşiminde değişikliğe neden olabilmektedir. Bunlar, üretim yapısında ve kamu harcamalarınıntoplam harcamalar içindeki payında bir değişiklik olabilir. Küreselleşme ve serbest ticaret, kamuharcamaları ve büyümesini etkilemekte fakat bu etkinin yönü tartışılmaktadır. Kamu büyüklüğü vedışa açıklık arasındaki ilişkiye ilişkin literatürde üç temel hipotez vardır. Bu hipotezler telafihipotezi, etkinlik hipotezi ve sanayisizleşme (deindustrialization) hipotezidir. Telafi hipotezine göre,kamu büyüklüğü ve dışa açıklık arasında pozitif bir ilişki, etkinlik hipotezine göre negatif bir ilişkivardır. Sanayisizleşme hipotezine göre ise kamu büyüklüğü ve dışa açıklık arasında nedensellikilişkisi yoktur. Bu çalışmada, kamu büyüklüğü ve dışa açıklık ilişkisi, 1998:1-2016:4 döneminikapsayan üç aylık verilerle Türkiye ekonomisi için tahmin edilmiştir. Değişkenler arasındakiilişkiler Engle-Granger Koentegrasyon ve Hata Düzeltme Modeli kullanılarak araştırılmıştır.Ekonometrik analizler, Türkiye ekonomisinde, kamu büyüklüğü ile dışa açıklık arasında uzundönemli ilişki ve kısa dönemde de çift yönlü bir nedensellik ilişkisi olduğunu göstermiştir.for years. Openness can lead to changes in new economic activities and in the sectoralcomposition of long-term production. These may be a change in the share of production and publicexpenditure within total expenditures. Globalization and free trade affect public spending andgrowth, but the direction of this effect is being debated. There are three basic hypotheses in theliterature on the relationship between government size and openness. These hypotheses are thecompensation hypothesis, the efficiency hypothesis and the deindustrialization hypothesis.According to the compensation hypothesis, there is a positive relationship between government sizeand openness, and a negative relation in efficiency hypothesis. According to the hypothesis ofdeindustrialization, there is no causality relation between government size and openness.In thisstudy, the relationship between government size and openness has been estimated by utilizingquarterly data for the Turkish economy over the period 1998:1- 2016:4. Relationships betweenvariables have been investigated by employing Engle-Granger Cointegration and Vector ErrorCorrection Model analyses. Econometric analyses indicate that there are long run relationshipbetween variables, and two-way causality relation in Turkish econom

    Asymmetry in the relationship between unemployment and economic growth

    Get PDF
    Okun kanununun geçerliliğini araştıran ampirik çalışmaların çoğu işsizlikteki değişim ile reel çıktı büyümesi arasında simetrik bir ilişkinin olduğunu varsaymaktadır. Oysa reel çıktı büyümesinin işsizlik üzerindeki etkisi büyümenin daralma ve genişleme dönemlerinde farklı olabilir. Okun kanununda asimetriyi ifade eden bu önerme son dönem çalışmalarda doğrulanmaktadır. Çalışmada, Türkiye ekonomisi için Okun ilişkisinin simetrik olup olmadığı 1950-2007 dönemi yıllık zaman serisi verileri kullanılarak araştırılmıştır. Asimetrik ilişkiyi test etmek amacıyla, TAR ve M-TAR modellerini içeren ko-entegresyon analizi kullanılmıştır. Çalışmanın bulguları, Türkiye ekonomisinde Okun kanunun uzun dönemde geçerli ve ilişkinin asimetrik olduğunu göstermiştir.Most of the empirical papers researching the validity of Okun’s law have been assumed a symmetric relationship between change of unemployment and real output growth. However, the effect of real output growth on unemployment may be different in growth cycles expansion and contraction periods. This assumption which assumes a asymmetry in Okun’s law has been verified in the recent studies. In the study, whether Okun’s relationship is symmetric or not has been investigated for Turkish economy in the period 1950-2007 using annual time series data. Cointegration analyses including TAR and M-TAR models have been used to test the asymmetric relationship. The findings of the study have shown that Okun’s law is valid in the long run and this relationship is asymmetric for the Turkish economy

    A Comparison Of Core Inflation Indicators: An Application For Turkey

    No full text
    Enflasyon hedeflemesi rejimini benimseyen ülkelerde çekirdek enflasyonun para politikasının şekillenmesinde önde gelen göstergelerdendir. 2002 yılından beri enflasyon hedeflemesi rejimini kullanan Türkiye'de, dışlama yöntemiyle dokuz çekirdek enflasyon göstergesi TÜİK tarafından hesaplanmakta ve yayınlanmaktadır. Çalışmada bu ölçülerden hangisinin daha iyi niteliklere sahip olduğu değerlendirilmiştir. Bu amaçla, uzun dönem ilişkileri araştırmak amacıyla Engle-Granger Koentegrasyon Testi ve sınır testi yaklaşımı, kısa dönem ilişkileri incelemek amacıyla Granger nedensellik testi ve hata düzeltme modeli 2003:12015:3 dönemi aylık verileri vasıtasıyla araştırılmıştır. Bulgular, Türkiye'de çekirdek enflasyon ölçütlerinden D1 ve D2 çekirdek enflasyon ölçüsünün enflasyonu tahmin edebilme performansının diğerlerine göre daha iyi olduğunu göstermektedirIt is obvious that core inflation is a main indicator in monetary policy application in countries which adopted inflation targeting regime. Nine core inflation indicators calculated and published via exclusion method by TÜİK in Turkey where inflation targeting regime has been applied since 2005.In the study the core inflation indicator which has better properties than the others has been evaluated. For this purpose, the Engle-Granger co-integration test and Bound Test were used to search long run relationship and error correction model and Granger causality test is used to search short run relation by employing monthly data from the period of 2003:1 to 2015:3. The findings show that D1 and D2 core inflation indicator is the best indicator to predict inflation among the all core inflation indicators in Turke

    Foreign Trade And Environmental Pollution Relationship: Panel Data Analysis

    No full text
    Dış ticarette serbestleşme hareketleriyle birlikte ülkeler, cari dengelerinde açık verme riski ile daha sık karşılaşır hale gelmişlerdir. Özellikle gelişmekte olan ülkelerde sıklıkla karşılaşılan cari dengede açık verme problemi ciddi ekonomik sorunlara neden olabilmekte ve bu ülkeler riskleri azaltma noktasında çevresel konulara yeterli ilgiyi göstermeyebilmektedir. Dolayısıyla çevresel bozulmayı artırıcı ekonomik faaliyetlere de yönelmeleri mümkün olabilmektedir. Çalışmada gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde cari açıkların çevresel kirlenmeyi etkileyip etkilemediği araştırılmıştır. Bu amaçla 91 ülkenin 1990-2014 dönemi veri setini içeren Panel regresyon yöntemi kullanılmıştır. Veri setinin gelişmiş ve gelişmekte olan ülkeler olarak ayrıldığı analizden iki önemli bulgu elde edilmiştir. İlk bulgu, Çevresel Kuznets eğrisinin öngörüsünün doğrulanmış olmasıdır. İkincisi ise gelişmekte olan ülkelerde dış ticaret dengesi ile karbon salınımı arasında anlamlı negatif bir ilişki tespit edilmesidir.Countries have become more often faced with the risk of deficit in their current account by the trade liberalization. These deficits, which frequently encountered in developing countries, can cause serious economic problems. These countries may not be able to adequately deal with environmental issues at the point of risk reduction and may be directed to economic activities that increase environmental degradation. In the study, it was analysed whether current account deficits affect the environmental pollution. For this purpose, it was used panel regression analysis included data sets of 91 countries between 1990-2014 periods. Two important findings have been obtained from the analysis that the data set as developed and developing countries. The first finding is that environmental Kuznets curve is valid. The second one is to determine a significance negative relationship between foreign trade balance and carbon dioxide emissions in developing countries

    The Relationship Between Openness And Environmental Pollution: The Case Of Turkey

    No full text
    Ticari dışa açıklık olarak bilinen ve dış ticaret hacminin genişlemesi ile ülkelere belirli avantajlar sağlayanuluslararası ticaret kavramı, küreselleşmenin bir sonucu olarak, küresel rekabeti de beraberinde getirmiştir.Özellikle gelişmekte olan ülke (GOÜ)’ler, gelişmiş ülke (GÜ)’lerin gelir seviyelerine ulaşabilmek için, kirlilikyaratan üretim yapılarını daha çok tercih etmektedir. Ancak kirli endüstrileri tercih eden firmalar, yüksek gelirseviyelerine ulaşabilmek uğruna sosyal maliyeti yüksek üretim yapılarına dönüşmüştür. Çalışmada gelişmekteolan bir ülke olarak ele alınan Türkiye örneği için, dışa açıklık kavramının çevresel kirlilik ile ilişkisinin yönüve derecesi incelenmiştir. Bu amaçla 1980-2016 yılları arasındaki veri setini içeren zaman serisi analizindeARDL modeli kullanılmıştır. Çalışmadan elde edilen sonuçlara göre Çevresel Kuznets Eğrisi ile ifade edilenTers U biçimindeki fonksiyonun genel özelliklerini taşıyan Türkiye örneği için, dışa açıklık kavramı çevreüzerinde olumsuz etki yaratma sürecine devam etmektedir.The concept of international trade, which is known as the trade openness and also which offers certainadvantages to the countries with the expansion of the foreign trade volume, has brought along globalcompetition as a result of globalization. Especially developing countries prefer the polluting productionstructures in order to reach the income levels of developed countries. However, companies that prefer dirtyindustries, had abuse production structures which include of social costs, for the purpose of reach high incomelevels. The Case of Turkey is taken as an example for developing countries in this study. The direction anddegree of relationship between openness and the environmental pollution concepts was examined. For thispurpose, ARDL model was used in the time series analysis including the data set between 1980 and 2016.According to the results, Turkey has the general characteristics of the Inverse U-shaped function, known as theEnvironmental Kuznets Curve but The concept of openness, continues to create a negative impact on theenvironment
    corecore