30 research outputs found
Stabilize Yakıt Kullanımının Direkt Enjeksiyonlu Bir Dizel Motorunun NO Emisyon Oluşumuna Etkilerinin İncelenmesi
Dizel motorlarının çalışma prensibi gereği sıkıştırma oranları ve hava fazlalık katsayıları yüksektir. Bu sayede termik verimleri ve özgül yakıt tüketimleri düşüktür. Sıkıştırma oranın yüksek olması sonucunda yanma sonucu silindir içi gaz sıcaklığı oldukça yüksek seviyelere ulaşmaktadır. İçten yanmalı motorlarda azot oksit emisyonlarının oluşmasına neden olan en önemli faktörler silindir içi ulaşılan maksimum sıcaklık ve hava fazlalık katsayısıdır. Dizel motorlarında bu faktörlerin her ikisinin de yüksek olması azot oksit oluşum miktarını arttırmaktadır. Dizel motorlarında silindir içi maksimum gaz sıcaklığının düşürülmesi ve NO emisyonlarının azaltılması için uygulanan en etkili yöntemlerden biri motor silindirine suyun gönderilmesidir. Bu çalışmada, direkt enjeksiyonlu bir dizel motorunda farklı kütlesel oranlarda emülsiyon yakıt kullanımın NO oluşum hızına etkileri incelenmiştir. Bu çalışmada, direkt enjeksiyonlu bir dizel motorunda farklı kütlesel oranlarda emilsife yakıt kullanımın NO oluşum hızına etkileri deneysel olarak incelenmiştir Çalışma sonucunda, emülsiyon yakıt kullanımın NO oluşum hızını azalttığı ve NO emisyonlarında yakıt içerisindeki su oranı arttıkça azalmaların da arttığı tespit edilmiştir
Histopathological effects on kidney of diclofenac potassium and diazepam used in an experimental epilepsy model
Aim: To investigate the effects of diazepam, which has anticonvulsant and anxiolytic effects, and diclofenac potassium, which has anti-inflammatory, analgesic and antipyretic effects, on rat kidney tissue, used in an experimental epilepsy model.
Methods: 32 Wistar albino rats (2-4 months old, 200-250 gr) were used in the study. The rats were grouped in four as 8 rats in each group: Epilepsy, Epilepsy + Diazepam, Epilepsy + Diclofenac potassium, Epilepsy + Diazepam + Diclofenac potassium. Epileptic seizure model was created with penicillin (500.000 IU) injected intracortically under urethane anesthesia. 30 minutes later, diazepam (0.1 mg/kg) and diclofenac potassium (10 mg/kg) were administered intraperitoneally. At the end of the study, rat kidneys were removed and evaluated histopathologically in terms of inflammation, glomerular shrinkage, tubular dilatation, tubular epithelial thinning, desquame epithelium, brush epithelial loss, vacuolization, hemorrhage and congestion.
Results: No difference was found between diazepam and diclofenac potassium in terms of vacuolization, glomerular shrinkage, tubular dilatation and hemorrhage. Inflammation, congestion and tubular epithelial thinning rate were found to be lower inEpilepsy + Diclofenac potassium and Epilepsy + Diazepam + Diclofenac potassium group when compared with Epilepsy + Diazepam group. While brush epithelial loss and desquame epithelial rate was found to be lowest in the epilepsy group, these parameters were not found to show a significant difference between drug groups.
Conclusion: It was concluded that combined use of diazepam and diclofenac potassium in their effects on kidney are more useful than their single use
Bir Dizel Motoruna Etanol Fumigasyonunun Enerji Dağılımına Etkisi
Enerji ihtiyacını karşılamak için ülkemizde olduğu gibi dünya genelinde de hâlihazırda petrol türevli yakıtlar kullanılmaktadır. Artan sanayileşme ve nüfus yoğunluğu ve buna bağlı olarak taşıt miktarı ile birlikte petrole olan eğilim daha da artmakta, bu durum kaynakların tükenmesine yol açmaktadır. Petrol rezervlerinin gün geçtikçe azalması ve petrolün çevreye olan olumsuz etkileri göz önüne alındığında alternatif yakıtlara olan yönelim artmaktadır. Bu çalışmada su soğutmalı, tek silindirli direkt enjeksiyonlu bir dizel motorda farklı yakıt karışımları kullanılarak motorun enerji değişimleri incelenmiştir. Motorun 1200 d/d ile 2400 d/d arasında 200’er d/d aralıklarla farklı devir sayıları için dört farklı yakıtla çalıştırıldığı durumdaki enerji analizleri yapılmıştır. Öncelikle yakıt olarak standart dizel (STD) kullanılmıştır. Sonra sırası ile hacimsel olarak %20 etanol (E20), %25 etanol (E25) ve %30 etanol (E30) olacak şekilde etanol emme manifoldundan elektronik kontrollü etanol enjeksiyon sistemi yardımıyla püskürtülmüştür. Dizel motorun bu yakıtlarla kullanılmasının enerji analiz parametrelerine etkisi araştırılmıştır. Bu çalışma sonucunda; motor performansında düşüşler, özgül yakıt sarfiyatında artış gözlemlenmiştir. Standart dizel, E25 ve E30 yakıtları için en verimli devir 1400 d/d iken, E20 yakıtı için 1600 d/d olarak tespit edilmiştir. 2000 d/d ve üst devirler için E30 yakıtının standart dizele alternatif olarak kullanılabileceği görülmektedir
Antioxidant effect of Abelmoschus Esculentus against acetaminophen-induced nephrotoxicity: an experimental study
Acetaminophen(APAP) intoxication is an important cause of nephrotoxicity and hepatotoxicity. N-acetylcysteine(NAC) is used in the treatment, but it has some serious side effects. Abelmoschus esculentus(AE) has various benefits as well as antioxidant effects. This study aims to investigate the effect of AE in APAP-induced acute nephrotoxicity. Forty male Wistar rats were divided into five equal groups: Control, AE, APAP, APAP+AE, and APAP+AE+NAC. Significant changes were observed in serum levels of malondialdehyde (MDA), superoxide dismutase (SOD), Neutrophil Gelatinase-Associated Lipocalin(NGAL) and Kidney Injury Molecule-1(KIM-1) after induction with APAP. NGAL and KIM-1 in the AE group remained low compared to those receiving APAP (p=0.022 and p0.001, respectively). When the APAP group was compared with the AE and AE+NAC groups, it was found that even the administration of AE alone significantly decreased NGAL and KIM-1(p=0.036 vs.p=0.029 and p0.001 vs. p0.001, respectively), these results were attributed to the effects of AE on reducing MDA and increasing SOD. Histopathological studies also confirmed these results. These results demonstrated that AE had protective and therapeutic effects on APAP-induced nephrotoxicity. This benefit of AE is due to its antioxidant effect. In addition, AE may also increase the regenerative capacity of the kidney, which APAP reduces
Reaktif tip susturucunun iç tasarımının akış ve akustik özelliklerine etkisinin incelenmesi
İçten yanmalı motorlarda yanma sonucu açığa çıkan gürültünün kontrolü için susturucular kullanılmaktadır.
Susturucular motor özelliklerine göre farklı tiplerde üretilmektedir. En yaygın kullanılan tiplerden biri reaktif
susturuculardır. İçerisinde herhangi bir yutucu malzeme kullanılmadığı ve kullanım ömrü boyunca aynı performansı
gösterdiği için bu susturucular daha çok tercih edilmektedir. Bu makalede reaktif tip bir susturucunun iç tasarımının
akış ve akustik özelliklerine etkisi incelenmiştir. Susturucu dış ölçüleri sabit tutulup iç tasarımda porozite oranları,
perfore boru uzunluğu değiştirilerek akış ve akustiğe olan etkileri incelenmiştir. İç tasarım parametresi olarak delik
çapı, delik sayısı ve perfore boru uzunluğu seçilmiştir. Parametre değişimlerinin akış ve akustik özelliklerine etkisi
sonlu elemanlar yazılımları kullanılarak analiz edilmiştir. Akustik özelliği olarak susturucunun iletim kaybı analizi
yapılmış, akış analizinde ise susturucunun basınç kayıpları hesaplanmıştır
Enantioselective reduction of ketones with borane catalyzed by cyclic β- amino alcohols prepared from proline
New catalysts have been prepared from (S)- and (R)- proline and the asymmetric borane reduction of prochiral ketones using these catalysts has been studied. The secondary alcohols were obtained in 76-95% yield with 57-96% enantiomeric excesses. Copyright (C) 1996 Elsevier Science Lt
Electrophysiologic and anti‐inflammatorial effects of cyclooxygenase inhibition in epileptiform activity
Abstract The aim of our study is to investigate the electrophysiological and anti‐inflammatory effects of diclofenac potassium on epileptiform activity, which is the liquid form of diclofenac, and frequently used clinically for inflammatory process by inhibiting cyclooxygenase enzyme (COX). Wistar rats aged 2–4 months were divided into Epilepsy, Diazepam, Diclofenac potassium, and Diazepam+diclofenac potassium groups. Diazepam and diclofenac potassium were administered intraperitoneally 30 min after the epileptiform activity was created with penicillin injected intracortically under anesthesia. After the electrophysiological recording was taken in the cortex for 125 min, interleukin‐1β (IL‐1β), interleukin‐6 (IL‐6), and tumor necrosis factor‐α (TNF‐α) were evaluated by the ELISA in the serums. No change was observed between the groups in serum IL‐1β, IL‐6, and TNF‐α values. It was observed that the co‐administration of diclofenac potassium and diazepam at 51–55, 56–60, 61–65, 111–115, and 116–120 min was more effective in reducing spike amplitude than diclofenac potassium alone (p < 0.05). Single‐dose diclofenac potassium did not have an anti‐inflammatory effect in epileptiform activity but both diazepam and diclofenac potassium reduced the epileptiform activity
Bir Dizel Motoruna Etanol Fumigasyonunun Enerji Dağılımına Etkisi
Enerji ihtiyacını karşılamak için ülkemizde olduğu gibi dünya genelinde de hâlihazırda petrol türevli yakıtlar kullanılmaktadır. Artan sanayileşme ve nüfus yoğunluğu ve buna bağlı olarak taşıt miktarı ile birlikte petrole olan eğilim daha da artmakta, bu durum kaynakların tükenmesine yol açmaktadır. Petrol rezervlerinin gün geçtikçe azalması ve petrolün çevreye olan olumsuz etkileri göz önüne alındığında alternatif yakıtlara olan yönelim artmaktadır. Bu çalışmada su soğutmalı, tek silindirli direkt enjeksiyonlu bir dizel motorda farklı yakıt karışımları kullanılarak motorun enerji değişimleri incelenmiştir. Motorun 1200 d/d ile 2400 d/d arasında 200’er d/d aralıklarla farklı devir sayıları için dört farklı yakıtla çalıştırıldığı durumdaki enerji analizleri yapılmıştır. Öncelikle yakıt olarak standart dizel (STD) kullanılmıştır. Sonra sırası ile hacimsel olarak %20 etanol (E20), %25 etanol (E25) ve %30 etanol (E30) olacak şekilde etanol emme manifoldundan elektronik kontrollü etanol enjeksiyon sistemi yardımıyla püskürtülmüştür. Dizel motorun bu yakıtlarla kullanılmasının enerji analiz parametrelerine etkisi araştırılmıştır. Bu çalışma sonucunda; motor performansında düşüşler, özgül yakıt sarfiyatında artış gözlemlenmiştir. Standart dizel, E25 ve E30 yakıtları için en verimli devir 1400 d/d iken, E20 yakıtı için 1600 d/d olarak tespit edilmiştir. 2000 d/d ve üst devirler için E30 yakıtının standart dizele alternatif olarak kullanılabileceği görülmektedir
Application of Taguchi's methods to investigate factors affecting emissions of a diesel engine running with tobacco oil seed methyl ester
Different kinds of vegetable oils and their methyl/ethyl esters have been tested in diesel engines. However, studies reporting the effects of tobacco seed oil and Tobacco Seed Oil Methyl Ester (TSOME) on emissions of diesel engines are limited. One of the most important issues is to investigate parameters that affect the yield of biodiesel and their interactions on emissions of a diesel engine. The Taguchi method is a useful tool for this purpose. Two different catalysts (KOH and NaOH), four different blends (B10, B20, B50 and B100) and four engine speeds were used during full-load tests. Optimal catalyst type, engine speed and TSOME blends on exhaust emissions were determined using Taguchi's technique. The Taguchi design method revealed that choosing right catalyst and the blend rate are important two factors in view of minimisation of pollutant emissions
Biyoteknolojik ve kimyasal yöntemlerle glikosidaz inhibitörü ilac hammaddelerinin kiral sentezleri
Projede, enzim inhibitörü özelliğinde ilaç olarak Nojirimisin ve Deoksinojirimisin türünde aza şekerler ana hammaddeleri olan kiral piperidinonlar kemoenzimatik (biyteknolojik ve kimyasal) yöntemlerle sentezlenmiş, furfural ve değişik aldehitler biyolojik yöntemlerle aldolaz türü enzimler katalizörlüğünde reaksiyona sokularak elde edilen kiral hidroksi ketonlar, redüktif animsayon ile aza şekerlerin hammaddeleri olan kiral furil amino alkollere dönüştürülmüştür