64 research outputs found
BÖTE Öğretmen Adaylarının Çevrimiçi İşbirlikli Öğrenmeye Dönük Tutumları ve Görüşleri
The purpose of this study is to determine the Computer Education and Instructional Technology (CEIT) teacher candidates’ attitude toward online collaborative learning. This research is conducted both qualitatively and quantitatively. The study sample consists of 599 CEIT teacher candidates for quantitative data and 16 CEIT teacher candidates for qualitative data. The “Online Cooperative Learning Attitude Scale” developed by the researcher and 3 open–ended questions were used for data gathering. The scores were subjected to arithmetic means, standard deviation, t-test, one way analysis of variance (ANOVA) and LSD test (pBu araştırmanın amacı, BÖTE öğretmen adaylarının çevrimiçi işbirlikli öğrenmeye dönük tutumlarını ve görüşlerini belirlemektir. Araştırma, tarama modelinde yürütülen betimsel nitelikli hem nitel hem de nicel bir çalışmadır. Araştırmanın çalışma grubunu nicel veriler için 599, nitel verileri için 16 BÖTE öğretmen adayı oluşturmaktadır. Araştırma verileri “Çevrimiçi İşbirlikli Öğrenme Tutum Ölçeği” (α=0,904) ve üç açık uçlu soru kullanılarak toplanmıştır. Toplanan veriler üzerinde doküman incelemesi, t testi ve tek yönlü varyans analizi ve LSD testleri kullanılmıştır (
The Impact of STEM Attitude and Thinking Style on Computational Thinking Determined via Structural Equation Modeling
This study aimed to investigate the relationships among computational thinking (CT) skills, science, technology, engineering and mathematics (STEM) attitude, and thinking styles with the help of structural equation modeling and to determine to what extent the variables of STEM attitude and thinking styles explained CT skills. The study, conducted with relational screening model, included 703 secondary school students. "STEM attitude scale," "thinking styles scale," and "computational thinking scale" were used as data collection tools. The data were analyzed by structural equation modeling. Based on the study results, it was concluded that the proposed model was valid and STEM attitude and thinking styles had a significant effect on CT skills. It was found that STEM attitude and thinking styles together explained 43% of CT skills
Medya ve televizyon okuryazarlık düzeyleri ölçeği geçerlilik ve güvenirlik çalışması
It is already known that individuals should acquire the skills of media and television literacy in terms of information community. However, the determination of how individuals of the information community are media and television literate is another issue that is as important as the above-mentioned one. Together with this, the starting points also can be determined in order to fix some applications carried out by individuals regarding the media and television literacy in terms of these skills. Therefore, it can be outlined that the development of scales the validity and reliability of which are tested is a must in order to determine the levels of individuals of information community in terms of media and television literacy. Within this framework, it can be outlined that the development of scales the validity and reliability of which are tested is a must in order to determine the levels of individuals of information community in terms of media and television literacy. Within this framework, the purpose of this study is to develop a scale with the aim of determining the levels of media and television literacy of pre-service teachers. The study group of this study consists of 294 female and 215 male students, totally 509 students. In order to detect the validity of the inventory; exploratory factor analyses and item discrimination power were calculated. In order to detect the reliability of the inventory; level of internal consistency and stability level were calculated. As a result, it can be said that this scale is a valid and reliable inventory that can be used in the detection of media and television literacy levels.Bilgi toplumu açısından bireylerin medya ve televizyon okuryazarlığı becerilerin kazandırılmasının önemli olduğu bilinmektedir. Ancak, bunun kadar önemli olan bir başka konunun ise, bilgi toplumunun bireylerinin ne düzeyde medya ve televizyon okuryazarı olduklarının belirlenmesinin olduğu belirtilmelidir. Böylelikle, bu beceriler açısından bireylerin eksik ya da yanlış yaptıkları bir takım uygulamaların düzeltilebilmesi için hareket noktaları da daha doğru belirlenebilir. Bu nedenle, bilgi toplumundaki bireylerin medya ve televizyon okuryazarlıkları ile ilgili düzey tespitinin yapılabilmesi için, geçerlik ve güvenirliği test edilmiş ölçeklerin geliştirilmesinin bir ihtiyaç olduğu söylenebilir. Bu çerçevede bilgi toplumundaki bireylerin medya ve televizyon okuryazarlıkları ile ilgili düzey tespitinin yapılabilmesi için, geçerlik ve güvenirliği test edilmiş ölçeklerin geliştirilmesinin bir ihtiyaç olduğu söylenebilir. Bu çerçevede çalışmanın amacı, öğretmen adaylarının medya ve televizyon okuryazarlık düzeylerinin belirlenmesine dönük bir ölçek geliştirmektir. Çalışma grubunu 295 kız, 215 erkek olmak üzere toplam 509, öğrenci oluşturmaktadır. Ölçeğin kapsam geçerliliği için uzman kanısına başvurulmuştur. Ölçeğin geçerliğini belirlemek üzere; açımlayıcı faktör analizi, madde ayırt edicilik güçleri hesaplanmıştır. Ölçeğin güvenirliğini belirlemek üzere ise iç tutarlılık düzeyi ve kararlılık düzeyi hesaplanmıştır. Sonuç olarak Medya ve Televizyon Okuryazarlık Düzeyleri Ölçeğinin, medya ve televizyon okuryazarlık düzeylerini belirlemek üzere kullanılabilecek geçerli ve güvenilir bir araç olduğu söylenebilir
Students' critical thinking level as to education degress
Bu araştırmanın amacı; ilköğretim, ortaöğretim ve yükseköğretim kademesi sonlarında öğrencilerin eleştirel düşünme düzeylerini belirlemektir. Araştırma, betimsel bir çalışmadır ve tarama modelinde yürütülmüştür. Çalışma grubunu ilköğretim 8. sınıftan 110, Lise 12. sınıftan 145 ve yüksek öğretim 4. sınıftan 140 olmak üzere toplam 395 öğrenci oluşturmaktadır. Araştırma verileri, literatür taraması ve California Eleştirel Düşünme Eğilimi Ölçeği ile kaynak gruplardan toplanmıştır. Ölçeğin iç tutarlılık katsayısı 0,88’dir. Toplanan veriler üzerinde frekans, yüzde, aritmetik ortalama ve t testi analizleri yapılmış; anlamlılık için p<0,05 düzeyi yeterli görülmüştür. Çalışma sonunda; ilköğretim, ortaöğretim ve yüksek öğretim düzeyi son dönemlerinde bulunan öğrencilerin eleştirel düşünme eğilim ve düzeylerinin “orta” düzeyde olduğu belirlenmiştir. Ayrıca; ortaöğretim düzeyinde alınan eğitimin, öğrencilerin eleştirel düşünme eğilim ve düzeylerini olumsuz etkilediği; yüksek öğretimin ise olumlu katkılar sağladığı, ancak bu katkının yeterli düzeyde olmadığı bulunmuştur.The purpose of this study was to examine critical thinking level and dispositions of students at the end of primary, secondary and higher education. Participants of this descriptive study were 395 students in primary school's 8. Class (110 students), high school' 12. class (145 students) and faculty's 4. Class (140 students). Data of the study were based on literature review and on scores on California Critical Thinking Disposition Inventory. Its alpha coefficient for internal consistency was 0.88. Data analyses were involve determination of descriptive statistics and use of t-test (p<0.05). As a result; Critical thinking level and dispositions of students is found medium. It is also determined high school courses are effect on critical thinking level and dispositions of students negatively. On the other hands faculty courses are effect on it positively, but it is not enough
Öğretmen adaylarının bilgisayar yeterlikleri ve teknoloji kullanımına ilişkin algıları ile öğretmenlik mesleğine yönelik tutumları
The purpose of this study is to identify the relationship between pre-service teachers’ computer competencies, the perception of technology use and the attitudes toward teaching career. This study based on a survey method and the participants consist of 106 pre-service teachers from the department of elementary education and social sciences education at Ahi Evran University Faculty of Education. One of results is that the participants think that they have a higher level of computer competencies. Another result is that although the participants from elementary education have a higher perception of computer competency than do the participants from social science education, but this result is found statistically insignificant. The pre-service teachers’ belief on the positive effects of technology in teacher education is found high for both departments. The perception of pre-service teachers on technology use is generally positive. This positive perception level affects the attitude toward teaching career positively. As the pre-service teachers level of computer literacy the positive attitude toward technology use gets higher.Bu araştırmanın amacı öğretmen adaylarının öğretmenlik mesleğine karşı tutumları ve bilgisayar yeterlikleri ile teknoloji kullanımına karşı tutumları arasında nasıl bir ilişki olduğunu belirlemektir. Araştırma tarama modelinde yürütülmüştür ve araştırmanın çalışma grubunu Ahi Evran Üniversitesi Eğitim Fakültesi Sınıf Öğretmenliği ve Sosyal Bilgiler Öğretmenliği ana bilim dallarında öğrenim gören toplam 106 öğretmen adayı oluşturmaktadır. Araştırmada şu sonuçlara ulaşılmıştır: Öğretmen adaylarının büyük bir kısmı bilgisayar becerilerine yeterli düzeyde sahip olduğunu düşünmektedir. Bir diğer bulgu, sınıf öğretmenliği öğrencileri kendilerini sosyal bilgiler öğretmenliği öğrencilerine göre bilgisayar yeterlik düzeyleri açısından daha yeterli olarak algılamakla birlikte bu farklılık anlamlı düzeyde değildir. Her iki ana bilim dalında öğrenim gören öğretmen adaylarının eğitimde teknoloji kullanımına ilişkin algıları genel olarak olumludur. Öğretmen adaylarının bu olumlu algı düzeyleri, onların öğretmenlik mesleğine yönelik tutumlarını da olumlu yönde etkilemektedir. Araştırmada ortaya çıkan bir başka sonuç ise öğretmen adaylarının teknolojiye yönelik okur-yazarlık düzeyleri arttıkça eğitim sürecinde teknoloji kullanımına yönelik olumlu tutumlarında da yükselme görülmektedir
EBA İçerikleriyle Harmanlanmış Öğretim Uygulamasının Öğrencilerin Fen Bilimleri Dersindeki Akademik Başarılarına ve Tutumlarına Etkisi
DergiPark: 529721tredBu araştırmanın amacı, EBA kullanılarak harmanlanan Fen Bilimleri eğitiminin öğrencilerin akademik başarılarına ve tutumlarına etkisini belirlemektir. Araştırmada ön test-son test kontrol gruplu yarı deneysel desen kullanılmıştır. Araştırmanın çalışma grubunu 756. sınıf öğrencisi oluşturmaktadır. Araştırma verileri araştırmacılar tarafından geliştirilen Fen Bilimleri Dersi Başarı Testi (KR-20= 0,80) ve Fen Bilimleri Dersine Yönelik Tutum Ölçeği (Cronbach Alpha = 0.87’dir) kullanılarak toplanmıştır. Deney grubunda EBA içerikleri kullanılarak tasarlanan harmanlanmış öğrenme uygulaması gerçekleştirilirken, kontrol grubunda geleneksel öğretim uygulaması gerçekleştirilmiştir. Toplanan veriler için aritmetik ortalama ve standart sapma hesaplanmış ve veriler t testi ile analiz edilmiştir. Araştırmada şu sonuçlara ulaşılmıştır: Deneysel uygulama öncesinde hem deney hem de kontrol grubundaki öğrencilerin fen bilgisi dersine yönelik tutumları oldukça yüksektir ve EBA içerikleriyle harmanlanmış Fen Bilimleri Dersi öğrencilerin fen bilgisi dersine yönelik akademik başarılarına ve tutumlarına katkı sağlamaktadır
Bilimsel Araştırmaya Yönelik Tutum Ölçeği Geçerlilik ve Güvenirlik Çalışması
Bu çalışmanın temel amacı, öğretmen adaylarının bilimsel araştırmalara yönelik tutumlarını belirlemek üzere bir tutum ölçeği geliştirmektir. Çalışma grubunu 1. uygulamada 713, ikinci uygulamada ise 372 öğrenci oluşturmaktadır. Ölçek geliştirme sürecinde ilk olarak alan yazın taraması yapılmış ve benzer ölçekler incelenmiştir. Alanyazın incelemesi ve alan uzmanlarının yardımıyla 68 maddelik bir madde havuzu oluşturulmuştur. Ölçeğin kapsam geçerliliği için uzman kanısına başvurulmuştur. Ölçeğin geçerliğini belirlemek üzere; açımlayıcı ve doğrulayıcı faktör analizi ile birlikte madde ayırt edicilik güçleri hesaplanmıştır. Ölçeğim güvenirliğini belirlemek üzere ise iç tutarlılık düzeyi ve kararlılık düzeyi hesaplanmıştır. Araştırmanın sonucunda, dört faktör ve 30 maddeden oluşan Bilimsel Araştırmalara Yönelik Tutum Ölçeğinin, bireylerin bilimsel araştırmalara yönelik tutumlarını belirlemek üzere kullanılabilecek geçerli ve güvenilir bir araç olduğu saptanmıştır.The main purpose of this study is to develop an inventory in order to detect the attitude of pre-service teachers toward scientific research. Sample group is composed of 713 students for first application, 372 students for second. In the process of developing the inventory first of all a literature review was conducted and studied on similar scales. A pool of 68 items was prepared with the help of information from literature and contributions of professionals. Exploratory and confirmatory factor analyses and item discrimination power were calculated to provide the validity of the inventory. In order to determine the reliability of the inventory; level of internal consistency and stability level were calculated. As a result, it can be said that this scale is a valid and reliable inventory that can be used in the detection of attitude of pre-service teachers toward scientific research
Görsel materyallerde mesaj türünün ilk algı bölgesine etkisi
This study aims to determine the relationship between message type and the field(s) that students perceive first in an instructional material. It employs the scanning model and its study group consists of 150 sophomore students attending the Faculty of Education at Ahi Evran University. The data has been obtained by identifying the student responses to a visual material designed by the researchers. The results have been interpreted through the frequency, percentage and the Kendall’s tau_b test applied on the collected data (p<.05). As a result, message type is of importance in placing the message in an instructional material. The field including the primarily perceived message in a visual principally focuses around the center of the visual or in the first point of interest according to the rule of thirds. Furthermore, encoding messages in the form of letters or numbers leads to a change in the primary perceptual field. Therefore, it would be useful to encode verbal information in various techniques such as numerical expression, symbolization, etc.Bu araştırmanın amacı; bir öğretim materyalinde ilk olarak algılanan bölgeyle, mesaj türü arasında nasıl bir ilişki olduğunun belirlenmesidir. Bu araştırma, betimsel nitelikli tarama modelinde yürütülmüştür. Bu araştırmanın çalışma grubunu Ahi Evran Üniversitesi Eğitim toplam 150 öğrenci oluşturmaktadır. Araştırma verileri, literatür taraması ve araştırmacı tarafından görsellere öğrencilerin verdiği tepkilerin gözlenmesiyle kaynak gruplardan toplanmıştır. Toplanan veriler üzerinde frekans, yüzde ve Kendall’s tau_b testleri yapılarak elde edilen sonuçlar yorumlanmıştır. Fark ve ilişkilerin anlamlılık düzeyi olarak ise p<,05 düzeyi yeterli görülmüştür. Sonuç olarak farklı türlerde birden çok mesajın yer aldığı bir görselde ilk algılanması istenen mesaj, üçler kuralına göre görselin merkezine veya birinci referans bölgesi civarına yerleştirilmesi; mesajın ilk olarak algılanması ihtimalini güçlendirmektedir. Buna ek olarak mesajın sözel yada sayısal olarak kodlanması ilk algı bölgesini değiştirmektedir. Bu yüzden öğretim materyallerinde sözel bilgilerin olabildiğince sayısallaştırma, sembollerle sunma, maddeleme veya şemalaştırma gibi farklı şekillerde kodlanmaları yararlı olabilir. 
The influence of education faculties on students' critical thinking level and disposition
Bu araştırmanın amacı eğitim fakültelerinin, öğrencilerinin eleştirel düşünme eğilim ve düzeylerine nasıl bir etkide bulunduğunu belirlemektir. Araştırma, betimsel nitelikli tarama modelinde yürütülmüştür. Araştırmanın çalışma grubunu 480 eğitim fakültesi öğrencisi oluşturmaktadır. Araştırma verileri, literatür taraması ve Kökdemir tarafından Türkçeye çevrilmiş olan California Eleştirel Düşünme Eğilimi Ölçeği kullanılmıştır. Ölçeğin iç tutarlılık katsayısı 0,88’dir. Toplanan veriler üzerinde frekans, yüzde, aritmetik ortalama, t testi, anova ve Scheffe testleri p<0,05 anlamlılık düzeyinde yapılarak elde edilen sonuçlar yorumlanmıştır. Analiz işlemleri sonunda, Eğitim Fakültesi öğrencilerinde eleştirel düşünme eğilim ve düzeylerinin orta olduğu, eğitim fakültesinde alınan eğitimin yeterince katkı sağlamadığı ve cinsiyet ve bölüm faktörlerinin farklılaştırmadığı belirlenmiştir.The aim of this study is to find weather faculty of education has san influence on critical thinking level and dispositions of students. Participants of this descriptive study were 480 students in a faculty of education. Data of the study were based on literature review and on scores on California Critical Thinking Disposition Inventory. The alpha coefficient for internal consistency of the scale is 0.88. Data analyses involve determination of descriptive statistics, use of t-test, Anova and Scheffe’s test (p<0.05). As a result of the analysis, critical thinking level and dispositions of students is found at medium level. It is also found that courses offered in educational faculty do not have any contribution on critical thinking, and gender and departmental differences factors do not have an effect on it as well
Teachers' Critical Thinking Level and Dispositions
Bu araştırma; ilköğretim, ortaöğretim ve yüksek öğretim kurumlarında görev yapan öğretmenlerin eleştirel düşünme eğilim ve düzeylerini belirlemek amacıyla yapılmıştır. Betimsel nitelikte ve tarama modelinde yürütülmüştür. Araştırmanın çalışma grubunu, bu öğretim kurumlarında görev yapan toplam 110 öğretmen oluşturmaktadır. Araştırma verileri, Kökdemir tarafından Türkçe’ye çevrilmiş olan California Eleştirel Düşünme Eğilimi Ölçeği ile toplanmıştır. Ölçeğin iç tutarlılık katsayısı 0,88’dir. Toplanan veriler üzerinde frekans, yüzde, aritmetik ortalama, t testi, varyans analizi ve Scheffe testleri 0,05 anlamlılık düzeyinde yapılarak elde edilen sonuçlar yorumlanmıştır. Analiz işlemleri sonunda; öğretmenlerin eleştirel düşünme eğilim ve düzeylerinin orta düzeyde olduğu; görev yapılan öğretim kademesi, eğitim düzeyi, branş, hizmet süresi, cinsiyet ve bölüm değişkenlerinin, öğretmenlerin eleştirel düşünme eğilim ve düzeleri üzerinde etkili olmadığı belirlenmiştir.The purpose of this study was to examine critical thinking level and dispositions of teachers. Participants of this descriptive study were 110 teachers and lecturers. Data of the study were based on literature review and on scores on California Critical Thinking Disposition Inventory. Its alpha coefficient for internal consistency was 0.88. Data analyses were involve determination of descriptive statistics, use of t-test, analysis of variance and Scheffe‘s test (p<0.05). As a result; Critical thinking level and dispositions of teachers is found medium. It is also determined education level, type of institution, filed of study, seniority and gender, factors aren‘t effect on it
- …