61 research outputs found

    Erythropoietin Improves the Healing of Skin Necrosis Resulting From Doxorubicin Extravasation in a Rat Model

    Get PDF
    AbstractBackgroundDoxorubicin is an antineoplastic agent that causes skin necrosis when extravasated. Various agents have been tried to reduce tissue damage owing to extravasation. Erythropoietin (EPO) is an obligatory growth factor for red blood cells and has beneficial effects on wound healing.ObjectiveThe aim of this study was to test the hypothesis that local EPO injection can prevent and improve healing of necrosis at the doxorubicin injection site in rats.MethodsWe used 31 female Sprague-Dawley rats. The dorsal area of each rat was shaved, and 2 mg of doxorubicin in 0.5 mL saline was injected intradermally. The rats were then divided into 3 groups: control; control with intradermal injection of saline; and treatment, which received an intradermal injection of EPO. EPO in saline was injected into 4 quadrants of the same site where doxorubicin was injected 1 hour before. The rats were monitored and the area of each ulcer was measured. Skin biopsies were excised at the end of 4 weeks using anesthetic pentobarbital. Inflammation, edema, epithelization, neovascularization, necrosis, fibroblast proliferation, and collagen synthesis were evaluated and compared between groups.ResultsThe average areas of the lesions were significantly smaller in the EPO-injected rats (P = 0.03). The histopathologic evaluation revealed that the scores for epithelization, neovascularization, fibroblast proliferation, and collagen synthesis were higher (P < 0.001, P < 0.001, P = 0.002, and P = 0.04, respectively) and the score for necrosis was lower (P < 0.001) in the EPO-injected group than in both the saline-injected and control groups.ConclusionsIn this study using female Sprague-Dawley rats, EPO treatment improved the healing of skin necrosis caused by doxorubicin injection. This finding may lead to a new therapeutic approach for the management of skin necrosis caused by doxorubicin extravasation

    Impact of metabolic syndrome on ST segment resolution after thrombolytic therapy for acute myocardial infarction

    Get PDF
    Objectives: It has been shown that metabolic syndrome is associated with poor short-term outcome and poor long-term survival in patients with acute myocardial infarction. We aimed to investigate the effect of metabolic syndrome on ST segment resolution in patients received thrombolytic therapy for acute myocardial infarction.Materials and methods: We retrospectively analyzed 161 patients, who were admitted to our clinics with acute ST-elevated-myocardial infarction and received thrombolytic therapy within 12 hours of chest pain. Metabolic syndrome was diagnosed according to National Cholesterol Education Program Adult Treatment Panel III criteria. Resolution of ST segment elevation was assessed on the baseline and 90-minute electrocardiograms. ST segment resolution ≥70% was defined as complete resolution.Results: Metabolic syndrome was found in 56.5% of patients. The proportion of patients with metabolic syndrome who achieved complete ST segment resolution after thrombolysis was significantly lower than that of patients without metabolic syndrome (32.9% versus 58.6%, p=0.001). On multivariate analysis metabolic syndrome was the only independent predictor of ST segment resolution (p=0.01, Odds ratio=2.543, %95 CI:1.248-5.179)Conclusion: The patients with metabolic syndrome had lower rates of complete ST segment resolution after thrombolytic therapy for acute myocardial infarction. This finding may contribute to the higher morbidity and mortality of patients with metabolic syndrome

    UVEITIS RELATED FACTORS IN PATIENTS WITH SPONDYLOARTHRITIS

    Get PDF
    Annual European Congress of Rheumatology (EULAR) -- JUN 12-15, 2019 -- Madrid, SPAIN[No Abstract Available]European League Against Rheumatis

    Adli Bilimler Alanında Eşdeğerlilik Çalışmaların Gerekliliği

    No full text
    Adli bilimler hastane standartlarının eş değerliliği adli patoloji, psikiyatri, toksikoloji, biyoloji beceri uygulama ve bilgisini gerektirir. Adli bilimler laboratuar, kuruluş ve hastaneleri ile gelişmektedir. Dünyada organizasyonlar arasında yüksek düzeyde iş birliği gerekmektedir. Bu çalışmanın amacı yüksek geçerli ve güvenilir standardize raporların önemini anlatmaktır. Adli bilimler alanındaki konular delil toplama süreci, analiz, adli delil raporlanması ve açıklanması ile ilgili standardizasyon, eş yeterlilik, uyulması gereken en az standartlı, bilimsel objektivite ve yetkinlik üzerine yoğunlaşırken adli olgu verileri çeşitli durumlarla zayıf uygunluk gösterdiğinden dolayı tartışmalıdır. Modern adli bilimler merkezlerinin devamlılığı mahkemelerde kısa sürede karar alınmasını sağlamada gereklidir. Bu bir temel hukuk kuralı olarak kabul edildiğinde bizim akredite kuramlarınca değerlendirilmiş kesin standardize edilmiş kurullara uymamızı gerektirir. Adli bilimler alanında hekim; hasta bakımı, tıbbi bilgi, pratiğe dayalı öğrenme ve geliştirme, kişilera-rası ve iletişim becerileri, profesyonellik ve sistem temelli uygulamalarla ilgili alanında yeterliliğini sağlaması gerekir. Anahtar kelimeler: Eş değerlilik, adli, genel yeterlilik, yeterlilik, hasta bakımı

    Adli Bilimler Alanında Eşdeğerlilik Çalışmaların Gerekliliği

    No full text
    Adli bilimler hastane standartlarının eş değerliliği adli patoloji, psikiyatri, toksikoloji, biyoloji beceri uygulama ve bilgisini gerektirir. Adli bilimler laboratuar, kuruluş ve hastaneleri ile gelişmektedir. Dünyada organizasyonlar arasında yüksek düzeyde iş birliği gerekmektedir. Bu çalışmanın amacı yüksek geçerli ve güvenilir standardize raporların önemini anlatmaktır. Adli bilimler alanındaki konular delil toplama süreci, analiz, adli delil raporlanması ve açıklanması ile ilgili standardizasyon, eş yeterlilik, uyulması gereken en az standartlı, bilimsel objektivite ve yetkinlik üzerine yoğunlaşırken adli olgu verileri çeşitli durumlarla zayıf uygunluk gösterdiğinden dolayı tartışmalıdır. Modern adli bilimler merkezlerinin devamlılığı mahkemelerde kısa sürede karar alınmasını sağlamada gereklidir. Bu bir temel hukuk kuralı olarak kabul edildiğinde bizim akredite kuramlarınca değerlendirilmiş kesin standardize edilmiş kurullara uymamızı gerektirir. Adli bilimler alanında hekim; hasta bakımı, tıbbi bilgi, pratiğe dayalı öğrenme ve geliştirme, kişilera-rası ve iletişim becerileri, profesyonellik ve sistem temelli uygulamalarla ilgili alanında yeterliliğini sağlaması gerekir. Anahtar kelimeler: Eş değerlilik, adli, genel yeterlilik, yeterlilik, hasta bakımı

    Kelenderis Kentinde Bulunan Bir İskelette Saptanan Otitis Media Olgusunun Değerlendirilmesi

    No full text
    İskelette, kimlik teşhisinin bir parçası olarak patolojik durumların değerlendirilmesi önemlidir. Bu olgu sunumundaki amacımız; iskelet üzerinde kimlik tespiti niyetiyle cinsiyet, boy ve yaş değerlendirmeleri için kullanılan normal kriterlerin yetersizliği ve eksikliği sonrası başvurulabilecek kemik anomalilerinin, farklılıklarının kemik hastalıklarının değerlendirilmesi ile alternatif yolların bulunduğuna dair bir örnek oluşturmaktır. Olgumuz Kelenderis Antik Kentinde yapılan arkeolojik kazı çalışmaları sırasında ele geçirilen iskeletlerden M52 envanter numaralı genç erişkin bireyde kafatasındaki lezyonun incelenmesini içermektedir. Olgunun yaş tayini sutura ve diş analizi ile yapılmıştır. Olgu otitis media olması o toplumdaki bireysel bir farklılık olarak kimlik teşhisinde kullanılabilir. Ayrıca ölüm sebebi olarak, tedavisiz otitis medianın sonucunda ortaya çıkan beyin absesi, menenjit gibi komplikasyon düşünülebilir. Anahtar kelimeler: Kimlik teşhisi, ölüm sebebi, otitis media, Kelenderis, paleopatoloj

    Bir hastanenin çeşitli birimlerine ait su dağıtım sistemlerinden izole edilen mikroorganizmalar’’,

    No full text
    Son yıllarda imm&uuml;ns&uuml;prese hasta grubunda fırsat&ccedil;ı mikroorganizmaların neden olduğu, hastane infeksiyonları giderek &ouml;nem kazanmaktadır. Bu mikroorganizmaların, su dağıtım sistemlerinde zaman zaman biyofilm de oluşturarak iyi &uuml;redikleri belirlenmiştir. Bu &ccedil;alışmada b&uuml;y&uuml;k bir hastanenin su dağıtım sisteminden alınan su &ouml;rneklerinde mikrobial pop&uuml;lasyonun belirlenmesi ama&ccedil;lanmış ve bu ama&ccedil; doğrultusunda hastanenin değişik birimlerine ait su dağıtım sistemlerinden 100 ayrı noktadan alınan su &ouml;rnekleri bakteriyolojik ve mikolojik y&ouml;nden analiz edilmiş, suların analizinde membran filtre y&ouml;ntemi kullanılmıştır. Bakteriyolojik ve mikolojik y&ouml;ntemlerle incelenen suların, 84&#39;&uuml;nden (%84) başta Bacillus spp (%77), Bacillus cereus (%11), Pseudomonas spp(%5) ve stafilokoklar (%4) olmak &uuml;zere &ccedil;eşitli bakteriler izole edilmiş, 16 &ouml;rnekte (%16) birden fazla bakteri &uuml;remiştir. &Ouml;rneklerin 51&rsquo;inden (%51) ise en sık Penicillium spp (%24), Aspergillus spp (%8) ve Acremonium spp(%5) olmak &uuml;zere 16 cins k&uuml;f mantarı izole edilmiş, 13 &ouml;rnekte (%13) birden fazla mantar cinsinin &uuml;rediği belirlenmiştir. Altı &ouml;rnekte bakteri veya mantar &uuml;remesi olmamıştır. Son olarak izole edilen bakteri ve mantarların &uuml;remeleri arasındaki ilişkiyi belirlemek amacı ile Spearman korelasyon testi uygulanmış, ancak bu mikroorganizmalar arasında anlamlı bir ilişki bulunamamıştır
    corecore