23 research outputs found

    Effects of dietary chromium on immune system

    Get PDF
    Krom (Cr) beslemesi üzerine birçok çalışma yapılmıştır. İlk dönemlerde araştırmacılar tarafından esansiyel bir besin maddesi/mineral olarak kabul edilmiş ve karbonhidrat metabolizması ile yakın ilişkisi detaylı biçimde ortaya konmuştur. Erken dönemde Cr mineralinin bağışıklık sistemi üzerine bazı etkileri olduğu in vitro çalışmalar ile keşfedilmiştir. Son yıllarda ise bu etkilerinin çiftlik bazındaki yansımaları ortaya konmaktadır. Bu çalışmada, Cr beslemesinin bağışıklık sistemi ve yanıtına etkileri incelenmiştir.Many studies were conducted on chromium (Cr) nutrition. Since earlier, Cr was accepted as an essential nutrient/mineral. Also, close relationship between dietary Cr and carbohydrate metabolism was revealed in detail. Although some effects of dietary Cr on immune response were revealed by earlier in vitro studies, interests on farm-based effects have been recently focused. In this review, the effects of dietary Cr on immune system have been emphasized

    Effects of rumen protected lysine and methionine supplementation on some blood metabolic parameters in prepubertal holstein heifers

    Get PDF
    Bu çalışmada Holştayn ırkı düvelerde yaşamın 9. ayından başlanarak gebeliğin belirlendiği zamana kadar rasyona rumen korumalı lizin ve metiyonin ilavesinin bazı kan metabolizma parametreleri üzerine etkileri incelenmiştir. Bu amaçla 40 adet sağlıklı ve 9 aylık yaşı doldurmuş (9-10 ay arası) Holştayn ırkı düveler rastgele örnekleme metodu ile K (Kontrol) ve U (Uygulama) olmak üzere 2 gruba ayrılmıştır. Kontrol grubundaki düveler NRC (2001)’e göre hazırlanmış standart bir rasyonla, uygulama grubundaki düveler ise rumen korumalı amino asitler kullanılarak (Lysigem ve Methipearl, Kemin Ind., Belgium) lizin (MP’nin %7.1’i) ve metiyonin (MP’in %2.4’ü) düzeyleri artırılmış bir rasyonla ad-libitum olarak beslenmiştir. Tüm düvelerden çalışma başlangıcında, tohumlama zamanında ve gebeliğin tespit edildiği gün vena coccygea yolu ile kan numunesi alınmıştır. Alınan kan numuneleri ilgili kitler kullanılarak glukoz (GLU), betahidroksibütirat (BHBA), esterleşmemiş yağ asitleri (NEFA), total kolesterol (TK), trigliserit (TG), total protein (TP) ve kan üre nitrojeni (BUN) analizleri yapılmıştır. Çalışmada kan metabolizma parametrelerinden GLU, NEFA ve BHBA düzeylerinin prepubertas, tohumlama ve gebelik tespit edilen dönemlerde istatiksel olarak anlamlı şekilde değiştiği (p0.5) tespit edilmiştir. Ayrıca rumen korumalı lizin ve metiyonin kullanılarak rasyonun metabolik lizin ve metiyonin düzeyinin artırılmasının tohumlama zamanında kanda TK seviyesini artırdığı (p<0.005), TP seviyesini ise düşürdüğü belirlenmiştir (p<0.05).The aim of this study was to investigate the effects of supplemental rumen protected lysine and methionine on some blood metabolic parameters in prepubertal Holstein heifers. Forty, healthy, 9-month-old heifers were divided into two groups as control (C) and treatment (T). C heifers were fed a standard diet which has been prepared according to NRC (2001), whereas T heifers were fed a lysine (7.1% of MP) and methionine (2.4% of MP) enriched (Lysigem and Methipearl, Kemin Ind., Belgium) diet. Blood samples were taken from all heifers at the beginning of the study, on the day of artificial insemination and on the day of pregnancy detection. All blood samples were analyzed for glucose (GLU), beta-hydroxybutyric acid (BHBA), non-esterified fatty acids (NEFA), total cholesterol (TCHOL), triglycerides, total protein (TP) and blood urea nitrogen (BUN). It was determined that the levels of GLU, NEFA and BHBA, which are blood metabolism parameters, changed statistically (p<0.001) in the periods when prepubertal, insemination and pregnancy were detected, while the levels of TKOL, TRIG and BUN did not change significantly. Moreover, increasing lysine and methionine content of the prepubertal diet caused an increase in serum TCHOL concentration (p<0.005) whereas decreased serum TP concentration (p<0.05

    Effects of subclinical and clinical ketosis on the incidence of mastitis, metritis, culling rate and some hematological parameters in dairy cows

    Get PDF
    Bu çalışma 950 adet süt sığırı içerisinden rastgele seçilen 197 adet süt sığırı üzerinde yürütülmüştür. Hayvanlar doğum yaptıkları günden itibaren takibe alınmış olup ilk 8 hafta boyunca kan sayımı ve serum BHBA analizleri haftalık olarak yapılmıştır. Elde edilen BHBA sonuçlarına göre çalışmadaki tüm hayvanlar aşağıdaki şekilde üç gruba ayrılmıştır; a) Kontrol Grubu “K”; çalışma boyunca serum BHBA seviyesi 1.2 mmol/l’nin altında seyredenler b) Subklinik Ketozis Grubu “SK”; serum BHBA seviyesi 1.2 ile 2.9 mmol/l arasında seyredenler c) Klinik Ketozis Grubu “KK”; serum BHBA seviyesi 2.9 mmol/l’nin üzerinde seyredenler. Çalışmada kullanılan tüm parametreler sürü yönetim programından (Dairy Plan, Gea, Westfalia/Almanya) alınmıştır. Çalışmada kullanılan tüm hayvanlar aynı rasyonla beslenmiş olup hiçbir hayvana özel bir koşul uygulanmamıştır. Yapılan analizler sonrasında TLS, LS ve NS’nın en yüksek olduğu grup KK, en düşük olduğu grup K olarak tespit edilmiştir. Özellikle TLS ve BHBA seviyeleri arasında güçlü bir ilişki tespit edilmiştir (p<0,000). Bununla birlikte hem mastitis hem metritis hem de bu iki enfeksiyonun birlikte seyretme insidensi subklinik ve klinik ketozis gruplarında kontrol grubuna göre çok yüksek bulunmuştur. Bununla birlikte subklinik ve klinik ketozis geçiren hayvanlarda sürü dışı bırakma oranı kontrol grubuna göre çok daha yüksek bulunmuş aynı zamanda ketozisin şiddetinin artması ile bu oranının da doğru orantılı bir şekilde yükseldiği görülmüştür. Bu bulgular göstermektedir ki gerek klinik gerekse subklinik ketozis geçiren hayvanlarda hematolojik parametreler ciddi oranda değişmekte, mastitis ve metritis gibi periparturient dönemin önemli enfeksiyöz hastalıklarına yatkınlık artmakta ve tüm bunların bir sonucu olarak sürü dışı kalma oranı yükselmektedir.The study was conducted on 197 milk dairy cattle randomly selected from 950 breeding dairy cattle. These animals were monitored immediately after delivery and blood count and serum BHBA analyzes were performed weekly for the first 8 weeks. According to the results of the BHBA obtained, all animals in the study were divided into three groups as follows; a) Control Group “C”; serum BHBA levels below 1.2 mmol/l during the study b) Subclinical Ketosis Group “SK”; serum BHBA levels between 1.2 and 2.9 mmol/l c) Clinical Ketosis Group “CK”; serum BHBA levels were above 2.9 mmol/l. All performance parameters such as milk yield and reproductive efficacy obtained from the herd management program (Dairy Plan, Gea / Germany). TLS, LS, NS, MS levels were found to be higher in the SK and CK compared to the C. Especially, a strong positive interaction between TLS and blood BHBA level was determined (P <0,000). In addition, the incidence of mastitis, metritis and coexistence of these two infections was significantly higher in the SK and CK than in the C (p <0,013). Furthermore, the rate of culling was significantly higher in the SK and CK than C and it was also observed that this ratio increased in parallel with the severity of the ketosis (p <0.008). These findings show that hematologic parameters change significantly in animals that have undergone clinical or subclinical ketosis and that susceptibility to significant infectious diseases during the periparturient period such as mastitis and metritis increases and as a result, the rate of culling increases

    Taylara Oral Olarak Uygulanan Bitkisel Yağ Ekstraktı Karışımının (Nane, Kekik, Anason) İmmun Sistem Üzerine Etkisi

    Get PDF
    Yürütülen bu çalışmanın amacı taylara oral olarak uygulanan bitkisel yağ ekstraktı karışımının immun sistem üzerine etkilerini belirlemektir. Bu amaçla 16 adet tay eşit sayıda kontrol ve uygulama olmak üzere iki gruba bölünmüştür. Tüm hayvanlara rutin aşılama programı uygulanmıştır. Uygulama grubundaki hayvanlara aşılamadan 7 gün önce bitki yağı ekstraktı içirilmeye başlanmıştır. Aşılamadan sonra bu uygulama 1 hafta daha sürdürülmüştür. Kontrol grubundaki hayvanlara ise oral olarak aynı miktarda su içirilmiştir. Aşılama günü 0 kabul edilerek; -7., 0., 7., 14., 21. günlerde kan örnekleri alınmıştır. Alınan kan örneklerinde ALT, AST, GGT, Glikoz, Total Kolesterol, Trigliserit, BUN, Ca, P ve immunglobulin G analizleri yapılmıştır. Serum ALT, Trigliserit, Total Kolesterol, BUN ve Ca konsantrasyonları çalışma boyunca gruplar arası önemli farklılık göstermezken; GGT ve Glikoz değerleri 21. günde; AST 7. günde ve P aşılama gününde gruplar arası önemli farklılık göstermiştir. Ig G değeri ise -7. gün dışında diğer bütün zamanlarda uygulama grubunda önemli düzeyde yüksek olmuştur. Elde edilen sonuçlar göstermektedir ki taylarda aşılama öncesi ve sonrası oral olarak uygulanan bitkisel yağ karışımı immun sistem üzerine olumlu etki yapmış ve Ig G sayısını önemli düzeyde artırmıştır. Bahsedilen doz ve uygulama biçiminin hem karaciğer hem de metabolizma üzerinde olumsuz etkileri görülmemiştirThe aim of this study was determine the effects of oral administration of herbal oil mix on immune system in foals. 16 foals assigned to equal groups as treatment and control. Routine vaccination schedule was performed on all animals in the study. Drinking of herbal oil mix was begun before 7 days of vaccination. After vaccination, treatments were sustained one week. The vaccination day was considered of zero. Blood samples collected from all animals at days -7th, 0th, 7th, 14th., 21st. All blood samples were analysed for ALT, AST, GGT, Glucose, Total Cholesterol, Triglycerides, BUN, Ca, P and Ig G. There were no significant differencies on Serum ALT, Triglycerides, Total Cholesterol, BUN and Ca concentration between groups throughout the study. There were significant diffirencies on serum P (vaccination day) concentration; serum AST (7th day) concentration; serum GGT and Glucose (21st day) concentrations between groups. Also, serum Ig G concentrations was higher in treatment foals than control at all sampling period after vaccination (0th, 7th, 14th, 21st). As a conclusion, orally administration of herbal oil mix to foals at before and after vaccination period was shown some positive effects on immune system and there was no negative effect on liver and metabolis

    Sünger altlık uygulamasının sütçü mandalar ve ineklerde beslenme ve dinlenme davranışları üzerine etkileri

    Get PDF
    This experiment evaluated the effects of rubber laying surface on feeding and lying behavior kinetics of dairy buffaloes and cows. Fifty-four Anatolian dairy buffalo (Bubalus bubalis) and 18 Brown Swiss dairy cows were used in the experiment. The animals group-housed in pens with concrete floor before the rubber flooring. The behavior of the animals was recorded 24 hours for 15 days before and after rubber flooring with a video camera system in the barn. Behavior data were expressed as % of observed animal in pen per hour for each species. Lying down behavior was assumed in a resting manner. The average number of buffaloes laying down increased after rubber flooring while there was no effect on resting behavior of the cows. The rubber flooring had no effect on feeding behavior of cows. Unexpectedly, the percent of buffaloes displaying feeding behavior decreased after rubber flooring. Results suggested that water buffalo may have different responses to management and housing strategies compared with the cows. However, further comparative studies with individual animal data and widespread behavioral observations may support a better understanding of behavioral response to modern intensive management strategies in dairy buffaloes.Bu çalışmada, sünger yataklık uygulamasının sütçü mandalar ve süt ineklerinde beslenme ile yatma davranışı üzerine etkileri değerlendirilmiştir. Çalışmada 44 baş sütçü Anadolu manda melezi (Bubalus bubalis) ve 18 baş İsviçre Esmeri süt ineği kullanılmıştır. Sünger altlık uygulamasından önce tüm hayvanlar beton zeminde grup halinde serbest biçimde barındırılmıştır. Hayvanların davranışları, sünger uygulamasının 15 gün önce ve sonrasında çiftlikte bulunan kapalı devre kamera sistemi ile 24 saat kaydedilmiştir. Davranış verileri, her bir hayvan türü için her bir padokta % /saat olarak ifade edilmiştir. Tüm yatma davranış şekilleri, dinlenme davranışı olarak kabul edilmiştir. Sünger altlık uygulaması sonrasında; mandalarda yatan hayvan sayısında artış görülürken, ineklerde dinlenme davranışına altlık uygulamasının bir etkisi olmamıştır. Beklenmedik şekilde, altlık uygulamasının ardından beslenme davranışı gösteren ortalama manda sayısında düşüş görülmüştür. Elde edilen veriler, mandaların yönetim stratejileri ve barınma konusundaki değişikliklere ineklerden daha farklı tepkiler verebileceğini göstermiştir. Ancak bireysel hayvan verilerini içeren ve daha geniş çaplı davranış gözlemlerinin olduğu çalışmalar, sütçü mandaların modern entansif yönetim stratejilerine nasıl tepkiler oluşturabileceğinin anlaşılmasına yardımcı olabilir

    Yumurta tavuklarında nar ekşisinin yumurtaların farklı depolama sürelerinde yumurta kalitesi üzerine etkisi

    Get PDF
    The present study trial was conducted to investigate the effects of pomegranate molasses on egg quality at different storage periods. A total of 240 Babcock white laying hens (58 weeks old) were divided into 5 groups (n=48) with 8 subgroups having 6 hens in each. Pomegranate molasses was added in the drinking water to experimental groups with 0%, 0.1%, 0.25 %, 0.5%, and 1%, respectively during 4 weeks. At the end of study (30 days), total of 320 eggs were collected randomly and eighty eggs (80) were analyzed at 0 day of storage while other eggs were stored at 4°C temperature for 10, 20 and 30 days. The result reveals that the egg weight, egg shell thickness and albumin index remained non-significant (P>0.05) during the whole trial Moreover , Haught unit showed positive response in the group B and D at 10 day storage as compared with control group however, it was remained non-significant (P<0.05) at 0, 20 and 30 days of storage. It is concluded that pomgranate mollases has shown positive effect on some egg quality traits during several storage periods 0, 10, 20, 30 days.Bu araştırma, yumurta tavuklarında içme suyuna katılan nar ekşisinin, 0, 10, 20 ve 30 günlük sürelerle depolanan yumurtaların bazı kalite özelliklerine etkisini belirlemek amacıyla gerçekleştirilmiştir. Toplam 240 adet 58 haftalık yaşta Babcock beyaz yumurtacı tavuk her birinde 48 adet olmak üzere 5 gruba ayrılmıştır. Deneme grupları ayrıca her birinde 6 adet tavuk bulunan 8 alt gruba ayrılmıştır. Çalışmada deneme grupları içme sularına (A, B, C, D ve E) 4 hafta boyunca sırasıyla %0, %0.1 ,%0.25, %0.5 ve %1 oranlarında nar ekşisi ilave edilmiştir. Araştırmanın 30. gününde, toplam 320 yumurta gruplardan rastgele toplanmıştır. Toplanan yumurtaların 80 adedi aynı gün analiz edilirken (0. Gün), diğer yumurtalar ise 4 ° C sıcaklıkta 10, 20 ve 30 gün boyunca depolanmıştır. Bu yumurtalardan 80 yumurta 10 gün sonra analiz edilirken, kalan yumurtaların 80 adedi 20. Gün, 80 adedi ise 30 günlük depolamadan sonra analiz edilmiştir. Araştırmada içme sularına nar ekşisi katılan tavukların farklı sürelerle depolanan yumurtaların ağırlıklarının gruplar arası karşılaştırmasında anlamlı farklılıklar görülmemiştir (P> 0.05). İlave olarak, Haugh birimi değeri B ve D gruplarında 10 günlük depolamada kontrol grubuna kıyasla yüksek bulunmuştur. Sonuç olarak, nar ekşisinin 0, 10, 20, 30 günlük sürelerle depolama periyodunda bazı yumurta kalitesi özellikleri üzerinde olumlu etki gösterdiği sonucuna varılmıştır

    The effects of oral administration of plant oil extracts mixture (mint, thyme, anaseed) on immune system in foals

    Get PDF
    Yürütülen bu çalışmanın amacı taylara oral olarak uygulanan bitkisel yağ ekstraktı karışımının immun sistem üzerine etkilerini belirlemektir. Bu amaçla 16 adet tay eşit sayıda kontrol ve uygulama olmak üzere iki gruba bölünmüştür. Tüm hayvanlara rutin aşılama programı uygulanmıştır. Uygulama grubundaki hayvanlara aşılamadan 7 gün önce bitki yağı ekstraktı içirilmeye başlanmıştır. Aşılamadan sonra bu uygulama 1 hafta daha sürdürülmüştür. Kontrol grubundaki hayvanlara ise oral olarak aynı miktarda su içirilmiştir. Aşılama günü 0 kabul edilerek; -7., 0., 7., 14., 21. günlerde kan örnekleri alınmıştır. Alınan kan örneklerinde ALT, AST, GGT, Glikoz, Total Kolesterol, Trigliserit, BUN, Ca, P ve immunglobulin G analizleri yapılmıştır. Serum ALT, Trigliserit, Total Kolesterol, BUN ve Ca konsantrasyonları çalışma boyunca gruplar arası önemli farklılık göstermezken; GGT ve Glikoz değerleri 21. günde; AST 7. günde ve P aşılama gününde gruplar arası önemli farklılık göstermiştir. Ig G değeri ise -7. gün dışında diğer bütün zamanlarda uygulama grubunda önemli düzeyde yüksek olmuştur. Elde edilen sonuçlar göstermektedir ki taylarda aşılama öncesi ve sonrası oral olarak uygulanan bitkisel yağ karışımı immun sistem üzerine olumlu etki yapmış ve Ig G sayısını önemli düzeyde artırmıştır. Bahsedilen doz ve uygulama biçiminin hem karaciğer hem de metabolizma üzerinde olumsuz etkileri görülmemiştirThe aim of this study was determine the effects of oral administration of herbal oil mix on immune system in foals. 16 foals assigned to equal groups as treatment and control. Routine vaccination schedule was performed on all animals in the study. Drinking of herbal oil mix was begun before 7 days of vaccination. After vaccination, treatments were sustained one week. The vaccination day was considered of zero. Blood samples collected from all animals at days -7th, 0th, 7th, 14th., 21st. All blood samples were analysed for ALT, AST, GGT, Glucose, Total Cholesterol, Triglycerides, BUN, Ca, P and Ig G. There were no significant differencies on Serum ALT, Triglycerides, Total Cholesterol, BUN and Ca concentration between groups throughout the study. There were significant diffirencies on serum P (vaccination day) concentration; serum AST (7th day) concentration; serum GGT and Glucose (21st day) concentrations between groups. Also, serum Ig G concentrations was higher in treatment foals than control at all sampling period after vaccination (0th, 7th, 14th, 21st). As a conclusion, orally administration of herbal oil mix to foals at before and after vaccination period was shown some positive effects on immune system and there was no negative effect on liver and metabolism

    The effects of ıntravenous novacoc® treatment on metabolic profiles during the transition period of dairy cows

    Get PDF
    Sunulan çalışma süt ineklerine doğuma üç hafta kala, haftalık olarak yapılan damar içi Novacoc® enjeksiyonunun, erken laktasyon dönemde bazı kan, metabolizma ve bağışıklık parametreleri üzerine etkisini incelemek amacıyla yürütülmüştür. Çalışmada, 20 adet Holştayn ırkı süt ineği rastgele olarak kontrol ve uygulama olmak üzere iki gruba ayrılmıştır. Çalışma boyunca uygulama grubundaki ineklere, doğuma üç hafta kala başlayıp doğuma kadar devam edecek şekilde, her haftanın ilk üç günü uygulamak üzere günde 200 ml Novacoc® (Metamizol Sodyum; 40 mg, Asetilmetiyonin 40 mg, Kafein 3,5 mg, Kalsiyum Glukonat 100 mg, Magnezyum Glukonat 10 mg, Sodyum Dihidrojen Fosfat Dihidrat 4,02 mg, Glikoz monohidrat 200; İnterhas®, Türkiye) damar içi yavaş infüzyon şeklinde uygulanmıştır. Buzağılama günü “0 (sıfır)” kabul edilerek; tüm ineklerin kuyruk venasından (V.Coccygea) -21, -14, -7, 0, 7, 14, 21. günlerde hematolojik ve biyokimyasal analizler için örnekler alınmıştır. Kan total kolesterol, HDL, Trigliserit ve glukoz seviyeleri doğum sonrasında bazı günlerde istatiksel ancak tamamında sayısal olarak yüksek bulunmuş, NEFA ve BHBA seviyeleri ise düşük bulunmuştur. Öyle ki kontrol grubunun NEFA ve BHBA değerleri subklinik ketozis düzeyinde seyretmiştir. Bu verilere ek olarak laktasyonun ilk üç haftası süt verimi her iki grupta da benzer iken pik süt verimi uygulama grubunda anlamlı şekilde yüksek bulunmuştur.This study was performed to evaluate the effect of weekly intravaneous administration of Novacoc®, 3 weeks before parturition on some hematological, metabolism, and immune parameters on early lactation period in dairy cows. In this study 20 random Holstein dairy cows has been used and divided into two groups as control group and the treatment group. The treatment started 3 weeks before parturation and ended parturaiton. The treatment has been made in first three days of each week. The animals in the treatment group were administered daily Novacoc®, 200 ml (Metamizol Sodium; 40 mg, Acetyl methionine 40 mg, Caffeine 3,5 mg, Calcium Gluconate 100 mg, Magnesium Gluconate 10 mg, Sodium Dihydrogen Phospate Dhydrate 4,02 mg, Glucose monohydrate 200; İnterhas®, Türkiye) as intravenous slowly infusion on first 3 days of each weeks during last 3 weeks of prepartum period and first 3 weeks of postpartum period. Parturition day was planned as day “0 (zero)”; blood samples were collected on days -21, -14, -7, 0, 7, 14, 21 from V. Coccygea of all cows. Total cholesterol, HDL, triglyceride, and glucose levels were significantly higher on some postpartum days; However, NEFA and BHBA levels were found decreased. NEFA and BHBA levels in the control group were detected as subclinical ketosis levels. In addition to this results, the milk yields of each group were measured as same during first 3 weeks of lactation, but peak milk yield on the treatment group increased significantly

    The Effects of Intravenous Novacoc® Treatment on Metabolic Profiles During the Transition Period of Dairy Cows

    Get PDF
    Sunulan çalışma süt ineklerine doğuma üç hafta kala, haftalık olarak yapılan damar içi Novacoc® enjeksiyonunun, erken laktasyon dönemde bazı kan, metabolizma ve bağışıklık parametreleri üzerine etkisini incelemek amacıyla yürütülmüştür. Çalışmada, 20 adet Holştayn ırkı süt ineği rastgele olarak kontrol ve uygulama olmak üzere iki gruba ayrılmıştır. Çalışma boyunca uygulama grubundaki ineklere, doğuma üç hafta kala başlayıp doğuma kadar devam edecek şekilde, her haftanın ilk üç günü uygulamak üzere günde 200 ml Novacoc® (Metamizol Sodyum; 40 mg, Asetilmetiyonin 40 mg, Kafein 3,5 mg, Kalsiyum Glukonat 100 mg, Magnezyum Glukonat 10 mg, Sodyum Dihidrojen Fosfat Dihidrat 4,02 mg, Glikoz monohidrat 200; İnterhas®, Türkiye) damar içi yavaş infüzyon şeklinde uygulanmıştır. Buzağılama günü "0 (sıfır)" kabul edilerek; tüm ineklerin kuyruk venasından (V.Coccygea) -21, -14, -7, 0, 7, 14, 21. günlerde hematolojik ve biyokimyasal analizler için örnekler alınmıştır. Kan total kolesterol, HDL, Trigliserit ve glukoz seviyeleri doğum sonrasında bazı günlerde istatiksel ancak tamamında sayısal olarak yüksek bulunmuş, NEFA ve BHBA seviyeleri ise düşük bulunmuştur. Öyle ki kontrol grubunun NEFA ve BHBA değerleri subklinik ketozis düzeyinde seyretmiştir. Bu verilere ek olarak laktasyonun ilk üç haftası süt verimi her iki grupta da benzer iken pik süt verimi uygulama grubunda anlamlı şekilde yüksek bulunmuşturThis study was performed to evaluate the effect of weekly intravaneous administration of Novacoc®, 3 weeks before parturition on some hematological, metabolism, and immune parameters on early lactation period in dairy cows. In this study 20 random Holstein dairy cows has been used and divided into two groups as control group and the treatment group. The treatment started 3 weeks before parturation and ended parturaiton. The treatment has been made in first three days of each week. The animals in the treatment group were administered daily Novacoc®, 200 ml (Metamizol Sodium; 40 mg, Acetyl methionine 40 mg, Caffeine 3,5 mg, Calcium Gluconate 100 mg, Magnesium Gluconate 10 mg, Sodium Dihydrogen Phospate Dhydrate 4,02 mg, Glucose monohydrate 200; İnterhas®, Türkiye) as intravenous slowly infusion on first 3 days of each weeks during last 3 weeks of prepartum period and first 3 weeks of postpartum period. Parturition day was planned as day “0 (zero)”; blood samples were collected on days -21, -14, -7, 0, 7, 14, 21 from V. Coccygea of all cows. Total cholesterol, HDL, triglyceride, and glucose levels were significantly higher on some postpartum days; However, NEFA and BHBA levels were found decreased. NEFA and BHBA levels in the control group were detected as subclinical ketosis levels. In addition to this results, the milk yields of each group were measured as same during first 3 weeks of lactation, but peak milk yield on the treatment group increased significantl

    Geçiş Dönemindeki Süt İneklerine Rasyona İlave Olarak Verilen Niasin, Kolin ve Biotinin Bazı Kan ve Süt Parametreleri Üzerine Etkisi

    Get PDF
    Bu tez Afyon Kocatepe Üniversitesi Bilimsel Araştırma Projeleri Koordinasyon Birimi tarafından 08.VF.06 Proje numarası ile desteklenmiştir.Bu çalışmada geçiş döneminde (doğum öncesi 3 hafta ve doğum sonrası 3 hafta) olanHolştayn ırkı 42 adet süt ineği kullanılmıştır. Çalışmada geçiş dönemindeki süt ineklerine rasyona ilaveten verilen rumen korumalı kolin (KL), rumen korumalı niasin (N), biotin (B) ve bunların kombinasyonlarının (biotin+kolin, BKL; niasin+kolin, NKL; biotin+niasin, BN) kanda total protein, üre-nitrojen (BUN), kolesterol, düşük dansiteli lipid (LDL), yüksek dansiteli lipid (HDL), çok düşük dansiteli lipid (VLDL), glikoz, trigliserit, esterleşmemiş yağ asitleri (NEFA), betahidroksibütirik asit (BHBA) düzeylerine, süt verimi ve süt kompozisyonuna (süt yağı, süt proteini, süt laktozu) olan etkileri incelenmiştir. Bu amaçla tüm hayvanlardan geçiş dönemi boyunca haftada bir defa kan örneği doğum sonrasında ise haftada bir defa süt örneği alınmıştır. Çalışma süresince TP düzeyinde bazı haftalarda önemli değişiklikler belirlense de geçiş dönemini kapsayacak düzeyde bir farklılık tespit edilmemiştir. BUN düzeyi çalışma boyunca referans aralıkta kalmış olup geçiş döneminin tamamını kapsayan önemli bir değişim göstermemiştir. Haftalara göre karşılaştırıldığında doğumda kolesterol konsantrasyonu BKL haricindeki diğer tüm gruplarda en düşük düzeye ulaşmış, LDL konsantrasyonu N ve NKL haricindeki gruplarda, VLDL ve TG konsantrasyonları da tüm gruplarda önemli (p<0,05) düzeyde düşmüş, NEFA konsantrasyonu ise tüm gruplarda önemli (p<0,05) düzeyde artmıştır. HDL düzeyi BKL ve NKL haricindeki diğer tüm gruplarda doğum sonrasında doğum öncesine göre daha yüksek seyretmiştir. Glikoz düzeyi doğum sonrası 1. hafta tüm gruplarda önemli (p<0,05) düzeyde düşmüş, .BHBA düzeyi K ve NKL verilen gruplar haricindeki gruplarda önemli (p<0,05) düzeyde artmıştır. Bu çalışmada süt ineklerine rasyona ilaveten verilen vitaminler ve kombinasyonlarının tüm geçiş dönemini kapsayacak şekilde önemli bir değişime neden olmadıkları tespit edilmiştir. Ancak bazı haftalarda ve bazı gruplarda gözlenen farklılıklar konu hakkında daha detaylı çalışmalara ihtiyaç olduğunu göstermektedir.Fourty two heads of Holstein transition (from 3 weeks before to 3 weeks after parturition) dairy cows thwere used as the study material. The effects of supplamentation of Rumen protected choline (CL), Rumen protected niacin (N), biotin (B) and their combinations (biotin+choline BCL, niacin+choline NCL, biotin+niacin BN) into the transition dairy cow rations on blood total protein, ureanitrogen (BUN), cholesterol, low dansity lipid (LDL), high dansity lipid (HDL), very low dansity lipid (VLDL), glucose, trigliserites, non esterified fatty acids (NEFA), betahydroxibutiric acid (BHBA) levels as well as milk yield and composition (fat,protein and lactose percentage) were examined in this study. In this respect, blood samples were taken once per week from all animals during the whole transition period while milk samples were taken once per week after parturition. Significant differences were determined in Total Protein levels at some weeks bu the total results didn’t indicate a significant diffirences for the transition period during the whole study. BUN levels remained at the referance interwals during the whole study and no significant change was occured during the whole sutdy. During parturition cholesterol levels were declined to the lowest level in all groups except the BCL group. Similarly LDL concentration was declined in all groups except N and NCL groups, VLDL and trigliserit concentrations were declined in all groups (p<0,05). On the other hand NEFA concentration was increased in all groups (p<0,05). HDL levels showed a higher course during the postpartum period compared to the prepartum period in all groups except the BCL and NCL groups. BHBA levels were significantly (p<0,05) increased during the first week in postpartum period in all groups except control and NCL groups. No significant effect was determined during the whole transition period by the supplementation of these vitamins and their combinations into the ration of dairy cows. However the differences occured in some groups during some weeks reminds that detailed studies are required to draw better conclusions
    corecore