35 research outputs found
A Weberian Critique of Weber: Re-Evaluation of Sabri F. Ülgener’s Studies on Socio-Economic Structure of Turkey
Efforts to understand the transformation that has been experienced in Turkey for two centuries in the areas of politics, economics and intellect indispensably lead us to Sabri F. Ülgener. His unique approach in examining socio-economic changes, his different methodology and concepts that are developed by him; his researches stemming from economics and expanding through law and literature are referred as important initiations for understanding the differentiation in world-view (zihniyet) through huge historical changes. Ülgener, actually investigated the process of modernization in historical manner from a theoretical approach. In this manner, his analysis on world-view is a valuable contribution in offering explanations for current modern transformations after Ottoman society. As it is indicated in many studies abou him, Ülgener is one of the exceptional thinkers who can use the data that were collected through many fields like economic, sociology, history and literature in his researches. In this article, theoretical framework of Ülgener’s analysis on world-view is to be examined in a critical view of point
Marx ve Weber'de Doğu Toplumları
Sosyoloji tarihi Marx ile Weber arasında oluşturulan karşıtlık ekseninde inşa edilmiştir. Weber’in daha sağlığından başlayarak Marx’ın karşısında konumlandırılması ve Marksizme bir cevap olarak sunulması sosyolojik teoriyi biçimlendirmiştir. Modern çağın meseleleriyle ilgilenen Marx ve Weber’in temel amacı kapitalizmin doğuşu ve gelişimi etrafında modern toplumun yapı ve işleyişini çözümlemektir. Böylece modern toplumu tanımlama ve tarihsel olarak konumlandırma peşindedirler. Bu amaç çerçevesinde Doğu toplumları çözümlemesi her ikisinde de önemli bir konumdadır. Batı’daki siyasi meselelere yaklaşımları bakımdan birbirleriyle farklılaşan Marx ve Weber, Doğu karşısında modern toplum biçiminin açıklanması söz konusu olduğunda birbirine yaklaşmaktadır. Weber’in yetiştiği ortamda ve entelektüel çevresinde Marx’ın düşünceleri oldukça yaygındı. Bu bağlamda onun Marx’la ilişkisi iki zıt biçimde gelişmiştir. Birincisinde Alman burjuvazisinin sınıf bilincine sahip bir mensubu olarak Weber’in Alman devletinin geleceği sorunsalı etrafında biraz da çağdaş Marksizmin durumundan hareketle Marx’a olumsuz yaklaşması söz konusudur. Weber’in ikinci temas noktası ise bir bilim adamı olarak Marx’la olan ilişkileridir. Onun geliştirdiği çerçevenin genişliğinin ve Batı kültür dünyası için öneminin farkında olan Weber, Marx’ı önemsemektedir. Bu anlamda ilk ele alınması gereken Marx ve Weber’in hangi saiklerle Doğu toplumlarına dair çözümlemeler yaptıklarıdır. Onlarda Doğu toplumları incelemelerinin temel meseleleri aynıdır. Bu temel mesele modern toplum biçiminin neden sadece Batı’da ortaya çıktığı etrafında şekillenmektedir. Marx bu bağlamda İngiltere’de toprak düzeninin ve sermaye birikiminin özel bir biçimine referansla açıklamalar yaparken, Weber, Batı zihniyetinde yaşanan devrimleri ve hayatın her alanında yaşanan paralel ve birbirini tamamlayan akılcılaşmaları işaret etmektedir. Doğu toplumları söz konusu olduğunda bu soru modern toplum biçiminin neden Doğu’da ortaya çıkmadığı şekline bürünmektedir. Elinizdeki kitapta bu konuları ele alan Lütfi Sunar, zengin kaynaklara ve bu tartışmanın yansımalarına yoğunlaşarak, Marx ve Weber’in Doğu toplumlarına bakışını incelemektedir. "
Türkiye'de Toplumsal Değişim
Sosyolojinin köşe taşlarından birisi olan toplumsal değişimi incelemek neredeyse sosyolojinin bütün alt alanlarını kapsayan bir çalışma yapmak anlamına gelmektedir. Bu sebeple başlangıcından bugüne kadar sosyolojide toplumsal değişim merkezi bir konu olmuştur. Onu açıklamak için çok sayıda teori geliştirilmiş, kavramlar üretilmiş ve nihayetinde yeni bakış açıları meydana çıkartılmıştır. Ancak sosyolojideki bu merkeziliğinin aksine Türkiye’de toplumsal değişimle ilgili yeterli çalışmaların yapıldığını söylemek güçtür. Hâlbuki Türkiye toplumu incelenmeye muhtaç daimi, ciddi ve hızlı bir toplumsal değişim yaşanmaktadır. Elinizdeki kitap bu ihtiyacı gidermek üzere hazırlanmıştır.
Toplumsal değişimin kapsamlı bir biçimde ele alınabilmesi için evvela konunun karmaşıklığı kabul edilmek durumundadır. Bu sebeple bu kitapta konuyu değişik disiplinlerin birikiminden faydalanarak ele alan yazılara yer verilmiştir. Öğrencilerin, araştırmacıların ve meraklı okuyucuların faydalanacağı bu kitap toplumsal değişimle ilgili temel kavram ve konular hakkında bir bilgi çerçevesi oluşturmak üzere hazırlanmıştır