12 research outputs found
Doğrusal olmayan analiz yöntemi ile belirlenen sıvılaşma riskinin coğrafi bilgi sistemleri kullanılarak haritalanması: Kütahya örneği
Liquefaction risk maps were created in Lala Hüseyin Paşa, Gaybiefendi and Meydan neighborhoods in Kütahya city center. A total of 112 boreholes were investigated by helping the SPT results (Standard Penetration Test) and soil parameters. Matasovic/Vucetic or Dobry/Matasovic model was used in the analyzes according to soil class. For analyzes, 11 earthquake were determined. The determined earthquakes were scaled with the Peak Ground Acceleration (PGA) of the neighborhoods and 44 earthquake data were found. Every borehole was analyzed with these 44 earthquake data in the Deepsoil 6.1 program and liquefaction risk maps were created. The average liquefaction risk data for neighborhoods were created by averaging the results obtained. The liquefaction data found show different results for earthquake levels. Liquefaction analysis results according to Earthquake Level-2 (DD-2), which the regulation accepts as a design earthquake; The average liquefaction risk was calculated as 23% in Lala Hüseyin Paşa neighborhood, 40% in Gaybiefendi neighborhood and 35% in Meydan neighborhood. While the highest risk of liquefaction occurred in the Meydan district with 68% according to DD1, the lowest risk was calculated in Lala Hüseyin Paşa District as 3% according to DD4. The liquefaction maps created can enable the necessary precautions to be taken for the construction in the neighborhoods.Bu çalışmada, Kütahya ili Merkez ilçesine bağlı Gaybiefendi, Meydan ve Lala Hüseyin Paşa Mahallelerinde sıvılaşma risk haritaları oluşturulmuştur. Standart Penetrasyon Deney(SPT) sonuçları ve zemin parametrelerinden yararlanılarak toplam 112 adet sondaj kuyusu incelenmiştir. Analizlerde zemin sınıfına göre Matasovic/Vucetic veya Dobry/Matasovic boşluk suyu basıncı oluşum modeli kullanılmıştır. Analizler için 11 adet deprem seçilmiştir. Mahallelerin PGA(en büyük yer ivmesi) değerleri ile, seçilen depremler ölçeklendirilmiş ve toplamda 44 adet deprem kaydı oluşturulmuştur. Her sondaj kuyusu bu 44 adet deprem ile Deepsoil 6.1 programında analiz edilmiş ve sıvılaşma risk haritaları oluşturulmuştur. Analiz sonuçlarından elde edilen verilerin ortalaması alınarak, mahalleler için ortalama sıvılaşma riskleri bulunmuştur. Elde edilen sıvılaşma riskleri deprem düzeyine göre farklı sonuçlar vermektedir. Yönetmeliğin tasarım depremi olarak kabul ettiği Deprem Düzeyi-2 (DD-2)’ye göre yapılan sıvılaşma analiz sonuçları; Gaybiefendi Mahallesinde ortalama sıvılaşma riski % 40, Meydan Mahallesinde % 35 ve Lala Hüseyin Paşa Mahallesinde % 23 olarak hesaplanmıştır. En yüksek sıvılaşma riski DD1’e göre % 68 ile Meydan mahallesinde oluşurken, en düşük risk DD4’e göre % 3 olarak Lala Hüseyin Paşa mahallesinde hesaplanmıştır. Elde edilen sıvılaşma haritaları, bu bölgelerde yeni yapılacak yapılar için zeminin sıvılaşma durumunu göstererek önceden önlem alınmasına yardımcı olacaktır. Sıvılaşma riskinin yüksek olduğu mevcut yerleşim yerlerinde ise gerekli tedbirlerin alınması önerilmektedir
Performance of the pile groups on the same soil conditions
Yapı yüklerinin sığ temeller ile zemin tarafından taşınamaması durumunda, yapı yüklerinin zeminin daha derinlerdeki tabakalara aktarılması için kullanılan başlıca temel türlerinden birisi kazıklı temellerdir. Her çeşitte zemine uygulanabilmeleri, inşası sırasında gürültü ve titreşime neden olmamaları dolayısıyla ülkemizde en çok tercih edilen kazıklı temel türü fore kazıklardır. Fore kazıkların deneysel olarak grup davranışını incelemek zor ve maliyetlidir. Bunun yerine tek kazığın taşıma kapasitesi test edilerek, tasarımla hesaplanan taşıma kapasitesinin doğru olduğu teyit edilmektedir. Bu çalışmada, aynı zemin üzerine farklı çap ve sayıdaki kazık bulunduran gruplarının taşıma kapasitesi ve oturmaları dikkate alınarak performansı kıyaslanmıştır.Pile foundation is one of the main deep foundation types, in case of the exceeding bearing capacity of the soil due to loads transferred from the superstructure to the shallow foundation. The most preferred pile foundation type in our country is bored piles since it is applicable to all types of soils and avoiding noise and vibration during its construction. It’s very difficult and expensive in situ testing of the bored pile groups. Instead, the bearing capacity of a single pile is tested and the bearing capacity calculated with the design is confirmed to be correct. In this study, in the same soil conditions, the bearing capacities and settlements of different pile groups with the different size and number of piles researched
Generating site-specific liquefaction risk maps with one dimensional analysis method: a case study ın Afyonkarahisar
Can ve mal kayıplarıyla birlikte ciddi anlamda maddi ve manevi kayıplara neden olan depremlerin, meydana gelen doğal afetlerin önlenmesi ne yazık ki mümkün değildir. Lakin depremlerin meydana getirebileceği hasarı minimum seviyeye indirgemek mümkündür. Deprem esnasında meydana gelen sismik dalgaların meydana getirdiği tekrarlı kayma gerilmeleri altında, boşluk suyu basıncındaki ani artışa bağlı olarak suya doygun siltli, kumlu ve kil oranı az olan zeminlerde, efektif gerilmenin azalması sonucunda zeminin mukavemet kaybına bağlı olarak sıvı gibi davranması neticesinde yapısal hasarlar meydana getirmektedir. Türkiye tektoniğinde çok önemli bir konumda bulunan Afyonkarahisar ili ve çevresinde birçok aktif fay bulunmaktadır. Bu sebeple sıvılaşmaya bağlı olumsuz etkilerinin azaltılabilmesi için, dinamik (tekrarlı) yüklerin etkisi altındaki yerel zeminlerin nasıl bir davranış göstereceğinin araştırılması, sıvılaşma potansiyelinin önceden belirlenmesi büyük önem arz etmektedir.
Bu çalışma kapsamında yerel zemin koşullarının sıvılaşmaya etkisini incelemek amacıyla, Anakaya mostrasındaki yer hareketi olarak Türkiye Bina Deprem Yönetmeliği’ne(2018) uygun olarak seçilmiş olan 11 farklı deprem kaydı verisi kullanılarak bir boyutlu (1-B) dinamik analizler yapılmıştır. Bu kapsamda bölgede yapılmış olan 124 farklı sondaj kuyusu verisi değerlendirilerek çalışma bölgesinin yerel zemin özellikleri belirlenmiştir. Arazi ve laboratuvar verileri kullanılarak zemin özelliklerinin dinamik davranışa etkisini incelemek amacıyla DeepSoil v6.1 yazılımı kullanılmıştır. Bir boyutlu doğrusal olmayan analiz yöntemi kullanılarak her sondaj için sıvılaşma analizleri yapılmıştır. TBDY (2018)’e göre sıvılaşma riski olan zeminlerde, zaman tanım alanında bir boyutlu doğrusal olmayan analiz yöntemi tercih edilmiştir. Bu çalışma neticesinde analiz sonuçları ile birlikte elde edilen veriler değerlendirilerek, çalışma bölgesi sıvılaşma risk haritalarının oluşturulması, bölgedeki bulunan mevcut yapılar ile inşa edilmesi planlanan binaların temel zeminlerinin dinamik davranışlarının belirlenmesi hedeflenmiştir.Unfortunately, it is not possible to prevent earthquakes and natural disasters that cause serious material and moral losses along with loss of life and property. However, it is possible to minimize the damage caused by earthquakes. Under the repeated shear stresses caused by the seismic waves that occur during the earthquake, due to the sudden increase in the pore water pressure, the soils with saturated silty, sandy and low clay content cause structural damage as a result of the soil acting like a liquid due to the loss of strength as a result of the decrease in the effective stress. There are many active faults in and around Afyonkarahisar province, which has a very important position in the tectonics of Turkey. For this reason, in order to reduce the negative effects of liquefaction, it is of great importance to investigate the behavior of local soils under the influence of dynamic (repetitive) loads and to determine the liquefaction potential beforehand. Within the scope of this study, one-dimensional (1-D) dynamic analyzes were carried out using 11 different earthquake record data selected in accordance with the Turkish Building Earthquake Code (2018) as the ground motion in the bedrock outcrop in order to examine the effect of local soil conditions on liquefaction. In this context, the local soil characteristics of the study area were determined by evaluating the data of 124 different boreholes made in the region. DeepSoil v6.1 software was used to examine the effect of soil properties on dynamic behavior using field and laboratory data. Liquefaction analyzes were performed for each borehole using a one-dimensional nonlinear analysis method. According to TBDY (2018), a one-dimensional nonlinear analysis method was preferred in the time history for soils with liquefaction risk. As a result of this study, it was aimed to evaluate the data obtained together with the results of the analysis, to create liquefaction risk maps of the study area, to determine the dynamic behavior of the existing structures in the region and the foundation soil of the buildings planned to be built
Usage of fly ash and waste slime boron for soil stabilization
Waste materials are hazardous and serious problem for environment. Because, they occur soil pollution, ground water pollution and also visual pollution. Especially, industrial wastes are composed in large quantities. Many scientists have made research to solve these problems. According to their results, they have suggested that usage of waste materials in many areas as a material or additive material. One of the areas is soil stabilization. Soil properties are improved with this additive wastes. In this study, laboratory tests were conducted on granular soil specimens amended with fly ash and slime waste boron. The specimens were prepared with granular soil and fly ash-waste boron at different ratios. They were compacted standard Proctor compaction energy and, than were cured 1, 7 and 28 days. After cure unconfined compressive tests were conducted to investigate the effect of fly ash-waste boron on granular soil strength. Addition of fly ash-waste boron increased soil strength. As a result, fly ash-waste boron can be used with granular soil for increasing strength. This is economical solution
The facts of soil amplification and liquefaction after the earthquakes of February 6, 2023: Examples of Antakya, Gölbaşı, Türkoğlu
6 Şubat 2023 Kahramanmaraş-Pazarcık (Mw=7.7) ve Elbistan (Mw=7.6) Depremleri 11 ilimizi etkilemiş
olup depremler, Türkiye'nin doğusunda ve güney doğusunda yer alan Hatay, Adıyaman,
Kahramanmaraş, Malatya, Gaziantep, Osmaniye, Adana, Kilis, Diyarbakır, Şanlıurfa ve Elazığ illerinde
binlerce insanımızın hayatlarını kaybetmesine, on binlerce insanın yaralanmasına, alt yapı ve ulaşım
sistemlerinde, yapılarda ve yollarda ciddi hasarlara neden olmuştur. Bu çalışma kapsamında 6 Şubat
depremleri sonrasında sahaya özel analizlerle, hasarın ve yıkımın ne kadar büyük olduğunu tahmin
edebilme kapasitesi araştırılmıştır. Her türlü statik-sismik tasarım için yönetmelik genel bir standart
sunmaktadır. Depremlerin yıkıcılığının azaltılmasına bir katkı sağlamak amacıyla bölgede depremden en
çok etkilenen 3 farklı bölgeden alınan sondaj-sismik ölçüm bilgilerine dayanarak sahaya özel analizler
yapılmıştır. Arazi ve laboratuvar deney sonuçlarından yararlanılarak DeepSoil v6 programında zemin
büyütme ve sıvılaşma analizleri yapılmıştır.February 6, 2023, Kahramanmaraş-Pazarcık (Mw=7.7) and Elbistan (Mw=7.6) Earthquakes affected 11
provinces and the earthquakes occurred In the provinces of Hatay, Adıyaman, Kahramanmaraş,
Malatya, Gaziantep, Osmaniye, Adana, Kilis, Diyarbakır, Şanlıurfa and Elazığ located in the east and
southeast of Turkey, thousands of our people lost their lives, tens of thousands of people were injured,
and in infrastructure and transportation systems, structures and roads. caused serious damage. Within
the scope of this study, the capacity to predict the extent of damage and destruction was investigated
with site-specific analyzes after the 6 February earthquakes. The regulation provides a general standard
for any static-seismic design. In order to contribute to the reduction of the destructiveness of
earthquakes, site-specific analyzes were made based on the drilling-seismic measurement information
obtained from 3 different regions in the region that were most affected by the earthquake. Soil
amplification and liquefaction were analyzed in the DeepSoil v6 program, using the field and laboratory
test result
Piping in the earthfill dams and a piping failure: Teton Dam
Toprak ve kaya dolgu barajların çekirdek zonundaki geçirimsiz malzemenin erozyonu sonucu oluşan ve göçmelere neden olan önemli bir olay borulanmadır. Borulanmayı engelleyecek önlemler alınmazsa barajın göçmesine neden olur. Dolgu barajların göçme nedenleri arasında % 38’lik bir oranla ilk sırayı borulanma almaktadır[l]. Bu tip göçmeye en iyi örnek 5 Haziran 1976 yılında ABD’ nin Idaho eyaletindeki Teton barajının göçmesidir. Bu baraj yaklaşık 5 saat gibi kısa bir sürede göçmüş, 14 kişinin ölümüne ve milyonlarca dolar- zarara neden olmuştur [2].Borulanma olayında, geçirimsiz malzemenin sürüklenip erozyona uğramasının engellenmesi için filtre (iç drenaj) sistemi dizaynı geliştirilmiştir
Piping in the earthfill dams and a piping failure: Teton Dam
Toprak ve kaya dolgu barajların çekirdek zonundaki geçirimsiz malzemenin erozyonu sonucu oluşan ve göçmelere neden olan önemli bir olay borulanmadır. Borulanmayı engelleyecek önlemler alınmazsa barajın göçmesine neden olur. Dolgu barajların göçme nedenleri arasında % 38'lik bir oranla ilk sırayı borulanma almaktadır[1]. Bu tip göçmeye en iyi örnek 5 Haziran 1976 yılında ABD' nin Idaho eyaletindeki Teton barajının göçmesidir. Bu baraj yaklaşık 5 saat gibi kısa bir sürede göçmüş, 14 kişinin ölümüne ve milyonlarca dolar. zarara neden olmuştur [2].Borulanma olayında, geçirimsiz malzemenin sürüklenip erozyona uğramasının engellenmesi için filtre (iç drenaj) sistemi dizaynı geliştirilmiştir.Piping is an important phenomena that causes failures as a result of erosion in the core zone of impermeable material in the rock and eartfill dams. If measures do not take that prevents piping, it will cause failure of dam. Piping takes the first place with 38% among causes of failure of eartfill dams [1]. On June 5, 1976, the best example for this type failure,is Teton Dam in Idaho, USA. The dam failed in about 5 hours which is very short time and it caused death of 14 people and the damage totaled about one billions dollars [2]. On the piping phenomena, filter system has been developed to prevent erosion of impermeable material
Piping in the earthfill dams and a piping failure: Teton Dam
Toprak ve kaya dolgu barajların çekirdek zonundaki geçirimsiz malzemenin erozyonu sonucu oluşan ve göçmelere neden olan önemli bir olay borulanmadır. Borulanmayı engelleyecek önlemler alınmazsa barajın göçmesine neden olur. Dolgu barajların göçme nedenleri arasında % 38’lik bir oranla ilk sırayı borulanma almaktadır[l]. Bu tip göçmeye en iyi örnek 5 Haziran 1976 yılında ABD’ nin Idaho eyaletindeki Teton barajının göçmesidir. Bu baraj yaklaşık 5 saat gibi kısa bir sürede göçmüş, 14 kişinin ölümüne ve milyonlarca dolar- zarara neden olmuştur [2].Borulanma olayında, geçirimsiz malzemenin sürüklenip erozyona uğramasının engellenmesi için filtre (iç drenaj) sistemi dizaynı geliştirilmiştir
Constitution of Flood Inundation Maps and Flood Damage Analysis: A Case Study of Akarcay Afyon Subbasin
Akarsu yatağının su iletim kapasitesinin çeşitli sebeplerle azalması veya kapasiteden daha fazla suyun
olması halinde yatak dışına taşarak can ve mal kaybına sebep olan taşkın tedbir alınması gereken önemli
afetlerdendir. Akarçay Havzası kapalı havza niteliğiyle gerek jeoloji gerek topoğrafik açıdan önemli
taşkın riski taşıyan bölgelerdendir. Bu çalışmada yerleşim alanı, ekonomik ve sınaî gelişmişlik yönünden
Akarçay Havzasının en gelişmiş ve önemli bölgesi olarak yer alan Akarçay Afyon Alt Havzasının değişik
dönüş aralıkları için hesaplanan taşkın debilerinde su seviyeleri ve su altında kalacak yerlerin HEC-RAS
yazılımı kullanılarak hesaplanması amaçlanmıştır. Daha sonra ortalama su derinliği ile literatürde
mevcut çeşitli derinlik-zarar eğrileri yardımıyla taşkın zarar tahmini yapılmıştır.In case of decreasing water conductivity capacity or excessive water occurrence in a river bed results
with upsurges of streambed. This situation is called as flood, which is one of important disasters and it
causes life and other damage, so precaution is necessary. Akarcay Basin, which is a sediment basin and
has no output to a sea or other basin, has high flood risk because of its geological and topographical
properties. In this paper, it is aimed to calculate water levels and submerged areas of Akarcay Afyon
Subbasin that is the most developed and important region of Akarcay Basin in terms of residential area,
economical and industrial development, for flood flows with various recurrence intervals using HEC RAS
software. Afterwards, flood damage estimation is performed by the help of various water depthdamage
curves that take part in literature, considering mean water level
Constitution of Flood Inundation Maps and Flood Damage Analysis: A Case Study of Akarcay Afyon Subbasin
Akarsu yatağının su iletim kapasitesinin çeşitli sebeplerle azalması veya kapasiteden daha fazla suyun
olması halinde yatak dışına taşarak can ve mal kaybına sebep olan taşkın tedbir alınması gereken önemli
afetlerdendir. Akarçay Havzası kapalı havza niteliğiyle gerek jeoloji gerek topoğrafik açıdan önemli
taşkın riski taşıyan bölgelerdendir. Bu çalışmada yerleşim alanı, ekonomik ve sınaî gelişmişlik yönünden
Akarçay Havzasının en gelişmiş ve önemli bölgesi olarak yer alan Akarçay Afyon Alt Havzasının değişik
dönüş aralıkları için hesaplanan taşkın debilerinde su seviyeleri ve su altında kalacak yerlerin HEC-RAS
yazılımı kullanılarak hesaplanması amaçlanmıştır. Daha sonra ortalama su derinliği ile literatürde
mevcut çeşitli derinlik-zarar eğrileri yardımıyla taşkın zarar tahmini yapılmıştır.In case of decreasing water conductivity capacity or excessive water occurrence in a river bed results
with upsurges of streambed. This situation is called as flood, which is one of important disasters and it
causes life and other damage, so precaution is necessary. Akarcay Basin, which is a sediment basin and
has no output to a sea or other basin, has high flood risk because of its geological and topographical
properties. In this paper, it is aimed to calculate water levels and submerged areas of Akarcay Afyon
Subbasin that is the most developed and important region of Akarcay Basin in terms of residential area,
economical and industrial development, for flood flows with various recurrence intervals using HEC RAS
software. Afterwards, flood damage estimation is performed by the help of various water depthdamage
curves that take part in literature, considering mean water level