108 research outputs found
el-Muğnî fî ‘İlmi'n-Nahv adlı eseri örneğinde Çârperdî’nin istişhâd ettiği şiirler
Çârperdî nisbesi ile meşhur olan Ebû'l-Mekârim Fahruddîn Ahmed b. Tâceddin es-Saʿîd el-Hasan b. ‘Alî (öl. 746/1346), İslâm âleminin sosyal, ilmî ve kültürel alanında önemli bir yer edinmektedir. Kaynaklarda, Çârperdî’nin doğum yeri ile ilgili kesin bir bilgi bulunmamakla birlikte (664/1265) yılında doğduğu geçmektedir. O, Ramazan ayında (öl. 746/1346) Tebriz’de vefat etmiştir. Bu çalışmada Çârperdî’nin Arap dili ve belâgatı alanında kaleme aldığı el-Muğnî fî ‘ilmi'n-nahv adlı eserinde istişhâd edilen şiirlerin tümü incelenmiştir. Bütün dil âlimleri gibi Çârperdî de eserinde çeşitli amaçlar gözeterek şiir ile istişhâd etmiştir. Onun bazı kuralları izah etmek, kelimelerin kullanımı hakkında bilgi vermek, harflerin isim yerine geçmesi ve kelimenin olması gereken kalıbı dışında kullanılmasını açıklamak gibi amaçlardan ötürü şiirlerle istişhâd ettiği tespit edilmiştir. Bu çalışmadaki temel gaye, müellifin şiirlerle istişhâd noktasında ne gibi amaçları olduğunu irdelemektir. Yapılan araştırmalar neticesinde elde edilen bilgilere göre Çârperdî’nin nahiv kaidelerini temellendirmek amacıyla çeşitli yöntemler kullanarak farklı şairlerin şiirleriyle istişhâd ettiği tespit edilmiştir. Böylece müellifin şiirlerle istişhâd noktasında izlediği yöntemler ortaya çıkarılmıştır
MARKA İLETİŞİMİNİN KRİZ DÖNEMLERİNDE İŞLETME PERFORMANSINA ETKİSİ VE HAZIR GİYİM İŞLETMELERİ ÜZERİNE BİR ARAŞTIRMA
Kriz dönemleri belirsizlik ve risk içerdiği için işletmelerde panik ve karmaşaya neden olmakta, üst yönetimin sorumluluklarını artırmaktadır. Yöneticiler böyle dönemlerde çoğu zaman sağlıklı karar almakta zorlanmakta ve stratejik hatalar yapabilmektedir. Yöneticilerin kriz dönemlerinde aldıkları önlemlerin başında bazı maliyetlerin ve harcama kalemlerinin azaltılmasına yönelik tedbirler gelmektedir. Bu bağlamda tasarrufa gidilen harcama kalemlerinden birisi de reklam, satış geliştirme, sponsorluk vb. gibi faaliyetleri kapsayan marka iletişim faaliyetleri olmaktadır. Ancak, işletmenin bilinirliğini ve markalarının imajını artırma konusunda en etkili yöntem olan marka iletişiminin, kriz dönemlerinde azaltılmasının, işletme açısından krizi daha da derinleştirme olasılığı bulunmaktadır. Bu bağlamda, kriz dönemlerinde, marka iletişim faaliyetlerinin azaltılması mı yoksa marka iletişimine önem verilerek krizi aşmada ve fırsata çevirmede bir yatırım aracı olarak kullanılması mı gerektiği sorusunun cevabı, bu çalışmada marka iletişimine en fazla önem veren sektörlerden birisi olan hazır giyim sektörü üzerinde araştırılmıştır
Elektronik Öğrenmede Öğrenci Tutum ve Akademik Başarı Arasındaki İlişkide Öğrenci Merak ve Kaygısının Aracılık Rolü
Öğrencilerin bireysel farklılıkları hem geleneksel eğitimin hem de uzaktan eğitimin üzerinde durduğu önemli bir konudur. Bu farklılıklardan birisi de duyuşsal özelliklerdir. Derslerin elektronik araçlarla dağıtılması ile öğrencinin elektronik öğrenmeye yönelik ilgi, tutum, istek, beklenti, merak, akademik benlik, motivasyon, öz-yeterlik, heyecan ve kaygı gibi duyuşsal olarak tepki vermelerine neden olmaktadır. Derslerin öğretmen ile öğrencinin fiziki sınıf ortamı olmadan elektronik araçlar vasıtasıyla verilmesi iletişim ve etkileşimin, uzaklık ve topluluk hissi, zamanında destek ve geri bildirimler ile öğrencilerin yetersiz konularda ön öğrenmelerle desteklenmesi gibi sorunları beraberinde getirmiştir. Kalıcı öğrenmelerin gerçekleşmesi ve akademik başarının sağlanması için öğrenci duyuşsal özelliklerini esas alan ve bu özelliklere göre yöntem, program, ders ve materyallerinin tasarlanması son derece önemlidir. Bu çalışmanın amacı, elektronik öğrenmede öğrenci tutumu ile akademik başarı arasındaki ilişkide öğrenci merak ve kaygısının aracılık etkisini incelemektir. Çalışma e-öğrenme ile ders almış 756 önlisans, lisans ve lisansüstü öğrenci ile gerçekleştirilmiştir. Çalışma kapsamında oluşturulmuş model yardımıyla, elektronik öğrenmeye yönelik merak ve kaygılarının öğrenci tutumu ve başarıları arasındaki aracı ilişkileri ortaya konmuştur. Araştırmadan elde edilen bulgular, öğrencilerin e-öğrenmeye yönelik merak ve kaygılarının öğrenci tutumları ile akademik başarısı arasındaki ilişkiye aracılık ettiğini göstermektedir
Tarım Alet ve Makineleri Sektörünün Gelişimi: Konya İşletmelerinin İncelenmesi
Herkes yenilik yapabilir. Yenilik genelde yenilenmesi, değiştirilmesi veya daha etkili süreçlerde, üretim yapmanın yollarınıoluşturma anlamına gelir http://www.business.gov.au/BusinessTopics/Innovation/Pages/Whatisinnovation.aspx . Aynızamanda yenilik yeni gereksinimleri, ihtiyaçlarıveya şirketlerin mevcut piyasa ihtiyaçlarına yenilik sunan büyük bir pazar demektir. Bu yenilik ise her zaman iyi demek anlamına gelmez. İşletmelerin doğru teknolojiyi veya bilgiyi kullanmalarıgerekir. Eko inovasyon, doğal kaynakların kullanımını malzeme, enerji, su ve toprak da dahil olmak üzere ve yaşam döngüsü boyunca zararlısalınımıazaltan süreç, örgütsel değişim veya pazarlama çözümü sunan geliştirilmiş mal veya hizmet üründür http://www.ecoinnovation.eu/index.php?option=com_content view=article id=22 Itemid=23 . Ama sanayi ve çevre için eko inovasyon gereklidir. Bu hem ekonomik hem de ekolojiktir. Aynızamanda sürdürülebilir bir ekonomi için de ilk koşul budur. Kalkınma sadece teknoloji üretmek değil çevre dostu teknoloji üretmektir. Teknolojinin olumlu tarafıuygulanmalıdır. Çağımız, teknolojik gelişmelerin doruğa çıktığıve tarihin hiçbir devrinde erişemediği bir hızda bilimsel keşiflerin yapıldığıbir çağdır. Bu çalışma ile Konya’da tarım makineleri işletmelerin yenilik düzeylerini görmeleri, yeni ve yenilikçi teknoloji üretmeleri, davranışlarınıyönetmeleri açısından önemli çıktılarıolacaktır. M.Porter’ın deyişiyle de: Bölgesel kümeler yerel bilgi, ilişki ve motivasyon gibi şeylere sahiptir uzak rakipleri ile bunlara nazaran uyumlu olamazlar Michael Porter, On Competition, Harvard Business Review Books, 1998 . Küresel bir bakışaçısıyla incelendiğinde ise bunun ulusal ve uluslar arasıboyutta bir çok stratejik yararıvardır. Bu durum kısa sürede yeni ve yenilikçi teknoloji üretme konusunda Konya, firmalarına katkıda bulunacaktır. Konya İşletmelerine bu durum, yeni ve yenilikçi teknoloji üretmek için kısa sürede katkıda bulunacaktır. Zira, Konya tarım alet ve makineleri kümesinin elemanlarının teknoloji düzeyleri ile yeni ve yenilikçi teknolojiler ortaya konulacaktır. Yapılan çalışma neticesinde çevreye duyarlıteknoloji üreten küresel çaptaki işletmelerin bu alanda yaptığıönemli çalışmalar incelenmiştir. Konya tarım alet ve makineleri sektöründe ise yeniliğe bakışaçılarıgelişen teknolojiden faydalanma üretim aşamalarında ne derece yararlandıklarıve çevre dostu üretime katkılarıincelenmiştir
Türkiye’de Girişimci ve Yenilikçi Üniversitelerin Gömülü Teoriye Göre Değerlendirmesi ve Bir Model Önerisi
Son yıllarda “Girişimci Üniversite” Entrepreneurial University kavramıyla sıklıkla karşılaşılmaktadır. Yenilikçilik, hayatın her alanında olduğu gibi üniversiteler için de gelişiminde bulundukları bölgeler için giderek önemli merkezler haline gelen aktör olmalarını sağlamıştır. Üniversitelerin gelişimi incelendiğinde son kuşak üniversitelerin girişimci ve yenilikçi üniversiteler olduğu görülecektir. Bu durum, öğrenciler ve akademisyenlerinin girişimcilik düşüncesinin yanı sıra bilginin kullanılmasını, yani bilginin ve teknolojinin aktarılmasını teşvik edilmesine yol açmıştır. Bu bağlamda girişimci üniversite kaynaklı girişimler, bilgi ve teknolojinin transferinde ve toplumun sorunlarının çözümünde önemli bir mekanizma konumuna gelmiştir. Bu üniversite modeli 2012 yılından bu yana Türkiye’de girişimciliğin üniversite boyutunda önemli bir ivme kazanmıştır. Rekabetin bir gereği olarak devlet otoriteleri üniversitelerin bu alandaki rollerini önemsemekle birlikte üniversite girişimciliği alanında önemli ölçüde teşvik ve destekler sunarken bu alanda ciddi beklentileri bulunmaktadır. Üniversiteler son zamanlarda girişimci ve yenilikçi üniversite özelliğini pazarlama faaliyetlerinde öne çıkarttıkları izlenmektedir. Ancak girişimci ve yenilikçi üniversite olmak ne anlama gelmektedir? Girişimci ve yenilikçi üniversite olduğunu nasıl ölçülebilir ve değerlendirilebilir. Bu bağlamda TÜBİTAK her yıl üniversiteleri girişimci ve yenilikçi yönlerini sıralayan bir endeks uygulamaktadır. Bu çalışmada gömülü teori grounded theory kullanılarak Türkiye’de üniversitelerin girişimcilik ve yenilikçilik özelliğini ölçen bir aracının tasarlanmasında zemin oluşturabilecek bir teorik yapının ortaya koyulması amaçlanmıştır. Buna göre Türkiye’de 2017 yılı Girişimci ve Yenilikçi Üniversiteler Endeksinde yer alan üniversitelerde görevli uzmanlar ile yapılan derinlemesine görüşmeler neticesinde ulaşılan veriye dayalı girişimci ve yenilikçi üniversitelerin çevre koşulları, girdi ve çıktı faaliyetlerine ilişkin nitel ve nicel bir modellemeye gidilmiştir. Bu endeksten amaçlı örnekleme yöntemi ve maksimum çeşitlilik tekniğiyle Türkiye’nin 7 bölgesinden belirlenen 15 üniversitede görevli alanında uzman 26 akademik ve idari personel ile yüz yüz görüşmeler yapılmıştır. Beş basamaklı tümevarımcı içerik analiz sürecinin sonucunda, Stratejik Girişimcilik Yönelimi, Potansiyel Aktivasyonu ve Geliştirme ile Projeler ve Ticarileşme olmak üzere, 3 temadan ve bu temalara ait 14 kategoriden oluşan bir teorik yapıya ulaşılmıştır. Ortaya koyulan teorik model, süreç ve SMART yaklaşımları ile sürdürülebilir, öğrenci odaklı, toplum etkileşimli ve girdi ile çıktı faaliyetlerinin dengede değerlendirilmesi esası üzerine temellendirilmiştir. Girişimci üniversite paradigmanın Türkiye’de nasıl çalıştığına ve üniversitelerin bu yönünü nasıl ölçülüp değerlendirilebileceğine dair bir araştırmaya rastlanılmamış olması, bu araştırmayı son derece önemli kılmaktadır. Araştırmanın sonuçları üniversite girişimciliğinde köklü bir paradigma değişimini gündeme getireceğini söylemek mümkündür. Çalışma içerisinde tartışma sorularıyla birlikte öneriler geliştirilerek olgun yorum yapılmıştır
Girişimci Dostu Üniversiteler İndeksi ve Bir Model Geliştirilmesi
Neo-liberal eğitim anlayışının üniversiteleri öğrenci odaklı, küresel kalkınmaya uygun eğitimi amaçlayan, girişimci ve yaratıcı insan kaynağı üreten ve buna uygun eğitim programları geliştiren birer kuruma dönüştürdüğü gözlenmektedir. Bu bağlamda üniversitelerin girişimci bir yapıya sahip olup olmadığı yönünden ölçümler yapıldığı da dikkat çekmektedir. Bu ölçümlerin birçok amacı bulunmakla birlikte, öncelikle tüm paydaşların beklentilerini karşılayan rekabetçi, girişimci ve yenilikçi bir üniversite yönetişim sistemi kurularak bu sistemin geliştirilmesini sağlamaktır. Buna paralel olarak yine tüm paydaşların beklentilerini karşılayacak ve bu sistemin geliştirilmesine katkı verecek Girişimci ve Yenilikçi Üniversite İndeksleri oluşturma çabaları da artış eğilimindedir. Üniversite girişimciliğinin ölçümlenmesinin yararlılığı konusunda genel olarak uzlaşı bulunduğu söylenebilir. Bu amaçla Türkiye’de sadece TÜBİTAK tarafından geliştirilen ve yürütülen Girişimci ve Yenilikçi Üniversite İndeksi olarak adlandırılan bir adet İndeks 2012 yılından bu yana kullanılmaktadır. Bu konuda farklı ölçüm araçlarının olması bilimsel olarak yararlı olacaktır. Bu düşünceden hareketle bu araştırmanın amacı, Üniversite girişimciliği konusunda yeni bir indeks geliştirmektir.Ölçek geliştirme aşamasında literatürde yer alan üç fazlı on adımlı yaklaşım benimsenmiştir. Ölçekte yer alabilecek ifadeler literatür ve uzman görüşleri doğrultusunda oluşturulmuştur. Bu aşamada 53 maddelik taslak bir form elde edilmiştir. Bu taslak indeks, alandan uzmanlara gönderilerek uzman görüşü istenmiştir. Elde edilen uzman görüşleri sonrasında Kapsam Geçerlik İndeksi KGİ çalışması yapılmış ve 50 maddenin aday ölçekte kaldığı tespit edilmiştir. Yapı geçerliği açısından Faktör analizi öncesinde Kaiser-Meyer-Olkin katsayısı ve Bartlett testi yapılmış ve Bartlett testi sonucu
Recovery of tinnitus and sensorineural hearing loss due to lysis of arachnoid adhesions in the posterior cranial fossa: Is there a novel etiology in neurotological disorders?
WOS: 000408247500032PubMed ID: 28816700We reported the recovery of sensorineural hearing loss and tinnitus in a 22-year-old man after complete removal of intracranial portion of jugular foramen schwannoma via the retrosigmoid approach. The aim of this case report was to present the excision of a large jugular foramen schwannoma via the retrosigmoid approach and to describe the improvement of sensorineural hearing loss related to arachnoid inflammations due to chronic arachnoiditis after suboccipital craniectomy. The recovery of sensorineural hearing loss and tinnitus after release of arachnoid adhesions may indicate the clinical significance of these adhesions or arachnoiditis, which should also be considered and investigated in the etiology of other neurotological diseases
A troublesome lesion of the larynx: Lobular capillary hemangioma
Lobular capillary hemangioma (LCH), which is also known as pyojenic granuloma, is a benign and vascular lesion of the skin and mucous membranes and mostly seen in females between 20-40 years of age. Although the etiology of the condition is still unknown, some conditions, such as trauma, poor oral hygiene, viral or fungal infections, and periodontal and gingival diseases are considered to be related to the formation of LCH. It mostly seems in cheek and oral cavity in head and neck region. Larynx localization of LCH is very rare. We present a case of LCH in a 47-year-old male and review the literature
Postmodern Pazarlama Yaklaşımıyla Modern Pazarlama Yöntemleri: Güncel Şirket Uygulamaları
Son yıllarda yaşanan küresel gelişmelerle birlikte artan tüketici ihtiyaç ve beklentileri teknolojik gelişmelerden yüksek bir şekilde etkilenmektedir. Pazarlama ve pazarlama iletişimi sektörleri dünyanın en hızlıdeğişen sektörleri olarak kabul edilmektedir. 2000′li yıllarda Internetin yaygın ve etkin kullanımıyla tüm sektörlerde pazarlamanın mantığıtamamen değişmiştir. Günümüzde pazarlama artık geleneksel metotların kullanıldığıortamlarıçoktan aşmıştır ve modern teknolojinin nimetlerini kullanmaya başlamıştır. Yepyeni, öngörülemeyen pazarlama biçimleri ortaya çıkmıştır ve bu süreç devam etmektedir. Müşteri ile ilişkinin bu kadar önemli olduğu günümüz rekabet koşullarında, müşteriler ile kurulan bu ilişkilerin kalıcıolabilmesi için işletmelerin; pazardaki eğilimleri ve gelişmeleri, müşterilerin beklentilerini, müşterilerin ihtiyaçlarınıiyi tanımalarıve müşteri odaklıbir pazarlama anlayışınıbenimsemeleri gerekmektedir. Geleneksel pazarın dengesini ürün/hizmet sağlayıcısıveya ürünün kendisi oluştururken, modern pazarlamanın dengesini müşteri ve onun ihtiyaçlarıoluşturmaktadır. Modern pazarlama; ürün odaklıdeğil, müşteri odaklıbir yaklaşımdır. Bu nedenle, günümüzde, işletmenin süreçlerinin, teknolojisinin ve kültürünün, müşterinin istek ve ihtiyaçlarıgözetilerek, yeniden organize edilmesi büyük önem kazanmıştır. Modern pazarlama anlayışıinsanlarıtüketim davranışlarıaçısından benzer ve farklıgruplara ayırmayı, hedefe yönelmişpazarlamayı, müşteri tatminini ve satın almanın tekrarlanmasınısağlayacak bütünleşik pazarlama mesajlarıgöndermeyi esas alır. Modernizm sonrasıveya ötesi olarak anlamlandırılan postmodernizm ve modernizm arasında kavramsal olarak zıtlıklar bulunmaktadır. 20. yüzyılın sonlarında, üretim tabanının bilgi teknolojilerine dayanmasıyla modern toplum da modern sonrasıaşamaya gelmiştir. Yeni ekonomi olarak da adlandırılan ve Internet kullanımınımerkeze alan bu yeni yönetim dünyası e-ticaret, e-iş, edevlet , aslında eski ve yeniyi bir arada yürüten bir geçişdönemini temsil etmektedir. Bu dönem, kültür, iletişim ve sanat gibi üst yapıkurumlarınıda etkileyerek postmodern dünyanın doğuşunu hızlandırmıştır. Pazarlama alanıda; ekonomi, psikoloji, sosyoloji, sosyal psikoloji, politik, kültürel ve yasal yaşamdan son derece etkilenen bir çerçevede konumlandığından postmodern kültür, pazarlamanın da yapısını, dokusunu, yöntem ve stratejilerini etkilemiştir. Günümüz işletmeleri açısından pazarlamanın öneminin bu denli artması, işletmeleri rekabette farklıpazarlama yöntemleri kullanmaya itmektedir. Bu çalışma da, farklı şirket örnekleri üzerinden postmodern pazarlama trendleri incelenmişve durum analizi yapılmıştır
- …