Uluslararası Pazarlamada Kullanılan Tutundurma Karması Elemanları Ve Gaziantep Merkezine Yönelik Bir Uygulama

Bu çalışmada genel hatları ile uluslararası pazarlama ve tutundurma konuları açıklanacaktır. Öncelikle, Uluslararası Pazarlamanın tanımından uluslararası ve çok uluslu şirketlere, bu şirketlerin uluslararası pazara girme nedenlerinden uluslararası pazara giriş biçimlerine konular açıklanacaktır. Sonra, tutundurma kavramı açıklanacak ve Gaziantep bölgesinde yapılan ‘uluslararası pazarlamada tutundurma karması elemanları’ araştırması değerlendirilecektir

İzmir'de organik ve geleneksel tarım alanlarındaki toprak ve bitki örneklerinde bazı radyonüklidlerin belirlenmesi

Bu çalışmada, İzmir çevresinde organik ve geleneksel tarım yapılan alanlardan alınan soğan, asma yaprağı, sarımsak, buğday ve toprak örneklerinde 210Po, 210Pb, 238U, 232Th ve 40K aktivite konsantrasyonları belirlenmiş, transfer faktörleri hesaplanmış ve 210Po, 210Pb, 238U, 232Th ve 40K konsantrasyonları ile kil mineralleri arasındaki korelasyon incelenmiştir. Toprak ve bitki örneklerindeki 210Po ve 210Pb aktivite konsantrasyonları alfa spektrometresi, 238U, 232Th ve 40K aktivite konsantrasyonları HPGe yarıiletken detektörü ve NaI(Tl) sintilasyon detektörü, kil mineralleri ise XRD analizi ile belirlenmiştir. Çalışmada geleneksel tarım yapılan alanlardan alınan örneklerdeki aktivite konsantrasyonları kimyasal gübre ve pestisit kullanımına bağlı olarak organik tarım alanlarından alınan örneklerden daha yüksek bulunmuştur. En yüksek değerler geleneksel tarım yapılan alandan alınan 1 no'lu asma yaprağı örneğinde 210Po için 2,18 Bq kg-1, 210Pb için 17 Bq kg-1, 238U için 18,5 Bq kg-1, 232Th için 1,19 Bq kg-1 ve 40K için 174 Bq kg-1 olarak bulunmuştur

OLFACTORY REFERENCE SYNDROME: A CASE REPORT

Olfaktor referans sendromu, kişinin bedeninin kötü bir koku yaydığı düşüncesiyle karakterize olan ve bunun sonucunda utanç, suçluluk duyguları, kaçınma davranışları ve sosyal içe çekilme gibi belirtilerin eşlik ettiği psikiyatrik bir bozukluktur. Olfaktör referans sendromu hastaları yaydıklarını düşündükleri kötü koku yüzünden kendilerini suçlama eğilimindedirler ve bu durum zihinlerini aşırı derecede meşgul eder. Olfaktor referans sendromu DSM-IV’te sanrılı bozukluk somatik alt tipi adı altında ele alınmaktadır. Bu yazıda vücudundan kötü koku yaydığı sanrısı ve bunun neden olduğu depresyon belirtileri ile ciddi kaçınma davranışları ve sosyal içe çekilmesi olan 19 yaşında bir erkek olgu sunulmuştur

Comparison of the patient groups with and without dissociative disorder comorbidity among the inpatients with bipolar disorder

Introduction: This study aims to compare sociodemographic characteristics of the patients with bipolar disorder (BD) with and without comorbid dissociative disorder (DD) and to investigate the eventual effect of the comorbidity on the treatment.Methods: We enrolled a total of 149 patients diagnosed with BD and treated as inpatients consecutively in Şişli Etfal Hospital, Psychiatry Clinic between 2010 and 2011. For the patients who were diagnosed with DD using SCID-D and with BD using SCID-I, sociodemographic characteristics, YMRS, HAM-D, BPRS, DES scores and duration and number of hospital stays were evaluated.Results: 23 patients (15.4%) had dissociative disorder not otherwise specified (DD-NOS), 4 patients (2.6%) had dissociative identity disorder (DID) and 1 patient (0.6%) had dissociative amnesia. BD patients with comorbid DD were found to be predominantly female (p=0.015) and younger (p=0.002) and to have significantly higher DES scores than BD patients without DD (p<0.001). The total score of DES was correlated with duration hospital stay (p=0.001, Spearman r=0.336) in the total sample. Total HAM-D score at the time of admission was significantly higher in the comorbidity group (p=0.027), and suicide item was found to be significantly higher both at admission and at discharge (p<0.001 and p=0.035). Among BPRS scores at admission, hallucinatory behavior item was found to be higher in the comorbidity group (p=0.019). Among YMRS scores both at admission and at discharge, velocity and amount of speech item (p=0.027) and insight item at admission (p=0.006) was found to be significantly higher in the pure bipolar group (p=0.018).Conclusion: In patients with BD, DD comorbidity should be investigated. The BD patients with DD comorbidity tend to be female and younger, and show higher depression scores, leading to a prolonged hospital stay. In the presence of dissociation comorbidity, attempts and number of suicides and hallucinatory behaviors seem to be increased