17 research outputs found

    The effect of different doses of calcium nitrate application in some strawberry cultivars on yield and fruit quality criterias with nutrition element concentration in leaf.

    No full text
    TEZ9411Tez (Yüksek Lisans) -- Çukurova Üniversitesi, Adana, 2013.Kaynakça (s. 91-98) var.xiii, 99 s. : res. (bzs. rnk.), tablo ; 29 cm.Bu çalışma, farklı dozlarda kalsiyum nitrat (Ca(NOuygulamalarının, farklı meyve et sertliğine sahip beş çilek (Sevgi, Ebru, Kaşka, Osmanlı, Camaosa) çeşidinde; verim, meyve kalitesi ile yapraklardaki makro ve mikro besin element içerikleri üzerine etkilerini belirlemek amacıyla, 2012 - 2013 yetiştirme sezonunda yürütülmüştür. Denemede kontrol (su), 1. doz (150 ml/100 l), 2. doz (300 ml /100 l) ve 3. doz (450 ml/100 l) olmak üzere birer hafta ara ile yapraklardan uygulamalar yapılmıştır. Yapılan uygulamaların, bitki başına verim, pazarlanabilir meyve miktarının toplam verimdeki payı, yaprakların bakır (Cu) konsatrasyonu üzerine bir etkisinin olmadığı saptanmıştır. Meyve et sertliği bazı aylarda farklı uygulamalardan etkilenmiş gibi gözükmekle birlikte, farklılığın temel nedeninin çeşitler olduğu belirlenmiştir. Denemede incelenen pek çok kriter arasındaki farklılığın nedeni, çeşitlerden kaynaklanmaktadır. Farklı dozlarda kalsiyum nitrat uygulamalarının, yetiştirme sezonu boyunca, yapraklardaki bitki besin elementleri üzerine farklı etkiler yaptığı belirlenmiştir. Genel olarak artan dozlarda Ca(NO32 32 3)2) )uygulamaları, yaprağın N, Ca konsantrasyonu üzerine olumlu etki yapmıştır. Diğer makro element içerikleri ise farklı Ca(NO)dozlarından etkilenmemiştir. İncelenen bütün aylarda makro element içerikleri arasındaki farklar çeşitlerden ve mevsimsel değişimlerden kaynaklanmıştır. Yapraklardaki demir (Fe) elementi, aylar ilerledikçe önemli düzeyde azalmıştır. Yetiştirme sezonu boyunca, bitkilerdeki Mangan (Mn) ve Çinko (Zn) element içeriklerindeki değişimler, aylar ve çeşitlerden kaynaklanmıştır.This study conducted in five strawberry (Sevgi, Ebru, Kaşka, Osmanlı, Camaosa) cultivars with different flesh firmness in order to determinate the effect of different calcium nitrate doses on yield, fruit quality and contents of macro and micro nutritional elements in leaves during 2012-2013 growing season. In the experiment , calcium nitrate was used as water (control), 150ml /100ml (1st dose), 300ml /100ml (2nd dose) and 450ml /100ml (3rd dose) on foliage with one week interval. Outcome of the study showed that the applications have no effect on yield per plant, rate of marketable fruits amount in total yield and the concentration of copper element of leaves. Although fruit flesh firmness affected by different applications in some months, cultivars were determined as main reason for this differences. The variation among the examined many criteria in this study were due to the cultivars. During the growing season, effect of different doses of calcium nitrate Ca(NO3)2 on the concentrations of plant nutrient elements were determined. In general, increasing doses of Ca(NO3)2 effected on the concentration of N and Ca of leave positively. On the other hand, remaining macro element contents were not affected from different Ca(NO3)2 doses. The differences among the concentrations of macro elements resulted from all examined months and seasonal changes. Fe elements in leaves were decreased significantly during growing period. Variation in the concentrations of Mn and Zn elements in plants, during the growing season, resulted from months and cultivars.Bu çalışma Ç.Ü. Bilimsel Araştırma Projeleri Birimi tarafından desteklenmiştir. Proje No: ZF2012YL36

    Determination of yield, quality properties of selected strawberry genotypes obtained by cross breeding and molecular characterization.

    No full text
    TEZ11368Tez (Doktora) -- Çukurova Üniversitesi, Adana, 2018.Kaynakça (s. 269-310) var.xxv, 311 s. : res. (bzs. rnk.), tablo ; 29 cm.Bu tez çalışmasıyla, melezleme ıslahı yöntemi kullanılarak, yerli çilek çeşitlerindeki üstün tat ve aroma özellikleri, yabancı orijinli çeşitlerin yüksek verim ve meyve et sertlik değerleriyle birleştirilmeye çalışılmıştır. Bu kapsamda; elde edilen 4.066 adet melezde; bitki, çiçek ve meyve yapılarına göre seçimler yapılmış ve istenilen özellikleri taşıyan 229 adet genotip belirlenmiştir. Seçilmiş 229 adet genotipin ebeveynlerle birlikte, fenolojik gözlemleri ile pomolojik analizleri yapılmıştır. Elde edilen verilere tartılı derecelendirme metodu uygulanarak, 13 adet üstün özellikli genotip seçilmiştir. Seçilen bu genotipler ve ebeveynlerine; birinci yıldaki gözlem ve analizlere ilave olarak daha ayrıntılı analizler yapılmıştır. 2016-2017 yetiştirme sezonunda elde edilen verilere uygulanan tartılı derecelendirme sonucunda; ‘36’, ‘61’ ve ‘33’ numaralı melezlerin ebeveynlerinden bile yüksek puanlar alarak, ön plana çıktıkları görülmüştür. Seçilmiş bu melez genotiplerin, anne ebeveynlere göre, benzer antioksidan içeriği, daha yüksek ester oranları ve fakat daha düşük meyve et sertlik değerlerine sahip oldukları dikkat çekmiştir. Bu melezlerin doğrudan sanayiye yönelik birer çeşit veya yüksek antioksidan kapasitesi, verim, koku ve tat özellikleri ile taze tüketim için gen kaynakları olabileceği düşünülmektedir. Bu melezlerin ticari çeşit olabilmeleri için, meyve et sertliği açısından sert etli ticari çeşitle geriye melezlenmeli veya biyoteknolojik yöntemler yardımıyla geliştirilmeleri gerekmektedir.With this thesis study, by making use of cross breeding method, it has been tried to combine the superior taste and flavor properties of domestic strawberry cultivars with the foreign cultivars’ high yield and fruit firmness. In this context, selections have been made among 4.066 crossbred obtained based on plant, flower and fruit structure and 229 genotypes that have intended properties have been identified. Pomological analyses and phonologic observation were conducted to selected 229 genotypes and their parents. 13 superior genotypes were selected by applying weighted ranked method to the obtained data. In addition to the observations and analyses conducted in the first year, these selected genotypes and their parents were analyzed in a more detailed manner. As a result of the application of weighted rank to the data obtained during 2016-2017 growing season, it has been observed that the crossbreeds numbered ‘36’,‘61’ and ‘33’ have become prominent by getting higher scores than even their parents. It has attracted attention that these selected crossbreed genotypes have similar antioxidant content to their parents and higher ester ratio but lower fruit firmness than their parents. It has been thought that these genotypes can be gene sources for fresh consumption with their higher antioxidant capacity and yield, odor and taste characteristics or they can be cultivars directly for industry. These genotypes are needed to be improved in terms of fruit firmness by introgression with commercial cultivar which has firm fruit or by the assistance of biotechnological means for them to become commercial cultivars.Bu çalışma Ç.Ü. Bilimsel Araştırma Projeleri Birimi tarafından desteklenmiştir. Proje No: FDK-2016-5582)

    Prominent of Boron Element, Transportation Mechanism in Strawberry and Usage of Boron in Strawberry Cultivation

    No full text
    Bu çalışma bitkilerde önemli fonksiyonlara sahip olan bor (B) elementinin topraktan veya yapraktan alınması, bitki içerisinde taşınması ve özellikle çilek tarımında kullanımı konularını içermektedir. Bu kapsamda yapılan literatür çalışmaları ile toprak, bitki ve B ilişkilerindeki mekanizma açıklanmaya çalışılmıştır. B alımının türlere göre değiştiği, ancak bu durumun dikkate alınmadan bazı bilimsel çalışmaların planlanarak birbiriyle çelişkili ve tam açıklanamayan sonuçlara ulaşıldığı dikkati çekmiştir. Yine pratikte de gözlemsel olarak B kullanımıyla ilgili bazı hataların yapıldığı tespit edilmiştir. Derlemede değişik meyve türlerinde, ağırlıklı olarak da çilekte bor uygulamalarıyla ilgili çalışmalara yer verilmiştir. Çilekte bor’un ksilemde taşınması nedeniyle toprak uygulamalarının yaprak uygulamalarına göre daha etkin olacağı vurgulanmıştır. Ayrıca yapılan çalışmaların, günümüzün en önemli problemi olan farklı stres koşullarında B elementinin etkinliğini ortaya koyduğu da dikkati çekmiştir. Optimum B düzeyinin çok dar bir aralıkta yer almasından dolayı, eksik veya toksik doza ulaşılmaması için bundan sonra yapılacak olan doz çalışmalarında çok dikkatli davranılması önerilmiştir.Review are including functions of the B element in plant; transportation from soil or leaves, transportation inside the plant and usage of boron especially in strawberry cultivation. The interaction of soil, plant and boron are tried to explaining with literature studies by doing in these content. The absorption of boron has been changed by species, because of disregarding of this situation, some scientific research are reached to contradictory and unexplainable results. Also, it is noticed some mistake about bor usage as empirical in practice. The review is comprised of especially strawberry and other fruit species. It is emphasized that more efficient results in soil applications than foliar applications due to transportation of boron by xylem in strawberry. Also, studies are noticed by showing the efficient of boron against different stress condition which being important problem in these days. Because of the very narrow range of optimum boron level, doses studies should be conducted carefully to avoid reaching toxic and deficient level

    Irrigation Regimes and Bio-stimulant Application Effects on Fruit Quality Features at ‘Rubygem’ Strawberry Variety

    No full text
    Araştırmada farklı sulama seviyeleri ve biyoaktivatör (ComCat) uygulamalarının 'Rubygem' çilek çeşidinde meyve kalite kriterleri üzerine etkileri incelenmiştir. Çalışmada dört farklı sulama seviyesi incelenmiş olup, A sınıfı buharlaşma kabından ölçülen buharlaşma miktarının tamamı olan IR100 konusu, uygulanacak suyun yarısının verileceği konu IR50, %75'inin verileceği konu IR75 ve %125'inin verileceği konu IR125 olarak adlandırılmıştır. İlave olarak biyoaktivatör uygulamaları bitki dikiminden yaklaşık iki ay sonra 3'er hafta arayla 4 kez yapılmıştır. Biyoaktivatörün incelenen parametreler üzerine tek başına etkisi önemsiz bulunmuştur. Sulama düzeylerindeki azalmayla meyvelerde özellikle tadı etkileyen SÇKM ve şeker/asit oranının önemli düzeyde arttığı görülmüştür. En yüksek SÇKM ve şeker/asit oranı %9,42 ve 21,7 değerleri ile IR50 konusundan elde edilmiştir. Buna karşın IR100 konusu dışındaki bütün uygulamalarda meyve ağırlığında önemli düzeyde azalmalar belirlenmiştir. Her ne kadar kısıtlı sulama meyve ağırlığında azalmaya neden olsa da son zamanlarda tüketicilerin yeme kalitesine verdikleri önem nedeniyle söz konusu rejimde meyvelerde artan şeker içeriği ile şeker/asit düzeyi çilek yetiştiricileri için önemli bir strateji olabilecektir. Bununla birlikte meyve ağırlığında azalmaya neden olmayan tam sulamanın biyoaktivatör ile birlikte uygulanmasıyla meyve tadının arttırılabileceği de belirlenmiştir.Araştırmada farklı sulama seviyeleri ve biyoaktivatör (ComCat) uygulamalarının ‘Rubygem’ çilek çeşidinde meyve kalite kriterleri üzerine etkileri incelenmiştir. Çalışmada dört farklı sulama seviyesi incelenmiş olup, A sınıfı buharlaşma kabından ölçülen buharlaşma miktarının tamamı olan IR100 konusu, uygulanacak suyun yarısının verileceği konu IR50, %75’inin verileceği konu IR75 ve %125’inin verileceği konu IR125 olarak adlandırılmıştır. İlave olarak biyoaktivatör uygulamaları bitki dikiminden yaklaşık iki ay sonra 3’er hafta arayla 4 kez yapılmıştır. Biyoaktivatörün incelenen parametreler üzerine tek başına etkisi önemsiz bulunmuştur. Sulama düzeylerindeki azalmayla meyvelerde özellikle tadı etkileyen SÇKM ve şeker/asit oranının önemli düzeyde arttığı görülmüştür. En yüksek SÇKM ve şeker/asit oranı %9,42 ve 21,7 değerleri ile IR50 konusundan elde edilmiştir. Buna karşın IR100 konusu dışındaki bütün uygulamalarda meyve ağırlığında önemli düzeyde azalmalar belirlenmiştir. Her ne kadar kısıtlı sulama meyve ağırlığında azalmaya neden olsa da son zamanlarda tüketicilerin yeme kalitesine verdikleri önem nedeniyle söz konusu rejimde meyvelerde artan şeker içeriği ile şeker/asit düzeyi çilek yetiştiricileri için önemli bir strateji olabilecektir. Bununla birlikte meyve ağırlığında azalmaya neden olmayan tam sulamanın biyoaktivatör ile birlikte uygulanmasıyla meyve tadının arttırılabileceği de belirlenmiştir

    Effect of the Bioactivator Application on Fruit Quality Under Different Irrigation Regime in ‘Kabarla’ Strawberry Variety

    No full text
    Strawberry quality is mostly affected by cultural application such as irrigation and fertilization. In this study, beside of full irrigation (IR100); 50% (IR50), 75% (IR75) and 125% (IR125) were performed different level by drip irrigation. Also, bio-activator which named Comcat, is produced from seaweed and special wild plant. Applications were applied additional with irrigation levels. Their effects on fruit quality such as fruit size (diameter, length and weight), TSS, acidity, pH and ratio of TSS (Total Soluble Solid) with titratable acidity were investigated during active harvest period (March-May). As a result of this study, fruit size was completely determined by the growing period. All fruit size (diameter, length and weight) was found the lowest in May due to increasing temperature and decreasing plant vigor. While the Bio-stimulant application negativity affected the TSS content, the IR50 irrigation regime was increased statistical significantly. Application and irrigation regimes not influenced pH value; however, it was increased throughout progressive harvest period from 3.45 (April) to 3.78 (May). Sugar/acid ratio was statistical significant level increased with progressive harvest time and by lowered water supply. The highest sugar/acid ratio was found in May at IR50 plot with 19.3 value. Also, the results were related to correlation analyses. While the fruit size parameters were positively correlated with each other, these parameters were negatively correlated with pH and TSS which affected the eating quality

    Effects of Calcium Nitrate Applications on the Leaf Iron Concentration of Having Different Flesh Firmness Strawberry (Fragaria ×ananassa Duch.) Varieties

    No full text
    Bu çalışmada, farklı meyve et sertliğine sahip beş çilek çeşidi (Camarosa sert; Osmanlı yumuşak; Sevgi, Ebru ve Kaşka orta düzeyde sert) materyal olarak kullanılmıştır. Çalışmada ilk çiçeklenme tarihinden başlayarak mayıs ayı sonuna kadar artan dozlarda yapraktan kalsiyum nitrat uygulamaları (0 ml/100 L (su), 150 ml/100 L, 300 ml/100 L ve 450 ml/100 L) yapılmıştır. Çileklerin yetiştirme periyodu boyunca aylık olarak alınan yaprak örneklerinde demir (Fe) elementinin mevsimsel değişimi incelenmiştir. Bulgular; Fe elementinin bitkilerin gelişme dönemi boyunca azaldığını, çeşitlerin Mart, Nisan ve Mayıs aylarına ait Fe konsantrasyonları arasında önemli farklılıklar olduğunu ortaya koymuştur. Mart ayında artan dozlardaki kalsiyum nitrat uygulamalarının yaprakların Fe düzeyini önemli düzeyde arttırdığı saptanmıştır. Çeşit x Doz etkileşimleri incelendiğinde ise Mart ve Nisan aylarında Ebru çeşidinde en yüksek düzeyde Fe elementi 3. doz uygulamasından elde edilmiştir.In the present study, five strawberry cultivars which have very different flesh firmness characteristics (Camarosa firm; Osmanlı soft; Sevgi, Ebru and Kaska moderately firm ) were used as plant material. Foliar application was applied by using various dosages of calcium nitrate (Ca(NO3 )2 ) (0 ml/100 L (control), 150 ml/100 L, 300 ml/100 L and 450 ml/100 L ). Application was started at the beginning of blooming time (15 January) and continued until at the end of May. The seasonal changes of iron concentration of strawberry leaf samples were detected during the growing period as monthly. As a result, Fe concentration was decreased with progressive growing season and significantly differences among the experimental cultivars at the some months (March, April and May). The significant increase was detected iron level by increased doses of calcium nitrate application in March. As a result of cultivar x dose interaction, the highest iron concentration was determined by Ebru variety from the 3rd application dose in March and April

    EFFECTS OF BORON AND CALCIUM TREATMENTS ON POLLEN PROPERTIES AND MISSHAPEN FRUIT FORMATION OF SWEET ANN STRAWBERRY CULTIVAR

    No full text
    Çilek, tüketildiğinde insan sağlığı açısından, yetiştirildiğinde ise yapılan yatırımların çok kısa sürede geriye dönmesi gibi nedenlerle özellikle son yıllarda büyük önem kazanmaya başlayan bir meyve türüdür. Fakat çileklerde bozuk şekilli meyve oluşumu, pazarlanabilir meyve miktarını düşürmektedir. Bu durum, çiçek tozu performansı ve beslenme koşulları ile yakından ilişkilidir. Bu çalışmanın amacı, Sweet Ann çilek çeşidinde yapraktan Kalsiyum, Bor ve Kalsiyum+Bor uygulamaları ile çiçek tozu performansını artırarak bozuk şekilli meyve oluşumunun azaltılmasıdır. Söz konusu uygulamalar, yüksek tünellere dikilmiş olan Sweet Ann çilek çeşidine ait bitkilere püskürtme yoluyla yapılmıştır. Bu amaçla taç yaprakların dökümü itibariyle; 1) %18 CaO içeren Kalsiyum ile 100 ml/10 L olacak şekilde 25 gün aralıklarla 5 kez; 2) %9 Bor içeren Bor ile 20 ml/10L olacak şekilde 30 gün aralıklarla 3 kez; 3) 1 ve 2 no'lu uygulamaların kombinasyonu olacak şekilde Bor ve Kalsiyumun birlikte uygulaması; 4) sadece suyun püskürtüldüğü Kontrol uygulaması yapılmıştır. Çalışma sonucunda, çiçek tozu canlılık ve çimlenme oranları ile çiçek tozu üretim miktarları belirlenmiştir. Aynı zamanda, bozuk şekilli meyve oluşum oranı hesaplanarak bunun çiçek tozu performansı ile ilişkisi saptanmıştır. Sonuçta, sıcaklığın düşük olduğu şubat ve mart aylarında yapraktan Bor uygulamasının çiçek tozu kalite ve miktarını artırarak bozuk şekilli meyve oranını azalttığı tespit edilmiştirwere determined. At the same time, the relationship was shown between misshapen fruits and pollen performance. This study indicated that, foliar application of Boron is quite useful for decreasing misshapen fruits by increasing pollen performance especially in February and March which has lower temperature

    New Ecology for Banana Production of Turkey

    No full text
    Bu çalışma muz yetiştiriciliğinde yeni bir üretim alanı olma özelliğine sahip Hatay'ın Hassa ilçesi ile uzun yıllardan beri muz yetiştiriciliği yapılan Mersin ilinin Anamur ilçesindeki üretici seralarında yürütülmüştür. Her iki ilçede seçilen seralarda, soğuğa dayanımı diğer çeşitlere göre daha iyi olduğu bilinen 'Azman' muz çeşidi yetiştirilmekte olup, araştırmada bu çeşit kullanılmıştır. Araştırmada dekar başına verim, hevenk ağırlığı ile dekardaki bitki sayısının çarpılmasıyla bulunmuştur. Azman çeşidine ait meyvelerde en, boy, ağırlık, suda çözünebilir toplam kuru madde (SÇKM) miktarı ile kabuk rengi (L, C ve Hueo) belirlenmiştir. Sonuç olarak, Hassa'da 1 dekar alandan Anamur'a göre yaklaşık 2 ton daha fazla ürün alındığı belirlenmiştir. Aynı deneme alanında, meyve en, boy ve ağırlık gibi fiziksel özellikler ile meyvelerdeki SÇKM içeriklerinin Anamur'daki muzlara göre belirgin bir şekilde yüksek olduğu hatta meyve ağırlık değerlerinin iki kata ulaştığı dikkat çekmiştir. Ekonomik olarak elde edilen yüksek verim ve kalite, farklı bakım koşulları yanında muz tarımına yeni açılan Hassa'da toprak yorgunluğunun olmaması ile muza özel hastalık ve zararlıların henüz problem yaratacak seviyeye ulaşmaması ile açıklanabilir. Söz konusu bölgede muz yetiştiriciliği konusunda ilk olumlu sonuçların alınmış ve farklı çeşitlerle daha detaylı çalışmalara ihtiyaç duyulmaktadırThis study was conducted under the farmer greenhouses at Hassa province of Hatay where has being new production area with at Anamur province of Mersin where has been produced banana since long years. The cultivar of ‘Azman’ was used which knows more resistant to cold than other cultivars. The yield was founded by multiplying the bunch weight and the number of plant at each unit area. The analyses of mature fruit that belong to ‘Azman’ were done as fruit diameter, length, and weight, total soluble solid (TSS) content and peel color (L* C and Hueo). As a result, the yield was determined approximately 2 tones higher at Hassa condition for one decare. At the same experiment field, fruit physical properties such as fruit diameter, length, weight and TSS content were clearly found higher than the Anamur condition. Beside of cultivar practices, the higher economical yield and quality could be explained by doesn’t being soil exhaustion at Hassa where started newly production and does not reach the level which could being the problem aspect of special banana diseases and pest in here. The preliminary results were obtained positive about banana cultivation in this region, and it is needed to study more detailed with different cultivar

    Farklı Sulama Düzeyi ve Biyoaktivatör Uygulamalarının ‘Rubygem’ Çilek Çeşidinde Meyve Kalite Özellikleri Üzerine Etkileri

    No full text
    Araştırmada farklı sulama seviyeleri ve biyoaktivatör (ComCat) uygulamalarının ‘Rubygem’ çilek çeşidinde meyve kalite kriterleri üzerine etkileri incelenmiştir. Çalışmada dört farklı sulama seviyesi incelenmiş olup, A sınıfı buharlaşma kabından ölçülen buharlaşma miktarının tamamı olan IR100 konusu, uygulanacak suyun yarısının verileceği konu IR50, %75’inin verileceği konu IR75 ve %125’inin verileceği konu IR125 olarak adlandırılmıştır. İlave olarak biyoaktivatör uygulamaları bitki dikiminden yaklaşık iki ay sonra 3’er hafta arayla 4 kez yapılmıştır. Biyoaktivatörün incelenen parametreler üzerine tek başına etkisi önemsiz bulunmuştur. Sulama düzeylerindeki azalmayla meyvelerde özellikle tadı etkileyen SÇKM ve şeker/asit oranının önemli düzeyde arttığı görülmüştür. En yüksek SÇKM ve şeker/asit oranı %9,42 ve 21,7 değerleri ile IR50 konusundan elde edilmiştir. Buna karşın IR100 konusu dışındaki bütün uygulamalarda meyve ağırlığında önemli düzeyde azalmalar belirlenmiştir. Her ne kadar kısıtlı sulama meyve ağırlığında azalmaya neden olsa da son zamanlarda tüketicilerin yeme kalitesine verdikleri önem nedeniyle söz konusu rejimde meyvelerde artan şeker içeriği ile şeker/asit düzeyi çilek yetiştiricileri için önemli bir strateji olabilecektir. Bununla birlikte meyve ağırlığında azalmaya neden olmayan tam sulamanın biyoaktivatör ile birlikte uygulanmasıyla meyve tadının arttırılabileceği de belirlenmiştir

    EFFECTS OF DIFFERENT IRRIGATION LEVELS WITH BIOACTIVATOR APPLICATIONS ON ECO–PHYSICOLOGICAL CHARACTERISTICS IN STRAWBERRY

    No full text
    Bu çalışmada, farklı su seviyeleri ile biyoaktivatör uygulamalarının Kabarla çeşidinde eko-fizyolojik özellikler üzerine etkileri araştırılmıştır. Sulamalar; tam sulama IR100 konusu, uygulanacak suyun yarısının verileceği konu IR50, %75'inin verileceği konu IR75 ve %125'inin verileceği konu IR125 olarak adlandırılmıştır. Biyoaktivatör uygulamaları ise tam ve kontrol (biyoakivatörsüz) olarak uygulanmıştır. Tesadüf bloklarında bölünen bölünmüş parseller deneme desenine göre 4 yinelemeli olarak yürütülen araştırma sonucunda su stresinin (kısıntılı sulama) çilek bitkisinde eko-fizyolojik özellikleri olumsuz etkilediği gözlenmiştir. En yüksek stoma iletkenliği ve yaprak su potansiyeli değerleri IR125 uygulamasından elde edilirken, en düşük değerler ise IR50 uygulamalarından elde edilmiş olup, uygulamalar arasındaki farklar istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur. Biyoaktivatör kullanımının çilek bitkisi eko-fizyolojik özelliklerini olumlu etkiledikleri görülürken istatistiksel anlamda da önemli bulunmuştur. Biyoaktivatör kullanılmayan konularda eko-fizyolojik özellikler genelde düşüş gösterse de su stresi ile birlikte çoklu stres olarak (su × biyoaktivatör) bitki eko-fizyolojik özellikleri üzerine etkisi istatistiksel olarak anlamlı bulunmamıştır. Çalışma sonuçları ışığında güçlü bir eko-fizyolojik özellik için her ne kadar istatistiksel olarak fark belirlenememişse de, su ve biyoaktivatör etkileşiminden elde edilecek kombinasyonun kullanılması bitki su kullanım etkinliğini arttırmasından dolayı önerilebilirEp; IR75, 0.75 Ep; IR50, 0.50 Ep). Bioactivator applications were conducted as full and without bioactivator. As a result of the study, planned as randomized complete block split split plot design with four replications, it was observed water stress affected eco– physicological characteristics adversely. The highest stomatal conductance and leaf water potantial were obtained from the IR125, whereas the lowest values were obtained from the IR50 (deficient irrigation) and also the differences between applications found to be statistically significant. Furthermore, the use of bioactivator on the strawberry plant, eco–physicological parameters were observed to affected positively as statistically significantly. Subjects which unused bioactivator were generally observed to decrease the eco–physicological characteristics, besides, they were also not found to be statistically significant on eco–physicological characteristics as multiple stress (applications × irrigation interaction). In the light of the study, it can be advised that the combination obtained from bioactivator × irrigation interaction for improved water use efficiency, although this was not validated statisticall
    corecore