Radiation induced broncıolitis obliterans organizing pneumonia (BOOP) syndrome after radiotherapy for breast cancer

Radyasyona bağlı bronşiolitis obliterans organize pnömoni (BOOP) sendromu patolojik olarak bronşiol ve alveoler kanallarda granülasyon dokusu polipleri ve organize pnömoni yamalı alanları ile karakterize bir akciğer hastalığıdır. İdiopatik gelişebileceği gibi infeksiyon, ilaç reaksiyonları, kollajen vasküler hastalıklar, hipersensitivite pnömonisi, toksik gaz inhalasyonu, akut solunumsal yetmezlik sendromu, tiroidit ve radyoterapi de etyolojik nedenler arasında sayılabilir. Işınlanan akciğer dokusunda görülen radyasyon pnömonisinden farklı olarak alan dışında ve her iki akciğerde de görülebilen bu hastalıkta radyoterapi sahası içinde kalan akciğer ve plevral dokudaki lenfosit stimülasyonu ve salgılanan sitokinlere bağlı aşırı duyarlılık mekanizması sorumlu tutulmaktadır. Erken evre meme kanseri nedeniyle meme koruyucu cerrahi ile postoperatif radyoterapi uygulanmış ve iki akciğerinde toksisite gelişmiş bir olgumuz sunulacaktır.Radiation-induced bronchiolitis obliterans organising pneumonia (BOOP) is a lung disease which is pathologically characterized by the presence of granulation tissue polyps within respiratory bronchioles and alveoler ducts and patchy areas of organizing pneumonia. Etiologic factors include infection, drug administration, collagen vascular disease, hypersensitivity pneumonia, toxic fume inhalation, acute respiratory deficiency syndrome, thyroiditis and radiotherapy and it may also develop idiopathic. Occurence of radiation injury in the lung outside the tangential fields and appearance of patchy infiltrates in both lungs are characteristic. It is assumed that radiation exposure to lung and pleura initiates a lymphocytic stimulation which then triggers a cytokin mediated immunologic reaction and causes the injury in both lungs. We report an early breast cancer patient treated with breast conservation surgery and postoperative breast radiotherapy who later developed BOOP syndrome in both lungs

Replacement of tumor bed after oncoplastic breast-conserving surgery with immediate latissimus dorsi mini-flap

İstanbul Bilim Üniversitesi, Tıp Fakültesi.Oncoplastic breast-conserving surgery satisfies oncologic principles of negative margins and improves cosmetic outcomes, even if excision of a considerably large breast volume is required. During this surgical procedure quadrantectomy cavity is filled by the latissimus dorsi mini-flap which might shift tumor bed. The purpose of this study is to evaluate geographic variability after this procedure and its relevance to radiation therapy planning.http://www.redjournal.org/article/S0360-3016(14)01490-4/fulltex

Gemsitabine bağlı radyasyon “Recall” myoziti: İki olgu sunumu

İstanbul Bilim Üniversitesi, Tıp Fakültesi.Radiation recall phenomenon can appear as dermatitis, pseudocellulitis, panniculitis or myositis after the administration of certain drugs and develop in the skin and soft tissue at previously irradiated sites. Several drugs are associated with the radiation recall and gemcitabine is one of them. Gemcitabine-related radiation recall preferentially involves internal organs and can also be observed at the fibromuscular tissue in the radiation portal. Herein, we report two cases with gemcitabine induced radiation myositis. One patient with non-small cell lung carcinoma, and the other one with pancreatic carcinoma developed myositis in the previously irradiated site after administration of gemcitabine based chemotherapy.Radyasyon ‘recall’ fenomeni, ışınlama alanında radyoterapi sonrası uygulanan çeşitli ilaçlara bağlı olarak cilt ve yumuşak dokuda, dermatit, psödoselülit, pannikülit veya myozit olarak ortaya çıkabilen bir klinik tablodur. Gemsitabin radyasyon ‘recall’ ile ilişkili bilinen ajanlardan biridir. Gemsitabine bağlı radyasyon ‘recall’ genellikle iç organlarda gözlense de radyoterapi alanı içindeki kas dokusunda da izlenir. Küçük hücreli dışı akciğer kanseri ve pankreas kanseri tanılarıyla radyoterapi uygulanan ve Gemsitabine bağlı radyasyon ‘recall’ myoziti gelişmiş iki olgu sunularak literatür eşliğinde tartışılmıştır