20 research outputs found

    Adjuvant Systemic Therapy in Stage II and III Colon Cancer

    Get PDF
    The prognosis of colon cancer is primarily determined through staging of the disease. After curative surgery, clinically occult micrometastases are thought to be the major source of disease recurrence. The main aim of postoperative systemic treatment is to eradicate micrometastases, thereby improving outcomes with an increased cure rate. Adjuvant systemic chemotherapy is indicated for patients with stage III colon cancer, as well as for patients with high-risk stage II colon cancer. Prognostic and predictive markers that identify heterogeneous groups are needed to implement tailored therapeutic strategies. Due to the lack of evidence of predictive value of multigene assays in terms of potential value of adjuvant chemotherapy, multigene assays should not be used to determine adjuvant therapy. The standard treatment for most patients with stage III disease is a combination of oxaliplatin with infusional and bolus 5-fluorouracil (5-FU) or with an oral agent such as capecitabine, which has equivalent results. Adjuvant therapy should not be administered to all patients with stage II colon cancer. High-risk stage II patients may be considered as an eligible group for adjuvant therapy after a complete discussion. There is no high level of evidence to use irinotecan-based combination chemotherapies in the adjuvant setting. The antiangiogenic agent bevacizumab in combination with standard adjuvant chemotherapy regimens also failed to improve outcomes, as did the EGFR agent cetuximab

    Uzun yaşam süreli semptomatik beyin metastazlı meme kanseri

    No full text
    İstanbul Bilim Üniversitesi, Tıp Fakültesi.Amaç: Beyin, kemik, akciğer metastazlı meme kanserli olgu, uzun süreli sağ kalımı sebebi ile sunulmuştur. Gereç ve Yöntem: 54 yaşında, 1994 yılında sol meme İDC, ER(-), PR(-) tansı ile MKC, adjuvan KT, RT uygulanmış

    Meme metastazı ile seyreden kolon kanseri olgusu

    No full text
    İstanbul Bilim Üniversitesi, Tıp Fakültesi.Amaç: Meme dışı primer organdan memeye metastaz oldukça nadir bir durumdur. Memeye metastazda en çok sorumlu tutulan primer maligniteler; lenfoma, melanom ve bronşial karsinomdur. Primer kolorektal karsinomun memeye metastazı sık bir durum değildir ve prognozu oldukça kötüdür. Biz; memeye metastaz yapmış kolorektal kanser olgusu sunacağız

    Over metastazları ile seyreden iki meme kanseri olgusu

    No full text
    İstanbul Bilim Üniversitesi, Tıp Fakültesi.Amaç: Meme kanserinde en sık uzak organ metastaz bölgelerini karaciğer, akciğer, kemik ve beyin oluşturur. Ancak meme kanserinde atipik metastazlar nadir değildir. Biz burada oldukça nadir görülen, over metastazları ile seyreden iki meme kanseri olgusunu sunuyoruz

    Cetuximab tedavisine bağlı trikomegali: 4 olgu sunumu

    No full text
    İstanbul Bilim Üniversitesi, Tıp Fakültesi.Amaç: Cetuximab, kolorektal kanserler ve baş-boyun kanserlerinin tedavisinde kullanılan, epidermal büyüme faktörü reseptörüne (EGFR) karşı geliştirilmiş bir monoklonal antikordur. En önemli yan etkisi cilt toksisitesidir. Cetuximab ile ilişkili kıllanma değişiklikleri ise trikomegali (kaş ve kirpiklerde anormal uzama, kıvrılma, kalınlaşma) ve hipertrikozisdir. Çalışmamızda 4 kolorektal kanser olgusunda cetuximaba bağlı trikomegali yan etkisi sunulmuştur. Hastaların genel özellikleri Tablo 1' de gösterilmiştir

    Over kanserinin pankreas metastazı: Bir olgu sunumu

    No full text
    İstanbul Bilim Üniversitesi, Tıp Fakültesi.Amaç: Pankreasa metastaz oldukça nadir görülen bir durumdur. Tüm pankreas tümörlerinin %2-4 ü metastazdır. Bunlardan da en sık görülenler; renal hücreli karsinom, kolon kanseri, melanom, sarkom, meme ve akciğer kanseridir. Biz; pankreasa metastazın çok sık görülmediği tümörlerden biri olan over kanserli bir olgu sunacağız

    The prognostic impact of molecular subtypes and very young age on breast conserving surgery in early stage breast cancer

    No full text
    İstanbul Bilim Üniversitesi, Tıp Fakültesi.İstanbul Bilim Üniversitesi, Sağlık Yüksekokulu.Background: Premenopausal breast cancer with a triple-negative phenotype (TNBC) has been associated with inferior locoregional recurrence free survival (LRFS) and overall survival (OS) after breast conserving surgery (BCS). The aim of this study is to analyze the association between age, subtype, and surgical treatment on survival in young women (≤40 years) with early breast cancer in a population with a high rate of breast cancer in young women. Methods: Three hundred thirty-two patients ≤40 years old with stage I-II invasive breast cancer who underwent surgery at a single institution between 1998 and 2012 were identified retrospectively. Uni- and multivariate analysis evaluated predictors of LRFS, OS, and disease free survival (DFS)

    Trastuzumab'ın indüklediği Sjögren's sendromu

    No full text
    İstanbul Bilim Üniversitesi, Tıp Fakültesi.Amaç: Trastuzumab’a bağlı gelişen Sjögren’s sendromlu olgu sunulmuştur. Gereç ve Yöntem: Meme karsinomlu, sistemik metastazı bulunmayan, fizik muayenesi normal olan hastamıza trastuzumab tedavisi planlandı. Öz geçmişinde sadece Hashimoto tiroidit’i tanısı ile takipli ve ötiroid olduğu öğrenildi

    Erken evre meme kanserli hastalarda genç yaş (≤40 Yaş) ve moleküler alt tip cerrahi tedavi seçimini etkiler mi?

    No full text
    İstanbul Bilim Üniversitesi, Tıp Fakültesi.AMAÇ: Genç yaş ve üçlü negatif moleküler alt tip bir çok çalışmada lokal nüks açısından risk faktörü olarak gösterilmektedir. Bu çalışmanın amacı, genç (≤40 yaş) hastalarda uygulanan cerrahi girişim, moleküler alt tipler ve diğer faktörler ile hastalıksız sağ kalım ve genel sağ kalım ilişkilerini belirlemektir

    Candida suşlarında biyofilm oluşturma özelliği

    No full text
    İstanbul Bilim Üniversitesi, Tıp Fakültesi.Amaç: Biyofilm oluşumu, Candida patogenezinde klin açıdan önemli virülans faktörlerinden biridir. Bu çalışmada; özellikle onkoloji hastalarından izoledilen Candida suşlarının identifikasyonu ve biyofilm oluşturma özellikleri incelenmiş ve izoledilen suşların aynı/farklı kökenli olup olmadıklarının saptanması amaçlanmıştır
    corecore