7 research outputs found

    Granulated metrial gland cells

    No full text
    Granüllü metrial bez hücreleri (GMG) henüz tüm fonksiyonları net olarak ortaya konamamış ve farklı araştırıcılar tarafından farklı özellikleri değerlendirilerek bilim dünyasına sunulmuş, özellikle rodentlerde desidua bazalis ve metrial bezde ortaya çıkan, immun sisteme ait olduğu savunulan bir hücre tipidir. Bu derleme, GMG hücrelerine ilişkin makalelerin bir özetidir ve bu verilerin meslektaşlarımızla paylaşılması amacıyla hazırlanmıştır.The exact functions of the granulated metrial gland (GMG) cells, have not been revealed completely, but its different aspect vere evaluated and shared by the scientific world. It is supportively an immune systems cells, which is found especially in the decidua basalis and metrial glands of rodents. This review summarizes the published literature about GMG cells and aimed to prepare sharing this data with our collegues

    Östral ve luteal dönemde sığır ovidukt epitelinde antioksidanların immunohistokimyasal ifadesi

    No full text
    Summary: The present study aimed to evaluate immunohistochemical distributions of anti-oxidative enzymes Cu Zn-Superoxide dismutase (SOD-1), catalase, and Glutation peroxidase-1 (GPX1) in the bovine oviduct epithelial cells of estral and luteal phases. The results indicated both ciliated and secretoric cells of the oviduct mucosa exibited varying degrees of immureactivity for all. The SOD-1 and GPX1 immunostainings were more conspicuous in luteal phase while catalase immunostaining was more apparent in estral phase, especially in the isthmus region of the oviduct. In contrast to catalase, GPX1 immunoractivity was absent or limited in the isthmus. All regions of the oviduct mucosa had similar SOD-1 immunoreactivity. SOD-1 and GPX1 immunoreactivities were more apparent in samples of the luteal phase while catalase immnureactivity was higher in those of the estral phase. Presence of anti-oxidative enzymes catalase, SOD, and GPX1 immunostainings in the bovine oviduct suggests that the bovine oviduct epithelial cells are most likely engaged into synthesis of such enzymes and possibly the source of anti-oxidative enzymes in oviduct fluid. The oviduct regions, each of which executes different reproductive functions, varied by means of catalase and GPX1 expressions, suggeting that anti-oxidants may possibly contribute to different physiological proceses in the reproductive cycle. Furthermore, anti-oxidant expressions also varied between luteal and estral phases, suggesting that oviduct epithelial cells are possibly influenced by hormonal changes in regard to anti-oxidant expression. Presence of SOD-1 immunoreactivity in some but not all basal cells of the oviduct epithelial lining should be further investigated for possible heterogeneities among basal cells and for origin of secretory and ciliated cells.Sunulan çalışmada östral ve luteal dönemdeki sığır ovidukt epitelinde, anti-oksidatif enzimler Cu Zn-Süperoksit dismutaz (SOD-1), katalaz, ve Glutaston peroksidaz-1 (GPX1) immünohistokimyasal dağılımının incelenmesi amaçlanmıştır. Immunoperoksidaz test sonuçları ovidukt mukozasında silyalı ve sekretorik hücrelerin katalaz, SOD-1, and GPX1 için değişen derecelerde immunoreaktivite göstermiştir. SOD-1 ve GPX1 immünoreaktiviteleri luteal dönemde daha belirgin iken katalaz östral dönemde özellikle istmusta daha belirgin reaksiyon göstermiştir. Oviduktun tüm bölgeleri benzer SOD-1 immunoreaktivitisi göstermiştir. SOD-1 ve GPX1 luteal fazın örneklerinde, katalaz ise östral dönemin örneklerinde daha belirgin immunoreaktivite göstermiştir. Sığır oviduktunda katalaz, SOD-1, and GPX1 anti-oksidatif enzimlerinin immünoreaktivitesinin yer alması ovidukt epitel hücrelerinin bu enzimleri sentezlediğini ve ovidukt sıvısındaki anti-oksidant enzimlerin kaynağı olabileceğini düşündürmektedir. Farklı reprodüktif fonksiyonları yerine getiren ovidukt bölümleri katalaz ve GPX1 immunoreaktivitesi açısından farklılık göstermektedir. Bu durum anti-oksidanların seksüel siklüsta farklı fizyolojik süreçlere katılma olasılıklarını düşündürmektedir. Ayrıca luteal ve östral dönem arasında anti-oksidanların göstermiş olduğu farklı immunreaksiyonun ovidukt epitel hücrelerinin üreme hormonlarından anti-oksidant ekspresyonu açısından etkilendiğini düşündürmektedir. SOD-1 immünoreaktivitesinin ovidukt epitelindeki bazal hücrelerin bazılarında görülüp bazılarında görülmemesi, bu hücrelerdeki gerek heterojenite gerekse silyalı ve sekretorik hücrelerin kökenleri açısından incelenmesi gerekmektedir

    Östral ve luteal dönemlerdeki koyunların oviduktunda mast hücrelerinin incelenmesi

    No full text
    Mast hücreleri birçok organ ve sistemdeki çeşitli fizyolojik süreçlerde önemli rolleri bulunan heterojen hücre topluluğudur. Bu çalışmada koyun ovidukt mukozasındaki mast hücrelerini boyanma özellikleri ve ince yapı düzeyinde incelemeyi amaçladık. Mezbahanede kesim sırasında östral ve luteal dönemleri Akkaraman koyunlarının oviduct örnekleri alındı. Alınan örnekler %10 formol ve IFAA ile tespit edilerek Toluidin blue ve Alcian blue-Safranin O (Ab/SO) ile boyandı. Mast hücrelerinin, kan damarlarının ve ovidukt epitelinin bazal membranına yakın olarak yerleştiği görüldü. IFAA ile tespit edilen dokulardaki mast hücre sayısının %10 formolle tespit edilen dokulara göre daha fazla olduğu belirlendi (P0.003). Dikkat çekici olarak mast hücrelerinin tamamının Ab() ve SO(-) olduğu görüldü. Luteal ve östral dönemler arasında mast hücre sayısı yönünden fark bulunamadı (P0.05). Fakat ovidukt bölgeleri arasında istatistiksel olarak önemli fark vardı ve mast hücre sayısı istmusta daha azdı (P0.006). Elektron mikroskobik incelemelerde mast hücrelerinin elektron açık ve elektron koyu olmak üzere iki tip granül içerdiği ortaya konuldu. Bazı elektron açık granüllerde eksantrik yerleşimli elektron koyu kristal benzeri bir yapının varlığı gözlendi. İstmusta mast hücrelerinin daha az sayıda görülmesinin ve granüllerdeki eksantrik yerleşimli kristal benzeri yapının daha sonraki çalışmalarda araştırılması önemlidir.Mast cells are heterogeneous cell populations that play significant roles in many organs and systems and involve various physiological processes. We aimed to evaluate mast cells in the ovine oviduct mucosa by means of their staining and ultrastructural characteristics. The ovine oviduct samples of Akkaraman breed were collected from the slaughterhouse and they are categorized as luteal and oestral phases. They were fixed either with 10% formalin or IFAA and stained with Toluidine blue and Alcian blue and Safranin O (Ab/SO). Mast cells were located near blood vessels and basal membrane. Compared to 10% formalin fixed tissues, the number of mast cells were higher in IFAA fixed tissues (P0.003). Importantly all mast cells Ab() and SO(-) so that they were categorized as mucosal type. The number of mast cells did not difer between luteal and oestral phases (P>0.05). However, there were significant diferences among diferent regions of the oviduct with a less count in the isthmus regions (P0.006). Transmission electron microscopy revealed that the oviduct mast cells contained two types of granules: an electron lucent, electron dense. Some electron lucent granules contained an eccentrically located crystal-like structure. The significance of less mast cell counts in the isthmus and the eccentrically located single crystal-like structure should be further investigated in future studies

    Ankara tavşanı ince bağırsağında paneth hücrelerinin morfolojisi, histokimyası ve ince yapısı üzerinde çalışmalar

    Get PDF
    Bu araştırma, Ankara tavşanı ince bağırsağındaki Paneth hücrelerinin morfolojisini, histokimyasal özelliklerini, yerleşim bölgelerini ve sayısal dağılımını ortaya koymak amacıyla yapıldı. Çalışmada materyal olarak özel yetiştiricilerden sağlanan 10 adet sağlıklı, erişkin Ankara tavşanının duodenum, jejunum ve ileumlarından alınan doku örnekleri kullanıldı. Lieberhkühn kriptlerinde gözlenen Paneth hücreleri, bazalinde çekirdeği ve apikalindeki asidofilik granülleriyle tanındı. Granüller, Mallory’nin üçlü boyama tekniği, Phloxine-tartrazine, Alcian blue-performik asit ve Mallory’nin fosfotungstik asit-hematoksilen uygulamasına pozitif reaksiyon, Periyodik asit-Schiff (PAS), Alcian blue (pH 2.5), PAS-Alcian blue pH 2.5 boyamalarına ise negatif reaksiyon verdi. Paneth hücrelerinin ince bağırsağın tüm uzunluğu boyunca homojen bir dağılım göstermediği, hücre yoğunluğunun duodenumdan ileuma doğru gidildikçe arttığı gözlendi. İnce bağırsağın üç bölgesi arasındaki farkın istatistiksel olarak önemli olduğu (p<0.01) saptandı. Elektron mikroskobik incelemelerde bazı Paneth hücrelerinin apikal sitoplazmasında elektron yoğun ve homojen granüller, bazılarında ise elektron yoğunlukları farklı olan homojen granüller görüldü

    The Area of cross sections and the number of myelinated axons of cranial nerves III, IV and VI of adult horse

    No full text
    Ekstrinsik göz kaslarının motor uyarımını sağlayan n. oculomotorius, n. trochlearis ve n. abducens’in transversal kesit alanları ve içerdiği myelinli akson sayılarının belirlenmesi amaçlandı. Çalışmada 3 dişi, 3 erkek yetişkin at kullanıldı. Doku örnekleri sinirlerin cavum subarachnoideale’de seyreden bölümlerinden alındı. Parafin blokları hazırlanan dokular 4 ?m kalınlığında transversal olarak rotary mikrotom ile kesildi, Masson trikrom ile boyandı. Sinirlerin kesit alanları Cavalieri metodu ile içerdikleri myelinli akson sayıları ise parçalama yöntemi ile araştırıldı. Sağ ve sol göze ait sinirlerin kesit alanları ve içerdikleri myelinli akson sayıları arasında istatistiki bir fark gözlenmediğinden sinirlerin akson sayıları taraf ayırt etmeksizin tek bir veri olarak (median) değerlendirildi. Sinir kesitlerinin alanları n. oculomotorius, n. trochlearis ve n. abducens için sırası ile 2.647 mm2, 0.511 mm2 ve 1.092 mm2 olarak, myelinli akson sayıları ise sırası ile 13.523, 2.034 ve 4.151 adet olarak tespit edildi. Atlarda III, IV ve VI. çift kranial sinirlerin transversal kesit alanlarının ve myelinli akson sayılarının belirlendiği çalışma sonuçlarının bu alandaki bilgi birikimine katkı sağlayacağı ve gelecekte yapılacak çalışmalara ışık tutacağı sonucuna varıldı.It was aimed to determine the number of myelinated axons and the area of cross sections of oculomotor, trochlear and abducens nerves providing motor innervation of extrinsic muscles of the eye. The study included 3 male and 3 female adult horses. Tissue samples were taken from the part of nerve being in subarachnoid space. Paraffin blocks of tissues were prepared and cut with a rotary microtome transversely at a thickness of 4 &amp;#956;m and sections were stained with Masson’s trichrome. The area of cross sections was determined with Cavalieri’s method and the number of myelinated axons was calculated by fractionator technique. There were no statistically significance of cross sectional areas and the number of myelinated axons of the right and the left sides, thus the data belonging to both sides were accepted as a single data (median). The areas of cross sections of oculomotor, trochlear and abducens nerves were calculated to be 2.647 mm2, 0.511 mm2 and 1.092 mm2 and the number of myelinated axons 13.523, 2.034 and 4.151 respectively. The results of the study performed to determine the area of cross sections and the number of myelinated axons of III., IV. and VI. cranial nerves of the horse will contribute to the knowledge of this area and shed light on the studies to be conducted in the future

    Determination of alpha-naphthyl acetate esterase (ANAE) activity inperipheral blood leukocytes of pregnant, adult, and kitten Angora cats

    No full text
    This study aimed to determine the alpha-naphthyl acetate esterase (ANAE) activity of peripheral blood leukocytes in pregnant, kitten, and adult Angora cats. In each group 9 healthy pregnant, adult, and kitten Angora cats constituted the material of the study. Optimum reaction was achieved after a 3 h incubation period at pH 5.8, by ANAE staining. Two types of reaction were observed in ANAE () T lymphocytes. The first reaction was a dot-like positivity pattern characterized by the presence of large granules, while the other was a granular positivity pattern characterized by the presence of 3 to 5 small granules. B lymphocytes reacted negatively in ANAE staining. The rate of ANAE () lymphocytes in pregnant, kitten, and adult Angora cats was 62.89 ± 1.29%, 68.37 ± 1.22%, and 77.71 ± 1.63%, respectively. In conclusion, the lowest rate of ANAE-positive lymphocytes was detected in the pregnant cats, depending on the maternal immune tolerance supported by hormonal mechanisms. An increased rate of ANAE-positive lymphocytes was detected in the kittens, and the highest rate was measured in the adults, in parallel with the development of the immune system
    corecore