3 research outputs found

    Carpal tunnel syndrome assesment of effect on hand functions in patients with rheumatoid arthritis

    No full text
    RA'lı hastalarda eklenen KTS'nin el fonksiyonları üzerine etkisini araştırmaktı.Gereç ve Yöntem: Çalışmaya, Selçuk Üniversitesi Meram Tıp Fakültesi Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon polikliniğine başvuran romatoid artritli 112 hasta alındı. Hastalara KTS tanısı için elektrofizyolojik inceleme yapıldı. El kavrama gücü, parmak ucu ve lateral kavrama gücü manuel dinamometre ile ölçüldü. DES ile el fonksiyonları, RAAD skalası ile eklem hasarı ve deformiteler değerlendirildi. Radyolojik hasar için RA için spesifik Modifiye Sharp metodu kullanıldı. Günlük yaşam aktivitelerini değerlendirmek için HAQ sorgulaması kullanıldı. KTS'ye, yönelik semptom ve el fonksiyonları için geliştirilmiş Boston skalası kullanıldı.Bulgular: Çalışmamızda DES ortalaması KTS olmayan hastalarda 11,24±14.80, KTS olan hastalarda 21,32±21,25 olarak tespit edildi ve iki grup arasında anlamlı fark olduğu belirlendi (P0,05). Eklem erozyon ve daralması için kullanılan Sharp skoru KTS'li grupta belirgin yüksek kaydedildi ve istatistiksel olarak anlamlılık vardı (p0,05). Sharp score was found significantly higher in patients with CTSand was significant statistical (p<0,05).Conclusion: Our study findings shown hand functions impaired superadded CTS with RA patients. This result supported RA patients needed to regard diagnosis and treatment of CTS

    Polypharmacy in osteoporosis patients

    No full text
    Amaç: Bu çalışmada osteoporoz hastalarında çoklu ilaç kullanım oranını, kemik metabolizması ve denge üzerine etkili ilaçların kullanım oranını belirlemek amaçlanmıştır. Gereç ve Yöntem: Ocak-Mayıs 2014 tarihleri arasında Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon polikliniklerine başvuran hastalar arasından primer veya sekonder osteoporoz tanısı konulan, kadın hastalar yazılı onamları alınarak çalışmaya dahil edildi. Çalışmaya katılmayı kabul eden ilk 1000 hastanın verileri değerlendirildi. Hastaların yaşı, özgeçmiş bilgileri ve o an itibariyle kullanmakta olduğu tüm ilaçların ve mevcut kontrolünde başlanan ilaçların kayıtları tutuldu. Kemik metabolizması üzerine etkili olan ilaçların kullanımı belirlendi. Yan etki proflinde baş dönmesi, uykuya meyil, dikkat dağınıklığı, görme keskinliğinde azalma, ortostatik hipotansiyon ve ototoksisitenin olduğu, denge üzerine potansiyel etkileri olabilecek ilaçların kullanımı belirlendi. Bulgular: Bu çalışmada katılımcıların %64'ünün 5 ve üzeri ilaç kullanmakta olduğu ve en sık kullanılan ilaç gruplarının Analjezikler (%65,4), anti-hipertansifer (%52,6) ve sindirim sistemi (%37,3) ilaçları olduğu belirlendi. Ayrıca katılımcıların %65,5'inin kemik metabolizması üzerine ve %93,7'sinin denge üzerine olumsuz etki potansiyeli olan bir ilaç kullanımı olduğu belirlendi. Sonuç: Osteoporoz tedavisi esnasında hasta çoklu ilaç kullanımı açısından değerlendirilmeli, kullandığı ilaçlar kaydedilmeli, varsa ilaç etkileşimleri belirlenmelidir. Özellikle belirli ilaç gruplarının kemik metabolizması üzerine olumsuz etkileri olduğundan bu grup ilaçlar mümkün olduğunca kısa süreli kullanılıp, kesilmelidir. Ayrıca görme, somatosensöryal sistem ve vestibüler sistem üzerine etkili olan ilaçların kullanımı esnasında hastaya yan etkiler açısından ayrıntılı bilgi verilmeli ve günlük yaşam aktiviteleri düzenlenmelidir. (Türk Osteoporoz Dergisi 2015;21: 5-9)Objective: In this study, it was aimed to determine the rates of multiple drug use in the patients with osteoporosis as well as the use of drugs affecting bone metabolism and balance. Materials and Methods: We included outpatients from Physical Medicine and Rehabilitation Policlinics diagnosed with primary or secondary osteoporosis between January 2014 and May 2014. Written consent of the participants was obtained. Data of the frst 1000 patients who agreed to participate in the study were evaluated. Data regarding age, history, drugs currently being used and newly initiated were recorded. The drugs that affect bone metabolism were determined. The drugs that heva side effects including dizziness, somnolence, distractibility, decrease in the visual acuity, orthostatic hypotension and ototoxicity and were recorded because these can cause a balance disorder. Results: In this study, 64% of the participants were on fve or more drugs. The most commonly used drugs were analgesics (65.4%), anti- hypertensives (52.6%), and drugs for digestive system (37.3%). We found that 65.5% of the participants were using drugs that may have side effects on bone metabolism and 93.7% were using drugs that may have side effects on balance. Conclusion: Multi-drug use and drug interactions should be considered during the treatment of osteoporosis and the drugs used should be recorded. Drugs that affect bone metabolism should only be used over the short term. Also, patients should be informed about side effects that might affect visuality, somatosensorial system and vestibular system and their daily activities should be regulated. (Turkish Journal of Osteoporosis 2015;21: 5-9

    Common mistakes in the dual-energy x-ray absorptiometry (dxa) in turkey. A retrospective descriptive multicenter study

    Get PDF
    Background: Osteoporosis is a widespread metabolic bone disease representing a global public health problem currently affecting more than two hundred million people worldwide. The World Health Organization states that dual-energy X-ray absorptiometry (DXA) is the best densitometric technique for assessing bone mineral density (BMD). DXA provides an accurate diagnosis of osteoporosis, a good estimation of fracture risk, and is a useful tool for monitoring patients undergoing treatment. Common mistakes in BMD testing can be divided into four principal categories: 1) indication errors, 2) lack of quality control and calibration, 3) analysis and interpretation errors, and 4) inappropriate acquisition techniques. The aim of this retrospective multicenter descriptive study is to identify the common errors in the application of the DXA technique in Turkey. Methods: All DXA scans performed during the observation period were included in the study if the measurements of both, the lumbar spine and proximal femur were recorded. Forearm measurement, total body measurements, and measurements performed on children were excluded. Each examination was surveyed by 30 consultants from 20 different centers each informed and trained in the principles of and the standards for DXA scanning before the study. Results: A total of 3,212 DXA scan results from 20 different centers in 15 different Turkish cities were collected. The percentage of the discovered erroneous measurements varied from 10.5% to 65.5% in the lumbar spine and from 21.3% to 74.2% in the proximal femur. The overall error rate was found to be 31.8% (n = 1021) for the lumbar spine and 49.0% (n = 1576) for the proximal femur. Conclusion: In Turkey, DXA measurements of BMD have been in use for over 20 years, and examination processes continue to improve. There is no educational standard for operator training, and a lack of knowledge can lead to significant errors in the acquisition, analysis, and interpretation
    corecore