3 research outputs found

    Yoksulluk çizgisi altındaki nüfusa mikrokredi uygulaması ve Türkiye’deki boyutu

    No full text
    YOKSULLUK ÇİZGİSİNİN ALTINDAKİLERE MİKROKREDİ UYGULAMASI VE TÜRKİYE'DEKİ GELİŞİMİ Yoksulluk ve buna paralel olarak yoksulluğu azaltma stratejileri, ulusal ve uluslararası platformlarda gittikçe artan bir öneme sahip olmaktadır. "2015 yılına kadar mutlak yoksulluk çizgisinin altında yaşayan nüfusu yarı yarıya azaltma hedefi" de dünyada bu anlamda somut adımlar atılması gerektiğinin bir göstergesidir. Mikrokredi uygulamaları, yoksulluğu azaltma stratejilerinden biri olarak, uluslararası düzeylerde oldukça ilgi görmektedir. Mikrokredinin, yoksulluğun azaltılmasında etkili olup olmadığı yönündeki tartışmalar bir yana, özellikle gelişmekte olan ülkelerdeki yoksul kadınları "mikro girişimci" yaparak, onların mali piyasalara erişimini kolaylaştırdığı bilinmektedir. Mikrokredi uygulamalarının Türkiye'deki boyutları henüz çok geniş olmasa da, 2002 yılından beri atılan adımlar, sektörün gelişime açık olduğunu ve yoksulluğu azaltma stratejisi olarak benimsendiğini göstermektedir. MICRO CREDIT APPLICATION FOR THOSE WHO ARE UNDER POVERTY LINE AND ITS DEVELOPMENT IN TURKEY Poverty and strategies for reducing the poverty in parallel with it are having a gradually increasing importance on the national and international platforms. "The aim of reducing the proportion of the people living in extreme poverty by half until 2015" is also and indicator that requires worldwide concrete steps be taken in this respect. Micro credit applications, as one of the strategies for reducing the poverty, attracts pretty good interest at international levels. Other than the arguments that are been made on the subject whether the micro credit is effective on reducing the poverty, it is quite known that it specially enables the poor women in the developing countries reach the financial markets by making them "micro entrepreneur". However the extend of micro credit applications in Turkey is not yet very large, the steps taken since the year 2002 show that the sector is open for development and is considered as a strategy for reducing the poverty

    Sosyal sermaye kuramı çerçevesinde Türkiye’de özel sektörün kültür ve sanat yatırımları

    No full text
    Anahtar Kelimeler: Sosyal Sermaye Kuramı, Kültür ve Sanat Yatırımları, Kurumsal Sosyal Sorumluluk, Kültür ve Sanat SponsorluğuÖZETSOSYAL SERMAYE KURAMI ÇERÇEVESİNDE TÜRKİYE’DE ÖZEL SEKTÖRÜN KÜLTÜR VE SANAT YATIRIMLARIÖzellikle 1980’den sonra uygulanmaya başlayan özelleştirme uygulamaları ile Türkiye’de özel sektörün görünürlüğü ve etkisi artmış, yatırımları çeşitlenmeye başlamıştır. Bu doğrultuda kültür ve sanat alanı, özel sektörün yeni yatırım alanı haline gelmiştir. Kültür alanının ve sanatın itibar sağlayan, marka değerini ve bilinirliğini artıran araçlar olması dışında; ekonomik çıkarın algılanmasını asgariye indiren ve sosyal sermaye kuramı ile açıklanabilen bir rolü de vardır. Kültür ve sanat alanına yaptıkları yatırımlarla kültürü dönüştürme erkini ellerinde tutan girişimciler, bu yolla ekonomik güçlerini de meşrulaştırmış olmaktadırlar. Metalaşan sanat ve bir endüstri haline gelen kültür, artık Türkiye’de de kapitalist üretim ilişkilerinin ayrılmaz bir parçası haline gelmiştir. Keywords: Social Capital Theory, Investments in Culture and Arts, Corporate Social Responsibility, Sponsorship of Culture and Arts.ABSTRACTTHE TURKISH PRIVATE SECTOR'S INVESTMENTS IN CULTURE AND ARTS IN LIGHT OF THE THEORY OF SOCIAL CAPITALThe visibility and social influence of the Turkish private sector has increased. It's investments have diversified, especially following a series of privatizations which took place in the 1980s. In corollation, the field of culture and the arts became an area of investment. These investments, which can be considered instruments for prestige, brand value and awareness, also play a role in minimizing the perception of direct economic interest and therefore can be interpreted in light of the theory of social capital. Thus, entrepreneurs who tend to apprehend power to transform the realm of culture through their investments are by the same token legitimizing their economic power. Commodified arts and industrialized culture have since become an integral part of the capitalist relations of production

    Yoksulluk çizgisi altındaki nüfusa mikrokredi uygulaması ve Türkiye’deki boyutu

    No full text
    YOKSULLUK ÇİZGİSİNİN ALTINDAKİLERE MİKROKREDİ UYGULAMASI VE TÜRKİYE'DEKİ GELİŞİMİYoksulluk ve buna paralel olarak yoksulluğu azaltma stratejileri, ulusal ve uluslararası platformlarda gittikçe artan bir öneme sahip olmaktadır. "2015 yılına kadar mutlak yoksulluk çizgisinin altında yaşayan nüfusu yarı yarıya azaltma hedefi" de dünyada bu anlamda somut adımlar atılması gerektiğinin bir göstergesidir. Mikrokredi uygulamaları, yoksulluğu azaltma stratejilerinden biri olarak, uluslararası düzeylerde oldukça ilgi görmektedir. Mikrokredinin, yoksulluğun azaltılmasında etkili olup olmadığı yönündeki tartışmalar bir yana, özellikle gelişmekte olan ülkelerdeki yoksul kadınları "mikro girişimci" yaparak, onların mali piyasalara erişimini kolaylaştırdığı bilinmektedir.Mikrokredi uygulamalarının Türkiye'deki boyutları henüz çok geniş olmasa da, 2002 yılından beri atılan adımlar, sektörün gelişime açık olduğunu ve yoksulluğu azaltma stratejisi olarak benimsendiğini göstermektedir.MICRO CREDIT APPLICATION FOR THOSE WHO ARE UNDER POVERTY LINE AND ITS DEVELOPMENT IN TURKEYPoverty and strategies for reducing the poverty in parallel with it are having a gradually increasing importance on the national and international platforms. "The aim of reducing the proportion of the people living in extreme poverty by half until 2015" is also and indicator that requires worldwide concrete steps be taken in this respect. Micro credit applications, as one of the strategies for reducing the poverty, attracts pretty good interest at international levels. Other than the arguments that are been made on the subject whether the micro credit is effective on reducing the poverty, it is quite known that it specially enables the poor women in the developing countries reach the financial markets by making them "micro entrepreneur".However the extend of micro credit applications in Turkey is not yet very large, the steps taken since the year 2002 show that the sector is open for development and is considered as a strategy for reducing the poverty
    corecore