Jews of Izmir: Transformation of Businessman Identity

The object of this paper is to discuss the economic identity of the Jewish community of Izmir in the Ottoman Empire and the Republic of Turkey from the early 17th century until today, in the light of modernization theory. While taking a background of 400 years into consideration, the reflections of such a background for today have been tested through a field study, and opportunity has been provided to discuss and think over the same.Bu makaleni amacı, Osmanlı imparatorluğudan günümüze İzmir Yahudi cemaatinin ekonomik kimliğini bir alan araştırması ışığında tarışmaktır. Çeşitli sekörlerden 10 işadamıyla derinlemesine mülakat tekniğiyle yapılan görüşmelerde, cemaat üyesi işadamlarının dönüşümü ele alınmıştır. Deneklerin profili, şirket geçmişleri, bir yaşam biçimi olarak Yahudilik, “tüccar Yahudi”, “cimri Yahudi” sıfatlarına bakış, para nedir, nasıl kazanılır, iş adamı gözüyle iş, deneklerin gözünden geçmişte ve günümüzde İzmir, işadamı için risk alma, işadamı kimliği, tartışmaları yapılmıştr. Sonuçta İzmirli Yahudi işadamlarının İzmir ithalat–ihracat ve ticaret alanında kan kaybettiği görüşünde birleştikleri gözlenmiştir

Sağlık çalışanlarına yönelik şiddeti etkileyen sosyo-kültürel etmenler

Violence to health care workers has increased recently. This adversely affects the relation between health care workers and patients and ultimately results in the decline in motivation and the quality of the service from the health care professional. Psychological problems may appear and may even lead to resignation or job termination. This study aims to display the socio-cultural reasons that influence violence to health care personnel and the factors that contribute to the “development of precautions” and the elimination/minimization of the violent acts and its nature.Sağlık çalışanlarına saldırılar giderek artmıştır. Bu durum hastalar, hasta yakınları ve çalışanlar arasındaki ilişkiyi bozmakta ve sağlık çalışanlarının moral ve motivasyonunu azalmakta, çalışanların hastalara sunduğu hizmet kalitesi düşmekte, çalışanlarda psikolojik sorunlar ortaya çıkabilmekte ve hatta çalışanların iş bırakmasına neden olabilmektedir. Bu yazıda sağlık çalışanlarına yönelik şiddeti etkileyen sosyokültürel nedenleri ortaya koymak ve şiddetin giderilmesini/en aza indirilmesini sağlayacak “koruyucu önlemlerin geliştirilmesinde”, doğası, oluşumu, ortaya çıkışına katkıda bulunan faktörler hakkında bilgi vermek amaçlanmıştır

Menopause experiences of women according to transition theory: Geçiş teorisine göre kadınların menopoz deneyimleri

Aim: This research was aimed to investigate menopausal transition experiences of women according to Meleis’ transition theory. Method: This research was carried out with 13 postmenopausal women who applied at one Educational and Research Hospital. The participants were chosen with purposive sampling. Person Description Form, SemiPerson description form, and semi structured interview form were used as data collection tools. The interviews conducted with face-to-face in-depth interview method were recorded on tape and transferred to the computer in the written transcript. Data were described and categorized under certain themes after being coded. The data were analyzed with content analysis. Findings: The mean age of the women included in the study was 54.76±5.18 years, 84.6% of them were primary school graduates, and 76.9% of them were married. The themes analyzed after the interviews were presented in four areas according to the components of the theory within the framework of Meleis' transition theory. These were Properties of Transitions, Transitions conditions; facilitators, inhibitors, Patterns of Response and Nursing therapeutics. Conclusions: In light of the results, it was founded that women were aware of the menopause transition. In this period, they experienced physical, mental, and social changes and differences. Although they have negative perceptions about menopause, they have developed coping techniques. In this period, they needed the nursing support. ​Extended English summary is in the end of Full Text PDF (TURKISH) file.   Özet   Amaç: Araştırma, kadınların menopoza geçiş deneyimlerini Meleis’in geçiş teorisine göre incelemek amacıyla yapılmıştır. Yöntem: Araştırma bir eğitim araştırma hastanesinin jinekoloji polikliniğine başvuran postmenopozal dönemdeki 13 kadınla gerçekleştirilmiştir. Katılımcılar amaçlı örneklem tekniği ile belirlenmiştir. Veriler birey tanılama formu ve yarı yapılandırılmış görüşme formu ile toplanmıştır. Yüz yüze derinlemesine görüşme tekniği ile gerçekleştirilen görüşmeler ses kayıt cihazına kaydedilmiş ve bilgisayar ortamında yazılı döküm haline getirilmiştir. Veriler kodlanıp temalara göre sınıflandırılmıştır. Verilerin analizinde içerik analizi yöntemi kullanılmıştır. Bulgular: Araştırmaya alınan kadınların yaş ortalaması 54.76±5.18 olup, %84.6’sı ilkokul mezunu ve % 76.9’u evlidir. Görüşmeler sonrası analiz edilen temalar Meleis’in geçiş teorisi çerçevesinde teorinin bileşenlerine göre dört alanda sunulmuştur. Bu alanlar; geçiş özellikleri, geçiş sürecini kolaylaştıran ya da önleyen koşullar, yanıt şekilleri ve terapötik hemşireliktir. Sonuç: Araştırma sonucunda kadınların menopoza geçiş deneyiminin farkında olduğu ve bu süreçte fiziksel, psikolojik ve sosyal değişim ve farklılıklar yaşadıkları saptanmıştır. Kadınlar menopoza yönelik olumsuz algılara sahip olmakla birlikte bu süreçte menopozla başetme teknikleri geliştirmişlerdir. Bu dönemde hemşirelik desteğine ihtiyaç duymuşlardır

Nüfusunun çoğunluğu müslüman olan bazı islam ülkelerinde aile planlaması uygulamaları

İslam is effective in health-related practices especially in family planning activities not only as a religion but also as a social system and a culture. Today, while certain modern populations and Islamic countries that adopted Islam which comprises approximately one fifth of world population advocating the family planning practices due to the risks ofrapid growth of population, others do not. In these countries the rates of use of effective family planning methods are closely linked with maternal and infant mortalities. In this review study to investigate family planning practices , prevalence of family planning methods and rales reflections on the population growth and maternal and infant mortalities in countries whose populations are mostly Muslim was aimed.İslamiyet yalnızca bir din olarak değil aynı zamanda bir sosyal sistem ve bir kültür olarak da sağlık ile ilgili uygulamlara, özellikle aile planlaması uygulamalarına etkili olmaktadır. Günümüzde dünya nüfusunun yaklaşık beşte birini oluşturan Müslümanlığı benimsemiş kimi modern toplumların ve İslam ülkelerinin hızlı nüfus artışının risklerinden dolayı aile planlaması uygulamalarım desteklerken, bazılarının desteklemediği görülmektedir. Bu ülkelerde etkili aile planlaması yöntem kullanım oranlan ile anne ve bebek ölüm oranlan yakından ilişkilidir. Bu kaynak tarama çalışmasında nüfusunun çoğunluğu Müslümanlardan oluşan ülkelerde geçmişten günümüze aile planlaması uygulamaları, aile planlaması yöntemlerinin kullanım oranlan ve bu oranların nüfus artışına, anne ve bebek ölümlerine yansımalarını incelemek amaçlanmıştır