13 research outputs found

    A RESEARCH INTO THE VALUES WITHIN VALUES EDUCATION IN CARTOONS THAT PRESCHOOL CHILDREN MOSTLY WATCH

    Get PDF
    The aim of this research was to expose the phenomena within the Preschool Values Education Programme mentioned in animated cartoons which preschool children (aged 4-5) mostly watched. In the research, the animated cartoons mostly watched by 71 pre-school children in five kindergartens that are socioeconomically and culturally different in Tekirdağ province were identified by asking them which animated cartoons they mostly watched. The animated cartoons mostly watched by preschool children were, respectively, Kral Şakir, İstanbul Muhafızları, İbi, Rafadan Tayfa, Arı Maya, Nilova, Maşa ile Koca Ayı, and Vikingler. Data collection was carried out by document analysis from qualitative research methods. Five episodes from each animated cartoon were selected randomly and watched, the values found in a total of forty episodes were examined, and as a result, the values mostly reflecting “politeness”, “greeting”, “cooperation and solidarity”, “affection”, “preserving one’s cultural heritage”, “friendship”, “courage”, “cleanliness”, “giving importance to family unity”, “doing good deeds”, “respect”, and “tolerance and sensitivity” were identified in the research. The other values were found to be “responsibility”, “integrity and honesty”, “empathy”, “diligence”, “sharing”, “hospitality”, “health awareness”, “optimism”, “compassion and mercy”, and “self-sacrifice.” In this direction, although the values within values education which were examined in the animated cartoons were found to suit the Preschool Values Education Programme, repetition numbers of values within animated cartoons were found to be quite low. Article visualizations

    Özel Eğitimde Montessori Metodunun Kullanımı

    Get PDF
    DergiPark: 627014trakyasobedMaria Montessori, yirminci yüzyıleğitimindeki en önemli figürlerden biri olarak kabul edilmektedir. Tıp eğitimialan Montessori, araştırmaları sırasında engelli çocuklarla karşılaşarakçalışmalarında bu çocukların eğitimine ağırlık vermiştir. Uygun yaklaşımlarlaengelli çocukların eğitilebileceğine inanan Montessori; Itart ve Seguin’in engelliçocuklarla yaptıkları çalışmaları inceleyerek kendi eğitim materyallerinigeliştirmiştir. Materyallerin sunumlarına ve çocuklara sunulan eğitim ortamınınengelli çocukların ihtiyaçlarına hitap etmesini,  ilgilerini çekmesini ve onları motiveetmesini temel alan Montessori geliştirdiği materyallerle engelli çocuklarlauygulamalar yapmış ve bu çocukların ihtiyaçları doğrultusunda materyallerindedeğişiklikler yaparak sistematik bir şekilde çalışmıştır. Çalışmaları sonucundaengelli çocukların beklediğinin çok ötesine ilerleme kaydettiğini farketmiştir. Kendi adını verdiği eğitim metodunu geliştiren Montessori döneminşartları nedeniyle normal gelişim gösteren çocukların eğitimine yönelerekçalışmalarına devam etmiştir; fakat Montessori’nin ilk özel eğitimcilerdeolduğu araştırmacılar tarafından kabul edilmektedir. Montessori eğitimmetodunun bireysel eğitim, çocukların kendi hızıyla ilerlemesi, duyu temellimateryaller kullanılması gibi temel ilkeleri özel eğitimin müfredatınagirmiştir. Montessori eğitim metodu ülkemizde ve dünyada halen kullanılmayadevam edilmektedir. Metot ülkemizde normal gelişim gösteren çocuklarıneğitimlerinde kullanılırken, yurt dışında özel gereksinimli çocuklarıneğitimlerinde de kullanıldığı literatür incelendiğinde ortaya çıkmaktadır.Otizm, dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu, öğrenme güçlüğü, fizikselengel, işitme ve görme bozuklukları, Montessori eğitim metodunun eğitimleriiçin kullanıldığı engel gruplarının içerisinde yer almaktadır. Bu çalışmadaMontessori eğitim metodu özel eğitim çerçevesinde ele alınmış, çeşitli engelgruplarında metodun kullanılabilirliği irdelenmiştir. Çalışmanın yerliliteratürdeki bu açıklığı gidereceği ve yerli literatüre yeni bir bakış açısıkazandıracağı beklenmektedir

    To Investigate Teachers Attitudes Towords Inclusion

    Get PDF
    DergiPark: 326182trakyasobedThe purpose of this descriptive study is to investigate teachers' attitudes towards inclusion using simple random sampling. The class teachers and the branch teachers at the primary and the secondary schools at the centre of the city of Edirne were the subjects of the study. One hundred teachers from 14 primary and secondary state schools were sampled. The 14 schools in the study were selected from neighbourhoods with different social and economic backgrounds. Simple random sampling method was used for determining the sample. A questionnaire of personal information and attitude scale for inclusion, which were prepared by the researcher herself, were used to determine personal characteristics of teachers and their attitudes towards inclusion. Independent sample t test and Kruskal Wallis-H test were used for statistical analysis. The results indicated that attitudes of teachers towards inclusion were affected by age and teaching branch. Teachers opted positively towards inclusion with increasing age and professional experience. Class teachers took more positive attitude towards inclusion than branch teachersBu araştırma öğretmenlerin kaynaştırmaya ilişkin tutumlarının incelenmesi amacı ile planlanmış betimsel bir çalışmadır. Araştırmanın evrenini Edirne ili, merkez ilkokul ve ortaokullarında öğretmenlik yapan sınıf ve branş öğretmenleri oluşturmaktadır. Araştırmanın örneklemini M.E.B. bağlı Edirne merkezindeki 14 ilkokul ve ortaokulda görev yapan 100 öğretmen oluşturmuştur. Örneklem grubunu oluşturan öğretmenler farklı sosyo-ekonomik seviyelerdeki mahallelerde yer alan 14 okuldan seçilmiştir. Örneklem belirlemede basit rastgele örnekleme yöntemi kullanılmıştır. Araştırmada öğretmenlerin bazı kişisel özelliklerini belirleyebilmek için araştırmacı tarafından hazırlanan, kişisel bilgi formu, kaynaştırmaya ilişkin tutumlarını belirlemek için ise kaynaştırmaya ilişkin tutum ölçeği kullanılmıştır. Araştırmadan elde edilen veriler bilgisayarda SPSS 17.0 programında çözümlenmiş, manidarlıklar .05 düzeyinde sınanmıştır.Bağımsız gruplar t testi, Kruskal Wallis-H testi, istatistiksel analizlerde kullanılan yöntemlerdir.Öğretmenlerin kaynaştırmaya ilişkin tutumlarının incelendiği bu araştırmanın sonucunda öğretmenlerin tutumlarının, yaş ve branş değişkenlerinden etkilendiği tespit edilmiştir. Öğretmenlerin yaşları artıkça kaynaştırma eğitimine karşı daha olumlu tutum geliştirdikleri belirlenmiştir. Bu sonuca ek olarak sınıf öğretmenlerinin tutumları branş öğretmenleri ile karşılaştırıldığında, sınıf öğretmenlerinin kaynaştırma eğitimine karşı daha olumlu tutum sergiledikleri tespit edilmişti

    The Study For Validity and Reliability of the Evaluation of Game Skills Scale

    Get PDF
    DergiPark: 326208trakyasobedThe purpose of this study was to develop Likert type scale for measuring 6year-old (between 60-72 months) children's skills in the game while examining construct validity and testing the fit between independence model and the hypothesized model through confirmatory factor analysis (CFA) after performing exploratory factor analysis (EFA).The explanatory consists of 6-year-old (60-72 month-olds) 243 parents of students studying in kindergartens parents in the province of Edirne in the 2011-2012 academic years. As a result of EFA, Scale for Game Skills Scale (GSS) revealed one-factor and this factor explained 36.16% of total variance. CFA was performed to test a one-factor model of the Game Skills Scale. Results demonstrated a satisfactory fit for model (?2/df=1.49, CFI=.94, RMSEA=.046). The standardized regression coefficients of the one-factor Game Skills Scale changed from .42 to .75 and all of these coefficients were statistically significant. Accordingly, internal consistency reliability analysis was performed. Cronbach alpha was .93 which indicates a high internal consistency. Key Worlds: Game, Skills of Game, Kindergarten, Games Skill ScaleBu çalışmanın amacı, 6 (60- 72 ay) yaşındaki çocukların sahip oldukları oyun becerilerini ölçmek için, Açıklayıcı Faktör Analizi (AFA) ile yapı geçerliliği incelenen ve ardından Doğrulayıcı Faktör Analizi (DFA) ile bağımsızlık modeli ve hipotez modeli arasındaki uyumu test edilen likert tipi bir ölçek geliştirmektir. Araştırmanın örneklemi 2011-2012 eğitim-öğretim yılında Edirne ilinde yer alan anaokullarında öğrenim görmekte olan 6 yaşındaki (60-72 ay arasındaki) 243 çocuğun anne ve babaları oluşturmaktadır. AFA sonucunda, toplam varyansın % 36.16’sını açıklayan ve tek boyuttan oluşan bir ölçek elde edilmiştir. Tek boyutlu yapıyı test etmek için CFA yapılmıştır. Sonuçlar model için tatmin edici düzeyde bir uyum göstermiştir. (?2/df=1.49, CFI=.94, RMSEA=.046). Tek boyutlu Oyun Becerileri Ölçeğinin standardize edilmiş regresyon katsayıları .42 ile .75 arasında değişmekte olup, istatistiksel olarak anlamlıdırlar. İç tutarlılık güvenirlik analizi Cronbach alfa değeri .93 olup yüksek düzeyde olduğu belirlenmişti

    Life Stories of Parents with Autistic Children

    Get PDF
    The major aim of this study was to determine how children diagnosed with autism shapes their parents’ lives by specifying parents’ life stories. The study group consisted of 10 parents who have children with autism. Parents who have participated in the study were determined through a preliminary interview prior to the study and in-depth interviews were conducted with volunteer parents. In the study, "Life Story Interview" list was implemented to examine the content of life stories that shape parents’ lives. The data obtained from the research were analyzed using data analysis phases of interpretative phenomenology which is one of the qualitative research models. By analyzing the data obtained in the research, 10 major themes emerged. These major themes include; diagnosis, feeling, hopes and plans, concerns and questions, social reactions / stigmatization, parenting roles, coping with, sensitivity to disease, meaning of life and development. Analyses revealed that parents with autistic children undergo through a wide variety of emotions, challenges and difficulties during their daily lives and also that good coping skill is the key to normal functioning within the family which had an autistic child

    Study Validity and Reliability to Preschool and Kindergarten Behavior Scales-Pkbs-2

    Get PDF
    DergiPark: 326295trakyasobedThe purpose of this study validity, reliability and adapt to Turkish that Preschool and Kindergarten Behavior Scales-PKBS-2 (2003) was developed by Kenneth W. Merrell. Sample of the research are composed of 3-6 years between the ages of 201 (including 102 girls and 99 boys) children. Preschool and Kindergarten Behavior Scale has been used as data collection tool. The research data had used Confirmatory Factor Analysis (CFA) for determining to the existing structure of the scale to determine the suitability of Turkish culture. Correlation analysis was conducted to determine between in the Turkish culture of original scale structures. Correlation analysis was conducted to determine between in the Turkish culture of original scale structures. Each items of the scale was calculated correlation with both of total factors as well as the total of all scale to determine whether be measured to concept. According to research results was considered to be adequate reliable for the items.Bu araştırmanın amacı Kenneth W. Merrell (2003) tarafından geliştirilen Okulöncesi ve Anaokulu Davranış Ölçeği?ni (Preschool and Kindergarten Behavior ScalesPKBS-2) Türkçeye uyarlamak ve ölçeğin geçerlik ve güvenirlik çalışmasını yapmaktır. Araştırmanın örneklemini; Edirne Merkez İlçesinde okul öncesi eğitim kurumlarına devam eden yaşları 3-6 yaş arasında değişen 201 (102 kız ve 99 erkek çocuk olmak üzere) çocuk oluşturmaktadır. Araştırmada veri toplamak amacı ile Okulöncesi ve Anaokulu Davranış Ölçeği kullanılmıştır. Araştırma verileri, ölçeğin var olan yapısının Türk kültürüne uygunluğunun belirlenmesi için, Doğrulayıcı Faktör Analizine (DFA) tabi tutulmuştur. Orjinal ölçeğin yapıları arasında var olan ilişkiyi, Türk kültüründe de belirlemek için korelasyon analizi yapılmıştır. Ölçekte yer alan her bir maddenin, ölçülmek istenen kavramla ilişkili olup olmadığının belirlenmesi için maddelerin hem faktör toplamı hem de tüm ölçek toplamıyla olan korelasyonları hesaplanmıştır. Araştırma sonuçlarına göre maddelerin güvenilir, başka bir deyişle davranış problemi ve sosyal beceri seviyelerinin, yüksek ve düşük beceri düzeylerini ayırt etmede yeterli olduğu kabul edilmişti

    Bilgilendirme ve Etkileşimde Bulunmanın Normal Gelişim Gösteren Bireylerin Özel Gereksinimli Akranlarına Tutumlarına Etkisi

    Get PDF
    DergiPark: 651217tredBu araştırmada, bilgilendirme ve etkileşimde bulunmaetkinliklerinin, tipik gelişim gösteren (TGG) öğrencilerin özel gereksinimliakranlarına yönelen tutumları üzerine etkisinin incelenmesi amaçlanmıştır.Öntest-sontest kontrol gruplu deneysel desenin kullanıldığı bu araştırma taramamodeli özellikleri de taşımaktadır. Araştırma, Edirne ilindeki bir ilkokulun 4.sınıf öğrencileriyle yürütülmüştür. Araştırmanın katılımcıları 10 yaşlarındaki25’i deney (21’i TGG 4’ü özel gereksinimli) ve 21’i kontrol (19’u TGG ve 2’siözel gereksinimli) grubu olmak üzere toplam 46 öğrencidir. Deney grubundakiöğrencilerle bilgilendirme ve etkileşimde bulunma etkinlikleri yapılmıştır.Araştırmada Liste Derecelendirme Ölçeği, Sosyal Kabul Ölçeği ve Kişisel BilgiFormu’yla toplanan veriler SPSS 20.0 paket programında analiz edilmiştir.Araştırma sonuçları, özel gereksinimli öğrencilerin sınıf içi tercih edilmepuanlarının TGG akranlarından daha düşük olduğu, TGG öğrencilerinbilgilendirmelerinin ve özel gereksinimli akranlarıyla etkileşimdebulunmalarının özel gereksinimli akranlarına yönelen sosyal kabulü arttırdığıyönündedir

    The Effectiveness of Using Video Modelling in Teaching the Self- Introduction Skills to Students With Autism

    Get PDF
    DergiPark: 502208trakyasobedChildrengenerally learn social skills by observing their friends, their families andtaking them as a model. But for autistic children, these stituation isn’tgenerally the same. Autistic children cannot learn the skills by taking theirfriends and families as models and observing as they have poor socialinteraction skills. For this reason, teaching social skills to autisticchildren and supporting them to use these social skills on different people andplaces is needed.  In this study, theeffectiveness of using video modelling in teaching self-introduction skills tostudents with autism is aimed. In the study, multiple probe design acrosssubjects is carried among the single subject research model. Theparticipants of this study are two autistic boys at the ages of 17 and 18. Atthe end of the study, it was found that the first student,succeded at learningself-introduction skills at the end of video modelling and in addition to this,he continued to self-introduct after teaching period and generalizing to usethis skill on different people and in different places. On the other hand, the secondstudent, also succeded at learning self-introduction skill at the end of videomodelling period, but he couldn’t generalise it on different people and indifferent places. Moreover, teaching these social skills to autistic childrenwas found to be useful by the families and teachers.Sosyal beceriler genellikle,normal gelişim gösteren bireylerde akran grupları ve aile içinde farkındaolmadan gözlem ve model alma yoluyla öğrenilmektedir.  Ancak, otizmli bireylerde bu durum çoğunlukla söz konusu değildir. Bu bireylerakranlarıyla ve çevrelerindeki diğer bireylerle olan etkileşim yetersizliğindendolayı gözlem ve model olmayla öğrenememektedirler. Bu yüzden, bu bireyleresosyal becerilerin sistematik olarak öğretilmesine ve bu becerileri farklıortam ve kişilerle kullanmasına destek verilmesi gerekmektedir. Bu gereksinimdenyola çıkılarak bu çalışmada, otizmli öğrencilere videoyla model olmayla kendinitanıtma becerisinin öğretilmesi amaçlanmıştır. Araştırmada, tek denekli araştırma modellerinden yoklama denemelidenekler arası çoklu yoklama modeli kullanılmıştır. Araştırmaya yaşları 17 ve18 olan otizmli 2 erkek otizmli öğrenci katılmıştır. Araştırmanın sonucunda;videoyla model olmayla öğretim sonucunda otizmli öğrencilerden birinciöğrencinin kendini tanıtma becerisini kazandığı ve bu beceriyi öğrencininuygulama sona erdikten sonra da kullanmaya devam ettiği ve farklı ortam vekişilere genellediği tespit edilmiştir. İkinci öğrencinin ise uygulama sonaerdikten sonra, kendini tanıtma becerisini kazandığı ancak beceriyi farklıortam ve kişilere genelleyemediği bulunmuştur. Öğrencilerin anneleri ve devamettikleri okuldaki öğ­retmenleri ile yapılan görüşmeler sonucunda, bu becerininöğretiminden memnuniyet duydukları yönünde bilgiler elde edilmiştir.

    Otizm spektrum bozukluğu olan çocukların kardeşlerinin psiko-sosyal özelliklerinin projektif testlerle değerlendirilmesi

    Get PDF
    The study aimed to compare the psychosocial characterictics of typically developing siblings of children with ASD with children who do not have any siblings with special needs. This qualitative research study utilized phenomenology approach. The study included 180 children, half of them had a sibling with ASD and the remaining half had typically-developing siblings. Children's Apperception Test (CAT) and Thematic Apperception Test (TAT) were administered individually to all the participants. The data were obtained by recording the responses of the participants to the projective test cards. The content analysis of the data revealed the themes including depression, anxiety-persistent anxiety-castration, somatization, impulsivity, aggression, attention problems, language impairment, and sibling jealousy. The frequency of the answers of both groups related to themes was also compared. The results showed that the siblings of children with ASD were under psychosocial developmental risk, and tended to show more internalizing and externalizing problems. The findings were discussed with those of previous studies.Otizm Spektrum Bozukluğu (OSB) tanısı olan bireylerin tipik gelişim gösteren kardeşlerinin psiko-sosyalözelliklerinin karşılaştırılması amacıyla yapılan bu araştırma, nitel araştırma desenlerinden olgu bilim deseniylekurgulanmıştır. Çalışmaya, OSB olan kardeşe sahip 90 ve tipik gelişen kardeşe sahip 90 çocuk olmak üzere 180çocuk katılmıştır. Çocuk Algı Testi (CAT)/Tematik Algı Testi (TAT) kardeşlere bireysel uygulanarak testprotokolleri oluşturulmuştur. Protokollerin depresyon, kaygı-persekütif endişe-kastrasyon, somatizasyon,dürtüsellik, saldırganlık, agresyon, dikkat sorunları/dil bozulmaları ve kardeş kıskançlığı şeklinde oluşturulantemalar çerçevesinde içerik analizleri yapılmış ve araştırma ile karşılaştırma grubunun temalara göre yanıtsıklıkları nicel olarak karşılaştırılarak değerlendirilmiştir. Araştırmanın sonuçlarına göre OSB’li kardeşi olançocukların psiko-sosyal gelişim açısından risk altında olduğu ve tüm temalarda karşılaştırma grubuna göre hemiçerik hem de nicel olarak daha yoğun protokol içerikleri sunduğu görülmüştür. Bu bulgular alanyazın ışığındayorumlanmış ve araştırmanın sınırlılıkları verilerek sonraki çalışmalar için önerilerde bulunulmuştur

    The Effect of Scripting on Acquiring Conversation Skills of Individuals with Autism Spectrum Disorder

    No full text
    Bu araştırmanın amacı, replikli öğretimin otizm spektrum bozukluğu olan bireylerin karşılıklı konuşma becerileri kazanmalarına etkisini ölçmektir. Araştırmaya yaşları 4-7 arasında değişen OSB tanısı almış 4 çocuk katılmıştır. Bu araştırmada tek denekli araştırma modellerinden katılımcılar arası yoklama denemeli çoklu yoklama modeli kullanılmıştır. Araştırmada etkililik için başlama düzeyi, aralıklı yoklama, öğretim, genelleme ve izleme verileri toplanmıştır. Araştırma sonunda etkililik amaçları doğrultusunda ulaşılan veriler grafikle gösterilerek analiz edilmiştir. Genelleme verileri ön test - son test uygulaması şeklinde ölçülmüş ve bulgular görsel olarak sunulmuştur. Ayrıca ebeveynlerin ve öğretmenlerin araştırmanın sosyal geçerliğine ilişkin görüşleri araştırma sonrasında yarı yapılandırılmış görüşme formları aracılığıyla toplanmış ve analiz edilmiştir. Araştırmaya dâhil edilen çocukların önemli günlerde çekilen fotoğrafları ve bu fotoğraflarla ilgili üç sözcükten oluşan replikleri belirlenmiştir. Öğretim oturumlarında kullanılmak üzere tablet bilgisayara önceden yüklenmiş olan StoryCreator® uygulaması vasıtasıyla mevcut fotoğraflar yüklenip bir fotoğraf albümü oluşturulmuş ve her fotoğraf için belirlenmiş replikler sesli olarak kaydedilmiştir. Öğretim oturumlarında ölçüt karşılandıktan sonra replikler son sözcükten başlayarak sistematik bir şekilde silikleştirilmiştir. Öğretim oturumları tamamlandıktan sonra aynı araç seti ile farklı ortamlarda farklı kişiler ile genelleme oturumları düzenlenmiştir. Araştırmanın tamamlanmasından sonra fotoğraf albümü hakkında karşılıklı konuşma becerilerinin denekler tarafından ne düzeyde kullanıldığını belirleyebilmek için ikinci, dördüncü ve altıncı haftalarda izleme oturumları düzenlenmiştir. ii Araştırma bulgularına göre, araştırmaya katılan deneklerin replikli öğretim uygulaması ile sözlü iletişim kurma becerisini edindikleri; farklı ortam ve kişilere genelledikleri tespit edilmiştir. Ayrıca katılımcıların edindikleri beceriyi iki, dört ve altı hafta sonra da sürdürdükleri tespit edilmiştir. Ayrıca denekler tarafından öğretimi yapılan repliklerin dışında yeni ifadelerin de kullanıldığı kaydedilmiştir. Araştırma sonunda sosyal geçerlik verilerinden elde edilen bulgulara göre replikli öğretimin çocukların iletişim becerilerini arttırmada etkili olduğuna dair görüşler alınmıştır. Buna ek olarak, bu uygulama ile kazanılan becerilerin çocuklar tarafından farklı ortamlarda farklı kişiler ile de kullanıldığı bildirilmiştir.The aim of the study is to measure the effect of scripting on acquiring conversation skills of individuals with autism spectrum disorder. Four kids aged between 4 and 7 participated in the study. As one of the single subject designs, multiple probe design across participants was used in this study. The effectiveness data were gathered from baseline, probes, intervention, generalization and maintenance sessions. Effectiveness data were analyzed and presented in tables and figures. Generalization data were collected as pretest and posttest procedure and reflected on figures. Targeting the participants’ parents and trainers, the social validity data were collected through semi-structured interview questions prepared by the researcher at the end of the study. The photographs of the children included in the study taken on important occasions and their three/four word scripts related with these photographs were determined. The existing photos were uploaded to the pre-loaded StoryCreator® application to be used in the teaching sessions and the pre-determined scripts were recorded vocally. In the teaching sessions, upon reaching the criterion, the scripts were systematically faded starting from the last word. After the teaching sessions were completed, generalization sessions were held with different people in different environments with the same photograph album. Following the completion of the study, follow-up sessions were held in the second, fourth and sixth weeks in order to determine the level of conversation skills about the photographs was used by the subjects. iv According to the findings of the research, it was found that the subjects participating in the study acquired the ability to interact verbally with the application of scripting and it was also found that the subjects could generalize acquired skills to different environments and people. Moreover, it was determined that the participants continued their skills after two, four and six weeks. It was also noted that new expressions were used in addition to the scripts taught by the subjects. At the end of the study, according to the findings obtained from the social validity data, opinions were taken that the scripting was effective in increasing the communication skills of children. Furthermore, it has been reported that the skills acquired through this application have been used by children in different environments with different people
    corecore