27 research outputs found

    A Case of Brucellosis with a Rare Complication: Pericarditis

    Get PDF
    Objectives: To describe brucellosis and its possible complications according to clinical, laboratory and radiological findings. Methods: We describe a case of Brucella pericarditis visualized at transthoracic echocardiography with clinical manifestations. Results: Clinical manifestations, imaging and laboratory findings provided the correct diagnosis of Brucella pericarditis. The patient recovered fully following doxycycline and rifampin therapy. Conclusion: Brucellosis should be considered in the differential diagnosis of disorders that affect the pericardium in endemic areas

    Role of Pernicious Anemia in Patients Admitted to Internal Medicine with Vitamin B12 Deficiency and Oral Replacement Therapy as a Treatment Option

    No full text
    Background: To determine the role of vitamin B12 deficiency in pernicious anemia and the efficacy of oral vitamin B12 replacement therapy given regardless of the etiology, and to compare the endoscopic and pathological findings in patients diagnosed with vitamin B12 deficiency

    Endoskopik Retrograd Kolanjiopankreatografi Sonrası Pankreatit ile Preoperatif Dönemde Bakılan Laboratuar Parametrelerinin İlişkisi

    No full text
    Amaç: Endoskopik retrograd kolanjiopankreatografi (ERCP) öncesinde bakılan laboratuar tetkikleri ile post-ERCP pankreatit ilişkisinin araştırılması. Araçlar ve Yöntem Mart 2015- Haziran 2016 tarihleri arasında yapılan ERCP işlemler retrospektif olarak incelendi. ERCP yapılan hastaların yaşı, cinsiyeti, ERCP endikasyonları, ERCP sırasında yapılan işlemler, işlem sonrası oluşan komplikasyonlar belirlendi. İşlem öncesinde hastaların beyaz küre, nötrofil, lenfosit, hemoglobin, trombosit, aspartat aminotransferaz (AST), alanin aminotransferaz (ALT), alkalen fosfataz (ALP), gama glutamil transferaz (GGT), total bilirubin, albumin, laktat dehidrogenaz (LDH) değerleriyle post-ERCP pankreatit ilişkisi araştırıldı. Bulgular: Hastaların işlem öncesi bakılan laboratuar parametrelerinden GGT ve AST seviyesi pankreatit geçiren hastalarda, geçirmeyenlere oranla düşüktü. (GGT p=0.001, AST p=0.006). Diğer parametrelerde ise anlamlı fark saptanılmadı. Sonuç: Post-ERCP pankreatit ERCP’nin en sık görülen komplikasyonudur. Pankreatit gelişimi açısından risk faktörleri bulunan hastaların tespiti erken tanı ve tedavi açısından önem taşımaktadır. AST düzeyinin normal üst sınırından 1.5 kat ve GGT düzeyinin 4 kattan düşük olması pre-operatif pankreatit risk değerlendirmesinde kullanılabilir.Purpose: Investigation of the relationship between post-endoscopic retrograde cholangiopancreatography (ERCP) pancreatitis and laboratory tests performed before ERCP. Materials and Methods: ERCP procedures performed between March 2015 and June 2016 were analyzed retrospectively. Patient’s age, gender, ERCP indications, procedures performed during ERCP, complications after ERCP were determined. The relationship between post-ERCP pancreatitis and white blood cell, neutrophil, lymphocyte, hemoglobin, thrombocyte, aspartate aminotransferase (AST), alanine aminotransferase (ALT), alkaline phosphatase (ALP), gama-glutamly transferase (GGT), total bilirubin, albumin, lactate dehydrogenase (LDH) values of the patients before the procedure was investigated. Results: GGT and AST levels in the preoperative period were lower in patients with pancreatitis compared to those who did not (GGT p=0.001, AST p=0.006). No significant difference was found in other parameters. Conclusion: Post-ERCP pancreatitis is the most common complication of ERCP. Detection of patients with risk factors for the development of pancreatitis is important for early diagnosis and treatment. AST level lesser than 1.5 times normal value and GGT level lesser than 4 times can be used in pre-operative pancreatitis risk assessment

    Acute liver failure after bariatric surgery

    No full text
    Obesity is a crucial health problem that is common today and may lead to systemic organ dysfunctions. In its treatment, bariatric surgeries are applied with increasing frequency and provide patients lose weight. However, it causes some complications in the post-operative period. Two of these rarely complications are acute liver failure and long-term chronic liver disease. Here, we present a case that died due to acute liver failure after bariatric surgery. If severe malnutrition persists in these patients, reversal surgery should be performed

    CVID (COMMON VARİABLE İMMUNODEFİCİENCY) VE HİPOPARATİROİDİ BİRLİKTELİĞİ, OLGU SUNUMU

    No full text
    CVID, hümoral immün yetmezlik ile giden, bazı hastalarda ciddi elektroliteksiklikleri yapan enteropatiye neden olabilen nadir bir hastalıktır. CVID hastalarında birçok otoimmün hastalığın sıklığı artmıştır. CVID’a eşlik eden primerhipoparatiroidizm oldukça nadirdir ve literatürde 2 olgu bildirilmiştir. Bu yazıdaCVID ilişkili enteropati ve Çölyak hastalığı (CD) ayrıcı tanısı için tetkik edilenhipomagnezemi nedenli hipoparatiroidi gelişen bir olgumuzu sunuyoruz.Amaç: CVID hastalarında enteropati ve hipomagnezemi nedenli hipoparatiroidi gelişimine dikkat çekmek.Yöntem: Hastamız laboratuvar, klinik ve görüntüleme yöntemleri iledeğerlendirilmiştir.Bulgular: 43 yaşında kadın hasta, 21 yaşında CVID tanısı almış. 4 haftada bir 30 mg İVİG tedavisi almaktayken aralıklı kansız mukussuz ishal şikayetisonrasında ellerde ve ayaklarda uyuşma karıncalanma nedenli tetkik edildi. Tetkiklerinde sodyum 140 mmol/L, potasyum 3,17 mmol/L, kalsiyum 6,62 mg/dl,fosfor 3,6 mg/dl, magnezyum 0,24 mmol/L, PTH 17,7 pg/ml, 25-OH D vitamini23,71 ng/ml, albümin 3,75 g/dl olarak saptandı. Venöz kan gazında asidoz yokbikarbonat normal, idrar dansitesi, elektrolitleri ve pH’ı normaldi. Psödohipoparatiroidi açısından fizik muayenede özellik ve Poliglanduler sendrom açısındanbaşka bir endokrinolojik bozukluk saptanmadı. Tiroid USG ve hormonları normal saptandı. Merkezimizde olmadığından dolayı CaSR antikorları çalışılamadı.Kronik ishal nedeniyle endoskopi kolonoskopi yapıldı. Biyopside plazmahücresi yokluğu CVID ilişkisi enteropati tanısını desteklerken aktif inflamasyon,villöz atrofi ve glutensiz diyet yanıtı olan hastada CD gönderilen DQ2 pozitifsaptandı. Kan, dışkı ve intestinal biyopsi örneklerinde kronik ishal yapıcı enfeksiyöz etken saptanmadı.İshal sayısının arttığı dönemlerde hastadaki elektrolit düşüklükleri derinleşmekteydi. Oral magnezyum replasmanı sonrası düzeltilmiş kalsiyum 8,5 mg/dl,PTH 78 pg/ml olarak saptandı.Hastamıza intestinal malabsorbsiyon ve magnezyum eksikliğine bağlı hipoparatiroidi tanısı kondu.Sonuç: CVID’lı hastaların %20-60’ında intestinal belirti görülürken en sıksemptom kronik ishaldir. CVID’a bağlı enteropati daha sık görülse de eşlik edenCD varlığında klinik ve laboratuvar bulgularının benzerliği, çölyak antikorlarının oluşamaması nedeniyle ayırıcı tanı zor olabilmektedir. Kronik ishal yapannedenden bağımsız olarak intestinal malabsorbsiyon olan hastalarda elektroliteksiklikleri olabilmektedir. Hipomagnezemi PTH salgılanmasının bozulması vePTH’a periferik direnç gelişmesi mekanizmaları ile hipoparatiroidi yapmaktadır.Hastamızda hipokalsemi varken PTH’ın düşük olması ve magnezyum tedavisisonrası PTH ve kalsiyum düzeylerinin yükselmesi nedeniyle PTH salgılanmasının bozulmasına bağlı hipoparatiroidi düşünüldü. CVID hastalarının takibinde, özellikle kronik ishali olan hastalarda hipoparatiroidizm açısından dikkatliolunmalıdır.Anahtar kelimeler: CVID, hipomagnezemi, hipoparatiroidi</p

    CVID (COMMON VARİABLE İMMUNODEFİCİENCY) VE HİPOPARATİROİDİ BİRLİKTELİĞİ, OLGU SUNUMU

    No full text
    CVID, hümoral immün yetmezlik ile giden, bazı hastalarda ciddi elektroliteksiklikleri yapan enteropatiye neden olabilen nadir bir hastalıktır. CVID hastalarında birçok otoimmün hastalığın sıklığı artmıştır. CVID’a eşlik eden primerhipoparatiroidizm oldukça nadirdir ve literatürde 2 olgu bildirilmiştir. Bu yazıdaCVID ilişkili enteropati ve Çölyak hastalığı (CD) ayrıcı tanısı için tetkik edilenhipomagnezemi nedenli hipoparatiroidi gelişen bir olgumuzu sunuyoruz.Amaç: CVID hastalarında enteropati ve hipomagnezemi nedenli hipoparatiroidi gelişimine dikkat çekmek.Yöntem: Hastamız laboratuvar, klinik ve görüntüleme yöntemleri iledeğerlendirilmiştir.Bulgular: 43 yaşında kadın hasta, 21 yaşında CVID tanısı almış. 4 haftada bir 30 mg İVİG tedavisi almaktayken aralıklı kansız mukussuz ishal şikayetisonrasında ellerde ve ayaklarda uyuşma karıncalanma nedenli tetkik edildi. Tetkiklerinde sodyum 140 mmol/L, potasyum 3,17 mmol/L, kalsiyum 6,62 mg/dl,fosfor 3,6 mg/dl, magnezyum 0,24 mmol/L, PTH 17,7 pg/ml, 25-OH D vitamini23,71 ng/ml, albümin 3,75 g/dl olarak saptandı. Venöz kan gazında asidoz yokbikarbonat normal, idrar dansitesi, elektrolitleri ve pH’ı normaldi. Psödohipoparatiroidi açısından fizik muayenede özellik ve Poliglanduler sendrom açısındanbaşka bir endokrinolojik bozukluk saptanmadı. Tiroid USG ve hormonları normal saptandı. Merkezimizde olmadığından dolayı CaSR antikorları çalışılamadı.Kronik ishal nedeniyle endoskopi kolonoskopi yapıldı. Biyopside plazmahücresi yokluğu CVID ilişkisi enteropati tanısını desteklerken aktif inflamasyon,villöz atrofi ve glutensiz diyet yanıtı olan hastada CD gönderilen DQ2 pozitifsaptandı. Kan, dışkı ve intestinal biyopsi örneklerinde kronik ishal yapıcı enfeksiyöz etken saptanmadı.İshal sayısının arttığı dönemlerde hastadaki elektrolit düşüklükleri derinleşmekteydi. Oral magnezyum replasmanı sonrası düzeltilmiş kalsiyum 8,5 mg/dl,PTH 78 pg/ml olarak saptandı.Hastamıza intestinal malabsorbsiyon ve magnezyum eksikliğine bağlı hipoparatiroidi tanısı kondu.Sonuç: CVID’lı hastaların %20-60’ında intestinal belirti görülürken en sıksemptom kronik ishaldir. CVID’a bağlı enteropati daha sık görülse de eşlik edenCD varlığında klinik ve laboratuvar bulgularının benzerliği, çölyak antikorlarının oluşamaması nedeniyle ayırıcı tanı zor olabilmektedir. Kronik ishal yapannedenden bağımsız olarak intestinal malabsorbsiyon olan hastalarda elektroliteksiklikleri olabilmektedir. Hipomagnezemi PTH salgılanmasının bozulması vePTH’a periferik direnç gelişmesi mekanizmaları ile hipoparatiroidi yapmaktadır.Hastamızda hipokalsemi varken PTH’ın düşük olması ve magnezyum tedavisisonrası PTH ve kalsiyum düzeylerinin yükselmesi nedeniyle PTH salgılanmasının bozulmasına bağlı hipoparatiroidi düşünüldü. CVID hastalarının takibinde, özellikle kronik ishali olan hastalarda hipoparatiroidizm açısından dikkatliolunmalıdır.Anahtar kelimeler: CVID, hipomagnezemi, hipoparatiroidi</p
    corecore