27 research outputs found

    İstanbul’daki Kamu Hastanelerinde Görev Yapan Sağlık Çalışanlarının Genel Profili

    Get PDF
    Bu çalışma ile İstanbul Kamu Hastanelerinde görev yapan sağlık çalışanlarının sosyo-demografik özelliklerini, çalıştıkları kurumlara ulaşımda yaşadıkları güçlükleri, iş yerinde geçirdikleri zaman aralığını, iş yüklerini belirlemeyi amaçladık. İstanbul gibi sağlığın kalbi olan bir şehirde yaşayan/çalışan sağlık çalışanlarının genel profilini ve sorunlarını belirlemeye çalıştık. Kesitsel bir araştırma olarak planlanan bu çalışmada, İstanbul ili genelinde 50 ve üzeri yataklı hastanelerin sağlık çalışanları temel alınmıştır. Çalışmaya 1237 sağlık çalışanı katılmıştır. Bunlardan 755’i kadın, 482’si de erkektir. Çalışmada, sağlık çalışanlarının demografik özellikleri ve iş ortamını ve koşullarını belirlemeye yönelik ifadelere yer verilen anket formu uygulanmıştır. Kamu hastanelerinde çalışan 1237 sağlık personelinin %61’i kadın, %39’u erkek personeldir; %48,6’sı bekâr, %46,7’si evli ve %4,7’si ise dul/boşanmış olarak medeni durumunu belirtmiştir. Aynı zamanda sağlık personelinin %23,6’sı 10 yıl ve üzeri çalışma tecrübesine sahipken, %31,2’si 5-9 yıl arası, %45,2’si ise 5 yıl ve daha az çalışma tecrübesine sahiptir. Yaptığı mesleği kendisine uygun bulma oranı %46,8’dir. Literatürde, özellikle doktor ve hemşirelerin yaptıkları işten memnun olmadıkları ve bu meslek gruplarında mesleği bırakmayı düşünenlerin oranlarının yüksek olduğudur. Sağlık çalışanları, sigara ve sigaranın zararları konusunda hastalar tarafından rol modeli olarak benimsendikleri bir gerçektir. Bizim çalışmamızda sigara içme oranının yüksek olduğu (n=484, %39,1) görülmüştür ama sigarayı bırakmaya çalışan (n=130, %10,5) bir grupta vardır. Literatürde sağlık çalışanlarının sosyo-demografik özellikleri ile ilgili ve çalışma ortamlarına yönelik birçok çalışma bulunmaktadır. Yaşanan fiziksel sorunlar stres, baş ağrısı, gerginlik, gastrit, ülser, uyku düzensizliği olarak özetlenirken, çalışma ortamından kaynaklanan sorunlar olarak iş yükünün fazla olması, çalışma arkadaşlarıyla ve üstlerle yaşadıkları problemler, çalışma ortamındaki günlük iş yükünün yoğun ve fazla olması, kuruma ulaşımda yaşadıkları güçlükler sıralanmaktadır.Bu sonuçlar araştırmamızda elde ettiğimiz bulgularla uyumludur

    SAĞLIK ÇALIŞANLARINDA LİDERLİK TARZLARI-İŞ TATMİNİ-ÖRGÜTSEL BAĞLILIK MODELİ

    Get PDF
    Bu araştırmanın amacı; işe ve örgüte yönelik en önemli olumlu tutumlardan iş tatmini ve örgütsel bağlılık üzerinde farklı liderlik tarzlarından hangilerinin nasıl bir etkiye sahip olduklarını ortaya koymaktır. Bu amaçla gerçekleştirilen saha araştırmasında örneklem olarak, sektörün ve çalışan niceliğinin önemli düzeylere ulaşmasından ötürü sağlık çalışanları tercih edilmiştir. İstanbul’da bulunan özel ve devlet hastanelerinde çalışan 1785 sağlık çalışanı üzerinde, anket yöntemi ile yapılan araştırmanın analizleri yapısal eşitlik modellemesi aracılığıyla gerçekleştirilmiştir. Analiz sonuçları; sırasıyla araçsal ve etkileşimci liderliğin, iş tatmini ve örgütsel bağlılık üzerinde istatistiksel açıdan anlamlı ve olumlu bir etkisinin olduğunu göstermektedir. Dönüşümcü liderliğin, işe ve örgüte yönelik bu olumlu tutumlar üzerinde anlamlı bir etkisi bulunmamaktadır. İş tatminin de örgütsel bağlılık üzerindeki etkisi, duygusal bağlılık önde olmak üzere oldukça yüksektir

    Tıbbi terminoloji

    No full text

    Knowledge, practice and emotional status related to COVID-19 pandemic among radiology technicians working at pandemic hospitals

    No full text
    Purpose: This study aimed to evaluate knowledge, attitude, practice and emotional and psychological concerns related to COVID-19 pandemic among radiology technicians working at pandemic hospitals across Turkey Methods: A total of 228 radiology technicians working at pandemic hospitals across Turkey were included on a voluntary basis in this questionnaire-based online survey The questionnaire form elicited items on socio-demographic and occupational characteristics and personal opinions and experience on COVID-19 outbreak and related protective strategies, along with survey scales including Knowledge on COVID-19 Outbreak Scale (KCS), Knowledge on Protective Strategies for COVID-19 Scale (KPSCS), General Preventive Practices for COVID-19 Scale (GPPCS), Emotional State Scale (ESS) and Fear of COVID-19 Scale (FCS). Results: Males had lower ESS (p = 0.004) scores and higher FCS (p = 0.026) scores than females. Having a COVID-19 training (63.4 %) was associated with higher KCS (p = 0.006) and PSCS (p < 0.001) scores, while higher KCS was also related with higher PSCS (p < 0.001) and GPPCS (p < 0.0001) and lower ESS (p = 0.004) scores. Those who had knowledge on the facility safety (56.6 %) and risk management (59.2 %) plans had higher scores on KCS, PSCS, GPPCS and FCS, while had lower scores on ESS (p < 0.05 for each). Conclusions: Our findings revealed association of female gender, co-morbid psychiatric disease, lack of training unawareness of safety and risk management plans, lack of experience in COVID-19 imaging and high workload with higher risk of poor emotional state and/or intense fear of the disease among radiology technicians during pandemic

    İstanbul’daki Kamu Hastanelerinde Görev Yapan Sağlık Çalışanlarının Genel Profili

    No full text
    Bu çalışma ile İstanbul Kamu Hastanelerinde görev yapan sağlık çalışanlarının sosyo-demografik özelliklerini, çalıştıkları kurumlara ulaşımda yaşadıkları güçlükleri, iş yerinde geçirdikleri zaman aralığını, iş yüklerini belirlemeyi amaçladık. İstanbul gibi sağlığın kalbi olan bir şehirde yaşayan/çalışan sağlık çalışanlarının genel profilini ve sorunlarını belirlemeye çalıştık.       Kesitsel bir araştırma olarak planlanan bu çalışmada, İstanbul ili genelinde 50 ve üzeri yataklı hastanelerin sağlık çalışanları temel alınmıştır. Çalışmaya 1237 sağlık çalışanı katılmıştır. Bunlardan 755’i kadın, 482’si de erkektir. Çalışmada, sağlık çalışanlarının demografik özellikleri ve iş ortamını ve koşullarını belirlemeye yönelik ifadelere yer verilen anket formu uygulanmıştır.       Kamu hastanelerinde çalışan 1237 sağlık personelinin %61’i kadın, %39’u erkek personeldir; %48,6’sı bekâr, %46,7’si evli ve %4,7’si ise dul/boşanmış olarak medeni durumunu belirtmiştir. Aynı zamanda sağlık personelinin %23,6’sı 10 yıl ve üzeri çalışma tecrübesine sahipken, %31,2’si 5-9 yıl arası, %45,2’si ise 5 yıl ve daha az çalışma tecrübesine sahiptir.       Yaptığı mesleği kendisine uygun bulma oranı %46,8’dir. Literatürde, özellikle doktor ve hemşirelerin yaptıkları işten memnun olmadıkları ve bu meslek gruplarında mesleği bırakmayı düşünenlerin oranlarının yüksek olduğudur. Sağlık çalışanları, sigara ve sigaranın zararları konusunda hastalar tarafından rol modeli olarak benimsendikleri bir gerçektir. Bizim çalışmamızda sigara içme oranının yüksek olduğu (n=484, %39,1) görülmüştür ama sigarayı bırakmaya çalışan (n=130, %10,5) bir grupta vardır. Literatürde sağlık çalışanlarının sosyo-demografik özellikleri ile ilgili ve çalışma ortamlarına yönelik birçok çalışma bulunmaktadır. Yaşanan fiziksel sorunlar stres, baş ağrısı, gerginlik, gastrit, ülser, uyku düzensizliği olarak özetlenirken, çalışma ortamından kaynaklanan sorunlar olarak iş yükünün fazla olması, çalışma arkadaşlarıyla ve üstlerle yaşadıkları problemler, çalışma ortamındaki günlük iş yükünün yoğun ve fazla olması, kuruma ulaşımda yaşadıkları güçlükler sıralanmaktadır.       Bu sonuçlar araştırmamızda elde ettiğimiz bulgularla uyumludur

    Smoking of health students “State and Foundation University Example”

    No full text
    The purpose of the study is to take a look at the smoking habits of the undergraduate students studying in the health programs of state and private universities, and to determine their opinion about the smoking ban. The research is a descriptive type study. The survey was conducted in February 2017. The participation rate in the survey is 75.5%. A questionnaire consisting of 23 questions was applied to the students. In the questionnaire, students were asked about their socio-demographic characteristics, the age at which they started smoking, in which situations they resort to cigarette, their opinion about addiction and on the implementation of the law “Prevention and control of the harmful effects of tobacco products”

    Knowledge Status of X-Ray Department Managers of Istanbul Private Hospitals about Hospital Accreditation

    No full text
    JCI accreditation standards are an undertaking that provides continuity of improvement and development work that is guided by the development of patient care quality at the most appropriate level, the provision of a reliable patient care environment, and the reduction of the risks of patient and service providers. The purpose of our work is to determine the extent to which x-ray department managers from the Istanbul city’s private hospitals who are preparing for accreditation or have successfully completed the accreditation can apply the JCI accreditation standards, their knowledge level and their attitude about it. The study’s universe constitutes a total of 111 people serving as managers in the radiology departments of private hospitals operating in the province of Istanbul. A survey form was applied in the study. As a result, the education of the managers of the radiology services should be under the management of the persons with the expertise and experience

    Health-related quality of life among radiology technicians in Turkish hospitals: a cross sectional study

    No full text
    Background: Health related quality of life (HRQoL), despite its potential bi-directional interaction with occupational risks, has not been extensively addressed among radiology technicians. Objective: To evaluate HRQoL among radiology technicians in relation to sociodemographic and occupational factors. Methods: A total of 115 radiology technicians who were employed in three big hospitals located in Istanbul province were included on a voluntary basis in this cross sectional questionnaire-based study conducted between June 2019 and August 2019. The questionnaire form elicited items on socio-demographic characteristics, occupational characteristics and the 36-item Short-form Health Survey (SF-36), respectively. Results: Overall, 94.8% of technicians confirmed previous training on radiation protection and safety, while 92.2% noted distrust in their knowledge on radiation protection and patient dosage. In addition, 47.8% of technicians noted seldom use of radiation protection measures and 55.7% noted distrust in reliability of radiation exposure measurements. The multiple regression analysis revealed that older age, female gender, working at a university hospital and seldom use of protection significantly predicted poor HRQoL (p = 0.042 to 0.001), while working in interventional radiology and having trust in radiation exposure measurements predicted better HRQoL (p = 0.006 to 0.001) in terms of certain domains. Conclusion: In conclusion, our findings revealed lack of trust in current self-knowledge on radiation protection and safety by majority of radiology technicians and seldom use of radiation protection measures by half of them, despite previously trained on radiation protection and safety. Certain occupational factors and factors related to radiation protection and safety were also amongst the significant determinants of poor HRQoL. © 2021, The Author(s), under exclusive licence to Springer-Verlag GmbH Germany, part of Springer Nature
    corecore