149 research outputs found

    An introduction to causes and consequences of Cretaceous sea-level changes (IGCP 609)

    Get PDF
    The International Geoscience Programme Project IGCP 609 addressed correlation, causes and consequences of short-term sea-level fluctuations during the Cretaceous. Processes causing several ka to several Ma (third- to fourth-order) sea-level oscillations during the Cretaceous are so far poorly understood. IGCP 609 proved the existence of sea-level cycles during potential ice sheet-free greenhouse to hothouse climate phases. These sea-level fluctuations were most probably controlled by aquifer-eustasy that is altering land-water storage owing to groundwater aquifer charge and discharge. The project investigated Cretaceous sea-level cycles in detail in order to differentiate and quantify both short- and long-term records based on orbital cyclicity. High-resolution sea-level records were correlated to the geological timescale resulting in a hierarchy of sea-level cycles in the longer Milankovitch band, especially in the 100 ka, 405 ka, 1.2 Ma and 2.4 Ma range. The relation of sea-level highs and lows to palaeoclimate events, palaeoenvironments and biota was also investigated using multiproxy studies. For a hothouse Earth such as the mid-Cretaceous, humid-arid climate cycles controlling groundwater-related sea-level change were evidenced by stable isotope data, correlation to continental lake-level records and humid-arid weathering cycles

    Ankara civarı (Beypazarı-Çayırhan) miyosen yaşlı gölsel-karasal çökellerin devirsel sedimantoloji, sekans stratigrafisi, ve sedimanter jeokimya yöntemleri ile yüksek çözünürlükte incelenmesi

    Get PDF
    TÜBİTAK ÇAYDAG01.08.2009Bu projede Çayırhan, Davutoğlan, Beypazarı ve Ayaş civarları çalışılmış ve bu bölgelerin civarlarında yüzlek veren Çayırhan, Akpınar ve kısmen Kirmir Formasyonları içerisinde birbirini tamamlayan 7 değişik stratigrafik ölçülmüştür. Ölçülen detay stratigrafi kesitlerinde sedimantolojik, (mikrofasiyes ve sedimanter yapı analizi), jeokimyasal (ana ve iz elementler), XRD, duraylı izotop analizleri (δ13C ve δ18O) ve Sr izotop analizleri yapılmıştır. Ayrıca, devirsel stratigrafi, sekans stratigrafisi ve Fischer eğrisi uygulamaları da yapılmıştır. Elde edilen sonuçlar göl seviyesi değişimlerinin iklimsel etkili olduğunu ve küresel Miyosen iklim değişimleri ile paralellik gösterdiği tespit edilmiştir. Küçük ölçekli (Milankovitch devirleri) ve büyük ölçekli iklim değişikliklerinin varlığı sediman diziliminde farklı devirsellikler olarak gözlenmiş ve küçük ölçekli iklim değişikliklerinin havzayı denetleyen tektonik olaylardan etkilenmediklerini tespit edilmiştir. Yapılan sedimantolojik, devirsel stratigrafik, kil mineralojisi, palionolojik analizlere göre ölçülü istiflerin alt kısmında koyu renkli çamurtaşları, haki çamurtaşları, kireçtaşı ve jips ardalanmalarından oluşan devirler ıslak ve kuru iklim ardalanmalarını temsil etmektedir. Çayırhan istifin üst kısmında ise kırmızı ve yeşil çamurtaşlarının ve stramatolitik kireçtaşı/marn ile ardalanmalarının yine küçük ölçekte ıslak ve kuru iklim ardalanmalarını farklı litolojiler ile yansıttıkları tespit edilmiştir. Fakat büyük ölçekte bakıldığı zaman birbirini destekleyen tüm analiz bulguları sayesinde ve hatta duraylı izotop analizleri desteği ile de kesinleşen Üst Miyosen soğuk ve nemli iklimini ve takip eden Sıcak ve kurak iklim değişimlerini görmek mümkün olmaktadır. Havzayı denetleyen tektonik olayların iklim değişimine etkisi büyük ölçekte dolaylı olabileceği ortaya çıkmıştır. Havza kenarlarından yapılan gözlemlere göre havzadaki sediman gelimini kontrol eden yükselmiş ana kayaların farklılıkları yakın kısımlarda farklı tipte devirlerin oluşmasına sebep olmuştur. Buna rağmen küçük ölçekli iklim etkili devirsel çökellerin kayıtları tespit edilmiştir. Tektonik etkiler ile yükselen havzanın kapanması durumunda bile devirsellikler devam etmiştir.In this Project, Çayırhan, Davutoğlan, Beypazarı and Ayaş regions have been studied and 7 different stratigraphic sections have been measured within Çayırhan Formation, Akpınar Limestone and partially Kirmir Formation cropping out around these areas. Sedimentological (microfacies and sedimantary structures), geochemical (main and trace elements), XRD, stable isotpoe analysis (δ13C and δ18O) and Sr isotope analysis have been carried out along the measured stratigraphic sections. In addition to these, cyclostratigraphic, sequence stratigraphic and Fischer Plot analysis have been applied. It has been found that lake level fluctuations are climate controlled and paralel with Global Miocene climate changes. Small-scale (Milankovitch cycles) and large-scale climate changes have been recorded as different cyclic variations within sediments and it has been found that small-scale climate changes were not effected from tectonic events controlling the basin. Sedimentolocial, cyclostratigraphic, clay mineralocial, palynological analysis displayed that cycles composed of alternation of dark mudstones, dark grey-green coloured mudstones, limestones and gypsums represent wet and dry climate changes at the lower part of the measured section. At the upper part of the Çayırhan measured section, it has been determined that alternation of red and gren coloured mudstones, stromatolitic limestones/marls alro represents wet and dry climate changes with different lithologic expression. For the large-scale changes, it is possible to see cold and wet climate and followed by dry and hot climate changes of Late Miocene in this basin by the results of the all analysis supporting each other and even with the support of stable isotope analysis. It has been detected that large-scale climate changes could probably indirectly effected by tectonic events controlling the basin. In the basin margins, different basement rocks exposed controlling the sediment influx into the basin could caused formation of the different cycles. However, climate-induced small-scale cycles have been recorded without tectonic distruption even in the period of closing of the basin

    Dört bacaklı robotlar için önizlemeli kontrol ile sıfır moment noktası tabanlı yürüme yörüngesi sentezi

    Get PDF
    Bacakları üzerinde hareket eden robotların engel aşma konusunda önemli avantajları söz konusudur. Özellikle dört bacaklı robotların değişken arazi yapıları üzerinde birçok uygulamaları düşünülmektedir. Bu çalışmada, dört bacaklı bir robotun düz zemin üzerinde hızlı yol almasına yönelik tırıs türü ilerleme üzerinde durulmaktadır. Sıfır Moment Noktası (SMN) karalılık kriterine ve Doğrusal Ters Sarkaç Modeli’ne (DTSM) dayalı bir yürüme referansı sentez yöntemi sunulmaktadır. Tırıs ilerleme için bir SMN referans yörüngesi önerilmiş, bu yörüngeden, önizlemeli kontrol yaklaşımı ile Robot Ağırlık Merkezi (RAM) için bir referans yörünge elde edilmiştir. Oluşturulan ağırlık merkezi yörüngesi ters kinematik yöntemi ile bacak eklemlerinin konum referanslarının hesaplanmasında kullanılmıştır. Önerilen referans sentezi yöntemi, 16 serbestlik dereceli bir robot modeli ile üç boyutlu ve tam dinamikli bir simülasyon ortamında denenmiştir. Simülasyon sonuçları sunulan yaklaşımın başarılı olduğunu göstermektedir

    In vitro Antiradical, Antimicrobial and Antiproliferative Activities and Phytochemical Compositions of Endemic Alcea calvertii (Boiss) Boiss. Flowers

    Get PDF
    Alcea calvertii (Boiss) Boiss. is belonged to Malvaceae family, and it is a perennial herbaceous endemic plant. Alcea genus plants are grown as ornamental plants in the gardens. In the present study, the antiproliferative, antimicrobial, antiradical activities and phytochemical compositions of ethanol, water, methanol and acetone extracts of A. calvertii flowers were examined. A. calvertii flowers water, ethanol, methanol and acetone extracts are lower scavenged DPPH, ABTS and OH radicals than standard antioxidant trolox. A. calvertii flowers contain vitamins, sterols, flavonoids and phenolic acids, dominated by vanillic acid, gallic acid, catechin, δ-tocopherol, ergosterol and vitamin D. A. calvertii flowers water extract showed better antiproliferative activities than other extracts against to MCF-7 and HCT-116 cell lines. A. calvertii flowers methanol extract showed higher antiproliferative effect against to LNCaP cell lines

    Cretaceous pelagic red beds and black shales (Aptian-Santonian), NW Turkey: Global oceanic anoxic and oxic events

    No full text
    The study areas located near the towns of Goynok, Muclurnu and Nallihan in the central northwestern part of Turkey lie on the 'Sakarya Continent', which is one of the tectonic entities of the Cretaceous geology of Turkey. Measured stratigraphic sections comprise the Aptian pelagic carbonates and the overlying Albian-Coniacian turbiditic sequences, which are all capped by a Late Santonian red pelagic succession. Lower and Upper Aptian, Upper Albian and Cenomanian/Turonian marine black shales recognized in the sections are followed by Lower and Upper Aptian, Upper Albian and Turonian marine red beds. The black shales are generally silty, laminated, and include pyritized radiolarian and planktonic foraminifera. The red beds are composed of red-pink limestones, which are of packstone facies with abundant planktonic foraminifera, bivalve, echinoidea, iron infillings and coatings. They also include red silty maris with quartz, iron and glauconite minerals as well as bivalve fragments. Sedimentologic, sequence stratigraphic and cyclostratigraphic properties of black shales and red beds recorded along the measured stratigraphic sections have been determined and Fischer plot analysis has been applied for their correlation and coherency. Their sequence stratigraphic positions and cyclic nature indicate that black shales were generally deposited in the early transgressive system tracts. However, red beds represent the late transgressive/high-stand systems tracts. In some areas, the Upper Santonian red beds are observed in association with a drowning event and overlie a Type-3 sequence boundary. Their stratigraphic position and sedimentology are used to better understand the oceanic events and tectonic movements recorded in this basin. These black shales and red beds are recognized within coeval biostratigraphic intervals as in their global counterparts

    Sakarya Kıtası Üzerinde Kretase Yaşlı Filiş Evresi Öncesi Ve Sırasında Meydana Gelen Paleoşeanografik, Tektonik Ve Sedimantolojik Olayların Analizi: Havza İçi Ve Kenarı Karşılaştırmalar

    No full text
    Sakarya Kıtası üzerinde Gölpazarı, Yenipazar, Bilecik, İnegöl, Bursa, Gönen civarlarında mostra veren Alt Kretase Soğukçam Kireçtaşı, Üst Jura – Alt Kretase Yosunluk Bayırı Formasyonu, Üst Jura – Alt Kretase Bilecik Grubu ve bunları üzerliyen Alt – Üst Kretase Yenipazar Formasyonu'nun (Yer yer Üzümlü ve Değirmenözü üyeleri) yanal ve dikey dokanak ve çökelim ilişkileri incelenecek ve bu ilişkilerin sedimantolojik, mikropaleontolojik ve yapısal özellikleri ortaya konulacaktır. Arazi çalışmaları, sedimantolojik ve mikropaleontolojik analizler ile çalışılacak bu ilişkiler Sakarya kıtası üzerinde kırıntılı filiş fasiyeslerinin karbonatları takiben tam olarak ne zaman başladığına, tektonik ve paleookyanusal olayların oluşumuna ve havza gelişimine ışık tutacaktır. Havza kenarı ve ortasına ait istiflerin okyanusal, iklimsel ve tektonik olayları nasıl kaydettikleri ve eş zamanlı kayıtların korelasyonu yapılacaktır. Bu kayıtların dünya üzerinde kayıtlanmış küresel okyanusal ve iklimsel olaylar ile karşılaştırması yapılıp lokal veya bölgesel tektonik etkilerin farklılığı ortaya konulacaktır. Sakarya kıtası üzerindeki Kretase yaşlı havza gelişimini, paleoşeanografik ve tektonik olayların ilişkisini ortaya koyacaktır. Bu olayların küresel okyanusal ve tektonik olaylar ile olan ilişkilerinin ortaya konulması da bu çalışmayı evrensel boyuta taşıyıp önceki çalışmaların üstüne yeni bilgi ekliyecektir. Havzanın en batı kesiminde ve sığ kısımlarında olayların ne şekilde kayıtlandığı ve havzasal anoksik olayların sığ kesimlerdeki eşleniklerinin ne şekilde oluştuğu ve bunları denetleyen paleotopoğrafyanın ne şekilde etken olduğu ortaya konulmamıştır, dolayısı ile bu projede çalışılması planlanmaktadır. Ayrıca, proje yürütücüsü uluslararası “IGCP 555 projesinde milli temsilci olarak yer almaktadır. Dolayısı ile bu proje ile ortaya konulması planlanan paleoşeanografik, tektonik ve paleoklimatik olayların kayıtları aynı zamanda uluslararası platformlarda evrensel boyutlardaki yeri açısından uluslar arası sorumluluk taşıyacaktır

    Küresel Valanjiniyen Okyanusal Anoksik Olayının Pelajik Ve Sığ Platform Karbonatlarındaki Kayıtlarının Karşılaştırılması: Sakarya Kıtası Ve Orta Toroslar (kb Ve Gb Türkiye)

    No full text
    Dünyada paleoşeanografik olaylar üzerine yapılan çalışmalar içerisinde Valanjiniyen Anoksik Olayı Kretase okyanuslarının kaydettiği ilk okyanusal anoksik olaydır (Coccioni, vd., 2006). Takip eden anoksik olaylar içinde Apsiyen ve Senomaniyen/Turoniyen anoksik olayları Türkiye'de de çalışılmıştır (Yılmaz ve diğ., 2010; Yılmaz, 2008, Yılmaz ve diğ., 2004; Yursever ve diğ., 2003). Fakat Valanjiniyen Anoksik Olayı Türkiye'de ilk defa çalışılacaktır. Bu projede Valanjiniyen Anoksik Olayı'nın pelajik istiflerin içerisinde detaylı incelenmesi aynı zamanda eşlenik platform karbonatları içerisinde de sürdürülecektir. Eşlenik platform karbonatları ve pelajiklerin Sakarya Kıtası üzerinde daha önce çalışılıp biyostratigrafisi çok iyi kurulmuş olan Mudurnu-Goynük havzasında ve Orta Toroslarda Beyşehir, Seydişehir bölgelerinde Geyikdağı Otokton-Yarı Otokton birliği içinde çalışılması planlanmaktadır. Yosunlukbayırı Formasyonu'nun aynı yaşlı Bilecik Kireçtaşı'nın platform karbonatları ile yanal dikey ilişkili olması proje amacı açısından avantaj oluştumaktadır. Yosunlukbayırı içerisinde Valanjiniyen siyah şeyleri kaydedildi (Yılmaz, 2008), bu tespit projenin amacına ulaşmasında önemli bir adım oluşturmaktadır. Seydişehir- Beyşehir civarlarında yüzlek veren Geyikdağı Birliğine ait gelgit civarı fasiyeslere sahip sığ platform kireçtaşları Geç Jura (Oxfordiyen)– Geç Kretase (Senomaniyen) arasında kesintisiz ve tamamen karbonatlardan oluşan istf sunmaktadır (Yılmaz ve Altıner, 2001; Yılmaz ve diğ., 2004; Yılmaz ve Altıner, 2007). Gerek Toroslar ve gerekse Sakarya üzerinde Valanjiniyen istfilerinin detay biyostratigrafisinin (Altıner ve diğ., 1991, Altıner ve Özkan, 1991, Altıner-Özkan, S., 1996, 1999; Altıner ve diğ., 1999) çalışılması yapılmıştır. Dolayısı ile projede Valanjiniyen istfilerinin tespiti açısından avantaj sağlıyacaktır. Bu proje Türkiye'de Kretase paleoşeanografisi konusunda bilimsel bulguların sürdürülmesini sağlayacak ve uluslararası boyuta taşımaya destek verecektir
    corecore