5 research outputs found
Association of national institues of healt stroke scales scores, acute diffusion magneic resonance imaging stroke volume, arterial occlusion and affected hemispher
İstanbul Bilim Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Nöroloji Anabilim DalıGiriş: Ulusal İnme Sağlık Ölçeği Skalası (NIHSS) akut iskemik inmenin şiddetini belirlemede kullanılır. Ancak dil fonksiyonu gibi sol hemisfer fonksiyonlarının, ihmal gibi sağ hemisfer fonksiyonlarına göre daha yüksek NIHSS skoru teşkil ettiği bilinmektedir. Bu durum sağ hemisfer inmeli düşük NIHSS skorlu hastaların tedaviden dışlanmasına sebep olabilir. Yüksek NIHSS skoru genellikle intrakranyal arter okluzyonu ile ilişkilidir, ancak tutulan hemisferin (Sağ ya da sol hemisfer inmesi) damar okluzyonunu ön gördüren NIHSS skoruna etkisi bilinmemektedir. Çalışmamızda inmenin ilk 12 saatinde başvuran hastaların NIHSS skoru ve arteriyel okluzyon varlığı değerlendirildi. Bu çalışmanın amacı akut intrakranyal MR anjiografi ile belirlenen damar okluzyonunun, NIHSS skoru ile ilişkisinin sağ ve sol taraflı inmeli hastalar arasında farklı olup olmadığının araştırmaktır. Çalışmanın diğer bir amacı NIHSS skoru ile DWI lezyon hacmi arasındaki ilişkinin sağ ve sol taraflı inmesi olan hastalarda farklı olduğunu teyit etmektir.
Materyal ve metod: Bu çalışma, 2006-2009 yılları arasında Florence Nigtingale İnme Merkezi’ne inme başlangıcından 12 saat içinde başvuran ve DWI MR ve İntrakranyal MR anjiografi yapılmış olan 139 hastanın verilerinden retrospektif olarak yapıldı. NIHSS skoru görüntülemenin hemen öncesinde bir Nöroloji hekimi tarafından kaydedildi. MR lezyonlarının volümetrik analizi ve İntrakranyal MR anjiografi incelemeleri hastaların klinik verilerinden habersiz bir Nörolog ve Nöroradyolog tarafından yapıldı.
Bulgular: Mean (± SD) NIHSS skoru 9,7 ± 6,7 idi. ROC Eğrisi ile arter tıkanıklığını ön gördüren NIHSS Cut-Off değeri sağ ve sol taraflı inme arasında hastalarda benzerdi. Sol taraf inmeli hastalarda damar okluzyonunu ön gördüren Cut-off noktası 8 (duyarlılık % 83, özgüllük % 84) idi. Sağ taraf inmeli hastalarda damar okluzyonunu ön gördüren Cut-off noktası 9 (Duyarlılık % 72, özgüllük % 72) idi .Akut NIHSS skoru ve akut DWI lezyon hacimleri (r = 0.44 sağ, r = 0.68 sol) arasında anlamlı bir ilişki bulunmuştur. NIHSS skorları 0 ile 5 arasında olan hastalar için, sağ serebral lezyonların DWI hacmi, sol taraf inmeli hastalara (P = 0.002 hacmi,mean DWI hacmi solda 2,8 cm3, sağda 13,2 cm3 idi) göre daha fazlaydı.
Sonuç: Sağ taraflı inme geçiren hastalarda önemli DWI lezyon hacmi rağmen düşük NIHSS puanı olabilir. Arter tıkanıklığını ön gördürmede NIHSS skorunun Cut-Off değeri sağ ve sol taraflı (Sağ 9, Sol 8) inme arasında hastalarda benzerdi. Tüm grup göz önüne alındığında arteriyel okluzyonu ön gördüren NIHSS skoru 8 düzeyinde saptandı.Background and Purpose: The NIH Stroke Scale (NIHSS) is used to assess acute ischemic stroke severity and outcome, however, it can award more points for tests of presumed left-hemisphere function, such as language, than for tests of right-hemisphere function, such as neglect. This difference may be important if a low NIHSS score is used to exclude patients with right-hemisphere stroke from clinical trials or established treatments. High NIHSS scores are usually associated with arterial occlusion but it is unknown what the effect of side of stroke lesion to clinical evaluation in this association is. We tested the NIHSS scores as an instrument to determine arterial occlusion within 12 hours of stroke onset. The aim of this study was to investigate whether the relationship between acute NIHSS score and arteral occlusion as determined by acute MR angiography differs between right- and left-sided stroke and the other aim was to confirm the relationship between acute NIHSS score and acute stroke volume as determined by acute diffusion -weighted MRI differs between right- and left-sided stroke.
Methods: This was a retrospective study of 139 patients with acute stroke seen at Florence Nightingale Stroke Center who underwent an MRI (DWI, PWI and MRA) examination and NIHSS within 12 hours of stroke onset. NIHSS score was recorded prospectively by the admitting stroke fellow at the time of acute presentation, immediately preceding imaging. Computerized volumetric analysis of the MRI lesions, intracranial MR anjiography evaluation was performed by investigators blinded to clinical data.
Results: Mean (±SD) NIHSS score was 9,7 ± 6,7 Receiver operating characteristic curves showed that the validity of NIHSS in predicting arterial occlusion was smilar in patients between left and right-sided stroke. The best cut-off point in patients evaluated with left-sided stroke was an NIHSS of 8 (83 % sensitivity, specificity 84 %), while in patients evaluated after with right-sided stroke best cut-off point was 9 (sensitivity 72 %, specificity 72 %). There were significant correlations between the acute NIHSS scores and acute DWI lesion volumes (r=0.44 right, r=0.68 left). For patients with NIHSS scores of 0 to 5, the DWI volume of right cerebral lesions was greater than that of left-sided lesions (mean volume, 2,8 versus 13,2 cm3; P=0.002).
Conclusions: Patients with right-sided stroke may have a low NIHSS score despite substantial DWI lesion volume. And the validity of NIHSS in predicting arterial occlusion was smilar in patients between left and right-sided (Right 9 , Left 8) stroke. An NIHSS score of 8 seems to represent the cut-off for discriminating between patients with arterial occlusion and patients without
Akut iskemik inmede damar okluzyonu, NIHSS skoru (National Institues of Healt Stroke Scale Scores) ile tutulan hemisfer arasındaki ilişki
İstanbul Bilim Üniversitesi, Tıp Fakültesi.Introductıon: The NIH Stroke Scale (NIHSS) is used to assess acute ischemic stroke severity and outcome, however, it can award more points for tests of presumed left-hemisphere function, such as language, than for tests of right-hemisphere function, such as neglect. This difference may be important if a low NIHSS score is used to exclude patients with right-hemisphere stroke from clinical trials or established treatments. High NIHSS scores are usually associated with arterial occlusion but it is unknown what the effect of side of stroke lesion to clinical evaluation in this association is. We tested the NIHSS scores as an instrument to determine arterial occlusion within 12 hours of stroke onset. The aim of this study was to investigate whether the relationship between acute NIHSS score and arteral occlusion as determined by acute MR angiography differs between right- and left-sided stroke.
Methods: This was a retrospective study of 139 patients with acute stroke seen at Florence Nightingale Stroke Center who underwent an MRI examination and NIHSS within 12 hours of stroke onset. NIHSS score was recorded prospectively by the admitting stroke fellow at the time of acute presentation, immediately preceding imaging. Computerized volumetric analysis of the MRI lesions, intracranial MR anjiography evaluation was performed by investigators blinded to clinical data.
Results: Mean (±SD) NIHSS score was 9,7 ± 6,7 Receiver operating characteristic curves showed that the validity of NIHSS in predicting arterial occlusion was smilar in patients between left and right-sided stroke. The best cut-off point in patients evaluated with left-sided stroke was an NIHSS of 8 (83 % sensitivity, specificity 84 %), while in patients evaluated after with right-sided stroke best cut-off point was 9 (sensitivity 72 %, specificity 72 %).Giriş Ve Amaç: Amaç: Ulusal İnme Sağlık Ölçeği Skalası (NIHSS) akut iskemik inmenin şiddetini belirlemede kullanılır. Ancak dil fonksiyonu gibi sol hemisfer fonksiyonlarının, ihmal gibi sağ hemisfer fonksiyonlarına göre daha yüksek NIHSS skoru teşkil ettiği bilinmektedir. Bu durum sağ hemisfer inmeli düşük NIHSS skorlu hastaların tedaviden dışlanmasına sebep olabilir. Yüksek NIHSS skoru genellikle intrakranyal arter okluzyonu ile ilişkilidir, ancak tutulan hemisferin (Sağ ya da sol hemisfer inmesi) damar okluzyonunu ön gördüren NIHSS skoruna etkisi bilinmemektedir. Çalışmamızda inmenin ilk 12 saatinde başvuran hastaların NIHSS skoru ve arteriyel okluzyon varlığı değerlendirildi. Bu çalışmanın amacı akut intrakranyal MR anjiografi ile belirlenen damar okluzyonunun, NIHSS skoru ile ilişkisinin sağ ve sol taraflı inmeli hastalar arasında farklı olup olmadığının araştırmaktır.
Yöntem ve Gereçler: Yöntemler: Bu çalışma, 2006-2009 yılları arasında Florence Nigtingale İnme Merkezi’ne inme başlangıcından 12 saat içinde başvuran ve DWI MR ve İntrakranyal MR anjiografi yapılmış olan 139 hastanın verilerinden retrospektif olarak yapıldı. NIHSS skoru görüntülemenin hemen öncesinde bir Nöroloji hekimi tarafından kaydedildi. İntrakranyal MR anjiografi incelemeleri hastaların klinik verilerinden habersiz bir Nörolog ve Nöroradyolog tarafından yapıldı.
Bulgular: Mean (± SD) NIHSS skoru 9,7 ± 6,7 idi. ROC Eğrisi ile arter tıkanıklığını ön gördüren NIHSS Cut-Off değeri sağ ve sol taraflı inme arasında hastalarda benzerdi. Sol taraf inmeli hastalarda damar okluzyonunu ön gördüren Cut-off noktası 8 (duyarlılık % 83, özgüllük % 84) idi. Sağ taraf inmeli hastalarda damar okluzyonunu ön gördüren Cutoff noktası 9 (Duyarlılık % 72, özgüllük % 72) idi
Evaluation of the relationship between computed tomography angiography collateral scores and clinical outcome
Background The relationship between collateral circulation and prognosis after endovascular treatment in anterior circulation strokes has been reported in many studies
İNME KLİNİK PRATİĞİNDE NOAK KULLANIMI:TÜRK BEYİN DAMAR HASTALIKLARI DERNEĞİ UZMAN GÖRÜŞÜ
Non-vitamin K oral antikoagülanların (NOAK) atrial fibrilasyonda inmenin önlenmesi amacıyla on yılı aşan bir süredirbaşarı ile kullanıldığı açıktır. Varfarine göre belirgin derecede az kanamaya yol açmaları ve inmeyi de eşit veya daha fazlaoranda önleyebilmeleri yanı sıra kolay kullanım özellikleri primer proflakside atrial fibrilasyona bağlı inmeyi azaltmakonusunda öne çıkmaktadır. Bunlar aynı zamanda genel inme prevalansının azalması anlamına gelmektedir. Yani AFnedenli inmenin engellenmesi toplum sağlığı için çağdaş bir gereklilik olarak algılanmalıdır. İnme klinik pratiğindekardiyoloji uzmanları ile birlikte bu bağlamda çaba sarf eden nöroloji uzmanları için Türk Beyin Damar HastalıklarıDerneği bu uzman görüşünü hazırladı. Görüşler NOAK grubu ilaçların kullanımında sıkça karşılaşılan sorunlar ve buproblemler için güncel çözüm önerilerini içermektedir.It is clear that nonvitamin K oral anticoagulants (NOACs) have been used successfully for more than ten years to preventstroke in atrial fibrillation. In addition to the fact that they cause significantly less bleeding compared to warfarin and canprevent stroke equally or more, their easy-to-use features stand out in reducing stroke due to atrial fibrillation in primaryprophylaxis. These also mean a decrease in the overall prevalence of stroke. For sure, prevention of AF-induced strokeshould be perceived as a contemporary requirement for public health. Turkish Society of Cerebrovascular Diseases hasprepared this expert opinion for neurologists who strive for this purpose together with cardiologists in the clinicalpractice of stroke. The article contains frequently encountered problems in the use of NOACs and current solutions forthese problems