3 research outputs found

    BİRİNCİ BASAMAK HEKİMLERİNİN SÜREKLİ MESLEKİ GELİŞİMİ İÇİN BİR MODEL ARAŞTIRMASI: ÇOCUK VE ERGEN RUH SAĞLIĞI BİLGİ VE BECERİ EĞİTİMİ

    No full text
    Objective: This study aims to assess the effectiveness of the training model, designed for primary care physicians on child and adolescent development, preventive mental health and. early diagnosis of mental health problems in children and adolescents. Variables regarding personal and training processes, which might have an impact on the effectiveness of the course, were also addressed. Final aim is to contribute to the development of effective continuous medical education models that suit the demands of Turkey. Method: The study is designed to be a prospective case-control: The 69 primary care physicians working at İzmir municipality constituted the education group whereas 60 physicians working at a similar setting were assigned as a control group. Participants were asked to fill in the socio-demographic data sheet and two questionnaires on 'Expectations ;amp; Motivation' and 'Vocational Satisfaction' and were asked to take a pretest to assess the level of their theoretical knowledge. The education group attended the course which lasted 16 weeks, each composed of a didactic presentations and interactive training sessions each lasted one hour. At the end of the course, both groups were asked to answer the same questionnaires and took the ‘post-test’ to assess their current knowledge on the topics of the course. Results: The level of knowledge on child and adolescent psychiatry as well as the willingness to attend to further trainings for physicians in the education group displayed a significant increase compared to the control group. There was a direct correlation between the post-test and job satisfaction scores. Occupational satisfaction scores did not show any difference between the groups. The physicians' expectation that the training course would contribute to their own family relations, was not met (p=0.001) and significant number of them expressed that the time and effort they allocated to the course was not worth and their clinical practices were not improved (p=0.010 and p=0.950, respectively). Discussion: Considering strengths and weaknesses of the present education model it is suggested that it could contribute in designing further research which could address effective education models meeting the demands and fulfilling the conditions of Turkey who has not yet established necessary standards for continuous medical education.Amaç: Birinci basamak hekimlerinin çocukluk ve ergenlik dönemi normal gelişim özellikleri, koruyucu ruh sağlığı, erken tanı alanlarında yeterliliklerinin sürdürülmesi ve geliştirilmesi amacıyla uygulanan eğitimin etkinliğinin belirlenmesi, bireysel ve eğitim sürecine ait değişkenlerin araştırılması, etkin sürekli mesleki eğitim modellerinin oluşmasına katkıda bulunulması amaçlanmıştır. Yöntem: İleriye dönük olgu kontrol desenindeki araştırmada İzmir ili merkezinde görevli 69 hekim eğitim, 60 hekim ise kontrol grubunu oluşturmuştur. Katılımcılardan sosyodemografik veri formunu, Beklenti ve Motivasyon Anketi’ni, Mesleksel Doyum Anketi’ni işaretlemeleri istenmiş, kuramsal bilgi düzeylerini değerlendiren ön test uygulanmıştır. Eğitim grubunun 16 hafta boyunca toplam 2 saat süren, 2 oturumdan oluşan didaktik ve interaktif yöntemlerinin kullanıldığı eğitim sürecini tamamlamasının ardından, her iki grup başlangıçtaki anketleri tekrar işaretlemiş, bilgi düzeyleri son test ile değerlendirilmiştir. Sonuçlar: Eğitime katılan hekimlerin bilgi düzeyleri ve daha ileri eğitim alma istekleri kontrol grubuna göre anlamlı düzeyde artmıştır. Grupların son test puanlarının mesleksel doyumları ile anlamlı düzeyde korele olduğu görülmüştür. Eğitimin başında hekimler eğitimin kendi aile ilişkilerine katkıda bulunacağına dair yüksek beklenti bildirmişlerdir. Ancak eğitimin sonunda bu beklentilerinin ve eğitime ayırdıkları zaman ve emeğin karşılığını alacakları yönündeki beklentilerinin anlamlı oranda karşılanmadığını, mesleksel doyumlarında değişiklik olmadığını, klinik uygulamalarının etkilenmediğini bildirmişlerdir. Tartışma: Uygulanan modelin katkı ve kısıtlılıkları göz önüne alınarak planlanabilecek diğer eğitim uygulamalarına ait araştırmaların, tıp doktorları için sürekli mesleki gelişim standartları henüz mevcut olmayan ülkemizde, koşul ve gereksinimlerine uygun eğitim modellerinin oluşmasına katkıda bulunabileceği düşünülmektedir
    corecore