Kıyı mühendisliği uygulamalarında öncelikli olarak dalgaların derin denizden yakın kıyıya doğru ilerlemesi çalışılmakta; yapılacak uygulamada kullanılacak ana tasarım parametrelerini bu çalışmalar sonucu elde edilen yakın kıyı tasarım dalga özellikleri ile gelgit, mevsimsel değişiklikler, küresel ısınmaya bağlı su seviyesi değişiklikleri, rüzgar ve dalga kabarması, barometrik etkiler ve Coriolis kuvveti dikkate alarak belirlenen tasarım su seviyesi oluşturmaktadır. Tasarım dalga özellikleri ve tasarım su seviyesinin seçimi kıyı mühendisliği uygulamasına doğrudan etki etmekte ve yapılacak hatalı tasarımlar istenmeyen kıyı çizgisi değişikliği, kıyı yapısının ciddi zarar görmesi veya yıkılması gibi ciddi sonuçlar yaratabilmektedir. Fırtına kaynaklı tasarım dalgasının seçilebilmesi için ilk olarak uygulamanın yapılacağı bölgede rüzgar hızları, yönleri, fırtına süresi ve kabarma uzunluğu parametreleri kullanılarak dalga tahmini gerçekleştirilmektedir. Dalga tahmini için ülkemizde yaygın olarak meteoroloji istasyonlarından alınan saatlik rüzgar hızı ölçüm verileri kullanılmaktadır. Bununla birlikte, uluslararası kuruluşların uydu verilerinden elde ettikleri rüzgar hız ve yönleri de kullanılabilmektedir. Çeşitli kaynaklardan elde edilebilecek rüzgar verileri arasında önemli farklılıklar olabilmekte, bu farklılıklar dalga tahmininde belirgin değişikliklere yol açabilmektedir. Bu farklılıklar meteoroloji istasyonlarından elde edilen verilerde istasyonun konumu ve ölçüm cihazlarının kalibrasyonunu ile ilgili olabildiği gibi uluslararası kaynaklara ait verilerin koordinatları, deniz-kara geçişleri veya uydu verisinin kalitesinde yıllara bağlı değişimler ve uydu verisinden rüzgar verisi tahmin modellerinin farklılığı ile ilgili de olabilmektedir. Dolayısıyla, dalga tahmininde hangi rüzgar veri setinin tercih edileceği önemli bir parametredir. Bununla birlikte, uydu kaynaklı veri setlerinin bir kısmında zamansal çözünürlüklerde farklılıklar bulunmaktadır. Dalga tahmin modellerinde çoğunlukla saatlik ortalama rüzgar verisi kullanıldığı için, daha uzun zamansal çözünürlüğe sahip rüzgar verilerinin çözünürlüğü çeşitli interpolasyon yöntemleri ile arttırılmakta, kullanılan interpolasyon teknikleri dalga tahmini sonuçlarında farklılıklar yaratabilmektedir. Öte yandan kullanılan dalga modeline, dalga modelinin kalibrasyonuna bağlı olarak da yapılan dalga tahmini çalışmalarında farklılıklar oluşmakta; dalga tahmin modellerinin çıktıları kullanılarak yapılan istatistik çalışmalarda seçilen olasılık dağılımları da uygulamanın ekonomik hayatına bağlı olarak, tasarım dalgasının belirlenmesinde etkili olabilmektedir. Özetle, kıyı mühendisliği uygulamalarının en önemli aşaması olan tasarım dalga özelliklerinin belirlenmesi birçok parametre ile ilgili belirsizliği içermekte, her bir adımda yapılan tercihler uygulamaya doğrudan etki etmektedir. Bu çalışmada kıyı mühendisliği uygulamalarında fırtına kaynaklı tasarım dalgasının seçimine odaklanılarak ilgili belirsizlikler, bu belirsizliklerin giderilmesi için verilen kararlar ve bu kararların beraberinde getirdiği risk Türkiye kıyılarında verilecek örnekler yardımıyla tartışılacaktır