Gelişmekte olan Türkiye ürettiği enerjiden daha fazlasını ithal eden ülkeler arasında bulunmaktadır. Türkiye
enerji ihtiyacının büyük bir kısmını dışarıdan sağlamasına rağmen, dünya enerji nakil hatlarının önemli
bir kısmına sahiptir. Bu durum Türkiye’yi enerji savaşlarının merkezinde önemli bir aktör kılmaktadır.
Günümüzde komşu ülkelerde yaşanan kaotik ortam ve Türkiye’nin terörle vermiş olduğu mücadele,
Türkiye’yi terör örgütlerinin hedefi haline getirmektedir. Bu durum Türkiye’den geçmekte olan enerji nakil
hatlarının güvenliği için büyük bir risk oluşturmaktadır. Özellikle terör örgütlerinin kırsal ve şehirlerde
başarısız olmaları, terör saldırıları açısından daha kolay hedef konumunda bulunan petrol ve doğalgaz nakil
hatlarını hedef almaktadırlar.
Terör örgütleri enerji nakil hatlarına yapmış oldukları saldırılarda, birinci olarak ses getirmek ikinci olarak
da Türkiye’nin enerji nakil hatları konusunda rekabet halinde oldukları ülkelere avantaj sağlamak için
gerçekleştirmektedirler. Böylece son yıllarda mevcut ve halen yapımı devam eden enerji nakil hatlarına
yüzlerce sabotaj ve saldırı gerçekleştirildiği bilinmektedir.
Genel olarak enerji güvenliği konusunda iki farklı yaklaşım bulunmaktadır. Bunlardan birincisi enerjiye,
ikincisi de güvenliğe ağırlık vermektedir. Enerji güvenliğinin enerji ağırlıklı tanımı enerji kaynaklarının
bulunabilirliği, erişilebilirliği ve kabul edilebilirliği hususlarını kapsamaktadır. Enerji güvenliğinin güvenlik
açısından tanımı ise enerji arama, geliştirme, üretim, iletim, çevrim, dağılım, pazarlama ve tüketim ağındaki
tesislerin her türlü saldırıya karşı fiziki olarak korunması anlamını içermektedir (Ediger, 2007).
Bu çalışmada; enerji güvenliğ kavramının özellikle güvenlik kısmı ele alınmıştır. Türkiye’nin enerji güvenlik
politikaları ve enerji güvenliğine yönelik fiziki saldırılar, petrol ve doğal gaz nakil hatlarının literatür
incelemesi yapılmıştır. Türkiye’nin sahip olduğu enerji nakil hatları ve bölgedeki jeopolitik konumu, analiz
yapabilmek adına ortaya konularak konu hakkında öneriler sunulmuştur.Although Turkey consumes a higher amount of energy than it manufactures, it targets to be a new energy
centre in its region. The key of being energy centre lies at the safe transit of the energy resources of other
countries. Turkey sets the best example in this regard. Turkey has a more important position than ever since
it is located at key location for the transit of gas and oil in the game of pipelines passing through other
destinations.
While Iran, Iraq and Azerbaijan supply only to Turkey, Turkey distributes oil and gas to far away countries.
The most important factor is security at this point. Pipelines in Turkey which cost millions of dollars are
subject to numerous illegal acts including terrorist actions and oil theft. In recent years, debates over the
emerging energy deficit throughout the world have given priority to this issue.
There is need for international cooperation with neighbouring countries and reforms in the current security
concept in our country in order to solve this security problem. A Turkey which has active and international
connections in the region will be highly useful in terms of the security of pipelines. At this point, energy lines
in Turkey and security of these lines are brought to agenda. This research focuses on the steps to be taken
with respect to security as well as solution suggestions by emphasizing the security of energy lines within the
framework of the studies included in the literature and relevant research