Uzaktan veya çevrimiçi eğitim, COVID-19 öncesi üniversitelerin çoğunda uygulanan
bir eğitim biçimi değildi. Ancak pandemi nedeniyle verilen kararlarla birlikte Mart 2020
itibariyle acil uzaktan eğitim dönemi başlamış ve derslerin çoğu çevrimiçi olarak devam
etmiştir. Orta Doğu Teknik Üniversitesi'nin (ODTÜ) halihazırda çalışan bir öğrenme yönetim
sistemine (ODTÜClass) sahip olması ve öğretim elemanlarının çoğunun (%82) sistemi en
azından öğrencilerine e-posta ve duyuru göndermek için kullanması nedeniyle geçiş
nispeten sorunsuz olmuştur. Ayrıca ODTÜClass kullanıcılarına rehberlik etmek ve sorularına
hızlı bir şekilde cevap vermek için bir destek ekibi halihazırda bulunuyordu. Böylece
uzaktan eğitim alt yapısı büyük ölçüde hazır durumdaydı. Bu bildiride, öğretim üyelerinin
COVID-19 döneminde yükseköğretimde uzaktan eğitime ilişkin deneyimlerini ve görüşlerini
araştırmayı amaçlayan çalışmanın sonuçları sunulacaktır. Bu araştırma, 2020-2021 Güz
dönemi tamamlandıktan sonra karma bir yaklaşım ile uygulanmıştır. Veri toplama aracı
olarak anket kullanmıştır. Elde edilen sonuçlar incelendi ve daha önce yapılan anketlerin
bulgularıyla da karşılaştırıldı. Gözlemlerden biri, pandemi sonrası uzaktan eğitime yönelik
tutum değişikliğidir.2018-2019 Bahar döneminde yapılan bir çalışmada, tamamen
çevrimiçi bir öğrenme ortamı hiçbir öğretim üyesi tarafından tercih edilmemişti. Ancak 1,5
dönem uzaktan eğitim sonrasında katılımcıların yüzde 7'si COVID-19 sonrası tamamen
çevrimiçi öğrenmeyi tercih edeceklerini belirtmiştir. Ayrıca, 2020-2021 Güz döneminde,
2019-2020 Bahar dönemine kıyasla daha yüksek memnuniyet düzeyleri ifade
edildi. Katılımcıların %42'si ve %79'u sırasıyla Güz ve Bahar yarıyıllarında uzaktan
eğitimden memnun olduklarını belirtmiştir. Ayrıca katılımcıların yarısına yakını derslerin
kalitesinin ve ders içeriklerinin yüz yüze eğitimde olduğu kadar iyi olduğunu
değerlendirmiştir. Ancak, katılımcıların yarısı öğrenci ödevlerinin ve öğrencilerle iletişimin
kalitesi ile sınav güvenliğinin daha kötü olduğunu belirtmiştir. Bu bulgular, öğretim üyeleri
tarafından bahsedilen avantaj ve dezavantajlarla da paralellik göstermektedir. Öğretim
üyeleri, uzaktan eğitimin öne çıkan avantajları olarak zaman ve mekân kısıtlamalarının
aşılmasını ve yüksek kaliteli öğrenme materyallerinin geliştirilmesine olanak sağlanmasını
işaret etmişlerdir. Diğer taraftan, öğrencilerle iletişim eksikliği, ölçme ve değerlendirme
etkinliklerinin adilliği konusundaki endişeler ve destek eksikliği, bahsedilen ortak
dezavantajlardır. Katılımcılar, 2020-2021 Güz yarıyılı başında (42%) pedagojik desteğe
ihtiyaç duyduklarını belirtseler de yarıyıl sonunda yarıdan fazlası (64%) desteğe gerek
duymadıklarını veya destek talep etmediklerini belirtmişlerdir. Bu bulgular, öğretim
üyelerinin deneyimlerinin görüşlerine uzaktan eğitim lehine çevirdiği ve eğitim yönteminin
değişmesi zorunluluk sebebiyle olsa bile çoğunlukla uzaktan eğitimden memnun
kaldıklarına işaret etmektedir. Ancak, memnuniyet düzeylerine rağmen yüz yüze eğitim en
çok tercih edilen eğitim şekli olmaya devam etmektedir. Ayrıca, öğretim üyelerinin temel
kaygıları teknolojik olmaktan çok pedagojik yönlerle ilgilidir. Akademik dürüstlük, anket
sonuçlarına göre ortaya çıkan en popüler konudur. Ayrıca, özellikle 2019-2020 Bahar
dönemi için öğrencilerin sağlığı ve iyi olma hali öğretim üyelerinin en önemli endişelerinden
biri olarak ortaya çıkmıştır