14 research outputs found

    Huzurevindeki geriatrik diyabetli bireylerde proprioseptif egzersizin denge ve duyusal fonksiyona etkisi: Randomize kontrollü çalışma

    Get PDF
    Objective: Diabetes is a chronic disease whose prevalence increases with age and causes severe damages in all systems of the body. The aim of our study was to assess the effects of proprioceptive exercises on balance and sensory function in the geriatric adults with Type 2 diabetes mellitus. Material and Methods: Forty individuals aged 65 and over with Type 2 diabetes mellitus were divided as a study group (n=20) and as a control group (n=20). All patients were evaluated at the baseline and after 8 weeks training. Balance was mea-sured using Berg Balance Scale and Nintendo Wii system. Balance and gait were evaluated by Tinetti Balance and Gait Test. Semmes-Wein-stein monofilament test was used for assessing tactile sensory, diapa-son for vibration and active matching test for joint position sense. Study group received 45 minutes long proprioceptive exercise training 3 times/week for 8 weeks and the control group only received diabetic patient education. Results: Study group demonstrated significant differences in Berg Balance Scale, Wii Fit balance age and Tinetti Balance and Gait Test scores (p<0.05). Vibration perception duration yielded a higher duration in the study group after treatment (p<0.05). Active matching movement and tactile sensory of the sole showed statistically improvement in the study group (p<0.05). Conclusion: Proprioceptive exercises recommended to individuals with geriatric diabetes can be a beneficial approach to increase balance ability to prevent falling and somatosensory loss.Amaç: Diyabet, prevalansı yaşla birlikte artan ve vücudun tüm sistemlerinde ciddi hasarlara neden olan kronik bir hastalıktır. Çalışmamızın amacı, Tip 2 diabetes mellituslu geriatrik erişkinlerde proprioseptif egzersizlerin denge ve duyusal fonksiyon üzerine etkilerini değerlendirmektir. Gereç ve Yöntemler: Tip 2 diabetes mellituslu 65 yaş ve üzeri 40 birey çalışma grubu (n=20) ve kontrol grubu (n=20) olarak ayrıldı. Tüm hastalar başlangıçta ve 8 haftalık eğitimden sonra değerlendirildi. Denge, Berg Denge Ölçeği ve Nintendo Wii sistemi kullanılarak ölçüldü. Denge ve yürüme, Tinetti Denge ve Yürüyüş Testi ile değerlendirildi. Dokunma duyusunu değerlendirmek için SemmesWeinstein monofilament testi, titreşim için diyapazon ve eklem pozisyon duyusu için aktif eşleştirme testi kullanıldı. Çalışma grubu 8 hafta boyunca haftada 3 kez 45 dk’lık proprioseptif egzersiz eğitimi aldı ve kontrol grubuna sadece diyabetik hasta eğitimi verildi. Bulgular: Çalışma grubu, Berg Denge Ölçeği, Wii Fit denge yaşı ve Tinetti Denge ve Yürüyüş Testi puanlarında anlamlı farklılıklar gösterdi (p<0,05). Titreşim algılama süresi, tedaviden sonra çalışma grubunda daha yüksek bir süre ile sonuçlandı (p<0,05). Aktif eşleştirme hareketi ve tabanın taktil duyusu, çalışma grubunda istatistiksel olarak gelişme gösterdi (p<0,05). Sonuç: Geriatrik diyabetli bireylere önerilen proprioseptif egzersizler, düşme ve somatosensoriyel kaybı önlemek için denge becerisini artırmada faydalı bir yaklaşım olabilir

    Investigation of the relationship between temporomandibular disorder and postural analysis

    Get PDF
    INTRODUCTION: Muscular and ligamentous structures connect the temporomandibular joint (TMJ) to the cervical region to form a functional unit. Changes in one of the two regions, either TMJ or cervical spine, may affect the other region due to changes in the muscle segment. Our aim is to evaluate and compare whether individuals with temporomandibular disorders differ from healthy individuals in the global postural alignment by objective evaluation method. METHODS: Group 1 (N=30) consist of mixed type temporomandibular disorder (TMD), Group 2 (N=30) consist of healthy temporomandibular joint, totally 60 individuals between the ages of 18-35 were included in this study. Posture Screen Mobile® (PSM) and New York Posture Scale (NYPS) were used for assessment of posture and Research Diagnostic Criteria for Temporomandibular Disorders (RDC/TMD) for diagnosis of TMD and healthy joints. DISCUSSION AND CONCLUSION: It may be beneficial to consider that some postural disorders can be caused by TMD or that TMD can lead to this posture. Being careful about postural alignment in these patients may be important in terms of multidisciplinary approach to TMD patients for proper treatment program and prevention of possible disorders.GİRİŞ ve AMAÇ: Kas ve ligamentöz yapılar temporomandibular eklemi (TME) servikal bölgeye bağlayarak fonksiyonel bir birimoluşturur. İki bölgeden birinde, TME veya servikal omurgada meydana gelen değişiklikler, kas segmentindeki değişiklikler nedeniyle diğer bölgeyi etkileyebilir. Amacımız, temporomandibular bozukluğu olan bireylerin global postural dizilimde sağlıklı bireylerden bir farklılık gösterip göstermediğini objektif değerlendirme methodu ile değerlendirip karşılaştırmaktır. YÖNTEM ve GEREÇLER: Grup 1 (N = 30) mixed tip temporomandibular bozukluktan (TMD), Grup 2 (N = 30) sağlıklı temporomandibular eklemden oluşmakta olup, 18-35 yaşları arasında toplam 60 kişi çalışmaya alındı. Postürü değerlendirmek için PostureScreen Mobile® (PSM) ve New York Postür Skalası (NYPS), sağlıklı eklem ve temporomandibular disfonksiyon tanısı için ise Temporomandibular BozukluklardaAraştırma Teşhis Kriterleri (RDC / TMD) kullanıldı. BULGULAR: Sagital düzlemde diz translasyonu Grup 1’de daha yüksekti (p <0,05). Diğer bölgelerde anlamlı postüral farklılıklar bulunmadı (p≥0,05). NYPS toplam skorları Grup 1’de anlamlı olarak düşüktü (p <0,05). TARTIŞMA ve SONUÇ: Bu postural bozuklukların TMD’den kaynaklanabileceğini veya TMD’nin bu duruşa yol açabileceğini düşünmek yararlı olabilir. Bu hastalarda postüral dizilim konusunda dikkatli olmak, uygun tedavi programı ve olası bozuklukların önlenmesi için TMD hastalarına multidisipliner yaklaşım açısından önemli olabilir

    Respiratory muscle strengths and its association with body composition and functional exercise capacity in non-obese young adults

    Get PDF
    Background. The assessment of cardiopulmonary problems, exercise capacity, and inspiratory and expiratory muscle strength all depend on body composition, which is a crucial factor in determining human health. Objectives. The present study aimed to examine the effect of body composition and functional exercise capacity on respiratory muscle strength in young healthy adults. Material and methods. In the prospective study, sixty individuals aged between 18-25 years of age who were non-obese were evaluated in terms of body composition by body mass index, respiratory muscle strength by mouth pressure threshold and functional exercise capacities by six minute walking test and sit to stand test. Also, sociodemographic characteristics such as age, gender, education level, height and weight of the participants were recorded. Results. The relationship between body density (BD) parameters and inspiratory muscle strength was found to be moderate (r = 0.394, p 0.05). Conclusions. Present study showed a significant correlation between body density and inspiratory and expiratory respiratory muscle strength. However, no correlation was found between body composition and functional exercise capacity and respiratory muscle strength. Body density increment will affect respiratory muscle strength negatively

    Migrenli hastalarda fiziksel aktivite seviyesinin ağrı, fonksiyonellik ve yaşam kalitesine etkisi

    Get PDF
    OBJECTIVES: This study aimed to determine the physical activity (PA) level of individuals with migraine and examine its effects on pain intensity (PI), disability, and quality of life (QoL). METHODS: Individuals diagnosed with migraine between the ages of 18 and 55 were included in the study. PA levels are assessed by the International PA Questionnaire Short Form (IPAQ-SF), PI with the McGill Melzack Pain Questionnaire, disability with the Migraine Disability Assessment Scale (MIDAS), and QoL with the World Health Organization QoL Scale Short Form (WHOQOL-BREF). RESULTS: A total of 88 individuals, with a mean age of 34.11±10.51 years, were included in the study; 53.41% were low active (LA), 30.68% were moderate active (MA), and 15.91% were high active (HA). The physical health of LAs (p=0.047) was lower than that of MAs. General (p<0.001), physical (p[removed].Amaç: Bu çalışmada, migrenli bireylerin fiziksel aktivite düzeylerinin belirlenmesi ve ağrı şiddeti, engellilik seviyesi ve yaşam kalitesi üzerindeki etkilerinin incelenmesi amaçlandı. Gereç ve Yöntem: Çalışmaya 18-55 yaş arası migren tanısı almış bireyler dahil edildi. Uluslararası Fiziksel Aktivite Anketi Kısa Formu (IPAQ-SF), McGill Melzack Ağrı Anketi ile ağrı şiddeti, Migren Özürlülük Değerlendirme Ölçeği (MIDAS) ile engellilik ve Dünya Sağlık Örgütü Yaşam Kalitesi Skalası Kısa Formu (WHOQOL-BREF) ile yaşam kalitesi değerlendirildi. Bulgular: Çalışmaya yaş ortalaması 34,11±10,51 yıl olan toplam 88 kişi dahil edildi; %53,41’i düşük aktif, %30,68’i orta aktif, %15,91’i yüksek aktifti. Düşük aktiflerin fiziksel sağlığı (p=0,047) orta aktiflerden daha düşüktü. Genel (p<0,001), fiziksel (p<0,001), psikolojik (p=0,003) sağlık puanları yüksek aktiflerden daha düşüktü. Düşük aktifler yüksek aktiflerden daha yüksek engelliliğe (p=0,042) ve ağrı şiddetine (p=0,001) sahipti. Fiziksel aktivite ile ağrı şiddeti (p=0,001) ve engellilik (p=0,005) arasında zayıf negatif korelasyon, fiziksel aktivite düzeyleri ile sosyal (p=0,007) ve çevresel (p=0,013) sağlık puanları arasında zayıf pozitif korelasyon ve fiziksel (p=0,000), genel (p=0,000) ve psikolojik (p=0,000) puanlarıyla orta düzeyde pozitif korelasyon vardı. Sonuç: Migrenli hastalarda fiziksel aktivite düzeyi arttıkça ağrı şiddetinin azaldığı, fonksiyonellik ve yaşam kalitesinin arttığı gözlendi. Egzersiz devamlılığının sağlanması migrenin olumsuz etkilerini iyileştirmede etkili görünmektedir

    An investigation of the relationship between temporomandibular disorder with posture and pedobarographic analysis

    No full text
    Çalışmanın amacı, Temporomandibular Rahatsızlığı olan ve sağlıklı temporomandibular ekleme sahip kontrol grubunu oluşturan bireylerde tüm vücut postürünü ve plantar basınç dağılımlarını değerlendirmektir. Çene ağrısı ile başvuran, Temporomandibular Rahatsızlıklarda Araştırma Teşhis Kriterleri (TMR/ATK) ile tanısı konulmuş 18-35 yaş aralığındaki 30 kişilik çalışma grubu ve aynı yaş aralığındaki sağlıklı 30 kişilik kontrol grubu çalışmaya dahil edildi. Her iki gruba da dört yönlü fotoğraf çekimi ile ölçüm yapan PostureScreen Mobile® (PSM) programı kullanılarak ve New York Postür Skalası (NYPS) ile posterior ve lateralden global postüral değerlendirme yapıldı. Statik pedobarografik ölçümler alındı. PSM ile yapılan postür ölçümlerinde gruplar kendi aralarında anterior ve posterior yönden karşılaştırıldığında gruplar arası istatistiksel anlamlı bir fark tespit edilmedi (p>0.05), sagittal plandaki değerlendirmede ise sağ ve sol yandan diz translasyon ve angulasyonunda fark bulundu (p0,05). Sol yandan yapılan ölçümlerde ise boyun, göğüs, alt sırt ve gövde postürü ile toplam skorlar yönünden gruplar arası farklılık belirlendi (p0,05). Sonuç olarak, postürdeki dizilim bozukluklarının TMR gelişmesine etken olabileceği veya TMR sonucu postürde dizilim bozukluklarının karşımıza çıkabileceği görüldü. Postüral bozuklukların fizyoterapist tarafından değerlendirilip, postüral düzgünlük egzersizleri verilmesi TMR gelişmesini önlemede veya TMR tedavisinde etkin role sahip olacağı kanısında bulunuldu.The aim of the study is, to evaluate the whole body posture and plantar pressure distributions in individuals with Temporomandibular Disorder and also in people with healthy temporomandibular joints. A study group aged between 18-35 years, 30 patients, who were diagnosed with Research Diagnostic Criteria for Temporomandibular Disorders (RDC/TMD) who applied us with jaw pain and 30 healthy people at the same age range as a control group were included in the study. Both groups received global postural assessments by using PostureScreen Mobile® (PSM) program which is using four side photographs and the New York Posture Scale (NYPS). Static pedobarographic measurements were taken. There was no statistically significant difference between groups from anterior and posterior posture assesments in using PSM (p>0.05). On the right and left lateral sagittal plane, knee translation and angulation were significantly different (p0,05). On the left side, there was difference between the groups in terms of total scores, neck, chest, lower back and trunk posture (p0.05). In conclusion, postural misalignments may result in development of TMD or as a consequence of Temporomandibular Disorder. Assessment of postural alignment and giving postural alignment exercises by physiotherapists will play an active role in preventing or treating TMD

    Comparison of blood flow restriction exercise withconventional exercise in knee osteoarthritis

    No full text
    Çalışmamızın amacı, diz osteoartrit (OA) hastalarında kan akışını kısıtlayıcı egzersiz (BFRT) eğitiminin, konvansiyonel eğitime kıyasla oluşturduğu kuadriseps hipertrofisi, ağrı şiddeti, fonksiyonel seviye ve yaşam kalitesine etkisini araştırmaktı. Otuz sekiz katılımcının tamamladığı çalışmamızda, bireyler konvansiyonel egzersiz grubu (KEG) ve BFRT grubuna randomize edildi. KEG egzersizleri 1RM'nin %70-80'i dirençle, BFRT ise 1RM'nin %20-30'una denk gelen dirençle tamamladı. BFRT grubundaki katılımcılar uyluk proksimaline yerleştirilen pnömatik manşon ile arteryel oklüzyon basıncının %80'inde kan akışı kısıtlanarak egzersiz gerçekleştirdi. Tüm katılımcılara 8 hafta, 24 seanslık aynı programdan oluşan supervize egzersiz eğitimi verildi. Çalışma başlangıcı ve sonunda katılımcılar kuadriseps enine kesit alanı (CSA) ve kuadriseps hacmi (KV), ağrı şiddeti, fonksiyonellik, inflamatuar progresyon ve yaşam kalitesi açısından değerlendirildi. Ayrıca uyluk çevresi antropometrik ölçümleri, diz eklem hareket açıklığı (EHA), kreatin kinaz (CK) ölçümleri yapıldı. CSA, KV, ağrı şiddetleri, EHA, fonksiyonellik ve yaşam kalitesi değerleri tedavi sonunda başlangıca göre grup içi anlamlı farklılık gösterdi (p<0,05). CSA, KV, fleksiyon EHA, fonksiyonellik ölçümlerinden süreli otur kalk testi, yaşam kalitesi anketinin genel sağlık parametresi etki büyüklüklerine göre BFRT lehine, CK ise KEG lehine anlamlıydı (p<0,05). Çalışmamız ile BFRT uygulamasının konvansiyonel rehabilitasyonda kullanılan yüksek şiddetli direnç egzersizlerine benzer düzeyde etki yarattığı, daha fazla kuadriseps hipertrofisi, EHA, fonksiyonellik, genel sağlıkta iyileşme ve ağrıda azalma sağladığı, diz OA rehabilitasyonunda güvenli bir yöntem olarak kullanılabileceği sonucuna varıldı.The aim of the study was to investigate the quadriceps hypertrophy, pain intensity, functional level and quality of life provided by blood flow restriction exercise (BFRT) in patients with knee osteoarthritis (OA) compared to conventional training. In this study, which was completed by 38 participants, individuals were randomized to the conventional exercise group (KEG) and BFRT group. KEG exercises were completed with resistance of 70-80% of 1RM, and BFRT with resistance corresponding to 20-30% of 1RM. Participants in the BFRT group exercised by restricting blood flow at 80% of arterial occlusion pressure with a pneumatic cuff placed on the proximal thigh. Supervised exercise training consisting of the same program of 8 weeks and 24 sessions was given to all participants. At the initial treatment session and end of the treatment, the participants were evaluated for quadriceps cross-sectional area (CSA), and quadriceps volume (KV), pain severity, functionality, inflammatory progression, and quality of life. In addition, thigh circumference anthropometric measurements, knee joint range of motion (ROM), creatine kinase (CK) measurements were made. CSA, KV, pain severity, ROM, functionality and quality of life values showed significant differences between the groups at the end of the treatment compared to the baseline (p<0.05). According to the effect sizes of CSA, KV, flexion ROM, 30 seconds sit to stand test among functionality measurements, general health parameter of the quality of life questionnaire were significant between the groups in favor of BFRT. Only CK showed significant difference in favor of KEG (p<0.05). In our study, it was concluded that BFRT technic has a similar effect to the high-intensity resistance exercises used in conventional rehabilitation, provides more quadriceps hypertrophy, ROM, functionality, improvement in general health and decrement in pain, and can be used as a safe method in knee OA rehabilitation

    Is there any relationship between painful shoulder disorders and balance?

    Get PDF
    In spite of the increasing number of balance assessment studies, the relationship between painful upper extremity and balance disorders is not yet fully understood. The objective of this paper was to determine if balance was affected by painful should er syndromes. A total of 40 adults aged between 20-60, 20 with painful shoulder syndrome (study group) and 20 with healthy shoulders (control group). Stability tests and the risk of fall were evaluated with the help of a Biodex Balance device, the range of motion was evaluated with the help of a universal goniometer, and the intensity of pain was measured with the help of vis ual analog scale (VAS) in both groups. While the overall stability index, one of the subgroups of the stability test, differed between the groups (p< 0.05), no diff erence was observed in the fall risk scores (p≥0.05). Stability test scores showed a positive significant correlation with the pain intensity, according to the VAS: pain during night (r2=0.452, p=0.045) and pain while doing any activity (r2=0.764, p=0.000). Individuals with painful shoulders may have a stability disorder. In addition to classical measurement methods in individuals with shoulder pain, emphasis should be placed on balance assessment and shoulder evaluations may be required in adults with atypic al balance disorders

    Comparison of self-myofascial release and stretching exercises in individuals with piriformis syndrome: A randomised controlled trial

    No full text
    Background/Aims Piriformis syndrome is a condition caused by compression of the sciatic nerve, causing pain, tingling and numbness. Although conservative treatment includes hip muscle strengthening and stretching, there is no proven treatment method in the literature. This study was conducted to investigate the effect of stretching and myofascial releasing methods added to traditional physiotherapy in piriformis syndrome. Methods This prospective, randomised controlled study was completed with 63 individuals between the ages of 20 and 40 years. Participants were randomised into three groups: piriformis muscle stretch group (n=22), self-myofascial release group (n=21) and control group (n=20). All participants were enrolled in a 4-week muscle strengthening home exercise programme. In addition, the two intervention groups performed stretching and self-myofascial relaxation exercises respectively. The primary outcome was pain intensity and the secondary outcome was the range of motion of the hip. Results After 4 weeks of exercises, the level of pain intensity felt in the hip decreased significantly and hip joint range of motion increased significantly in all three groups (P[removed

    Evaluation and classification of foot medial longitudinal arch height in adults

    No full text
    Conference Conference: World Congress on Osteoporosis, Osteoarthritis and Musculoskeletal Diseases (WCO-IOF-ESCEO) Location: Paris, FRANCE Date: APR 04-07, 2019...Int Osteoporosis Fdn; ESCEO; Mylan; UCB; IBSA; Medimaps; Lilly; Hologic; Strax Corp; Kyowa Kirin; Galgo Med; EffRx; Amgen; Abiogen Pharma; Medi; Fidia Pharma Grp; TRB Chemedica Sa; AgNovos Healthcare GmbH; Expanscience Labs; Wisepress Com; GE; Pierre Fabre; Roche; Echolight; Thuasne; Theramex; Bindex; Gedeon Richter; Sinklar Conf Management B

    An investigation of the relationship between temporomandibular disorder with posture and pedobarographic analysis

    No full text
    Conference: World Congress on Osteoporosis, Osteoarthritis and Musculoskeletal Diseases (WCO-IOF-ESCEO) Location: Paris, FRANCE Date: APR 04-07, 2019...Int Osteoporosis Fdn; ESCEO; Mylan; UCB; IBSA; Medimaps; Lilly; Hologic; Strax Corp; Kyowa Kirin; Galgo Med; EffRx; Amgen; Abiogen Pharma; Medi; Fidia Pharma Grp; TRB Chemedica Sa; AgNovos Healthcare GmbH; Expanscience Labs; Wisepress Com; GE; Pierre Fabre; Roche; Echolight; Thuasne; Theramex; Bindex; Gedeon Richter; Sinklar Conf Management B
    corecore