3 research outputs found
Konut Seçimini Etkileyen Faktörlerin İncelenmesi: Balıkesir- Akçay Örneği
Konut seçim kararı, yaşanılan bölge ve ihtiyaçlara göre değişiklik gösterebilecek birçok alternatif barındıran karmaşık bir problemdir. Bu çalışma turistik bir belde olan Akçay (Balıkesir)’da satın alınacak konut seçiminde aranan kriterlerin önceliklendirilmesi amacıyla yapılmıştır. Çalışmanın analizinde çok kriterli karar verme (ÇKKV) tekniklerinden olan Analitik Hiyerarşi Prosesi (AHP) yöntemi kullanılmıştır. Bu kapsamda konut seçimini etkileyen 4 kriter ile 15 alt kriter belirlenmiştir. Kriterlerin önceliklendirilmesinde uzman görüşü (emlakçı) alınarak değerlendirmeler yapılmıştır. Çalışmanın sonucunda Akçay’da satın alınacak konut seçiminde etkili olan öncelikli kriterin konuta ait çevresel özellikler kapsamında değerlendirilen konutun denize yakınlık mesafesi olduğu sonucuna varılmıştır. İkinci önemli kriterin ise konutun finansal özellikleri içerisinde yer alan fiyat alt kriteri olduğu tespit edilmiştir. Bu çalışmanın konut satın almak isteyen bireylerin ihtiyaç ve beklentilerinin karşılanmasında, konut sektöründe aktif rol alan konut üreticileri, emlakçı, gayrimenkul uzmanı ve danışmanlarına yol göstereceği ve literatüre katkı sunacağı düşünülmektedir
Identification and Evaluation of the Ways of Meeting Patients' Expectations from a Hospital: An AHP-Weighted QFD Case Study In A Pediatric Hospital
The purpose of this study is to determine the expectations of pediatric patients from a hospital and find out feasible solutions to address these expectations. In accordance with this purpose, an AHP-weighted QFD case study was carried out in a pediatric hospital in Turkey. In order to determine the expectations of pediatric patients; face-to-face and semi-structured interviews were used and the natural environment of the hospital was observed in many different times. Expectations of the children constituted the left part of the House of Quality (HoQ) of QFD and were weighted using the AHP. Then, technical requirements offering solutions to expectations of children were defined, other parts of the house were added and the whole HoQ was completed. The results show that, from the children’s point of view, accommodation services was found as the most important factor and arrangement of the patient rooms as the most important sub-factor. All remaining factors and sub-factors were also evaluated and prioritized. It is hoped that this study can contribute to the related literature and the QFD model developed in the study can be taken as an example by similar and/or different hospitals. Finally, the limitations of this study and future research directions are outlined
Process improvement in healthcare sector: A case study in an education and research hospital using the theory of constraints-lean production-simulation integrated method
Sağlık kurumlarında sunulan hizmetler doğrudan insan yaşamını etkileyen, acil ve ertelenemez niteliğe sahip olan hizmetlerdir. Bu nedenle hizmet satın alanlara verilen hizmetler kontrollü, eksiksiz, mümkünse sıfır hata düzeyinde sunulmalıdır. Sağlık hizmeti sunan kurumlara başvuran hastalar etkili ve kaliteli sağlık hizmeti ile karşılanmak isterler. Bu anlamda, hizmet sunum süreci içerisinde ortaya çıkacak herhangi bir kısıt doğrudan hastaların sağlık durumu üzerinde etki yaratacaktır. Hizmet sunum sürecindeki kısıtları tespit ederek ortaya çıkan israfı azaltabilmek için yalın düşünce büyük önem taşımaktadır. Bu çalışma ile bir eğitim ve araştırma hastanesinin dahiliye servisine yatış sürecinde ortaya çıkan israf ve kısıtların belirlenerek kısıtlar teorisi, değer akış haritalama ve simülasyon yöntemlerinin birlikte kullanılması ile yatış sürecinin iyileştirilmesi amaçlanmıştır. Dâhiliye servisine yatış sürecinde sosyal güvencesi olan ve sosyal güvencesi olmayan hastalar olarak iki farklı hasta grubu ele alınmıştır. Bu hasta gruplarına ait mevcut durum ve gelecek durumlar haritalandırılmış olup mevcut gerçeklik ağacı çizilmiştir. İki farklı hasta grubu tek bir model ile birleştirilerek mevcut ve gelecek duruma ilişkin simülasyon modelleri oluşturulmuştur. Çizilen mevcut durum haritaları ve mevcut simülasyon modelleri ile hastaya değer katan, değer katmayan ve sistemde kalma süreleri hesaplanmıştır. Mevcut gerçeklik ağacı ile mevcut durum haritasında belirlenen problemlerin nedenleri ortaya çıkarılmıştır. Gelecek durum haritaları aracılığıyla problem olarak belirlenen kısıtlar ortadan kaldırılarak daha yalın bir süreç ortaya çıkarılmıştır. Gelecek durum haritaları ile önerilen düzenlemelerin sistem performansı üzerindeki etkisini net biçimde görebilmek için iki farklı senaryo önerilmiştir. Önerilen modeller ile değer yaratmayan süre, transfer süresi ve hastaların sistemde harcadığı sürenin önemli oranlarda azaldığı sonucuna varılmıştır. Birinci senaryo ile değer yaratmayan süre % 44, sistemde harcanan süre % 1 ve transfer süresi % 88 oranında düşürülmüştür. İkinci senaryo ile değer yaratmayan süre % 72, sistemde harcanan süre % 12 ve transfer süresi % 92 oranında azalmıştır. Son olarak çalışmanın bazı sınırlılıkları vurgulanmış ve ileride çalışma yapacak olan araştırmacılara birtakım öneriler sunulmuştur.The services provided in health institutions are services that directly affect human life and cannot be postponed. For this reason, the services supplied to the service purchasers should be offered in a controlled, completed and zero defect level if possible. Patients who apply to health institutions want to have qualified and effective health services. Therefore, a constraint that will appear in the service process will directly affect the health status of the patient. Lean thinking is important in order to reduce waste by detecting constraints in the service process. The aim of this study was to identify the existing waste and constraints and improve the hospitalization process in the internal medicine service of an education and research hospital by using the constraints theory, value stream Mapping and simulation methods. There were two different patient groups during admission to the internal medicine service: patients having social security and patients having no social security. The current and future states of these patient groups were mapped and the current reality tree was drawn. Current and future state simulation models were drawn by combining two different patient groups with a single model. Value-adding, non-value-adding and flow times in the system were calculated with current state maps and existing simulation models. The causes of the problems determined in the current state map were revealed with the current reality tree. With the future state maps, the constraints identified as problems have been removed. A lean process has been created. Two different scenarios have been proposed in order to clearly see the impact of the proposed regulations on the system with future state maps. With the proposed models, it was concluded that non value added, the transfer time and the time spent in the system are significantly reduced. With the first scenario, non value added time was reduced by 44% and the decreases were realized 1% for the time spent in the system and 88% for the transfer time. With the second scenario, non value added time was reduced by 72%, the time spent in the system by 12% and the transfer time by 92%. Finally, some limitations of the study are emphasized ans suggestions have been presented to researchers who will study with similar topics in the future