16 research outputs found

    Social media attitudes among vocational school students

    Get PDF
    The rapid developments in communication technologies in recent years, especially the introduction of the internet into our daily lives, have brought many changes in social, economic and cultural life.One of these changes; social media communication tools that enter our lives rapidly.Social media has become an indispensable part of our lives with the increasing number of users.Researches show that young people especially university students frequently use social media communication tools. In this study, social media attitudes of Vocational High School students were investigated and in this context, 502 students studying at Sakarya University and Kafkas University Vocational High Schools were studied.Social Media Attitude Scale developed by Otrar and Argınwas used to determine the social media attitudes of Vocational School students.The scale consists of 23 items. Relational screening method was used in the research. Necessary analyzes were performed with SPSS 24 program and mean and standard deviation values of the scale items were calculated.Two groups t test, one-way Anova test and Post-Hoc Scheffe test were used to correlate social media attitudes with demographic data.In conclusion, there was no significant difference between students' social media attitudes and gender, department, class, internet usage time demographic data; however, there was a positive and significant relationship between social media attitudes and internet connection year and social media usage hours

    Adaptation of Problematic Smartphone Use and Anterior Psychometric Characteristics Scale into Turkish

    Get PDF
    Günümüzde gelişen ve sürekli değişime uğrayan bilgi ve iletişim teknolojileri bazı bağımlılıkların hayatımıza girmesine zemin hazırlamıştır. Bu bağımlılıklardan biri de nomofobidir. Connecticut Üniversitesi’nde bir araştırmacı; David Greenfield bu bağımlılığı İngilizce de “nomobilephone” kelimelerinin birleşmesinden meydana gelen Nomophobia (Nomofobi) kelimesi ile tanımlamıştır. Nomofobi terim olarak, akıllı telefon kullanımı ile ilgili problemli kullanım, davranış ve/veya semptomların bir koleksiyonunu ortaya koymaktır. Ülkemizde akıllı telefonların kullanımı dikkate alındığında bireylerin problemli akıllı telefon kullanımına ilişkin göstermiş oldukları davranışsal reaksiyonların neler olduğunun belirlenmesi önem taşımaktadır. Özellikle bu kaygının, bireylerin günlük işlere odaklanmasını etkiler nitelikte olduğu açıktır. Bu çalışmada, bireylerin problemli akıllı telefon kullanımları ve ön psikometrik özelliklerinin belirlenmesi adına Merlo, Stone ve Bibbey (2013) tarafından geliştirilen ilgili ölçeğin Türkçe’ye uyarlama çalışması yapılmıştır. Ölçeğin geçerlik ve güvenirlik çalışmaları, kamu ve özel eğitim kurumlarında çalışan 290 öğretmenden elde edilen verilerle gerçekleştirilmiştir. Ölçeğin kapsam ve görünüş geçerliği için 1 dil uzmanına, 3 alan uzmanına, 1 psikolojik danışmana, 1 ölçme değerlendirme uzmanına başvurulmuştur. Alınan uzman görüşlerinden sonra gerekli görülen düzenlemeler yapılmış ve pilot uygulama için deneme formu oluşturulmuştur. Pilot uygulamada, asıl uygulamaya eş değer 15 kişilik bir grup ile çalışılmıştır. Pilot uygulama sonucunda öğrenciler tarafından anlaşılmayan maddeler değiştirilmiş ve tekrar uzman görüşü alındıktan sonra ölçeğin asıl formu oluşturulmuştur. Yapı geçerliğini test etmek için Açımlayıcı Faktör Analizi’nden (AFA) yararlanılmıştır. Çalışma sonunda toplam varyansın %54,76’sını açıklayan 20 maddeden oluşan 3 boyutlu bir ölçek elde edilmiştir. Ölçeğin Cronbach Alpha ile hesaplanan iç tutarlık katsayısı .91’ dir. Doğrulayıcı faktör analizine ilişkin 3 boyut bağlamında nihai uyum indekslerinin istenilen sınırlarda olduğu tespit edilmiştir.Nowadays, the information and communication technologies that are developing and constantly changing have prepared the ground for the entry of some dependencies into our lives. One of these dependencies is nomophobia. A researcher at the University of Connecticut; David Greenfield described this addiction with the word Nomophobia (Nomophobia), which consists of the combination of the words NO MOBILE PHONE in English. Nomophobia as a term refers to a collection of problematic use, behavior and / or symptoms associated with smartphone use. Considering the use of smart phones in our country, it is important to determine the behavioral responses of individuals towards problematic smart phones. In particular, it is clear that this concern affects individuals' focus on daily work. In this study, adaptation of the related scale developed by Merlo, Stone and Bibbey (2013) to Turkish in order to determine problematic smartphone usage and preliminary psychometric properties of individuals was conducted. Validity and reliability studies of the scale were carried out with data obtained from 290 teachers working in public and private educational institutions. The validity and reliability studies of the scale were carried out with the participation of 290 teachers working in public and private educational institutions. 1 language specialist, 3 field experts, 1 psychological counselor, 1 measuring and evaluation specialist were used for the scope and appearance validity of the scale. After the expert opinions, necessary arrangements were made and a trial form was created for pilot implementation. In pilot practice, a group of 15 people, equivalent to the actual practice, was studied. As a result of the pilot implementation, the items that were not understood by the students were changed and the original form of the scale was created after receiving the expert opinion again. Exploratory Factor Analysis (AFA) was used to serve construct validity. At the end of the study, a 3 dimensional scale consisting of 20 items explaining %54,76 of the total variance was obtained. The internal consistency coefficient of the scale calculated by Cronbach Alpha was .91.The final fit indexes were found to be within the desired limits in the context of 3-dimensional confirmatory factor analysis.Nowadays, the information and communication technologies that are developing and constantly changing have prepared the ground for the entry of some dependencies into our lives. One of these dependencies is nomophobia. A researcher at the University of Connecticut; David Greenfield described this addiction with the word Nomophobia (Nomophobia), which consists of the combination of the words NO MOBILE PHONE in English. Nomophobia as a term refers to a collection of problematic use, behavior and / or symptoms associated with smartphone use. Considering the use of smart phones in our country, it is important to determine the behavioral responses of individuals towards problematic smart phones. In particular, it is clear that this concern affects individuals' focus on daily work. In this study, adaptation of the related scale developed by Merlo, Stone and Bibbey (2013) to Turkish in order to determine problematic smartphone usage and preliminary psychometric properties of individuals was conducted. Validity and reliability studies of the scale were carried out with data obtained from 290 teachers working in public and private educational institutions. The validity and reliability studies of the scale were carried out with the participation of 290 teachers working in public and private educational institutions. 1 language specialist, 3 field experts, 1 psychological counselor, 1 measuring and evaluation specialist were used for the scope and appearance validity of the scale. After the expert opinions, necessary arrangements were made and a trial form was created for pilot implementation. In pilot practice, a group of 15 people, equivalent to the actual practice, was studied. As a result of the pilot implementation, the items that were not understood by the students were changed and the original form of the scale was created after receiving the expert opinion again. Exploratory Factor Analysis (AFA) was used to serve construct validity. At the end of the study, a 3 dimensional scale consisting of 20 items explaining %54,76 of the total variance was obtained. The internal consistency coefficient of the scale calculated by Cronbach Alpha was .91.The final fit indexes were found to be within the desired limits in the context of 3-dimensional confirmatory factor analysis

    Uzaktan eğitimde öğrenci başarı ve memnuniyetini etkileyen faktörlerin incelenmesi : Sakarya Üniversitesi örneği

    Full text link
    06.03.2018 tarihli ve 30352 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan “Yükseköğretim Kanunu İle Bazı Kanun Ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun” ile 18.06.2018 tarihli “Lisansüstü Tezlerin Elektronik Ortamda Toplanması, Düzenlenmesi ve Erişime Açılmasına İlişkin Yönerge” gereğince tam metin erişime açılmıştır.Günümüzde yüz yüze eğitim(F2F) modellerine alternatif olacak Uzaktan Eğitim modelleri hızla yaygınlaşmaya başlamıştır. İnternete dayalı öğrenme uzaktan eğitimin önemli bir parçasıdır. İnternete dayalı uzaktan eğitim, kısaca eğitimcilerle öğrencilerin aynı mekânı paylaşmadan gerçekleştirdikleri bir eğitim türü olarak tanımlanabilir. Bu eğitim modeli öğrenci merkezlidir. Bu modelde öğrenciler zamandan ve mekândan bağımsız olarak verilen dersleri öğrenebilmekte ve eğitici ile iletişimi çeşitli teknolojiler vasıtasıyla kurabilmektedir. İnternet üzerinden uzaktan eğitimde öğrenci başarısını olumlu ya da olumsuz etkileyen bir çok faktör bulunmaktadır. Bu faktörlerden ağırlıklı olanın neler olduğunun önceden belirlenmesi, öğrencilerin başarısını, verilen eğitimin kalitesini daha da arttırabilir. Bu çalışmada, Sakarya Üniversitesi e-işletme öğrencilerinin başarılarını ve memnuniyetini etkileyen faktörlerin neler oldukları tespit edilmeyi çalışılmıştır. Bu çalışmayı yaparken "yapısal eşitlik modeli" kullanılmıştır.Nowadays, education models(F2F) are becoming alternative education models. Distance education models have started to spread with a high speed around the world. Web-based learning is one important component of distance education. Web-based distance education can be defined briefly as a learning system which is carried out between educators and students, who are not situated at the same place. This education model is a student-centered education model. With this model, students can study their courses without being bound to time and space by various educational and communication technologies. It's a fact that the web-based distance education generates various factors, which influence the student's achievement. Whenever the factors which have the strongest influence on a student's achievement, are well identified, the achievements and satisfactions of the student can increase. This study, which is based upon the structural equation model, is thereby set up with the purpose to identify the factors which influence the achievements of the e-managemenet students of the Sakarya Universit

    Adapazarı su dağıtım şebekesine (SCADA) sisteminin uygulanmasına illişkin yazılım programının geliştirilmesi

    Full text link
    06.03.2018 tarihli ve 30352 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan “Yükseköğretim Kanunu İle Bazı Kanun Ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun” ile 18.06.2018 tarihli “Lisansüstü Tezlerin Elektronik Ortamda Toplanması, Düzenlenmesi ve Erişime Açılmasına İlişkin Yönerge” gereğince tam metin erişime açılmıştır.ÖZET Bu çalışmada veri tabanlı uzaktan denetim ve gözetim(SCADA) sistemlerinde kullanılan elemanların sistem içerisindeki yapısal özellikleri, uygulama alanları ve SCADA sistemlerin yazılım olarak uygulamasına yönelik ağ protokolleri ile bilgisayar ağlarında kullanılan cihazlar incelenmiştir. Veri tabanlı dağıtılmış denetim sistemlerinde kullanılan genel bir yazılım programı, Adapazarı su dağıtım sisteminde kullanılmak üzere geliştirilmiştir. Geliştirilen programın sisteme uygulanabilmesi, gerekli elektronik donanımların ölçme yapılacak ve kontrol edilecek noktalara ilave edilmesini gerekli kılmaktadır. Bu programın uygulanması ile su dağıtım sistemindeki verimliliğin artacağı ve arıza yeri tespitinin daha hızlı yapılabileceği, böylece tüketicilere daha az kesintili su verilebileceği, belediyeye gelir sağlama yönüyle de oldukça yararlar sağlayacağı görülmüştür. vmDeveloping software to apply SCADA system to Adapazarı water distribution networks SUMMARY In this study the elements which are used in Supervisory Control and Data Acquisition(SCADA) systems, their structural characteristics, application fields, have been examined together with the net protocols which are made for applying SCADA systems as software and the equipments which are used in computer networks. A general software program that is used in distributed supervisory data acquisition is developed in order to be used in Adapazarı water distribution system. In order to apply this newly developed program to the system, it is necessary to install reguired electronic equipments in places where measurments and controls are to be made. With the application of this program it is predicted that the efficiency of water distribution system will increase and the detection of faulty parts will be faster. Hence, the costumers will receive water with shorter cuts and the municipality will add its I

    DETERMINATION OF CRITICAL ACHIEVEMENT FACTORS IN DISTANCE EDUCATION BY USING STRUCTURAL EQUATIONMODEL: A CASE STUDY OF E-MBA PROGRAM HELD IN SAKARYA UNIVERSITY

    Full text link
    Nowadays, distance learning education has been started to become familiar in behalf of classical face to face education (F2F) model. Web based learning is a major part of distance education systems. Web based distance learning can be defined shortly as an education type which doesn't force students and educators being into the same mediums

    DETERMINATION OF CRITICAL ACHIEVEMENT FACTORS IN DISTANCE EDUCATION BY USING STRUCTURAL EQUATIONMODEL: A CASE STUDY OF E-MBA PROGRAM HELD IN SAKARYA UNIVERSITY

    Full text link
    This study aims for determining critical achievement factors in a case study of e-mba distance education program held Sakarya University, by using structural equation model
    corecore