6 research outputs found
Hastanede Kemoterapi Alan Hastaların Yaşam Kalitesi ve Bunu Etkileyen Faktörler
Amaç: Bu araştırma kemoterapi alan hastaların yaşam kalitesi ve bunu etkileyen
faktörlerin belirlenmesi amacıyla yapıldı.
Hastalar ve Yöntem: Tanımlayıcı nitelikteki bu araştırma, bir kamu hastanesi
onkoloji polikliniğinde kemoterapi alan 116 hasta ile yürütüldü.
Bulgular: Araştırmaya katılan hastaların yarıdan fazlası (%62.9) kadındı.
Hastaların fiziksel iyilik hali, sosyal yaşam ve aile durumunun kadın ve erkeklerde
farklılık göstermediği ancak, fonksiyonel iyilik hali ölçek puanlarının
(p<0.05) erkeklerde, duygusal durum alt ölçek puanlarının (p<0.01)
kadınlarda daha yüksek olduğu görüldü. Hastaların gelir düzeyi ve sosyal
yaşamı ile fonksiyonel iyilik hali arasında pozitif yönde bir ilişki gözlendi.
(p<0.05) Ailesiyle beraber yaşayan, ekonomik sıkıntı çekmeyen hastaların
fonksiyonel iyilik durumları, ekonomik zorluk yaşayan hastalara göre daha
yüksekti.
Sonuç: Kemoterapi alan hastaların yaşam kalitesini hastanın cinsiyeti, eğitim
durumu, ait olduğu aile tipi, çalışma ve ekonomik durumu, yatarak ya
da ayaktan tedavi alma durumu gibi faktörler etkilemektedir. Ancak, hastanın
yaşı, medeni durumu, kentsel ya da kırsal bölgede yaşaması yaşam
kalitesini etkilememektedir
Cerrahi Kliniklerde Tedavi Gören Hastaların Aldıkları Hemşirelik Bakımından Memnuniyet Durumlarının Belirlenmesi
Amaç: Bu çalışma Cerrahi kliniklerde tedavi gören hastaların aldıkları
hemşirelik bakımından memnuniyet durumlarının belirlenmesi amacıyla
tanımlayıcı olarak yapıldı.
Hastalar ve Yöntem: Bu çalışma, Mayıs-Haziran 2013 tarihlerinde Uludağ
Üniversitesi Sağlık Uygulama ve Araştırma Merkezi, cerrahi kliniklerinde,
cerrahi girişim geçirerek tedavi gören 224 hasta üzerinde gerçekleştirildi.
Verilerin toplanmasında Demografik Özellikler Formu ve Newcastle Hemşirelik
Bakımı Memnuniyet Ölçeği kullanıldı. Veriler; yüzdelik, Mann Whitney
U testi ve Kruskal Wallis istatistiksel testleri ile analiz edildi.
Bulgular: Bu çalışmanın sonunda, araştırma grubuna alınan hastaların
memnuniyet durumlarının cinsiyet, yaş, meslek, medeni durum, sosyal
güvence, ekonomik durum, yaşadığı yer, tedavi görülen klinikler, önceki
hastane deneyimi, oda tipi ve tedavi gördüğü gün sayısından etkilenmedi-
ği ancak eğitim durumunun memnuniyet üzerinde etkili olduğu (p<0,05)
belirlendi. Bu araştırmaya katılan bireylerin hemşirelik bakımından memnuniyetinin
çok iyi düzeyde olduğu saptandı. Memnuniyet alanları incelendiğinde;
hastaların mahremiyetine gösterilen saygıdan memnuniyetin
en yüksek düzeyde olduğu, kendilerini evinde gibi hissetme durumundan
memnuniyetin ise en düşük düzeyde olduğu saptandı.
Sonuç: Bu araştırmadan elde edilen bilgiler doğrultusunda; cerrahi kliniklerde
tedavi gören hastaların, hemşirelik bakımından memnuniyetlerinin
oldukça yüksek olduğu, hastaların mahremiyetine yüksek oranda saygı
gösterildiği saptandı. Ancak bu hastaların kendilerini evlerinde gibi hissetmeleri
alanında memnuniyet düzeyinin düşük olduğu belirlendi. Bu alana
yönelik yapılabilecek iyileştirme çalışmalarına yol gösterebilmesi amacıyla,
cerrahi kliniklerde tedavi gören hastaların kendilerini evlerinde hissedebilmeleri
için nelere gereksinim duyduklarını belirleyen çalışmaların yapılması
önerilebilir
PedsQL Sağlık Bakımı Ebeveyn Memnuniyet Ölçeğinin Türkçe’ye Uyarlanması
Amaç: Bu araştırma, “PedsQL Sağlık Bakımı Memnuniyet Ölçeği”nin geçerlik
ve güvenirliğinin yapılması amacı ile planlanmıştır.
Yöntem: Bu çalışma metodolojik niteliktedir. Araştırmanın verileri
J.W.Varni’nin geliştirdiği “PedsQL Sağlık Bakımı Memnuniyet Ölçeği” ile toplanmıştır. Çalışma bir üniversitenin çocuk hastanesi kliniklerinden hizmet
alan toplam 420 ebeveyn ile yapılmıştır. Veri toplama aracı olarak araştırmacının geliştirdiği Genel Bilgi Formu ve “PedsQL Sağlık Bakımı Memnuniyet Ölçeği” kullanılmıştır. Veriler ebeveynlerle yüz yüze görüşülerek araştırmacı tarafından toplanmıştır. Verilerin değerlendirilmesinde faktör analizi, Kruskal Wallis varyans analizi, Cronbach’s alpha iç tutarlık testi, yüzdelik ve gruplar arası farkın önemlilik testi, Mann-Whitney U testi testi kullanılmıştır.
Bulgular: Bu araştırmadan elde edilen sonuçlara göre, “PedsQL Sağlık Bakımı Memnuniyet Ölçeği”nin çocuk hastanesinden hizmet alan ebeveynlerin memnuniyet durumlarını ölçmede Türk toplumu için geçerli ve güvenilir olduğu belirlenmiştir (a =.93). Ebeveynlerin aldıkları hizmetlerden genel memnuniyetin yeterli düzeyde olduğu, ancak duygusal destek alabilme,
iletişim ve bilgilendirme alanlarında memnuniyet düzeylerinin düşük oldu-
ğu belirlenmiştir.
Sonuç: ”PedsQL Sağlık Bakımı Memnuniyet Ölçeği”nin çocuğu hastanede
yatan ebeveynlerin memnuniyet durumlarını değerlendirmede kullanımı-
na yönelik önerilerde bulunulmuştur
The Human Papilloma Virus Vaccination: Turkish Mothers’ Views
Objectives: This study was conducted in order to analyze the knowledge and opinions of mothers of daughters in Turkey regarding the human papilloma virus (HPV) vaccine. Methods: This descriptive study was conducted at 8 public family health centers at primary health care institutions affiliated with the Ministry of Health located in Ataehir, in Istanbul province. A total of 252 mothers of daughters participated. A sociodemographic characteristics form and an HPV vaccine evaluation questionnaire were used to collect the data. The data were analyzed using percentage, frequency distribution, a chi-square test, and Fisher's exact test. Results: Most of the participating mothers were between the ages of 28 and 47 years (68.7\%), had a high school graduate education or less (82.5\%), were not employed (67.9\%), and had a low family income (57.6\%). The majority (95.6\%) had no experience with cervical cancer in their family, 60.7\% had never heard of HPV infection, 72.2\% did not know that HPV infection is related to cervical cancer, 54.8\% had never heard of the HPV vaccine, 89.7\% had not been advised to have their daughters vaccinated, and 98.8\% had not yet had their daughters vaccinated. Among the factors influencing the mothers' information about HPV infection were age (p=0.021), education level (p<0.001), work status (p<0.001), mothers' marriage age (p<0.001) and family income level (p=0.009). It was determined that a greater education level positively influenced the mothers' intention to get the HPV vaccine for their daughter (p=0.044). Conclusion: This study revealed that the mothers had very limited knowledge of the HPV vaccine and that health professionals do not sufficiently inform parents on this subject. It was also found that the high cost of the vaccine and other influences had a negative impact on intention to pursue obtaining the vaccine.4228-233
DETERMINATION OF PAIN CHARACTERISTICS, PAIN BELIEF AND RISK OF DEPRESSION AMONG ELDERLY RESIDENTS LIVING AT NURSING HOME
Introduction: The aim of this study was to determine pain frequency, pain characteristics, pain beliefs and depression status of elderly people living in nursing homes
Huzurevinde yaşayan yaşlılarda ağrı özellikleri, ağrı inançları ve depresyon riskinin belirlenmesi
Introduction: The aim of this study was to determine pain frequency, pain characteristics, pain beliefs and depression status of elderly people living in nursing homes. Materials and Method: This descriptive study was carried out in nursing homes affiliatedwith Istanbul Metropolitan Municipality. Elderly people who were residents in these nursing homes were included in the study. Data were collected with the Descriptive Data Form, Pain Evaluation Form, Geriatric Depression Scale and Pain Beliefs Questionnaire. Results: One hundred forty-six people were included in the study. 76% of the elderly peoplecomplained about pain, especially leg pain. This was severe chronic pain of a high intensity . This chronic pain adversely affected their daily activities. The risk of depression even higher in older patients with neurological disease. Half of the elderly residents (51%)stated that it was easier to cope with the pain when they were happy, and also that pain was anindicator of having something wrong with their body. Conclusion: In the light of this study, we can say that pain is a frequently seen symptom inelderly residents living in nursing homes. The psychological status of the residents has a great impact on the management of their pain. Therefore people's psychological status and their beliefsrelated to pain should also be assessed.Giriş: Bu araştırmanın amacı huzurevinde yaşayan yaşlılarda ağrı sıklığı, ağrı inançları ve depresyon riskini değerlendirmektir.Gereç ve Yöntem: Tanımlayıcı olarak planlanan bu araştırma İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne bağlı huzurevlerinde yapıldı. Veriler, Tanıtıcı Veri Formu, Ağrı Değerlendirme Formu, GeriatrikDepresyon Ölçeği ve Ağrı İnançları ölçeği ile toplandı.Bulgular: Çalışmaya 146 birey dahil edildi. Huzurevinde yaşayan yaşlıların %76'sında en çokbacak bölgesinde yerleşim gösteren ve 5-7 şiddetinde (Numerical Rating Scale) olan, günlük aktivitelerini olumsuz yönde etkileyen kronik ağrıları olduğu saptandı. Depresyon riski nörolojik hastalığı olan yaşlılarda daha yüksek olarak saptandı (p=0,020). Yaşlıların yarısı (%51,0) "mutlu iken ağrı ile baş etmenin daha kolay" olduğuna ve "ağrı çekmenin vücutta bir şeylerin ters gittiğinin işareti" olduğuna inanmaktadır.Sonuç: Bu çalışmanın ışığı altında huzurevinde yaşayan yaşlılarda ağrının sık görülen bir semptom olduğu söylenebilir. Bireyin psikolojik durumunun ağrı yönetimi üzerinde büyük bir etkisi olduğu görülmüştür. Bu nedenle bireylerin psikolojik durumları ve ağrı inançları da değerlendirilmelidir