31 research outputs found

    Helicobacter pylori eradikasyonunda bir haftalık üçlü tedaviler

    No full text
    Studies have shown that omeprazole plus antibiotic treatments are effective in Helicobacter pylori (H.pylori) eradication. But, the optimal drug regimen for H.pylori infection remains uncertain. In this study, 94 H.pylori-positive patients with duodenal ulcer or non-ulcer dyspepsia were examined to investigate the efficacy of one-week triple therapies consisting of omeprazole (O), clarithromycin (C), and amoxicillin (A) or metronidazole (M). The patients were treated with either OAC500, OAC250 or OMC500 combinations for one week. Eighty-six cases completed the study. H.pylori eradication was achieved in 93.3%, 93.1% and 88.9% of the patients in OAC500, OAC250 and OMC500 treatment groups, respectively. Side effects occured at a rate of 33.3%, 10.3% and 22.2% , respectively. No patient discontinued treatment due to adverse reactions. In conclusion, one-week OAC500, OAC250 and OMC500 therapies are highly efficient in H.pylori eradication. Side effects occur less frequently in patients treated with OAC250. One-week OAC250 combination may become the treatment of choice for eradication of H.pylori.Yapılan çalışmalar, omeprazol-antibiyotik kombinasyonlarının Helicobacter pylori (H.pylori) eradikasyonunda etkili olduğunu göstermektedir. Ancak, optimal tedavi şekli henüz belirlenmemiştir. Bir haftalık omeprazol (O), klaritromisin (K) ve amoksisilin (A) veya metronidazol (M) kombinasyonlarının etkinliğinin araştırılması amacıyla, duodenal ülser veya nonülser dispepsili H.pylori-pozitiff 94 hasta çalışmaya alındı. Hastalara bir hafta süreyle OAK500, OAK250 veya OKM500 tedavileri uygulandı. Seksen altı hasta çalışmayı tamamladı. OAK500, OAK250 ve OMK500 gruplarında sırasıyla % 93.3, % 93.1 ve % 88.9 oranında H.pylori eradikasyonu sağlandı. OAK500 grubunda % 33.3, OAK250 grubunda % 10.3 ve OKM500 grubunda % 22.2 oranında yan etki gözlendi. Yan etkiler nedeniyle hiçbir hastada tedavinin kesilmesi gerekmedi. Sonuç olarak, bir haftalık OAK500, OAK250 ve OMK500 tedavileri H.pylori eradikasyonunda oldukça etkilidir. OAK250 tedavisinin uygulandığı hastalarda yan etki oranı daha azdır. Bir haftalık OAK250 kombinasyonu, H.pylori eradikasyonunda tercih edilecek tedavi şekli olabilir

    Mide mukozasındaki eozinofil yoğunluğu mevsimlere göre değişiklik gösteriyor mu?

    No full text
    Resting on our observation that gastric mucosal eosinophil density increases from ;quot;time to time;quot;, we sought for a possible seasonal variation and relationship with accompanying pathologies. Among the biopsies evaluated during the previous year, twelve ;quot;month group;quot; were arranged each including first 10 patients' biopsies of every month, excluding the cases having disorders that may lead to elevated eosinophil counts. In a total of 240 antral and corporal biopsies of 120 adult patients, 10 consecutive areas were counted and mean eosinophil density (MED) in one high power field was determined as Eo/HPF. The difference between MED's of months and seasons and relationship with age, gender, gastritis and H.pylori (HP) infection were evaluated by T-test and nonparametric tests. Female/male ratio was 1.4; mean age was 48;plusmn;16 (R: 20-83 yr) and MED was: 0.80;plusmn;0.69 Eo/HPF (0-3.35 Eo/HPF). The difference between antral and corporal eosinophil densities were insignificant. Although no significant difference was observed between seasons and the pollen season, March-August period vs off-season, MED's appeared to increase in July-A ugust-September period (p ;lt;0.05). The highest and lowest MED's were observed between Semptember and December, the months harboring the highest and lowest number of patients with HP infection and gastritis, as well (1.40+1.0 Eo/HPF vs 0.45;plusmn;0.51 Eo/HPF, p;lt;0.05). We concluded that MED's can present monthly variations although no relationship was observed with pollen season. It seems to be affected from the presence of HP infection and gastritis. So, HP infection, especially in endemic reagions, should be kept in mind when evaluating gastric mucosal eosinophil density.Çalışmamızda, mide mukozasındaki eozinofillerin "dönem dönem" arttığı gözlemimizden hareketle, yoğunluğun mevsimlerarası farklılık gösterip göstermediği ve eşlik eden patolojilerle ilişkisi araştırılmıştır. Son bir yıl içerisinde endoskopik biyopsileri değerlendirilen erişkin olgular arasından, eozinofil artışına yolaçabilecek hastalığı olanlar dışlanmak suretiyle, her ayın ilk 10 olgusu seçilerek, 12 "ay grubu" na ayrılmış, 120 olguluk bir seri oluşturuldu. Antrum ve korpustan alınan 240 biyopsi örneğinde ardışık 10 alan sayılarak ortalaması alındı ve bir büyük büyütme alanındaki ortalama eozinofil yoğunluğu (OEY) Eo/BBA olarak kaydedildi. Aylar ve mevsimler arasındaki fark ve OEY ile yaş, cinsiyet ve eşlik eden gastrit ve H.pilori (HP) enfeksiyonu arasındaki ilişki T-testi ve nonparametrik testlerle değerlendirildi.Kadın/erkek oranı 1,4; yaş ortalaması 48±16 (D:20-83 yıl); OEY: 0,80±0,69 Eo/BBA (0-3,35 Eo/BBA) idi. Antral ve korporal eozinofil yoğunlukları arasında anlamlı bir fark izlenmedi.Mevsimler arası ve polen mevsimi olan Mart-Ağustos dönemi ile polen mevsimi dışı dönemler arasında bir farklılık görülmemekle birlikte, Temmuz-Ağustos-Eylül aylarında, OEY'nun arttığı (p0,05); en belirgin farkın ise, HP enfeksiyonu ve gastritin de en çok ve en az görüldüğü aylar olan, Eylül ve Aralık ayları arasında olduğu dikkati çekti (1,40±1,0 Eo/BBA'ya karşılık 0,45±0,51 Eo/BBA, p0,05). Sonuç olarak, OEY'nin atopik olmayan bireylerde de aylara göre değişkenlik gösterebildiği ancak polen mevsimi ile bir ilişkisinin olmadığı görülmüştür. Yoğunluk HP enfeksiyonu ve gastritten etkileniyor görünmektedir. Bu nedenle mide eozinofil yoğunluğu değerlendirilirken, özellikle endemik olduğu bölgelerde HP enfeksiyonu akılda tutulmalıdır
    corecore