34 research outputs found
Epizodik vertigonun ayırıcı tanısında uyarılmış vestibuler kas potansiyelleri ve multifrekans empedansmetrinin katkısı
Giriş ve Amaç: Epizodik vertigo hastalarının ayırıcı tanısında Meniere Hastalığı (MH), Migrenöz Vertigo (MV) ve Rekürren Vestibulopati (RV) önemli yer tutmaktadır. Bu çalışmada amaçlanan epizodik vertigo hastalarının ayırıcı tanısında Multifrekans Empedansmetri (ME) ve Vestibuler uyarılmış kas potansiyelleri (VEMP)'nin katkısının değerlendirilmesidir. Ayrıca amaçlanan odiyo-vestibuler tetkiklerin değerlendirilmesinde sistematik bir yaklaşım ortaya koymaktır. Gereç ve Yöntem: Çalışmaya 15 Normal Kontrol (NK), 15 MH, 15 MV ve 15 RV hastası dahil edilmiştir. Tüm hastalara tonal odiyometri, kalorik test, ME ve VEMP tetkikleri yapılmıştır. VEMP testi 250-500 ve 1000 Hz tone burst uyaran ile eşik taraması şeklinde yapılmıştır. Tonal odiyometri, kalorik test, VEMP ve ME sonuçlarına göre odiyovestibüler tanı skoru hesaplanmıştır. Bulgular: NK grubunda ortalama Rezonans frekansı (RF) değeri 921.6 Hz, MH grubunda 1092.3 Hz olarak saptanmıştır (p<0.01). VEMP eşikleri NK ve MH gruplarında sırasıyla 250 Hz'de 84.0 ve 97.3 dB, 500 Hz'de 89.0 ve 104.0 dB, 1000 Hz'de 97.6 ve 110.7 dB saptandı (p<0.01). Sonuçlar: MH'ında orta kulak RF belirgin şekilde yüksek saptanmıştır. Bu durum ileri derecede sakkül hidropsunda, sakkül membranının stapes tabanına bası yapmasına bağlı olabilir. Ayrıca MH'ında VEMP eşikleri tüm frekanslarda belirgin düşük izlenmiştir. VEMP değişiklikleri MH'ının erken dönem bulgularından olabilir. VEMP eşiklerine göre belirlenen VEMP konfigürasyonu, MH ayırıcı tanısında etkili bulunmuştur. Odiyovestibüler tanı skoru, RV ayırıcı tanısında etkin bir değerlendirme yöntemi olarak saptanmıştır. Tüm odiyovestibüler testlerin birlikte değerlendirilmesi ile epizodik vertigo ayırıcı tanısı daha etkin şekilde yapılabilir
Nazal kavitenin nadir bir primer tümörü olarak leiyomiyosarkom
Leimyosarcoma is a rare soft tissue tumor originating from smooth muscle cells and it is usually diagnosed in the endometrium and gastrointestinal tract. Compared with carcinomas which are the most common malignancies of the nose and the paranasal cavity, the incidence of sarcomas is quite low and leiomyosarcomas are rarely found among these sarcomas. Surgical excision is the usually preferred treatment choice for these tumors. In this paper, a case with nasal cavity leimyosarcoma originating from a rare location as the posterior part of lower concha and treated with endoscopic transnasal surgical excision is presented with the relevant literature.Düz kas hücrelerinden kaynaklanan, genelde endometrium ve gastrointestinal traktta saptanan leiyomiyosarkom, nadir görülen yumuşak doku tümörlerindendir. Burun ve paranazal kavitenin en sık görülen malignite tipi olan karsinomlara nazaran sarkomların insidansı bir hayli düşüktür ve bu bölgenin sarkomları arasında leiyomiyosarkoma az rastlanmaktadır. Bu tümörlerde genelde tercih edilen tedavi cerrahi rezeksiyondur. Bu yazıda nadir bir yerleşim yeri olarak alt konka posteriorundan kaynaklanmış ve endoskopik transnazal cerrahi rezeksiyon ile tedavi edilmiş bir nazal kavite leiyomiyosarkomu olgusu, literatür bilgileri eşliğinde sunulmaktır
Diplopia secondary to septal infiltration anesthesia: Two cases
We describe two temporary diplopia cases sec- ondary to local septal infiltration anesthesia during septoplasty operation. Both of the diplopia cases resolved without any treatment. Although diplopia was not refractory in our cases, when injecting anes- thetics, special care must be taken to avoid injection either into the artery or to the vein.Bu yazıda septoplasti ameliyatı sırasındaki lokal septal infiltrasyon anestezisine bağlı gelişen iki geçici diplopi olgusu tanımlandı. Her iki diplopi olgusu da herhangi bir tedavi gerektirmeden iyileşti. Her ne kadar bizim olgularımızdaki diplopi kalıcı olmadıysa da, anestezik madde enjekte edildiğinde arter veya venlere enjeksi- yon yapılmamasına özel dikkat gösterilmelidir