23 research outputs found
Konfeksiyon İşletmelerinde Endüstri 4.0 Perspektifinde Akıllı Üretim Sistemleri Entegrasyonu İçin Bir Model Önerisi
Endüstri 4.0; üretim ve hizmet sektöründe faaliyet gösteren işletmelerin, sürdürülebilirlik ve rekabet avantajı elde etmek için, gelişmiş teknolojileri benimsediği ve entegre ettiği yeni bir endüstriyel çağdır. Üretim sektöründe, özellikle giyim, moda ve ayakkabı gibi kitlesel üretim yapan işletmeler için endüstri 4.0, uygulanması zorunlu bir devrim niteliğindedir. Sürdürülebilir tekstil ve konfeksiyon ürünlerine yönelik artan talepleri karşılamak için işletmeler, en yeni teknolojik çözümleri benimsemektedir. Günümüzde; kumaş diken ve kesen robotlardan, stil trendlerini tahmin eden yapay zekâ algoritmalarına kadar, büyük değişikliklerle karşı karşıya olan konfeksiyon sektöründe; üretim sürecini otomatikleştiren, kişiselleştiren ve hızlandıran bir teknolojinin kullanımı vazgeçilmez bir zorunluluk arz etmektedir. Dahası bu zorunluluk, konfeksiyon şirketleri için yalnızca ürün ve hizmetlerin zamanında sunulmasında değil, aynı zamanda uzun vadeli sürdürülebilirliği devam ettirmek için de kritik hale gelmektedir. Bu nedenle, tekstil ve konfeksiyon sektörü için endüstri 4.0 bağlamında süreç entegrasyonu mutlak bir gerekliliktir. Bu araştırmada; konfeksiyon işletmelerinde endüstri 4.0 ekseninde akıllı üretim sistemi entegrasyonu için bir model önerisi sunulmuş olup, önerilen modelin entegrasyonunda oluşan zorluklar irdelenmiş ve süreç entegrasyonunun gelecek projeksiyonu değerlendirilmiştir
TÜRKİYE’NİN ENERJİ VERİMLİLİĞİ VE İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ PERFORMANSI: MEVCUT DURUM VEGELECEK PROJEKSİYONU
Son yıllarda ülkemizde hızla artan teknolojik gelişmelerin yanı sıra, artan nüfus ve refah düzeyi gibi faktörler nedeniyle, enerji tüketim miktarı ve bu eksende Türkiye’nin dışa bağımlılığı giderek artmaktadır. Bu durum, ülke ekonomisi ve çevresel sürdürülebilirlik açısından üzerinde durulması gereken temel unsur olarak karşımıza çıkmaktadır. Türkiye’de enerji ekonomisi bakımından çeşitli arz-talep politikaları geliştirilmiş olsa da, dışa bağımlılığının önüne geçilememiştir. Türkiye gibi hem enerji tedarikinde dışa bağımlı olan, hem de enerji kayıplarının fazla olduğu ülkelerde yapılması gereken ilk uygulama, tüm alanlarda ve süreçlerde enerji tasarrufu miktarlarının belirlenmesi ve ilgili çalışmaların devlet politikaları kapsamında desteklenerek enerji verimliliğinin arttırılmasına yönelik yatırımların hayata geçirilmesidir. Enerji verimliliği uygulamalarının sağlıklı olarak hayata geçirilemediği alanlarda, fazla tüketimi karşılayacak yeni enerji arz sistemleri; hem ülke ekonomisi açısından yüksek maliyet oluşturacak hem de enerji kayıpları devam edecektir. Bu nedenle sınırlı olan doğal kaynaklarımız da dikkate alınarak, her alanda enerjinin etkin kullanımına yönelik strateji ve politikalar belirlenmeli ve uygulamalar devreye alınmalıdır.Bu çalışma kapsamında, Türkiye’nin enerji verimliliği ve iklim değişikliği performansı konusunda mevcut durumu ve gelecek projeksiyonları irdelenmiş olup, enerji tüketiminde önemli sektörler bazında değerlendirmeler yapılmıştır. Dünyada ve Türkiye’de enerji yoğunluğu, enerji tasarruf yatırımları ve tasarruf değerleri karşılaştırmalı olarak verilmiştir. Özellikle sanayide enerji verimliliği konusunda yapılan çalışmalar değerlendirilmiş olup, Türkiye’de enerji verimliliği uygulamalarının arttırılması için öneriler sunulmuştur
Turkey's Energy Efficiency and Climate Change Performance: Current State and Future Projections
Son yıllarda ülkemizde hızla artan teknolojik gelişmelerin yanı sıra, artan nüfus ve refah düzeyi gibi faktörler nedeniyle, enerji tüketim miktarı ve bu eksende Türkiye’nin dışa bağımlılığı giderek artmaktadır. Bu durum, ülke ekonomisi ve çevresel sürdürülebilirlik açısından üzerinde durulması gereken temel unsur olarak karşımıza çıkmaktadır. Türkiye’de enerji ekonomisi bakımından çeşitli arz-talep politikaları geliştirilmiş olsa da, dışa bağımlılığının önüne geçilememiştir. Türkiye gibi hem enerji tedarikinde dışa bağımlı olan, hem de enerji kayıplarının fazla olduğu ülkelerde yapılması gereken ilk uygulama, tüm alanlarda ve süreçlerde enerji tasarrufu miktarlarının belirlenmesi ve ilgili çalışmaların devlet politikaları kapsamında desteklenerek enerji verimliliğinin arttırılmasına yönelik yatırımların hayata geçirilmesidir. Enerji verimliliği uygulamalarının sağlıklı olarak hayata geçirilemediği alanlarda, fazla tüketimi karşılayacak yeni enerji arz sistemleri; hem ülke ekonomisi açısından yüksek maliyet oluşturacak hem de enerji kayıpları devam edecektir. Bu nedenle sınırlı olan doğal kaynaklarımız da dikkate alınarak, her alanda enerjinin etkin kullanımına yönelik strateji ve politikalar belirlenmeli ve uygulamalar devreye alınmalıdır.Bu çalışma kapsamında, Türkiye’nin enerji verimliliği ve iklim değişikliği performansı konusunda mevcut durumu ve gelecek projeksiyonları irdelenmiş olup, enerji tüketiminde önemli sektörler bazında değerlendirmeler yapılmıştır. Dünyada ve Türkiye’de enerji yoğunluğu, enerji tasarruf yatırımları ve tasarruf değerleri karşılaştırmalı olarak verilmiştir. Özellikle sanayide enerji verimliliği konusunda yapılan çalışmalar değerlendirilmiş olup, Türkiye’de enerji verimliliği uygulamalarının arttırılması için öneriler sunulmuştur.In addition to the rapidly increasing technological advances in recent years, due to the factors of increasing population and welfare level, the amount of energy consumption and foreign dependence of Turkey has been rising. When country’s economic and environmental sustainability are taken into consideration, this situation emerges as the main factor to be emphasized. Although various supply-demand policies have been developed in terms of energy economy, the external dependency has not been prevented in Turkey. The first thing to be done in countries where energy losses are high and dependent on foreign supply, is to determine the amount of energy savings in all areas and processes in order to realize investments for energy efficiency within the framework of state policies. If energy efficiency practices cannot be implemented properly, new energy supply systems would bring high costs and energy losses for our country. For this reason, taking into account our limited natural resources, strategies and policies for the effective use of energy in every field should be determined and the applications should be put into practice. In this study, the current situation of energy efficiency and climate change in Turkey are evaluated and future projections regarding the performance of key sectors of energy consumption have been made. Energy density in the world and in Turkey, energy-saving investments and the amount of energy savings are given in comparison. Energy efficiency studies in industry are analyzed and proposals have been made for the improvement of energy efficiency applications in Turkey
Kesikli lif ipliklerinde iplik tüylüğü için proses optimizasyonu
TEZ4677Tez (Doktora) -- Çukurova Üniversitesi, Adana, 2003.Kaynakça (s. 214-220) var.xiv, 220 s. ; 30 cm.…Bu çalışma Ç.Ü. Bilimsel Araştırma Projeleri Birimi Tarafından Desteklenmiştir. Proje No:fbe2002d9952
An approach for the prioritization of wind energy production farms
In this paper, a hierarchical decision making framework based on multi-criteria decision making approach is presented to prioritize the wind energy production farms located in Mediterranean sea region of Turkey. Some criteria such as economic, technical, and environmental are considered for the evaluation model. In addition, an artificial neural network (ANN) model based on back propagation neural network (BPN) is also used to assess the alternative sites for wind energy generation. A comparison between proposed approaches is made to select the most appropriate wind energy production farm. It is found that the results obtained from ANN model and fuzzy analytical hierarchy process (FAHP) approach are similar. Moreover, Anamur district is the best area among the alternatives for establishing wind turbines in Mediterranean sea region of Turkey. The originality of the paper comes from the application of the proposed FAHP approach to the selection of the best wind energy production site and the comparison with ANN. © Sila Science
Analysis and optimization of surface roughness in the ball burnishing process using response surface methodology and desirabilty function
In the present study, an optimization strategy based on desirability function approach (DFA) together with response surface methodology (RSM) has been used to optimize ball burnishing process of 7178 aluminium alloy. A quadratic regression model was developed to predict surface roughness using RSM with rotatable central composite design (CCD). In the development of predictive models, burnishing force, number of passes, feed rate and burnishing speed were considered as model variables. The results indicated that burnishing force and number of passes were the significant factors on the surface roughness. The predicted surface roughness values and the subsequent verification experiments under the optimal conditions were confirmed the validity of the predicted model. The absolute average error between the experimental and predicted values at the optimal combination of parameter settings for surface roughness was calculated as 2.82%. (c) 2011 Elsevier Ltd. All rights reserved
Pamuk elyaf karışımlarında tepki yüzeyleri ve tasarımları yöntemiyle süreç ve optimizasyonu
TEZ2650Tez (Yüksek Lisans) -- Çukurova Üniversitesi, Adana, 1997.Kaynakça (s. 105-107) var.xii, 120 s. ; 30 cm.
İstatistiksel deneysel tasarım uygulanarak makine-süreç parametrelerinin iplik mukavemetine etkisinin tahmin edilmesi
Yarn strength is an important parameter for quality and cost in the ring spinning process. So, the parameters which have an important effect on yarn strength should be determined. In this study, the relationship between the yarn strength and the effect of the machine process parameters (spindle speed, yarn twist and number of traveller) on the strength is tried to predict by using regression technique. For this reason, experimental design (central composite design) is applied and by using 100 % raw material of cotton, ring combed yarn is produced at 15 different experiment points. For the test results, variance analysis is carried out by using Design Expert software and the effect degrees of the machine process parameters on yarn strength are predicted.İplik mukavemeti, ring eğirme proseslerinde kalite ve maliyet için önemli bir parametredir. Bu nedenle iplik mukavemetine etkisi olan parametrelerin belirlenmesi gerekir. Bu çalışmada iplik mukavemeti ile mukavemete etkisi incelenen makine-süreç parametreleri (iğ devri, iplik bükümü ve kopça numarası) arasındaki ilişki, regresyon tekniği kullanılarak tahmin edilmeye çalışılmıştır. Bu amaçla deneysel tasarım (merkezi birleşik tasarım) uygulanmış ve % 100 pamuk hammaddesi kullanılarak 15 farklı deney noktasında ring penye iplikleri üretilmiştir. Elde edilen test sonuçları için Design Expert yazılımı kullanılarak varyans analizi yapılmış ve makine-süreç parametrelerinin iplik mukavemetine etki dereceleri belirlenmiştir