2 research outputs found

    6-12 yaş arası çocukların dini ve ahlaki gelişimlerinde anne babaların rolü (İzmir ve Sakarya örneği)

    Get PDF
    06.03.2018 tarihli ve 30352 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan “Yükseköğretim Kanunu İle Bazı Kanun Ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun” ile 18.06.2018 tarihli “Lisansüstü Tezlerin Elektronik Ortamda Toplanması, Düzenlenmesi ve Erişime Açılmasına İlişkin Yönerge” gereğince tam metin erişime açılmıştır.Bu çalışma, İzmir ve Sakarya'da yaşayan 6?12 yaş arası çocukların yaş, cinsiyet, yerleşim yeri, kardeş sayısı ve sırası, anne ve babanın eğitim durumu, anne ve babanın yaşı, evde bir yakının kalması ve en çok dinin bilgi aldığı kişi değişkenlerine göre dini ve ahlaki gelişimlerini ortaya koymayı amaçlamaktadır. Çalışmada veri toplama tekniği olarak anket kullanılmıştır. Anket, yukarıda özellikleri belirtilen çocuklar arasından tesadüfi örneklem yoluyla seçilen 405 kişiye uygulanmıştır.Anket toplam 61 maddeden oluşmaktadır. Bunların 11 tanesi değişkenleri, kalan diğer maddeler ise anne, baba ve çocuğun dini ve ahlaki gelişim puanlarını ölçmeye yarayan maddeleri içermektedir. Anketten elde edilen veriler, SPSS 11.0 İstatistik Programı ile analiz edilmiştir.Çalışma 1.Giriş, 2.Teorik Çerçeve, 3.Bulgular ve Yorumları 4.Sonuç ve Öneriler şeklinde 4 bölümden oluşmaktadır. 1.Bölüm, amaç, önem, yöntem gibi tanıtıcı bilgiler vermektedir. 2.Bölüm, çalışmayla ilgili teorik bilgiler içermektedir. 3.Bölümde anket sonucu elde edilen bilgiler ve yorumları bulunmaktadır. 4.Bölüm ise çalışmanın sonucunu açıklamaktadır.Araştırma sonuçlarına bakarak, çocukların kişisel özelliklerinin dini ve ahlaki gelişimlerinde çok fazla etkili olmadığını, anne-baba ve yerleşim yeri gibi çevresel faktörlerin çocuk üzerinde daha etkili olduğunu söyleyebiliriz Özellikle anne-babanın, çocuğun eğitimiyle ilgilenmesinin, çocuğun gelişiminde en etkili faktör olduğu görülmektedir.Anahtar Kelimeler : din, ahlak, dini gelişim, ahlaki gelişim, din psikolojisiThis academical work aims to explaining the religious and moral development of the children living in İzmir and Sakarya which are between 6-12 years old according to the variables of their age, sex, domicile, number of brother/sister, and their parents? educational situation and age, and living their relatives together, and who is he/she they take the most of religional knowledge. In the work it is used questionarie as data collecting technics. This questionarie is applied to 405 persons chosed between the children explained their specialities by of random samples.The questionarie consists of 61 items. Its 11 items include the wariables and rest of the questionarie includes the matters provided to measure the points of the parents? and children?s religional and moral development. The data obtained from the questionarie were analyzed with the statistics computer programme SPSS 11.0This work consist of these four volumes : 1. introduction, 2. theorical frame, 3. findings and their interpretation and 4. conclusion and suggestion. The first chapter gives represantative informations about aim, importance, method etc. The second chapter includes theorical knowledges related to the work. Ther are knowledges and their interpretations obtained from the applied questionarie in the third chapter And firth chapter explains the conclusion of the work.According to results of investigates , personal characteristic of childs do not effective to their evoluotion of religious and ethical,on the other hand we can say that as family structure, and existence of location environmental factors are more efffective about that. Specially,if the parents are paying attention to aducation of their childs those are the most effective factor about childs growing.Keywords: religion, moral, religious development, moral development, religional psychology

    Ziyaret Dindarlığı Üzerine Psikososyolojik Bir Araştırma: Hacı Bayram-ı Veli Örneği

    Get PDF
    Türk halk dindarlığının özel bir formu olarak ziyaret dindarlığı; tarih boyunca ve günümüzde, çok yönlü bir dinî, mistik, sihrî inanış ve sosyo-kültürel bir olgu olarak karşımıza çıkmaktadır. Ziyaret dindarlığı, toplum kültürünün ve dininin çok önemli bir veçhesini oluşturmaktadır. Dinî ve manevi yönü öne çıkan kimselerin defnedildikleri yerler, sahip olduklarına inanılan manevi meziyetler sebebiyle türlü dilek ve amaçlarla ziyaretlere konu olmayı sürdürmektedir. Dinî amaçlarla ziyaret edilen bu yerlerin başında türbeler gelmektedir. Türbelere yapılan ziyaretlerin temelde iki amacı vardır: birtakım isteklerin gerçekleşmesi ve buradaki manevi ortamı teneffüs etmek. Bir isteğin gerçekleşmesi beklentisiyle yapılan ziyaretler diğerlerine göre daha fazladır. Türbelerde yapılan isteklerde çocuk sahibi olmak, erkek çoçuk sahibi olmak, iş sahibi olmak, evlenmek, çocuğuna hayırlı bir kısmet bulmak, hastalıktan kurtulmak, ev-araba sahibi olmak ve psikolojik sıkıntılardan kurtulmak gibi hususlar öne çıkmaktadır. Bu araştırmada nitel paradigma içerisinde yer alan fenomenolojik çözümleme modeli kullanılmıştır. Böylece ziyaret fenomeninin ziyaret edenler açısından değerlendirilmesi hedeflenmektedir. Araştırmanın çalışma grubunu Hacı Bayram-ı Veli türbesini ziyaret edenler oluşturmaktdadır. Bu kapsamda 47 kişiyle mülakat gerçekleştirilmiştir. Mülakat yoluyla elde edilen verilerin değerlendirilmesinde betimsel analiz tekniği tercih edilmiştir. Bazı türbeler özel birtakım isteklerle özdeşleşirken Hacı Bayram-ı Veli türbesinin her tür istek için gelinen bir türbe olduğu anlaşılmaktadır. Bazı katılımcılar fırsat buldukça çeşitli türbeleri ziyaret ettiğini, bazıları ise düzenli olarak Hacı Bayram’a geldiğini dile getirmektedir. Hacı Bayram-ı Veli türbesinde en sık yapılan uygulama türbenin bitişiğindeki camide namaz kılmak, türbede Kur’an okuyarak dua etmektir. Türbenin etrafında ziyaretçiler tarafından sık sık çikolata, lokum, tatlı gibi yiyecekler dağıtılmaktadır. Bunun dışında türbenin kilidine anahtar sokmak gibi farklı uygulamalar da yapılmaktadır. Türbe her yaş ve meslek grubundan, farklı eğitim ve sosyoekonomik düzeydeki kişiler tarafından ziyaret edilmektedir. Etrafta sık sık dolaşan görevlilerin bulunması ve türbenin herkes tarafından görülebilen bir alanda olması sebebiyle İslam’da hoş görülmeyen veya bidat olarak kabul edilen çaput bağlama, türbe civarından toprak alma gibi faaliyetler pek müşahede edilmemektedir. Ayrıca katılımcıların birçoğu doğrudan türbede yatan şahıstan himmet beklemediğini, Hacı Bayram’a duydukları saygı, sevgi sayesinde ve onun yüzü suyu hürmetine, dileklerinin Allah tarafından gerçekleştirilmesini umduklarını söylemişlerdir. Hacı Bayram’ın hayatıyla ilgili çok az şey bilinmesine rağmen onun bir veli olduğu ve türbesinde yapılan duaların kabul olacağı inancı yaygındır. Hacı Bayram-ı Veli türbesine en çok ziyaretçi cuma günü gelmektedir. Türbede yapılan duaların daha çok kabul olacağı inancı cuma günü yapılan duaların daha çok kabul olacağına dair beklentiyle birleşince ziyaretçi sayısı artmaktadır. Ayrıca cuma günleri daha fazla ikram dağıtılmakta böylece hem hayır dağıtmak hem de ikram almak isteyenler için bu gün tercih edilmektedir. Bazı cuma günleri bir din büyüğü görüntüsü veren sarık ve cübbe giymiş uzun sakallı yaşlı bir kişinin türbenin yakınında oturup kendisine başvuran insanlar için dua edip tavsiyede bulunması da insanların buraya gelmelerinde etkili faktörlerden biridir. İster bidat ister hurafe isterse masum bir halk dindarlığı tezahürü olarak görülsün türbe; ziyaretçilerin manevi ortam arayışlarını karşılamakta, dualarının kabul olacağı beklentisini artırmakta ve ziyaretçilere psikososyal açıdan birçok katkı sağlamaktadır. Bu özelliklerini sürdürdüğü sürece insanların buralara gelmeye devam edeceği söylenebilir
    corecore