12 research outputs found
Investigation of goose breeding in Turkiye by linear and nonlinear regression models
In this study, the change in the number of geese breeding in Turkiye over the years was examined by linear and non-linear regression models. Among linear and non-linear regression models, linear, quadratic, cubic, logarithmic, and inverse regression models were used. R2 and MSE values were taken as criteria for comparing the models. As a result of the study, the cubic regression model with the highest R2 value and the lowest MSE value was found to be the best fitting model for the number of geese. According to the cubic regression model, the number of geese in Turkiye in 2023 and 2024 was estimated to be 1849304 and 2107588, respectively
Isochrysis affinis galbana ve Phaeodactylum tricornutum Kültürlerinde Kuru Madde Tahminlerinin Karşılaştırılması
Isochrysis affinis galbana tek hücreli denizel bir mikroalg türü olup yüksek miktarda uzun zincirli doymamış yağ asitleri (PUFA) içermesinden dolayı akuakültürde özellikle bivalvia larvalarının beslenmesinde canlı yem kaynağı olarak kullanılmaktadır. Phaeodactylum tricornutum ise oval ve fusiform hücre şekilleri olan tek hücreli pennat bir diyatom türüdür. Phaeodactylum tricornutum %30-45 arasında uzun zincirli doymamış yağ asitlerini (PUFA) içermekte ve bu oranın da %20-40’ını eikosapentaenoik asit (EPA) oluşturmaktadır. Esansiyel yağ asitlerinden eikosapentaenoik asit'in önemli potansiyel kaynağı olarak düşünülen mikroalgler insan gıdası olarak ve akuakültürde hayvan beslenmesinde kullanılmaktadır. Çalışmada, Isochrysis affinis galbana ve Phaeodactylum tricornutum kültürlerine ait kuru madde miktarlarının çoklu regresyon analizi yöntemi kullanılarak tahmin edilmesi amaçlanmıştır. Türler, F/2 besi ortamında %20 aşılama oranı ile kontrol grubu ve %50 oranında azotun eksiltildiği besi ortamı kullanılarak, laboratuvar ortamında kültüre alınmıştır. Deneme süresince optik yoğunluk, kuru madde ve klorofil a günlük olarak ölçülmüştür. Türlere ait kontrol grubu ve %50 oranında azotun eksiltildiği gruplarda optik yoğunluk ve klorofil a kullanılarak matematiksel bir model oluşturulmuştur. Bu modellerin önem testleri yapılıp, R2 ve HKO bulunmuştur
Investigation of full observation and missing observation in randomized block design
There are many design used in agricultural studies. Of these design, completely randomized design (CRD) is used mostly. In CRD, experimental material must be generally homogeneous. If the experimental material is not homogeneous, randomized block design (RBD) is used.In this study, the milk yield of Alpin and Saanen dairy goat breeds were used as a material in Çukurova University, Faculty of Agriculture, Department of Animal Science, Research and Application Farm. The aim of this study was to compare the F test results and the relative efficiency both full observation and estimated missing observations in RBD
Determination of Egg Shell Quality with P Control Charts in Poultry
Broken or cracked eggs are important factor in determining the quality of the egg shell. Manufacturers are experience great losses because broken or cracked eggs aren't evaluated. The manufacturers need control charts throughout the production to determine whether process is under control. In this study, broken and cracked eggs which are taken Cukurova University, Faculty of Agriculture, Department of Animal Science, Poultry Businesses during 52 weeks are determined. P control charts of the data's are taken in poultry business during 52 weeks is drawn due to determining whether there is under the control. Three methods were used for drawing control charts. In the end of this study, it has been determined to be not under control of the process.Broken or cracked eggs are important factor in determining the quality of the egg shell. Manufacturers are experience great losses because broken or cracked eggs aren't evaluated. The manufacturers need control charts throughout the production to determine whether process is under control. In this study, broken and cracked eggs which are taken Cukurova University, Faculty of Agriculture, Department of Animal Science, Poultry Businesses during 52 weeks are determined. P control charts of the data's are taken in poultry business during 52 weeks is drawn due to determining whether there is under the control. Three methods were used for drawing control charts. In the end of this study, it has been determined to be not under control of the process
Determination of Some Factors Affecting Honey Yield by Path Analysis
Path analizi, korelasyon katsayısını, kısmi korelasyon katsayısını ve path katsayısını kullanarak değişkenler arasındaki ilişkileri belirlemektedir. Bu çalışmada, bal verimi üzerine etki eden; yavrulu alan, uçuş etkinliği, polen toplama, nektar toplama ve temizleme davranışı faktörlerinin doğrudan ve dolaylı etkileri incelenmiştir. Araştırmada, Ç.Ü.Z.F. Zootekni Bölümü, Arıcılık Araştırma Ünitesi'nde bulunan kolonilerden alınan kayıtlar kullanılmıştır. Araştırma sonucunda, bal verimi üzerine yavrulu alanın etkisi istatistiksel olarak önemli bulunmuştur. Deneme kolonilerinde yavrulu alanın, bal verimi üzerine en yüksek doğrudan etkiye sahip bir faktör, nektar toplama davranışının ise bal verimi üzerine en yüksek dolaylı etkiye sahip bir faktör olduğu ortaya konmuştur.Path analysis is determinate that relationships among variables by using correlation coefficient, partial correlation coefficient and path coefficient. In this study, direct and indirect effects of honey yield between brood rearing area, flight activity, pollen collection, nectar collection and cleaning power were examined with these coefficients. Data which taken from C.U. Faculty of Agriculture, Department of Animal Science, Beekeeping Business were used. In the end of this research, the effect of brood rearing area on honey yield was found significant. In the colonies, brood rearing area has the highest direct effect of honey yield. Nectar collection has the highest indirect effect
Bal arısı (Apis Mellifera l.,) kolonilerinde, Varroa Destructor’ın kontrolünde, bazı kimyasal maddelerin etkinliğinin karşılaştırılarak, koloni gelişimi ve bal verimi üzerine etkilerinin araştırılması
Bu araĢtırma, Varroa destructor‟a karşı kullanılan Oksalik Asit, Laktik Asit, Tymovar® ve Fluvalinate etkili maddeli ilaçların etkinliğini belirlemek amacıyla Çukurova koşullarında, ilkbahar mevsiminde yürütülmüştür. Araştırmada, Çukurova Üniversitesi, Ziraat Fakültesi, Zootekni Bölümü, Arıcılık Ünitesi'nde bulunan 30 adet bal arısı (Apis mellifera L.,) kolonisi materyal olarak kullanılmıştır. Araştırma kolonileri, populasyon büyüklüğü ve varroa bulaĢıklık oranları bakımından birbirine yakın kolonilerden rasgele seçilmiştir ve her grupta 5 koloni olacak şekilde 6 farklı çalışma grubuna ayrılmıştır. İlkbahar mevsiminde, deneme gruplarında ilaçlama öncesi ve ilaçlama sonrası Varroa bulaşıklık değeri, kovan çekmecesine günlük olarak düşen sayıları, kovan çekmecesine ve arı kapanına günlük olarak düşen ölü arı, larva ve pupa sayıları, koloni gelişimi ve sezon sonunda kolonilerin bal verimleri belirlenmiştir. İlaç uygulamalarından sonra deneme gruplarına kontrol uygulaması olarak, coumaphos aktif maddeli sistemik etkiye sahip Perizin® kullanılmıştır. Araştırma sonunda, ilaçların etki değeri, ilaç uygulamalarının varroa (ölü, canlı), arı (ölü, pupa ve larva), arı (yavru-ergin) geliĢimi ve bal verimi üzerine etkileri ortaya konmuştur. AraĢtırma sonucunda, Oksalik Asit Damlatma, Oksalik Asit Püskürtme, Laktik Asit Püskürtme, Tymovar ve Fluvalinate grubu uygulama yöntemlerinin varroaya etkileri sırası ile %70, %95, % 81, % 93 ve % 81 düzeyinde bulunmuştur. İlkbahar uygulaması süresince günlük olarak elde edilen ölü varroa miktarlarına ait verilere uygulanan istatistiksel analiz sonucunda, uygulama grupları arasındaki fark önemli bulunmuştur (p<0.01). Ayrıca ölü varroa sayımının yapıldığı günler arasındaki fark ile uygulama grupları ile günler arası interaksiyon önemli bulunmuştur (p<0.01)
Laktasyon Eğrisinin Tahmininde Kullanılan Üç Farklı Modelin Karşılaştırılması
Çalışmada, Çukurova Üniversitesi, Ziraat Fakültesi, Zootekni Bölümü, Araştırma ve Uygulama Çiftliği, Süt Sığırcılığı Ünitesi'nde yetiştiriciliği yapılan 45 Holstein ineğin süt verim kayıtlarının laktasyon eğrisi tahmin edilmiştir. Laktasyon eğrisinin tahmininde Gama fonksiyonu, Üstel fonksiyon ve Parabolik üstel fonksiyon olmak üzere üç farklı model kullanılmıştır. Modelleri karşılaştırırken kriter olarak belirtme katsayısı (R2) ve hata kareler ortalaması (HKO) kullanılmıştır. Minitab 13.0 V. paket programı yardımıyla analizler yapılmış, Microsoft Excel 2007 ile grafik çizilmiştir. Çalışmanın sonucunda, en az hata kareler ortalamasını veren ve en yüksek R2 değerini veren model Gama fonksiyonunun modeli olarak bulunmuştur. Bu model, kullanılan modeller arasında en iyisidir. Modele ait parametrelerin önem testi yapıldığında tüm parametreler istatistiki olarak önemli bulunmuştur
Kanonik Korelasyon Analizinin Bir Veri Seti Üzerinde Uygulaması
Kanonik korelasyon analizi, iki ya da daha fazla değişken kümesi arasındaki ilişkinin derecesini belirlemek amacıyla kullanılmaktadır. Bu çalışmada, ilk değişken kümesinde 5, ikinci değişken kümesinde 3 değişken içeren yapay bir veri seti oluşturulmuştur. Veri setinin örnek büyüklüğü 100 olarak seçilmiştir. Çalışmanın sonucunda, iki değişken kümesi arasındaki ilişkinin büyüklüğü belirlenmiş, değişken kümeleri arasındaki korelasyonu maksimum yapan doğrusal bileşenler üretilmiş, değişken kümeleri arasında korelasyona en çok katkıyı sağlayan değişkenler bulunmuş, bir değişken kümesinin diğer bir değişken kümesi tarafından ne kadarının açıklanabildiği tespit edilmiştir. Sonuçlar yorumlanmış ve tartışılmıştır. Böylelikle analizin temel amaçlarına ulaşılmıştır. Veri üretme ve analizler için Statistica 5.0.0. V. programı kullanılmıştır
Investigation of the effects of coumaphos (ABvarC® ) and flumethrin (Varostop ®) on the control of varroa destructor in honeybee (Apis mellifera l.,) colonies and their effects on colony development
Varroa destructor (Anderson and Trueman, 2000) is a dangerous parasite that infects honey bees (Apis mellifera L.,) worldwide, causing significant economic losses in the beekeeping and agricultural area. In recent years, new form medicines with chemical and herbal active substances, which are practical and effective in practice, which do not require intensive labor force against Varroasis, have been introduced to the market. This study was carried out in the Çukurova region in the spring of 2016 in order to determine the efficacy of ABvarC® (Coumaphos) and Varostop® (Flumetrin) against Varroa destructor and the effects of colonies on population development
Comparison of Three Different Models Used in the Estimation of Lactation Curve
In this study, the lactation curve of the milk yield datas of 45 Holstein which were taken from Cukurova University, Faculty of Agriculture, Research and Application Farm, Dairy Cattle Unit were estimated. Three different models, gamma function, exponential function and parabolic exponential function, were used in the estimation of the lactation curve. When compared models, R-squared and mean squared error (MSE) were used as criteria. The analyses were made with Minitab 13.0 V. The graph was drawn with Microsoft Excel 2007. As a result of the study, the model giving the lowest mean squared error and the highest R-squared value was determined as Gama function model. This model is the best among the models used. When the significance test of the parameters, all the parameters were found statistically significant.Çalışmada, Çukurova Üniversitesi, Ziraat Fakültesi, Zootekni Bölümü, Araştırma ve Uygulama
Çiftliği, Süt Sığırcılığı Ünitesi'nde yetiştiriciliği yapılan 45 Holstein ineğin süt verim kayıtlarının
laktasyon eğrisi tahmin edilmiştir. Laktasyon eğrisinin tahmininde Gama fonksiyonu, Üstel
fonksiyon ve Parabolik üstel fonksiyon olmak üzere üç farklı model kullanılmıştır. Modelleri
karşılaştırırken kriter olarak belirtme katsayısı (R2
) ve hata kareler ortalaması (HKO)
kullanılmıştır. Minitab 13.0 V. paket programı yardımıyla analizler yapılmış, Microsoft Excel
2007 ile grafik çizilmiştir. Çalışmanın sonucunda, en az hata kareler ortalamasını veren ve en
yüksek R2 değerini veren model Gama fonksiyonunun modeli olarak bulunmuştur. Bu model,
kullanılan modeller arasında en iyisidir. Modele ait parametrelerin önem testi yapıldığında tüm
parametreler istatistiki olarak önemli bulunmuştur