27 research outputs found
Üniversite Öğrencilerinin Kariyer Gelişim İhtiyaçları
Bu araştırmanın ana amacı üniversite öğrencilerinin kariyer gelişim ihtiyaçlarının cinsiyetlerine, fakültelerine, sınıflarına, kariyer yardımı ve bilgisi almalarına, çalışma ve staj deneyimlerinin olmasına, iş bulmaya ilişkin umutlu olmalarına göre değişip değişmediğini ortaya koymaktır. Araştırmanın ikinci amacı ise üniversite öğrencilerinin kariyer yardımı /bilgisi aldılarsa kimlerden aldıklarını, staj ve/veya çalışma deneyimleri olmuşsa hangi sektörlerde olduğunu, serbest zaman etkinliklerinin neler olduğunu, serbest zaman etkinliklerini kariyere dönüştürme olasılığı konusunda ne düşündüklerini belirlemektir. Veriler toplam 167 (110 Kadın, 53 Erkek ve 4 belirtilmemiş) üniversite öğrencisinden Kariyer Gelişimi İhtiyaçları Anketi ve kişisel bilgi formu aracılığı ile toplanmıştır. Araştırmanın sonuçlarına göre kariyer yardımı ve bilgisi alanlarla almayanların, staj yapanlarla yapmayanların ve iş bulma umudu olanlarla olmayanların kariyer ihtiyaçları değişmektedir. Ayrıca katılımcıların kariyer yardımını ve bilgisini daha çok öğretmenlerinden ya da öğretim üyelerinden aldıkları, yarısına yakınının çalışma, yarısının ise staj deneyimine sahip olduğu, en fazla sanatsal ve sosyal etkinlikleri yeğledikleri, yarısının da yeğledikleri serbest zaman etkinliklerini bir kariyere dönüştürmeyi düşündükleri bulgusuna ulaşılmıştır. Bulgular alanyazına göre tartışılmış ve bazı öneriler sunulmuştur
Okul Psikolojik Danışmanları İçin Bir Araç: Kariyer Yelkenlisi Modeli
Bu makalenin amacı, Kariyer Yelkenlisi Modelinin (KYM) tanıtılması ve bu model hakkında bir odak grup aracılığı ile elde edilen bulguların paylaşılmasıdır. KYM, kariyer gelişimi ve seçimi etkileyen etmenleri, bireysel, sosyal, yasal/sistemle ilgili etmenler ve şans olarak dört büyük grupta ele alarak bu özelliklerin etkileşiminin bir bireyin kariyer kararı verme süreci üzerinde etkili olduğunu iddia etmektedir. Model okul psikolojik danışmanlarının öğrencilerle test dışı/niteliksel teknikler kullanarak uygulamasına dayalıdır. Psikolojik danışma ve rehberlik alanında üçüncü sınıfta öğrenci olan ve mesleki rehberlik uygulaması dersi alan 12 gönüllü öğrenci ile odak grup çalışması yapılarak modelle ilgili görüşleri alınmıştır. Ayrıca bir değerlendirme formunun da doldurulduğu çalışmada modelin anlaşılabilir, şans etmenini fark ettirici ve hoşlanılabilir, olduğuna ilişkin sonuçlar elde edilmiş ve okullarda uygulanabileceği tartışılmıştır
A PILOT STUDY ON INFORMATION AND COMMUNICATION TECHNOLOGIES UTILIZATION AMONG TURKISH SCHOOL COUNSELORS
Bu araştırmada okul psikolojik danışmanlarının bilgi ve iletişim teknolojilerini (BİT) nasıl kullandıkları araştırmacılar tarafından geliştirilen bir anket aracılığıyla ortaya konmaya çalışılmıştır. Ulaşılan 208 katılımcının 132'i kadın, 76'i erkek; yaş ortalamaları 30.8'dir. Katılımcıların 161'i ilk ve orta öğretim okullarında, 47'si Rehberlik Araştırma Merkezinde çalışmaktadır. Verilerin analizinde kay kare, tek yönlü varyans analizi ve t testi kullanılmıştır. Psikolojik danışmanların çoğunun kurumlarında tüm BİT'nin olduğu, yaklaşık dörtte üçünün BİT ile ilgili ders aldıkları ancak üçte birinden azının BİT'nin PDR'de nasıl kullanabileceğine ilişkin bilgisi olduğu bulunmuştur. Elde edilen bulgulara göre psikolojik danışmanların çoğu BİT'nin temelinde yer alan bilgisayarı en fazla rapor yazmak, sunu hazırlamak, eposta aracılığı ile haberleşmek, web sayfası araştırmak amacıyla, en az velilerle bağ kurmak amacıyla kullanmaktadırlar. Yapılan kay kare testi sonucunda cinsiyet, yaş ve çalışılan eğitim kurumuna göre psikolojik danışmanlar arasında, son değişken hariç, bazı anlamlı farklar bulunmuştur. Sonuçlara göre genç psikolojik danışmanlar BİT'ni mesleki rehberlik ve web taraması için, erkek psikolojik danışmanlar test verme ve eğitimler için daha fazla kullanmaktadırlar. Ayrıca, psikolojik danışmanların BİT'ni kullanmada kendilerini rahat ve yeterli hissettikleri ve BİT'ni kullanmanın üretkenliklerini artırdığı biçiminde algıladıkları sonucu elde edilmişse de yapılan karşılaştırma testlerii sonucunda bu konuda cinsiyet, yaş ve çalışılan eğitim kurumuna göre anlamlı bir fark olmadığı sonucuna ulaşılmıştır. This study sought to investigate information and communication technologies (ICT) usage among Turkish school counselors utilizing a questionnaire developed by the authors. The participants were 208 school counselors (132 female, 76 male) with a mean age of 30.8 years. This sample contained 161 counselors employed in public elementary and secondary schools while the remaining 47 were employed in Guidance Resource Centers. The survey results were tabulated and examined for significant differences utilizing Chi-Square, t-test and one-way analysis of variance. Results of this survey revealed that virtually all participants had access to ICT at their worksite. Although 75% of the participants reported formal training in ICT only one third reported specific training in applying this knowledge in the field of Counseling. From among the applications of ICT to counseling, as identified by the Association for Counselor Education and Supervision and the Council for Accreditation of Counseling and Related Educational Programs, the most frequently identified were report writing, presentation preparation, emailing, and internet searches. The least frequently reported uses were for data base utilization and communication with parents. Chi-Square analysis revealed that younger counselors (<30 years of age) tend to use ICT for career counseling and web-site searches more frequently than older colleagues. This analysis further revealed that male counselors use ICT for testing/assessment purposes and for professional development more frequently than their female counterparts. The results revealed that although the participants reported high levels of self-reported competence, confidence or productivity related to ICT use, there were no significant differences by gender, age, or work setting
Türkiye'de Fen Bilimleri, Teknoloji, Mühendislik ve Matematik Alanlarının Seçiminde Cinsiyetler Arası Farklılıklar
Amerika Birleşik Devletleri’nde ve Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Teşkilatı’na bağlı bazı ülkelerde kadınların, yükseköğretimde öğrenim gördükleri ve mezun oldukları alanların daha çok kadınlara özgü olduğu düşünülen biyoloji, sosyal bilimler, eğitim gibi alanlar olduğuna ilişkin çalışmalar vardır. İlerleyen yıllarda dünyada fen bilimleri, teknoloji, mühendislik ve matematik (FeTeMM) alanlarında istihdam olanaklarının giderek artacağına ilişkin bazı öngörüler bulunmaktadır. Öte yandan yurtdışında FeTeMM alanlarında öğrenim görenlerin her iki cinsiyette de az olduğunu, ayrıca öğrenim gören öğrenciler arasından kadın öğrencilerin bu alanları daha az tercih ettiklerine ilişkin raporlar yayınlanmaktadır. Türkiye’de öğrencilerin cinsiyetlerine göre FeTeMM alanlarını seçme eğilimlerine dair fazla çalışmaya rastlanmamıştır. Bu nedenle bu çalışmada Ölçme Seçme ve Yerleştirme Merkezi tarafından düzenli olarak yayınlanan istatistikler incelenerek 1999-2013 yılları arasında kadın ve erkekler arasında FeTeMM alanlarını seçme konusunda nasıl bir eğilim olduğu ortaya konmaya çalışılmıştır. Yapılan incelemede kadınların doğal bilimleri, matematik ve istatistik alanlarını, erkeklerin ise bilgisayar ve mühendislik alanlarını ağırlıklı olarak yeğlendikleri görülmektedir. Elde edilen sonuçlar alanyazı bağlamında değerlendirilmiş, kariyer psikolojik danışmanlığı açısından tartışılmış ve bazı önerilerde bulunulmuştur
The development of Irrational Romantic Relationship Beliefs InventoryRomantik İlişkilerde Akılcı Olmayan İnançlar Ölçeği’nin geliştirilmesi
In this study, the Irrational Romantic Relationship Beliefs Scale (RAINO) was developed and the validity and reliability of the scale were investigated. The scale was developed based on the theories of Ellis (1986) and Beck (2011), for the purpose of evaluating the irrational relationship beliefs of the individuals. In the beginning the number of items were 98, and after the factor analysis it became a 30 item-ed, 5 likert tpye scale. The participants in this study consisted 551 university students, whose responses were utilized for the for pilot, validity and reliability studies. The results of the factor analysis indicated that the scale composed of six factors which explain %51.70 of the variance. These factors were named as “over expectations” (eight items), “use of social time” (six items), “mind reading” (six items), “different thinking” (four items), “physical intimacy” (three items), “gender differences” (three items). The Cronbach Alpha was .85 for the scale and Cronbach Alpha were between .53 and .81 for the sub-scales. ÖzetBu araştırmada Romantik ilişkilerde Akılcı Olmayan İnançlar Ölçeği (RAiNO) geliştirilmiş, aracın geçerlik ve güvenirlik çalışmaları yapılmıştır. Ölçek, Ellis (1986) ve Beck 2001) tarafından yapılan kuramsal kuramlara dayanarak romantik ilişkilerde akılcı olmayan inançları ölçmek amacıyla geliştirilmiştir. Başlangıçta madde sayısı 98 iken yapılan faktör analizi çalışmaları sonucunda ölçek 30 maddelik ve beşli Likert tipi bir yapıya ulaşmıştır. Envanterin geçerlik ve güvenirlik çalışmaları 551 kişi üzerinde yapılmıştır. Yapılan faktör analizi sonucunda envanterin toplam varyansın %51.70`sini açıklayan altı faktörden oluştuğu görülmüştür. Bu faktörler “aşırı beklentiler” (sekiz madde), “sosyal zaman kullanımı” (altı madde), “zihin okuma” (altı madde), “farklı düşünmek” (dört madde), “fiziksel yakınlık” (üç madde), “cinsiyet farklılıkları” (üç madde) olarak isimlendirilmiştir. İç tutarlığı saptamak amacıyla hesaplanan Cronbach Alfa katsayısı ölçeğin tamamı için .85` dir ve alt ölçekler için bulunan katsayılar da .53 ve 081 arasında değişmektedir. RAiNO ile Akılcı Olmayan İnançlar Ölçeği arasındaki korelasyon .34, İlişkilere İlişkin Bilişsel Çarpıtmalar Ölçeği ile .45 değerindedir. Bulgular, bu ölçeğin geçerli ve güvenilir olarak kullanılabileceğini göstermektedir
Investigating communication skills in adults according to their gender, age and personalityYetişkinlerin cinsiyetlerine, yaşlarına ve kişilik özelliklerine göre iletişim becerilerinin incelenmesi
The purpose of this study was to determine whether communication skills of adults are different in terms of gender and age and to reveal that personality traits predict communication skills. For this purpose data were collected from 187 adults whose ages were ranging between 22 and 46 by Communication Skills Scale-Adult Form and Five Factor Inventory. The data were analyzed by using SPSS 20 via t test, one way ANOVA and stepwise regression. In the result of analysis, it was determined that the total score of female’s communication skills get higher scores than males in the subscale of active listening and non-verbal communication and complying with the communication principles. There were differences only caring communication dimension by age. According to this, it was found that pay attention to communication increases as age increases. It was determined that about 17.8% of total score in communication skills were explained by extraversion and conscientiousness personality traits.Extended English summary is in the end of Full Text PDF (TURKISH) file. ÖzetBu araştırmanın amacı yetişkinlerin cinsiyet ve yaşlarına göre iletişim becerilerinin farklılaşıp farklılaşmadığını belirlemek ve kişilik özelliklerinin iletişim becerilerini yordayıcılığını ortaya koymaktır. Bu amaçla yaşları 22 ile 46 arasında değişen 187 yetişkinden İletişim Becerileri Ölçeği-Yetişkin Formu ve Beş Faktör Kişilik Ölçeği aracılığıyla veri toplanmıştır. Verilerin analizi SPSS 20 programı kullanılarak t testi, tek yönlü varyans analizi ve aşamalı regresyon yapılarak gerçekleştirilmiştir. Yapılan analizler sonucunda kadınların toplam iletişim becerileri puanları ile etkin dinleme ve sözel olmayan iletişim ve iletişim ilkelerine uyma alt boyutundan elde ettikleri puanların erkeklerin puanlarından istatistiksel olarak anlamlı düzeyde yüksek olduğu belirlenmiştir. Yaşa göre yalnızca iletişime özen gösterme boyutunda, daha ileri yaştakiler lehine farklılıklar vardır. Bunun yanısıra toplam iletişim becerileri puanının %17.8’inin, dışadönüklük ve özdenetim kişilik faktörleri ile açıklandığı belirlenmiştir
Developing a Career Adaptability and Optimism ScaleKariyer Uyumu ve İyimserliği Ölçeği’ nin geliştirilmesi
In this study, the Career Adaptability and Optimism Scale (CAOS) was developed for the purpose of evaluating the career adaptability and optimism of the individuals who making the transition from school to work. The participants in this study consisted of three separate groups, totalling 577 individuals, whose responses who utilized for the for pilot, validity and reliability studies. The participants were senior students studying at state or private universities in 2009-2010 spring and 2010-2011 fall terms (N=281) as well as individuals who were recently graduated from different universities within the preceding 2 years (N= 296) but not working now. A uni-dimensional structure having a quite good adaptability index has been obtained regarding the 18 itemed CAOS during the exploratory and confirmatory factor analysis of the validity studies. The Cronbach alpha coefficient of CAOS was .93 and test-retest reliability was .85. There is a meaningful relation r=, 60 (p<.01) between the Vocational Outcome Expectations Scale (VOES) of CAOS. These results have been assessed as the indicators that the scale is valid and reliable. ÖzetBu çalışmada okuldan işe geçiş dönemindeki bireylerin kariyer uyumu ve iyimserliğini değerlendirmeye yönelik “Kariyer Uyumu ve İyimserliği Ölçeği (KUİÖ)” geliştirilmiştir. Ölçeğin pilot uygulaması, geçerlik ve güvenirlik çalışmaları üç farklı grupla yapılmıştır. Araştırmanın katılımcılarını 2009– 2010 bahar ve 2010-2011 güz döneminde devlet veya vakıf üniversitesine giden lisans son sınıf (N=281) öğrencileriyle, farklı üniversitelerdenyeni mezun ve bir ya da iki yıl önce mezun olmuş (N=296) fakat bir işte çalışmayan lisans mezunları olmak üzere toplam 577 kişi oluşturmaktadır. Geçerlik çalışmaları kapsamında yapılan açımlayıcı ve doğrulayıcı faktör analizi sonuçlarına göre KUİÖ’ye ilişkin 18 maddelik, tek boyutlu ve oldukça iyi uyum indekslerine sahip bir yapı elde edilmiştir. KUİÖ’nün Cronbach alfa katsayısı .93 ve test–tekrar test güvenirliği ise .85 olarak bulunmuştur. KUİÖ ile Mesleki Sonuç Beklentisi Ölçeği (MSBÖ) arasında r=.60 (p<.01) anlamlı bir ilişki bulunmuştur. Bu sonuçlar ölçeğin geçerli ve güvenilir olduğunun göstergesi olarak yorumlanmıştır
Ortaöğretim Öğrencilerinin Fen Teknoloji Matematik ve Mühendislik Alanlarını Seçmeyi Düşünme Nedenleri
Bu araştırmanın amacı ortaöğretim öğrencilerinin eğitim ve kariyer planlarında Fen, Teknoloji, Matematik ve Mühendislik (FeTeMM) eğitim alanlarını seçmeyi düşünme ve düşünmeme nedenlerini Sosyal Bilişsel Kariyer Kuramına dayalı olarak ortaya koymaktır. Bu amaçla Uluslararası Standart Eğitim Sınıflaması’na göre FeTeMM alanlarını kapsayan müsbet ve doğal bilimler ile mühendislik üretim ve yapı bilimleri eğitim alanları ayrı ayrı olarak ele alınmıştır. Veriler toplam 168 (75 K, 93 E) ortaöğretim öğrencisinden bir form aracılığı ile toplanmıştır. Formda katılımcılara bu eğitim alanlarını seçmeyi düşünüp düşünmedikleri ve bunun nedenleri sorulmuştur. Katılımcıların yazdıkları nedenler içerik analizi ile değerlendirilmiştir. Bulgulara göre, öğrencilerin müsbet ve doğal bilimlerini ve mühendislik üretim ve yapı bilimleri eğitim alanlarını, seçmeyi düşünme ve düşünmeme nedenlerinin başında güçlü biçimde ilgi gelmektedir. Her iki grup için sıralama değişse de bu alanlarda eğitim almayı seçmeyi ya da seçmemeyi düşünme nedenleri öz-yeterlik, sonuç beklentisi, kişisel hedefler ve sosyal/sistemik etmenler olarak görülmektedir. Bulgular, Sosyal Bilişsel Kariyer Kuramı ve alanyazındaki son araştırmalar ışığında tartışılmıştır
School counselors’ roles scale: A surveyPsikolojik danışman rolleri ölçeği: Bir tarama çalışması
The purpose of the current investigation was to create an instrument that could be used to solicit information from high school students about the guidance and counseling services in their school. Additionally, the study sought to investigate various demographic variables, would affect the survey results. The participants in this study were 382 high school students (190 female, 192 male) enrolled in a public high school. A second sample of 130 high school students (69 female and 61 male) was recruited to assess the test/retest reliability of the instrument. A form was used to collect demographic information including: gender, grade, grade point average, personal knowledge of the school counselor and whether counseling services had been used. Data analysis process included exploratory factor analysis for construct validity and Cronbach alpha, Pearson Correlation Coefficient, Oneway ANOVA and t test. After exploratory factory analysis three factor (academic, career and personal/social) model accounted for a 38.67 % of the total variance and resulted in an 18 item final instrument which is called School Counselors’ Roles Scale. The internal consistency reliability using resulted in a Cronbach’s alpha of .84 and the test-retest reliability was measured as .88. Psychometric qualities of scale would allow it to be used for assessing perception of school counselor’s role. A number of demographic variables were found to be statistically significant. These results were discussed in light of earlier research findings and theoretical explanations.
Özet
Lise öğrencilerinin psikolojik danışmanların rollerine ilişkin algılarının değerlendirilmesine yönelik gerçekleştirilen bu araştırmada öğrencilerin söz konusu algılarını değerlendirmek amacıyla bir ölçek geliştirilmiştir. Ayrıca bu ölçek aracılığı ile lise öğrencilerinin psikolojik danışman rollerine ilişkin algılarının cinsiyet, sınıf, akademik başarı, rehber öğretmeni tanıma ve rehberlik servisine gitme değişkenlerine göre farklılaşıp farklılaşmadığının belirlenmesi amaçlanmıştır. Araştırma katılımcılarını 190’ı kız, 192’si erkek olmak üzere devlet lisesine devam eden toplam 382 lise öğrencisi oluşturmuştur. Ayrıca araştırmaya 69’u kız, 61’i erkek olmak üzere 130 lise öğrencisi de testin tekrarı çalışması için dâhil edilmiştir. Öğrencilerin psikolojik danışman rolleri algılarını belirlemek için araştırmacıların geliştirdiği Psikolojik Danışman Rolleri Ölçeği kullanılmış, bağımsız değişkenlerle ilgili veri toplamak için yine araştırmacıların geliştirdiği kişisel bilgi formundan yararlanılmıştır. Verilerin analizinde açımlayıcı faktör analizi, iç tutarlığı belirmek için Cronbach alfa ve test-tekrar test güvenirliği için Pearson Korelasyon katsayısı ile değişkenler arası fark için ANOVA ve t testi kullanılmıştır. Deneme formu 32 maddelik olan ölçeğin, açımlayıcı faktör analizi sonucunda üç faktörlü (akademik, kariyer kişisel/sosyal)18 maddelik bir yapı gösterdiği bulunmuştur. Yapılan analizler ile ölçeğin yeterli geçerlik ve güvenirlik düzeyine sahip olduğu belirlenmiştir. Bulgulara göre öğrencilerin psikolojik danışman rollerine yönelik algıları cinsiyet, sınıf, başarı düzeyi, rehber öğretmeni tanıma ve rehberlik servisine gitme değişkenlerine göre farklılaşmaktadır. Bulgular alan yazın ışığında tartışılmış ve bulgulara dayalı olarak bazı önerilere yer verilmiştir