11 research outputs found
[BW12O40]^3- ve 2,2'-Bipiridil içeren yeni bir nikel(II) kompleksinin sentezi ve karakterizasyonu
A Keggin-type polyoxometalate {Ni(2,2'-bipy)2(H2O)[BW12O40]}3- (NiBWO) has been hydrothermally synthesized in the high temperature resistant glass bottle for the first time. The structure has been characterized.by elemental analyses, X-ray diffraction, Fourier Transform Infrared Spectroscopy, Thermogravimetric Analysis, Scanning Electron Microscope and X-ray single crystal diffraction analyses. The X-ray single crystal study shows that the asymmetric unit of NiBWO is composed of one [BW12O40] 5- anion, one [Ni(2,2'-bipy)2(H2O)]2+ and one and a half of [Ni(2,2'-bipy)3] 2+ cations.Keggin tipi bir polioksometalat olan {Ni(2,2'-bipy)2(H2O)[BW12O40]}3- (NiBWO) bileşiği yüksek ısıya dayanıklı cam şişede hidrotermal olarak ilk kez sentezlenmiştir. Bileşiğin yapısı elementel analiz, X-ışını kırınımı, Fourier Dönüşümlü Kızılötesi Spektroskopisi, Termogravimetrik Analiz, Taramalı Elektron Mikroskobu ve X-ışını tek kristal kırınım analizleri ile karakterize edilmiştir. X-ışını tek kristal analiz sonucu, NiBWO bileşiğinin asimetrik biriminin bir [BW12O40] 5- anyonu, bir [Ni(2,2'-bipy)2(H2O)]2+ ve bir buçuk [Ni(2,2'-bipy)3] 2+ katyonlarından oluştuğunu göstermiştir
Proficiencies of effective time utilization of science and technology teachers
Bu araştırma, yapılandırmacı öğretim programına göre ders işleyen ortaokul Fen ve Teknoloji öğretmenlerinin zamanı etkili kullanma yeterliliklerinin değerlendirilmesi üzerine yapılmıştır. Araştırma evrenini, 2013-2014 Eğitim Öğretim Yılı'nda Çankırı'da Milli Eğitim Bakanlığına bağlı tüm devlet ortaokullarındaki 54 Fen ve Teknoloji öğretmeni oluşturmaktadır. Araştırmada örneklem alma yoluna gidilmeyip "kendini örnekleyen evren" çalışma evreni olarak kabul edilmiştir. Veriler; öğretmenlerin kişisel bilgilerini içeren beş soruluk birinci bölüm, öğretmenlerin zaman yönetimi stratejileri konusunda görüşlerini içeren seksen soruluk ikinci bölümden oluşan bir anket ile toplanmıştır. İkinci bölüm soruları likert tipi (derecelendirme) sorulardan oluşmaktadır. Verilerin analizinde öğretmenlerin cinsiyete göre farklılıkları için t testi, Mann-Whitney U testi; mesleki kıdem ve okuttukları sınıf mevcuduna göre farklılıkları için de Tek Yönlü Varyans Analizi (one - way ANNOVA-F testi), Kruskal Wallis H test teknikleri kullanılmıştır. Araştırma bulgularına göre; ? Fen ve Teknoloji öğretmenlerinin cinsiyet farklılıklarına rağmen kullandıkları zaman yönetimi stratejileri arasında anlamlı bir fark bulunamamıştır. Bu yüzden öğretmenlerin derslerde benzer zaman yönetimi stratejilerini kullandığı söylenebilir. ? Fen ve Teknoloji öğretmenlerinin mesleki kıdemleri ile öğretmenlerin zaman yönetimi yaklaşımlarından Kendini Toparla, Savaşçı, Hedef, Sihirli Araç, Kendini Akıntıya Bırak ve Öz Bilinç Yaklaşımları'na yönelik görüşlerinin ortalamaları arasında anlamlı bir farklılık bulunamamıştır. Buna rağmen Fen ve Teknoloji öğretmenlerinin mesleki kıdemleri ile öğretmenlerin ABC ve Zaman Yönetimi 101 Yaklaşımları'na yönelik görüşlerinin ortalamaları arasında anlamlı bir fark bulunmuştur. ? Fen ve Teknoloji öğretmenlerinin okuttukları sınıf mevcutlarının öğretmenlerin Kendini Toparla, Savaşçı, Sihirli Araç, Zaman Yönetim 101, Kendini Akıntıya Bırak ve Öz Bilinç Yaklaşımları'nı kullanma düzeylerini etkilemediği söylenebilir. Buna rağmen Fen ve Teknoloji öğretmenlerinin okuttukları sınıf mevcudu ile zaman yönetimi yaklaşımlarından Hedef ve ABC Yaklaşımları'na yönelik görüşlerinin ortalamaları arasında anlamlı bir fark bulunmuştur.This research was constructed on the evaluation of proficiencies of effective time utilization of secondary school Science and Technology teachers who teach according to the constructivist curriculum. Research population constitutes 54 Science and Technology teachers in the all state secondary schools attached to the Ministry of Education in Çankırı in 2013-2014 academic year. The sampling path was not used in the research so “self-sampling universe” was adopted as the study universe. Data were collected through a survey that consist of five questioned-first part that contains teachers’ personal information, eighty-questioned second part that contain their views on teachers’ time management strategies. Second part questions consist of Likert-type (classification) questions. In the analysis of data, t-test and Mann-Whitney U test techniques were used for differences by gender of teachers; one-way analysis of variance (one-way Annova-F test), Kruskal-Wallis H test techniques were used for their seniority and differ from the actual class they teach. According to the research findings; Despite significant differences in Science and Technology teachers, a significant difference was found between their time management strategies. So it can be said that teachers use similar time management strategies in courses. A significant difference between the averages of opinions could not be found between professional seniorities of Science and Technology teachers and time management approach of teachers as Get Yourself Together, Warrior, Goal, Magic Tools, Cut Adrift Yourself, Self-Conscious Approaches. Despite this, a significant difference between the average of opinions was found between professional seniorities of Science and Technology teachers and their ABC and Time Management 101 Approaches. It can be said that, class sizes tought by the Scince and Technology teachers, do not effect to use levels of Get Yourself Together, Warrior, Magic Tools, Time Management 101, Cut Adrift Yourself, SelfConscious Approaches. Despite this, a significant difference between the average of opinions was found between class sizes tought by the Scince and Technology teachers and Goals and ABC Approaches within the time management approaches
A new anthracene derivative of calix[4]arene as a fluorescent chemosensor
WOS:000324535700013A new anthracene derivative of calix[4]arene was synthesized as a highly fluorescent compound. This compound was examined for its fluorescent properties towards different metal ions (Li , Na , Mg 2 , Ca 2 , Ba 2 , Ni 2 , Cu 2 , Zn 2 , Pb 2 ) by UV and fluorescence spectroscopy. On complexation by alkaline earth metal cations and transition metal cations, the fluorescence spectrum was quenched. In particular, Ca 2 caused greater than 98% quenching of the anthracene derivative of calix[4]arene
The effect of using animations on the pre-service teachers’ achievement and retention levels in general chemistry course
Bu çalışma, öğretmen adaylarının Genel Kimya dersindeki akademik başarıları ve bilgiyi akılda tutma düzeyleri üzerine animasyonların etkisini ölçmeyi amaçlamaktadır. Araştırma, 2011-2012 akademik yılı bahar döneminde, Necmettin Erbakan Üniversitesi Ahmet Keleşoğlu Eğitim Fakültesi Sınıf Öğretmenliği bölümü 1. sınıfta öğrenim gören toplam 80 öğretmen adayı ile yürütülmüştür. Öğretmen adaylarının 40'ı deney grubuna, kalan 40'ı ise kontrol grubuna random olarak atanmıştır. Araştırmada yöntem olarak kontrol gruplu ön testson test deneysel model kullanılmıştır. Bu amaçla Genel Kimya dersinde yer alan "Maddenin Sınıflandırılması ve Karışımların Ayrılması" adlı konu, araştırmacılar tarafından deney grubunda animasyonlarla desteklenmiş yapılandırmacı yaklaşımla; kontrol grubunda ise mevcut program dâhilinde yapılandırmacı yaklaşımla işlenmiştir. Araştırmanın verileri, 25 maddelik "Genel Kimya Akademik Başarı Testi" ile elde edilmiştir. "Genel Kimya Akademik Başarı Testi" araştırmacılar tarafından geliştirilmiş olup, güvenirlik katsayısı (Cronbach başlangıcında öğretmen adaylarının, ön kimya bilgilerini kontrol altına almak amacıyla Genel Kimya Akademik Başarı Testi ön test, animasyonların rolünü belirlemek amacıyla aynı test son test olarak uygulanmıştır. Ayrıca animasyonların, bilginin hatırlanma düzeyi üzerine etkisini ölçmek için akademik başarı testi, uygulamadan beş hafta sonra kalıcılık testi olarak kullanılmıştır. Elde edilen verilere göre gruplar arasında başarı ve kalıcılık düzeyleri yönünden, ön testleri arasında anlamlı bir fark görülmezken, son testleri arasında deney grubu lehine anlamlı farklılık görülmüştür. Bulgular göz önüne alındığında, Genel Kimya dersinde animasyonlarla desteklenmiş yapılandırmacı yaklaşımın, akademik başarıyı arttırmada ve akılda kalıcılığı sağlamada daha etkili olduğu anlaşılmaktadır.This study aims to measure effect of the use of animations on pre service teachers’ academic achievement and retention levels in general chemistry course. The research was carried out eighty pre service teachers at license 1st class taking general chemistry course in in Necmettin Erbakan University Ahmet Keleşoğlu Faculty of Education, Primary Education Department, in 2011-2012 academic year’s second period. 40 pre-service teachers were assigned to experimental group and the rest were assigned to control group randomly. Pretest-posttestcontrol group design as experimental model was used in this study. For this purpose, “Classification of Matter and Mixtures Separation" issue was processed with constructivist approach supported with animations in the experimental group by researchers and the constructivist approach just in accordance with the existing programin the control group. Research’s data were obtained with "General Chemistry Academic Achievement Test" consisted of 25 multiple-choice item. This data collection tool’s reliability coefficient (Cronbach's alpha) was calculated as 0.835. At the beginning of the study, General Chemistry Academic Achievement Test was applied as pretest in order to take control pre-chemistry knowledge of preservice teachers. Also the same test was applied as posttest to determine the role of animations. Moreover achievement Test was used to measure the effects of animations on the recall level of knowledge as a retention test after five weeks from application. According to the data, there was no significant difference in terms of achievement and retention levels between pretest of groups, while there is a significant difference between posttest in favor the experimental group. It was seen according to the findings that the constructivist approach supported animations applied to experiment group was more affective to increase the academical success and provide permanence in mind than the constructive approach applied to control group
The use of animation in chemistry education and importance
Bu çalışma, son on yılda animasyon teknolojisi üzerine yayınlanan birçok Türkçe ve yabancı makalelerden oluşmuş bir derleme çalışmasıdır. Bu derleme çalışmada, animasyon kullanımının kimya eğitimindeki rolü vurgulanmıştır. Bilgi çağı olarak nitelendirdiğimiz, bilimsel ve teknolojik açıdan olağanüstü gelişmelerin gözlendiği 21. yy. çağımızda, bilgisayar teknolojisi ile eğitim sistemimizin ezberci yapısının yerini anlamlı öğrenme almıştır. Yapılan araştırmalarda; doğru yerde ve zamanda profesyonelce animasyon uygulamalarının öğrencilerin kimyaya bakış açıları, kimyaya karşı ilgi ve tutumları, kimya dersindeki başarıları üzerine olumlu etkisi olduğu sonucuna varılmıştır.This study is a compilation study consisted of many published in the last ten years Turkish and foreign articles on animation technology. In the study, the role of the use of animation in chemistry education was emphasized. In the 21st century described as the knowledge age in which the extraordinary developments have been observed in terms of scientific and technology, meaningful learning has taken the place of rote education system and computer technology. In the carried out researches, it was concluded that professionally animation applications in the right place and time have positive effects on students’ perspectives of chemistry, interests and attitudes towards chemistry, achievements in chemistry lesson
The Investigation of Chemistry Questions Asked in Free Boarding and Scholarship Examination for High School Level in the Context of Algorithmic and Conceptual Question Type
To conduct of the education programs, the most important resource is considered that textbooks but in national assesment tests, chemistry questions prepared according to chemistry curriculum they may be considered reflections of curriculum. The purpose of this study is to review the 140 chemistry questions “algoritmic or conceptual”, asked in “Free Boarding and Scholarship Examination”for 9,10,11 classes between 1998 and 2015 years. The study is a descriptive study. In data analysis, within the scope of the document analysis, qualitative research method was used. Crosstabs and Kappa statistic was used. The findings of this study revealed that the questions asked in “Free Boarding and Scholarship Examination”are 80% conceptual, 20% algorithmic in total. The distribution of question types according to the years indicates that most of questions are consisted of conceptual question types. By the findings are associated with the relevant literature and national chemistry curriculum, inferences and implications for conceptual chemistry teaching and learning have been mad
The Investigation of Chemistry Questions Asked in Free Boarding and Scholarship Examination for High School Level in the Context of Algorithmic and Conceptual Question Type
Öğretim programlarının yürütülmesinde en önemli kaynak olarak ders kitapları görülmekle birlikte merkezi sistemle yapılan sınavlarda sorulan kimya soruları, kimya öğretim programına göre hazırlandıkları için öğretim programının yansımaları olarak düşünülebilir. Bu çalışmanın amacı, 1998- 2015 yılları arasında lise 9, 10 ve 11. Sınıflar için yapılan Parasız Yatılılık Ve Bursluluk Sınavı (PYBS) 'nda sorulan 140 kimya sorusunu "Algoritmik", "Kavramsal" soru tipi bağlamında incelemektir. Çalışma betimsel bir çalışmadır. Veri analizinde, nitel araştırma kapsamında yer alan doküman analizi yöntemi kullanılmıştır. Crosstabs ve Kappa istatistiği kullanılmıştır. Elde edilen bulgular, PYBS' ndasorulan soruların toplamda %80'inin kavramsal, %20'sinin algoritmik sorular olduğunu ortaya koymuştur. Soru türlerinin yıllara göre dağılımıyla ilgili bulgular ise PYBS' nda sorulan soruların çoğunlukla kavramsal sorulardan oluştuğunu göstermektedir. Elde edilen bulgular ilgili literatürle ve kimya öğretim programıyla ilişkilendirilerek kimya konularının kavramsal öğretimine yönelik çıkarımlar yapılmıştır.To conduct of the education programs, the most important resource is considered that textbooks but in national assesment tests, chemistry questions prepared according to chemistry curriculum they may be considered reflections of curriculum. The purpose of this study is to review the 140 chemistry questions "algoritmic or conceptual", asked in "Free Boarding and Scholarship Examination"for 9,10,11 classes between 1998 and 2015 years. The study is a descriptive study. In data analysis, within the scope of the document analysis, qualitative research method was used. Crosstabs and Kappa statistic was used. The findings of this study revealed that the questions asked in "Free Boarding and Scholarship Examination"are 80% conceptual, 20% algorithmic in total. The distribution of question types according to the years indicates that most of questions are consisted of conceptual question types. By the findings are associated with the relevant literature and national chemistry curriculum, inferences and implications for conceptual chemistry teaching and learning have been made
Insights into Components of Prospective Science Teachers’ Mental Models and Their Preferred Visual Representations of Atoms
This study focused on determining the elements of mental models of atomic structure and views on visual representations of models of atomic structure in two sub-cohorts of student teachers studying at a university in Turkey. In total, 141 student teachers participated in this study. In the first cohort, the focus was on 73 freshman science student teachers’ drawings of mental models of atomic structure. The analysis showed a wide variety of individual aspects in the students’ minds when asked to sketch the structure of atoms. The majority of students preferred to draw two-dimensional structures, neglecting the atom’s space-filling character. Concerning the details of atomic structure, the majority of students emphasized only the most essential components of atoms, namely protons, neutrons, and electrons. It was quickly recognizable that these elements were arranged according to different analogies or representations of historical models, particularly related to Bohr’s atomic theory and different representations thereof. Overall, the different visual representations of atomic models the students see in school, almost exclusively serve as the basis for their ideas about atomic structure. Current atomic theory, like quantum mechanical models, are generally not used when students are asked for a “contemporary” model of atoms. Rather it seems that concreteness and functionality are the primary factors leading to the selection of an atomic model when requested. This study is supplemented by data collected from the second cohort of 68 prospective teachers consisting of a diverse group of students ranging from freshman to senior level. The students in this cohort were asked for their preferred illustrations of atoms in textbooks. Open-ended questions about atoms led to further insights. The analysis of the prospective teachers’ drawings indicated that a more careful approach to teaching is necessary to clarify the relationships between different models of atomic structure and to allow students to understand what an appropriate and contemporary understanding of atomic structure should encompass
SCIENCE TEACHERS' VIEWS FOR PROFICIENCIES OF EFFECTIVE TIME UTILIZATION
Bu araştırma, yapılandırmacı öğretim programına göre ders işleyen ortaokul fen bilimleri öğretmenlerinin zamanı etkili kullanma yeterliliklerine yönelik görüşlerinin değerlendirilmesi üzerine yapılmıştır. Araştırmanın çalışma grubunu, 2013-2014 Eğitim Öğretim Yılı'nda Çankırı'da Milli Eğitim Bakanlığına bağlı tüm devlet ortaokullarındaki 54 fen bilgisi öğretmeni oluşturmaktadır. Araştırmada örneklem alma yoluna gidilmeyip "kendini örnekleyen evren" çalışma evreni olarak kabul edilmiştir. Veriler; öğretmenlerin fen bilimleri dersinde zaman yönetimini içeren altı adet açık uçlu soru ile toplanmıştır. Bu sorular, alanında uzman iki öğretim üyesi tarafından hazırlanmış ve ankete eklenmiştir. Araştırma bulgularını tespit etmek için öğretmenlerin açık uçlu sorulara verdikleri cevaplar gruplandırılmış ve yüzde olarak ifade edilmiştir. Araştırma sonucunda; öğretmenlerin bir ders saatinde (kırk dakika) etkili ve verimli kullandıkları ortalama sürenin 21-30 dakika olduğu, bu sürenin böyle olmasının temel olarak öğrencilerdeki motivasyon eksikliğinden kaynaklandığı, bu süreyi arttırmak için öğretmenler tarafından derslerin ilgi çekici hale getirilip öğrenciyi aktif kılan farklı yöntem ve tekniklerin kullanılması gerektiği, öğrencilerdeki motivasyon eksikliğinin, dikkat dağınıklığının, sınıf mevcutlarının fazla olmasının öğretmenlerin derste zamanı etkili kullanmalarını engelleyen faktörler olduğu, bir ders saatinin öğretmenlerin yapacakları konu anlatımı, soru çözümü, deney, etkinlik, özetleme, tekrar, ödevlendirme vb. için çoğunlukla yeterli bir süre olduğu, öğretmenlerin dersi planlanan zamandan önce bitirdiği durumlarda ek olarak konu tekrar etme, soru çözümü vb. etkinlikler ile dersi pekiştirdiği gibi önemli bilgiler toplanmıştır.This research was constructed on the evaluation of proficiencies of effective time utilization of secondary school science teachers who teach according to the constructivist curriculum. Working group of the research constitutes 54 science teachers in the all state secondary schools attached to the Ministry of Education in Çankırı in 2013-2014 academic year. The sampling path was not used in the research so “selfsampling universe” was adopted as the study universe. Data were collected through a survey that consist of five questioned-first part that contains teachers’ personal information and six-questioned second part that contains time management in science lesson. These questions were prepared by two faculity member who are specialist in their field and they added to the questionnaire. In order to determine the findings of the research, the answers given by the teachers to open-ended questions were grouped and expressed as a percentage. As a result of the research, important information such as, the average time that teachers utilize effectively and efficiently in one lessons hour is 21-30 minutes, the fact that this is mainly due to the lack of motivation in the students, in order to increase this period, it is necessary to the lessons are make interesting by teaches and to use different methods and techniques the students become active, the lack of motivation in the students, distraction, surplus of class presence are the factors that prevent the teachers from using the time effectively, a lesson hour is often enough for teacher's subject expression, summarization, repetition, in the cases where the teachers have completed the lesson before the scheduled time, they reinforce the lesson with repeating the subject, solving the questions, etc. activities, has been collecte
Temel Tıp Döneminde Alınan Patoloji Eğitimi Klinik Eğitim Döneminde Yarar Sağlıyor mu? 5. Sınıf Tıp Öğrencilerinde Yapılan Bir Anket Çalışması
Amaç: Bu anket çalışmasında tıp fakültesi 5. sınıf öğrencilerinin preklinik dönemde aldıkları patoloji eğitiminin yeterliliği ve klinik staj eğitimlerine faydası ile ilgili algılarının ölçülmesi ve değerlendirilmesi amaçlanmıştır. Gereç ve Yöntem: Açık uçlu ve çoktan seçmeli sorulardan oluşan 14 soruluk bir dijital anket oluşturularak, 2018-2019 eğitim yılında tıp fakültemizde 3. sınıfı okumuş ve 2020-2021 eğitim yılında 5. sınıfta okumakta olan öğrencilere e-mail ve WhatsApp aracılığı ile gönderilmiştir. Sonuçlar incelenmiş ve istatistiksel olarak değerlendirilmiştir. Bulgular: Öğrencilerin %56’sı 3. sınıfta aldıkları patoloji eğitimini yeterli bulmuştur. Mikroskopi ve makroskopi eğitiminin, patoloji laboratuvarı ziyaretinin, olgu örneği eşliğinde tartışmanın ve eğitmenin gösterdiği kaynakları kendi kendine çalışmalarının öğrencilerin patolojiyi öğrenmelerine anlamlı katkısı saptanmıştır (p<0,05). Öğrenciler 3. sınıfta alınan tıp eğitiminin klinik staj döneminde anlamlı yararı olduğunu düşünmektedir (p=0,02). En yüksek yararı makroskopi eğitiminden görmüş olup makroskopi ve olgu bazlı öğrenme çalışmaları yapılmasını önermektedirler. Öğrencilerin %73’ü aldıkları eğitimin hastalık mekanizmasını anlamakta yarar sağladığını düşünmektedir. Sonuç: Fakültemizde alınan tıbbi patoloji eğitiminin klinik staj dönemine temel oluşturduğu ve kliniği öğrenmekte faydalı olduğu görülmüştür. Öğrenciler, olgu bazlı öğrenme ve makroskopi eğitimini en etkili yöntemler olarak görmekte ve ağırlık verilmesini önermektedirler. Didaktik derslerin daha yararlı olması için farklı ve güncel öğrenme yöntemleri ile kombine edilmesi ve müfredatın güncellenmesi uygun olacaktır. Ülkemizde tıp fakültelerinde patoloji eğitiminin standardizasyonu da üzerinde çalışılması gereken bir konudur