24 research outputs found

    ARTERIA VE VENA THORACICA INTERNA'NIN ANATOMIK ÖNEMI

    Get PDF
    Giriş: Arteria thoracica interna (ATI) ve vena thoracica interna (VTI) anatomik yerlesimleri nedeniyle koroner by-pass cerrahisinde ve meme rekonstrüksiyonlarında önemli yere sahiptir. Çalışmamızın amacı, cerrahi öneme sahip olan ATI ve VTI`nin anatomik olarak incelenmesidir. Gereç ve yöntem: Çalışmamız formaldehit ile fikse edilmiş 10 erişkin insan kadavrasında gerçekleştirildi. Disseksiyon ile sternum`un her iki yaninda ATI ve VTI görünür hale getirilerek ölçümler yapıldı. Bulgular: ATI`nın olguların %88,89`unda (16/18) iki dala ayrıldığı gözlendi. Ayrılma yeri 4. kostanın üst ucu (%12,50), 4. kostanın alt ucu (%6,25), 5. kostanın üst ucu (%6,25), 5. kostanın alt ucu (%43,75), 6. kostanın üst ucu (%31,75) olarak belirlendi. ATI`nin ortalama çapı 2,58 mm (min-max: 2,00-3,20 mm), 5. interkostal aralık (IA)`da sternum`a ortalama uzaklığı 13,11 mm (min-max: 6,00-22,00 mm) olarak ölçüldü. VTI´nın olguların %94,44`ünde (17/18) iki dala ayrıldığı gözlendi. Ayrılma yeri 1. kostanın alt ucu (%5,90), 2. kostanın üst ucu (%5,90), 2. kostanın alt ucu (%5,90), 2. IA (%17,65), 3. kostanın üst ucu (%23,50), 3. kostanın alt ucu (% 5,90), 3. IA (%5,90), 4. kostanın üst ucu ( %11,72), 4. kostanın alt ucu (%5,90), 5. kostanın üst ucu ( %11,72) olarak belirlendi. VTI`nin ortalama çapı 2. IA`da 3.12 mm (min-max: 1,90-5,00 mm), 3. IA` da 2,59 mm (min-max: 1,8-3,9 mm) olarak ölçüldü. Sonuç: ATI ve VTI hem proksimal hem de distal yönde gerçekleştirilecek anastomozlar icin uygun özelliklere sahip damarlardır. Bu nedenle anatomik olarak iyi tanımlanmalarının klinik önemi büyüktür. Introduction: Anatomic position of the internal mammary vessels is important in breast reconstruction and coronary artery myocardial revascularisation. Objective of this study was to describe detailed anatomy of the internal mammary vessels. Material and method: Dissection was performed in 10 formalin fixed human cadavers . After both of the clavicles were removed the anterior mammary wall was released by cutting it on both sides of the cadavers following the midaxillary line. The parietal pleura and endothoracic fascia were stripped on the posterior surface of the anterior thoracic wall and the transversus thoracis muscle was removed. The internal thoracic vessels were dissected. The diameter and distance of the vessels from the sternum were measured from the first intercostal space (ICS) to sixth ICS. The number, relationships and bifurcation points of the vessels were recorded. Results: The internal mammary (thoracic) artery IMA was divided into two branches in 88.89% of all cases. The point of division occured at cranial edge of 4th rib, at caudal edge of 4th rib, at the cranial edge of 5th rib, at caudal edge of 5th rib, at caudal edge of 6th rib as 12.50%, 6.25%, 6.25%, 43.75%, 31.75% respectively. The mean diameter of the IMA was mesaured as 2.58 mm (range 2.00-3.20 mm), and the mean distance of the IMA to the sternum was measured as 13.11 mm (range 6.00-22 mm) at the 5th ICS. The IMV was divided into two branches in 94.44% (17/18) of the cases. The point of division occured at the caudal edge of 1st rib (5.90%), at the cranial edge of 2nd rib (5.90%), at caudal edge of 2nd rib (5.90%), at 2nd ICS (17.65%), at cranial edge of 3rd rib (23.50%), at the caudal edge of 3rd rib (5.90%), at 3rd ICS (5.90%), at cranial edge of 4th rib (11.72%), at caudal edge of 4th rib (5.90%) and at cranial edge of 5th rib (%11.72). The mean diameter of the medial IMV was mesaured as 2.48 mm (range 1.9-3.4 mm) at the 2nd ICS, and 2.59 mm (range 1.8-3.9 mm) at the 3rd ICS. Conclusion: The internal mammary vessels can provide double recipient vessels (proximal and distal ends) for anastomoses to both the deep inferior epigastric artery and vein

    THE VALVE CHARACTERISTICS OF THE INTERNAL JUGULAR VEIN AND SUBCLAVIAN VEIN

    Get PDF
    Amaç: Vena jugularis interna ve vena subclavia, baş-boyun ve üst ekstremitelerden venöz kanın kalbe dönüşünü sağlayan major vasküler yapılardır. Genellikle kardiyak venöz kateterizasyon uygulamalarında kullanılırlar. Bu venlerin vena brachiocephalica ile birleşme yerlerinin yakınlarında kapakları bulunmaktadır. Venöz kanın perifere geri dönüşüne engel olan bu kapakların yapılacak cerrahi girişimlerde hasarlanma riskinin azaltılmasına katkıda bulunabilmek amacıyla, her iki vene ait kapakların topografik ve morfometrik özelliklerini araştırmayı planladık. Gereç ve yöntem: Bu çalışmada formalinle fikse edilmiş, belirgin vasküler patolojisi bulunmayan 8 adet erişkin erkek kadavrasında boyun disseksiyonları yapılarak vena jugularis interna ve vena subclavia'lar tamamıyla görünür hale getirildi. Damar lümenleri longitudinal olarak açıldı. Kapaklar, morfolojik ve morfometrik olarak değerlendirildi; angulus venosus, 1.kosta, articulatio sternoclavicularis ve incisura jugularis gibi referans yapılara uzaklıkları ölçülerek yerleşimleri tanımlandı. Bulgular: Vena jugularis interna'ya ait kapaklarin %75'i bicuspit, %18,75'inin unicuspit iken olguların %6,25'inde kapak bulunmadığı, vena subclavia'ya ait kapakların %93,7 bicuspit, %6,2 tricuspit olduğu görüldü. Kapak derinliği vena subclavia'larda ortalama 8,9 mm (4,4-17,8 mm), vena jugularis interna'larda ortalama 6,7 mm (3,0-12,5 mm); kapağın articulatio sternoclavicularis'in alt köşesine uzaklığı, vena subclavia için ortalama 43,3 mm (20,6-54,3 mm), vena jugularis interna için ortalama 36,6 mm (28,9 mm-55,5 mm); kapağın incisura jugularis'in orta noktasına uzaklığı, vena subclavia için ortalama 73,0 mm (62,3-82,0 mm), vena jugularis interna için ortalama 51,1 mm (40,8-59,8 mm) olarak ölçüldü. Sonuç: Venöz kateterizasyonda vena jugularis interna ve vena subclavia'ya yapılacak diğer girişimlerde ven kapaklarının yaralanma riskinin en aza indirilmesi, kapakların yerleşim ve anatomik özelliklerinin bilinmesi ile mümkün olacaktır. Objective: Intenal jugular vein and subclavian vein are the major vessels, returning the venous blood to heart from head-neck and upper extremities. Generally, they are used in cardiac venous catheterization procedures. The valves of these veins are close to the brachiocephalic vein comissure. To decrease injury risk of the valves during the surgery, that was performed to prevent the returning of venous blood to periphery, we aimed to investigate the topographic and morphometric features of valves of the both veins. Material and method: The internal jugular vein and subclavian vein were examined in eigth formalin fixed adult cadavers without significant vascular pathology for these study. Vascular lumens were dissected longitudinally. Valves were evaluated morphologically and morphometrically; their locations were defined according to their distance with reference structures such as angulus venosus, first rib, sternoclavicular joint and jugular notch. Results: The valve type of the internal jugular vein was bicuspid in 75% of the specimens, unicuspid in 18.75%, without valve in 6.25% and in subclavian vein were found bicuspid 93.7%, tricuspid 6.2% in the specimens . The mean (average) of valve depth was 8.9 mm (4.4 mm to 17.8 mm) in subclavian vein and 6.7 mm(3.0 mm to 12.5 mm) in internal jugular vein the distance between the valve and inferior corner of the sternoclavicular joint was 43.3 mm (20.6 mm to 54.3 mm) for subclavian vein, 39.6 mm (28.9 mm to 55.5 mm) for internal jugular vein and the distance between the valve and midpoint of jugular notch was 73.0 mm ( 62.3 mm to 82.0 mm) for subclavian vein and 51.1 mm ( 40.8 mm to 59.8 mm) for internal jugular vein. Conclusion: Knowledge of the location and anatomic features of the valves, will minimize the risk of vein valve injury during the venous catheterization and other internal jugular vein and subclavian vein procedures

    An anatomical evaluation of the relationship between the rectus abdominis and superior epigastric artery

    Full text link
    Arteria epigastrica superior (AES) arteria thoracica interna'nin (ATI) uc dallartndan birisidir. Musculus rectus abdominis (MRA) kilifinın arka yaprağini delerek kasin arka yüzü iizerinde uzanir; burada medial ve lateral kas dallanna ayrilir. Amaç: (Çalismamizin amaci AES'nin anatomik ozelliklerini arastirmak ve derin epigastrik damar aksının üst bölümü ile MRA 'nın ilişkisini degerlendirmektir.Gere9 ve yontem: Disseksiyonlar formalin ile fikse ediknis 25 adet eriskin insan kadavrasında 47 adet MRA'da gerçeklestirildi. Karın derisi ile fascia abdominalis'in yüzeyel ve derin yaprakları uzaklastırıldıktan sonra MRA'nın arka yüzünde, kas ile fasya arasinda yer alan AES'ye ulasildi. Bulgular: AES"nin ortalama 9api 2,26 mm (min-max: 1,2-3,0 mm) olarak belirlendi. MRA'nin arka yüzünde AES'nin tek, iki ya da 119 dala ayrıldigi olgular sirasiyla %55,3, %42,6, %2,1; AES'nin göğüs on duvari üzerine ulastığı IA'lar; 6.IA %13,3, 7.IA %37,7 ve 8.IA %49,0 olarak belirlendi. RA'nın ortalama genisligi 7,73 cm (min-max: 4,00 - 9,60 cm) olarak ölçüldü. AES'nin MRA'ya giriş noktasi olguların 74,5'inde kasınorta, %25,5'inde i9 1/3'ii olarak gozlendi. AES'nin MRA~ya giriş noktasinin kasın lateral kenarından uzaklığı ortalama 5,53 cm (min-max: 3,00 — 7,50 cm) olarak ölçüldü. Sonuc: Kasın duvarının ayrıntili vasküler anatomisi ile ilgili sonuçlanmiz, rekonstruktif cerrahide daha yararlı flep modellerinin gelistirilmesine yardimci olacaktir.The superior epigastric artery (SEA) is one of the terminal branches of the internal mammary artery. It pierces the posterior rectus sheath to lie on the posterior surface of the muscle and divides into medial and lateral muscular branches. Objective of this study is to evaluate the anatomic properties of the SEA and the relationship between the upper part of the deep epigastric vascular axis and the RA. Material and method: Dissection was performed on 47 RA in 25 formalin fixed human cadavers. To reach RA, abdominal skin, superficial and deep layers of abdominal fascia were removed. SEA was identified on the posterior surface of the RA between the fascia and the muscle. Results: The average diameter of the SEA was 2.26 mm (range 1.2-3.0 mm). The number of the major divisions of the SEA on the posterior surface of the RA was observed as one, two or three branches as 55.3 %, 42.6 %, 2.1 % respectively. The perforating point of the SEA on the anterior chest wall was identified at the sixth, seventh and eighth ICSs as 13.3 %, 37.7 % and 49.0 % respectively. The mean width of the RA was measured as 7.73 cm (range 4.00-9.60 cm). It was observed that the entrance point of the SEA into the RA was localized at the medial third of the RA in 74.5 % and at the middle third of the RA in 25.5 % of all cases. The mean distance from the lateral border of the RA to the entrance point of the SEA into the RA was ^measured as 5.53 cm (range 3.00-7.50 cm). Conclusion: The results of our study concerning the vascular anatomy of the abdominal wall will help to improve more useful flap design in reconstructive surgery

    An anatomical study of the relationship between the inferior epigastric artery and rectus abdominis

    Full text link
    Musculus rectus abdominis (RA) flebi meme rekonstrüksiyonu için gereken doku hacmine sahip olması ve uygun verici alan morbiditesi nedeniyle yaygın olarak meme,perine ve vagina rekonstriiksiyonlarında kullanılmaktadır. RA flebini kanlandıran arteria epigastrica inferior (AEI), donor damar olarak koroner by pass cerrahisinde ve penis revaskülarizasyonunda da kullanılabilir. Amaç: Bu çalışmanın amacı Türk halkında AEI ve RA arasındaki ilişkinin anatomik profilini sunmaktır. Gereç ve yöntem: Disseksiyoh formalin ile fikse edilmiş 25 adet erişkin insan kadavrasındabilateral 47adet RA'dagerçekleştirildi.MRA'nınarka yüzünde,AEI'nin gidişi, çapı, kökeni, pedikül uzunluğu, verdiği kütük sayısı ve dallarının lokalizasyonu araştırıldı., Bulgular: AEI'nin ortalama çapı 3,3 cm'dir ve %63,8 arteria femoralis'ten, %36,2 arteria iliaca externa'dan orijin almaktadır. AEFun ortalama pedikül uzunluğu 12,92 cm'dir. AEI'nin MRA'nın lateral kenarına ulaştığı yerin crista pubica'ya uzaklığı 6,52 cm'dir. MRA'nın arka yüzündeki AEI'ye ait ana dal sayısı %58 oranında tek, %42 iki tanedir. MRA'nın ortalama uzunluğu 34,5 cm olarak hesaplandı. AEI'nin ana dallanma noktası olguların %57,9'unda kasın alt 1/3'ünde, %42,1'inde orta 1/3'ünde yer almaktadır. RA'nm arka yüzü üzerinde AEI'nin ana dallarının sayısı olguların %55,8'inde tek, %40,4'ünde iki, %4,3'üiıde üç tane idi. AEI'nin ana dallarına ayrılma yerinin symphysis pubis'e olan ortalama uzaklığı 12,48 cm, umblicus'a 4,09 cm, arcus costarum'a 17,36 cm olarak ölçüldü.Sonuç: Bu çalışmamızın sonuçları Türk halkında RA ve AEI arasındaki anatomik ilişkininözelliklerinisunmaktadır.Bubilgilerflebinveoperasyonsürecinin planlanmasında yararlı olacaktır.The rectus abdominis (RA) flap has been widely used in breast, perineum and vagina reconstructions because of as it is a reliable flap with the tissue bulk required in breast reconstruction and with acceptable donor site morbidity.The inferior epigastric artery (IEA), supplying of the RA flap, can be used as a, donor vessel in coronary bypass surgery and penile revascularisation.Objective: The objective of this study is to present the natomical profile of the relationship between the IEA and rectus abdominis (RA). Material and method: Dissection was performed on 47 RA bilaterally in 25 formalin fixed adult human cadavers. The course, diameter, origin, pedicle length,number and distribution of the main branches of the IEA were investigated on the posterior surface of the RA. Results: The mean diameter of the IEA was 3.3 mm and IEA originated from the femoral artery (63.8%) and external iliac artery (36.2%). The mean pedicle length of the IEA was 12.92 cm. The mean distance from the point at which the IEA reaches the lateral margin of the RA to the pubic crest was 6.52 cm. The mean length of the RA was calculated as 34.5 cm. We found that the main branching points of the IEA were localized at the inferior and middle third of the RA as 57.9 % and 42.1 % respectively. The number of the main branches of the IEA on the posterior surface of the RA is one in 55.8 %, two in 40.4 %, three in 4.3 % of all cases.The mean distance from the main branching point of the IEA to the pubic symphysis, to umbilicus and to the costal arch were measured as 12.48 cm, 4.09 cm,17.36 cm respectively. Conclusion: The results of this study presents the properties of the anatomic relationship between the RA and IEA. This data would be helpful fort he planing of the flap and operation process

    INTERSECTIONES TENDINEAE' NIN MORFOLOJİSİ

    Full text link
    (MRA) NIN ÖN YÜZÜNDE BULUNAN İNTERSECTİONES TENDINEAE (IT) ADLI KİRİŞSİ YAPILARIN ŞEKİL VE LOKALİZASYON VE BUNLAR ARASINDAKİ İLİŞKİ 72 OLGUDA İNCELENDİ

    EL SIRTI VE ÖN KOLUN DUYUSAL İNNERVASYONUNDA FARKLI BİR ÖRNEK

    Full text link
    Bir erkek kadavranın sağ ön kolunun 1/3 distalinde nevrus cutaneus antebachim lateralis (NCAL

    ARTERİA THORACİCA İNTERNA' NIN ORİJİNİNDEKİ FARKLILIKLAR

    Full text link
    A. Thoracica interna' nın orijinindeki farklılıklar ve bunların görülme sıklığı araştırıldı
    corecore