19 research outputs found

    Üst birinci molarlarda alveoler kemik kaybının sinüs mukoza kalınlığı ile olan ilişkisinin değerlendirilmesi

    Get PDF
    Amaç: Maksiller sinüs ile en sık ilişkili bilinen dişler maksiller birinci molarlardır. Bu yüzden çalışmamızda maksiller birinci molarların periodontal hastalıklarına bağlı vertikal alveoler kemik kaybının sinüs mukozası ile ilişkisini belirlemek amaçlanmıştır.Gereç ve Yöntemler: Çalışmamızda 50 periodontitisli 50 kontrol grubu olmak üzere toplam 100 Konik Işınlı Bilgisayarlı Tomografik görüntü incelendi. Görüntüler bir adet 2 yıllık deneyime sahip maksillofasiyal radyolog tarafından ölçüldü. Elde edilen veriler Turcosa Analitik Bulut Yazılımı (Turcosa Ltd. Co, Turkey) programında analiz edildi.Bulgular: Alveolar vertikal kemik kaybı oranı ve sinüs mukozası kalınlığı arasında istatistiksel olarak anlamlı ve pozitif yönde 0.895 düzeyinde bir korelasyon tespit edilmiştir (p<0.05).Sonuç: Maksiller sinüs mukozası kalınlığı ve birinci maksiller molar dişin periodontal hastalığına bağlı oluşan vertikal kemik kaybı arasında pozitif yönde iyi derecede korelasyon vardır.ANAHTAR KELİMELER Maksiller Sinüs, Alveoler Kemik Kaybı, Konik Işınlı Bilgisayarlı Tomograf

    Konka bulloza tiplerinin maksiller sinüs patolojileri ileilişkisi

    Get PDF
    Amaç: Bu çalışmanın amacı, konka bulloza (KB) olarak da bilinen orta konka pnömatizasyonunun tipleri ve görülme sıklığının belirlenmesi ve bunların maksiller sinüs mukozası patolojileri üzerine olası etkilerinin değerlendirilmesidir.Gereç ve Yöntemler: Erciyes Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi, Ağız, Diş ve Çene Radyolojisi Anabilim Dalına konik ışınlı bilgisayarlı tomografisi (KIBT) ile paranazal sinüs değerlendirilmesi amacıyla başvuran 75 hastanın görüntüleri retrospektif olarak incelendi. Orta konka pnömatizasyonları; lameller, bülböz ve ekstensif olarak sınıflandırılarak, her bir konka bulloza tipi ile maksiller sinüs hastalığı arasında ilişki olup olmadığı araştırıldı. Maksiller sinüs tutulumu, maksiller sinüs ostiumu (MSO) tıkanıklığı ve maksiller sinüste mukozal kalınlaşma (MSMK) varlığı araştırılarak değerlendirildi.Bulgular: Toplam KB sayısı 76 idi. 30 (%40) hastada bilateral KB, 16 (% 21.3) hastada unilateral KB vardı. KB’ların 29’u (% 38.1) lameller tipte, 27’si (% 35.5) bülböz tipte ve 20’si (% 26.3) ekstensif tipteydi. Lameller tip 29 KB’nın 5’inde (% 17.2) MSO tıkanıklığı; 18’inde (%62) MSMK bulundu. Bülböz tip 27 KB’nın 7’sinde (% 25.9) MSO tıkanıklığı; 15’inde (%55,5) MSMK tespit edildi. Ekstensif tip 20 KB’nın ise 3’ünde (%15) MSO tıkanıklığı; 12’sinde (%60) MSMK vardı. Bilateral KB’sı olan 30 hastanın 2’sinde (% 6.6) sağ MSO tıkanıklığı, 2’sinde (% 6.6) sol MSO tıkanıklığı saptanırken 16’sında (% 53.3) ise MSMK belirlendi.Sonuç: Farklı KB tipleri ve tek taraflı veya çift taraflı olması ile ostium tıkanıklığı ve mukozal kalınlaşma gibi maksiller sinüs hastalıkları arasında istatistiksel anlamlı bir ilişki saptanamadı.ANAHTAR KELİMELER Konka bulloza, orta konka pnömatizasyonu, sinüzi
    corecore