8 research outputs found
Alternative Treatment Method for Crimean Congo Hemorrhagic Fever: Coupled Plasma Filtration and Adsorption
Crimean-Congo hemorrhagic fever (CCHF) is a viral hemorrhagic fever syndrome that can cause multi-organ failure with hyperactivation of the immune system. There is no proven treatment for CCHF, supportive care is essential for management. Extracorporeal depurative techniques have been used to remove inflammatory mediators from the bloodstream. This report aims to present the use of coupled plasma filtration and adsorption (CPFA) in CCHF patients. We performed CPFA on three patients with CCHF, all of which were confirmed with polymerase chain reaction. A 35-year-old female was admitted one week after tick-exposure. Despite supportive treatment, patient developed mucosal and gastrointestinal bleeding due to disseminated intravascular coagulation (DIC). After CFPA, her clinic situation and laboratory results improved. A 54-year-old female was admitted to the intensive care unit due to severe bleeding and had a history of tick bite nine-days-ago. She had multiple organ failure with DIC, we started CPFA. Patient didn’t respond to the treatment and died. A 69-year-old male was admitted to the hospital on the seventh-day of exposure to tick. He had diabetes, hypertension and coronary artery disease. Next day, patient developed alveolar hemorrhage and his liver enzymes, coagulation parameters deteriorated. We performed CFPA, however, the patient didn’t respond to treatment and died. We suggested that CPFA may have positive effects on the outcome and prognosis of critically ill CCHF patients. Only one patient responded well which can be a result of being young, early admission to the hospital and lack of comorbidity. CPFA may be an option to treat severe CCHF infection with cytokine storm. However,there is a need for further studies on when we should apply this treatment and whether early application prevents mortality
Mortality prediction ability of phycians in intensive care units of Turkey (MOPAP)
ÖZ
Türkiye’de yoğun bakım ünitelerinde hekimin mortaliteyi öngörebilme gücü
Giriş: Yoğun bakım hekimleri giderek yoğun bakım hastalarının prognozu ile ilgili karar vermede daha fazla yer almaktadır. Bu çalışma
ile; yoğun bakıma hasta triyajı ve hasta takibinde klinisyen öngörüsünün hasta mortalite tahminindeki gücünün değerlendirilmesi
amaçlanmıştır.
Materyal ve Metod: Bu çalışma Türkiye’nin çeşitli coğrafi bölgelerinde bulunan yoğun bakımlarda 1 Ocak 2017 - 30 Nisan 2017
tarihleri arasında yapılmıştır. Çalışma gözlemsel, çok merkezli, prospektif, kesitsel klinik araştırma olarak planlanmıştır.
Bulgular: Çalışma boyunca 37 farklı yoğun bakımdan toplam 1169 entübe hasta takip edilmiştir. Hastaların 530’u (%45.3) eğitim ve
araştırma hastanelerinde, 639’u (%54.7) üniversite hastanelerinde yatmaktaydı. Hastayı yoğun bakımda takip edecek hekime, takip
başlangıcında hastaların sağ kalım ihtimalleri için bir skor vermeleri istendi. Skorlama “0” en kötü ihtimal, “5” en iyi olacak şekilde
0’dan 5’e kadar toplam 6 skor içermekteydi. Bu dağılıma göre 0 puan verilen 113 hastadan sadece 1 (%0.9) hasta sağ kaldı. Bir puan
verilen 207 hastadan 26’sı (%12.6) sağ kaldı. En iyi puan olan 5 puan verilen 49 hastadan ise sadece 3’ü (%6.1) kaybedildi. Sağkalım
oranları her puan grubunda diğer gruplara göre istatistiksel anlamlı farklıydı (r: -0.488; p< 0.001). Doktorların klinik gözlemlerine
dayalı mortaliteyi tahmin etme skorları birleştirildikten sonra (0 ve 1 puan grupları birleştirilerek “tahmini eksitus”, 4 ve 5 puan grupları
birleştirilerek “tahmini sağkalım”) toplam 545 hastanın 320’si tahmini eksitus, 225’i tahmini sağkalım olarak öngörülmüştür.
Tahmini skorlamanın mortaliteyi öngörmedeki sensitivitesi %91.56 (95% CI: 87.96-94.37), spesifisitesi %76.89 (%95 CI: 70.82-
82.23) idi. Yine klinisyenlerin mortalite tahmininin pozitif prediktif değeri %84.93, negatif prediktif değeri %86.50 olarak tespit
edildi. Klinisyenler özellikle mortaliteyi öngörmede yüksek bir başarı gösterdiler.
Sonuç: Bu çalışma ile yoğun bakımda hasta takip eden hekimlerin mekanik ventilasyon desteğindeki hastalarında, hastayı kabul ettikleri
anda, mortalite ile sonlanan kötü prognozu yüksek oranda doğru öngörebildikleri sonucuna varılmıştır. Yoğun bakım mortalite skorlamalarına
diğer laboratuar ve klinik parametreler yanında hekimin mortalite tahmini ile ilgili görüşlerine yer verilmesi düşünülmelidir
Türkiye’de yoğun bakım ünitelerinde hekimin mortaliteyi öngörebilme gücü
Introduction: Intensive care physicians are increasingly involved in decision making about the prognosis of intensive care unit ICU patients. With this study; we aimed to evaluate the power of clinician foresight at prediction of mortality in patient at triage to intensive care and patient follow-up. Materials and Methods: This study was conducted in ICUs located in various geographical regions of Turkey between January 1, 2017-April 30, 2017.The clinical research was planned as observational, multicenter, cross-sectional. Results: A total of 1169 intubated patients were followed in 37 different ICU. At the beginning of the follow-up we asked the physician who will follow the patient in the ICU to give a score for the probability of survival of the patients. Scoring included a total of 6 scores from 0 to 5, with the “0” the worst probability “5” being the best. According to this distribution, only 1 (0.9%) of 113 patients who were given 0 points survived. Three (6.1%) of 49 with the best score of 5 died. Survival rates were significantly different in each score group (r:-0.488; p< 0.001). After the combined mortality estimation scores based on the clinical observations of the physicians (0 and 1 point score was combined as non-survive, 4 and 5 score was combined as survived) 320 of the 545 patients were estimated to be dead and 225 were predicted survival. Sensitivity and spesifity of scoring system to predict mortality was 91.56% (95% CI: 87.96-94.37), 76.89% (95% CI: 70.82-82.23) respectively. Conclusion: In this study, we concluded that the physicians who follow the patients in the ICU can predict the poor prognosis at the time of admission and the high mortality rate. The physician’s opinion on mortality estimation should be considered in intensive care mortality scoring in addition to other laboratory and clinical parameters. ©Telif Hakkı 2020 Tüberküloz ve Toraks. Makale metnine
Mortality prediction ability of phycians in intensive care units of Turkey (MOPAP)
ÖZ
Türkiye’de yoğun bakım ünitelerinde hekimin mortaliteyi öngörebilme gücü
Giriş: Yoğun bakım hekimleri giderek yoğun bakım hastalarının prognozu ile ilgili karar vermede daha fazla yer almaktadır. Bu çalışma
ile; yoğun bakıma hasta triyajı ve hasta takibinde klinisyen öngörüsünün hasta mortalite tahminindeki gücünün değerlendirilmesi
amaçlanmıştır.
Materyal ve Metod: Bu çalışma Türkiye’nin çeşitli coğrafi bölgelerinde bulunan yoğun bakımlarda 1 Ocak 2017 - 30 Nisan 2017
tarihleri arasında yapılmıştır. Çalışma gözlemsel, çok merkezli, prospektif, kesitsel klinik araştırma olarak planlanmıştır.
Bulgular: Çalışma boyunca 37 farklı yoğun bakımdan toplam 1169 entübe hasta takip edilmiştir. Hastaların 530’u (%45.3) eğitim ve
araştırma hastanelerinde, 639’u (%54.7) üniversite hastanelerinde yatmaktaydı. Hastayı yoğun bakımda takip edecek hekime, takip
başlangıcında hastaların sağ kalım ihtimalleri için bir skor vermeleri istendi. Skorlama “0” en kötü ihtimal, “5” en iyi olacak şekilde
0’dan 5’e kadar toplam 6 skor içermekteydi. Bu dağılıma göre 0 puan verilen 113 hastadan sadece 1 (%0.9) hasta sağ kaldı. Bir puan
verilen 207 hastadan 26’sı (%12.6) sağ kaldı. En iyi puan olan 5 puan verilen 49 hastadan ise sadece 3’ü (%6.1) kaybedildi. Sağkalım
oranları her puan grubunda diğer gruplara göre istatistiksel anlamlı farklıydı (r: -0.488; p< 0.001). Doktorların klinik gözlemlerine
dayalı mortaliteyi tahmin etme skorları birleştirildikten sonra (0 ve 1 puan grupları birleştirilerek “tahmini eksitus”, 4 ve 5 puan grupları
birleştirilerek “tahmini sağkalım”) toplam 545 hastanın 320’si tahmini eksitus, 225’i tahmini sağkalım olarak öngörülmüştür.
Tahmini skorlamanın mortaliteyi öngörmedeki sensitivitesi %91.56 (95% CI: 87.96-94.37), spesifisitesi %76.89 (%95 CI: 70.82-
82.23) idi. Yine klinisyenlerin mortalite tahmininin pozitif prediktif değeri %84.93, negatif prediktif değeri %86.50 olarak tespit
edildi. Klinisyenler özellikle mortaliteyi öngörmede yüksek bir başarı gösterdiler.
Sonuç: Bu çalışma ile yoğun bakımda hasta takip eden hekimlerin mekanik ventilasyon desteğindeki hastalarında, hastayı kabul ettikleri
anda, mortalite ile sonlanan kötü prognozu yüksek oranda doğru öngörebildikleri sonucuna varılmıştır. Yoğun bakım mortalite skorlamalarına
diğer laboratuar ve klinik parametreler yanında hekimin mortalite tahmini ile ilgili görüşlerine yer verilmesi düşünülmelidir
Effects of personality traits on severity of sepsis
Introduction: The aim of this study was to reveal the effect of the individual's lifestyle and personality traits on the disease process in patients with sepsis and to have clinical predictions about these patients
The Impact of CoronaVac Vaccination on 28-day Mortality Rate of Critically Ill Patients with COVID-19 in Türkiye
Background:Vaccines against coronavirus disease-19 (COVID-19) have been effective in preventing symptomatic diseases, hospitalizations, and intensive care unit (ICU) admissions. However, data regarding the effectiveness of COVID-19 vaccines in reducing mortality among critically ill patients with COVID-19 remains unclear.Aims:To determine the vaccination status and investigate the impact of the COVID-19 vaccine on the 28-day mortality in critically ill patients with COVID-19.Study Design:Multicenter prospective observational clinical study.Methods:This study was conducted in 60 hospitals with ICUs managing critically ill patients with COVID-19. Patients aged ≥ 18 years with confirmed COVID-19 who were admitted to the ICU were included. The present study had two phases. The first phase was designed as a one-day point prevalence study, and demographic and clinical findings were evaluated. In the second phase, the 28-day mortality was evaluated.Results:As of August 11, 2021, 921 patients were enrolled in the study. The mean age of the patients was 65.42 ± 16.74 years, and 48.6% (n = 448) were female. Among the critically ill patients with COVID-19, 52.6% (n = 484) were unvaccinated, 7.7% (n = 71) were incompletely vaccinated, and 39.8% (n = 366) were fully vaccinated. A subgroup analysis of 817 patients who were unvaccinated (n = 484) or who had received two doses of the CoronaVac vaccine (n = 333) was performed. The 28-day mortality rate was 56.8% (n = 275) and 57.4% (n = 191) in the unvaccinated and two-dose CoronaVac groups, respectively. The 28-day mortality was associated with age, hypertension, the number of comorbidities, type of respiratory support, and APACHE II and sequential organ failure assessment scores (p < 0.05). The odds ratio for the 28-day mortality among those who had received two doses of CoronaVac was 0.591 (95% confidence interval: 0.413-0.848) (p = 0.004).Conclusion:Vaccination with at least two doses of CoronaVac within six months significantly decreased mortality in vaccinated patients than in unvaccinated patients