2 research outputs found
Malaria: An evaluation of 40 cases
Bu çalışmada, Şubat 1996- Ekim 2009 yılları arasında kliniğimizde izlenen 40 erişkin malaryalı olgu, retrospektif olarak değerlendirilmiştir. Tanı, tüm olgularda Giemsa ile boyanan kalın ve ince yayma preparatlarda parazitin gösterilmesi ile konulmuştur. Otuz dört olgu erkek, 6 olgu kadın olup; ortalama yaş 31.1 olarak belirlenmiştir. Tüm olgularda endemik bölgelere (24 olguda Afrika, Afganistan, Azerbaycan ve Arap Yarımadası'na, 16 olguda Güneydoğu Anadolu Bölgesi'ne) seyahat öyküsü vardı ve hiçbirine kemoproflaksi uygulanmamıştı. Olguların 20'sinde Plasmodium vivax, 18'inde P. falciparum, ikisinde P. vivax ve P. falciparum saptanmıştır. Hastalarda ateş (%100), splenomegali (%72,5), hepatomegali (%45,0), anemi (%67,5), lökopeni (%32,5), trombositopeni (%75,0), sedimantasyon yüksekliği (%65,0), karaciğer fonksiyon testlerinde anormallikler (%62,5), serum kreatininde artış (%27,5) belirlendi. P. vivax sıtması olgularına klorokin ve primakin, P. falciparum olgularına meflokin veya kinin sülfat ile doksisiklin, mikst olgulara kinin sülfat ile doksisiklin, sonrasında primakin tedavisi uygulandı. İki olguda akut böbrek yetmezliği, iki olguda serebral tutulum; bir olguda akut böbrek yetmezliği, serebral tutulum, yaygın damar içi koagülasyon ve erişkin solunum yetmezliği sendromu gelişti. P. falciparum sıtmalı iki olgu kliniğimize yatırıldıkları gün kaybedildi, hastalık diğer olgularda şifa ile sonlandı. Sonuç olarak, endemik bölgelere seyahat öyküsü olan her ateşli olguda sıtma ayırıcı tanıda mutlaka yer almalıdır. Bu bölgelere seyahat edecek bireylere kemoproflaksi uygulanması ve kişisel korunma önlemlerinin sağlanması çok önemlidir.In this study, the epidemiological, clinical, laboratory and therapeutic features of forty adult malaria patients referred our clinic between February 1996-September 2009, were assessed retrospectively. Diagnosis was established by Giemsa-stained thick and/or thin blood smears in all cases. Thirty-four patients were male and 6 patients were female and mean age was 31.1 years. All patients had a history of travel to endemic areas (24 cases to Africa, Afghanistan, Azerbaijan, Arabian Peninsula, 16 cases to Southestern Anatolia Region), and none of them had chemoprophylaxis. Plasmodium vivax was detected in 20 patients, and P.falciparum in 18 and mixed (P. vivax and P. falciparum) in two. Parasitemia ranged from 0.5%- 25%. Fever (100%), periodic fever (62.5%), splenomegaly (72.5%), hepatomegaly (45.0%), anemia (67.5%), leukopenia (32.5%), thrombocytopenia (75.0%), a rise in erytrocyte sedimentation rate (65.0%), abnormalities in hepatic enzymes (62.5%), hyponatremia (32.5%), hypoglisemia (25%) and an elevated serum creatinine level (27.5%) were determined in the patients. Two patients with P. falciparum developed acute renal failure and cerebral involvement died soon after admission. Acute renal failure, acute respiratory distress syndrome, cerebral involvement and dissemine intravasculer coagulation were observed in one patient with falciparum malaria who recovered completely. In conclusion, every febril patients with a history of travel to the endemic regions should raise the suspicion of malaria. Effective pre-exposure chemoprophylaxis and personal protection measures should be provided to travellers visiting endemic regions
A Case Report of Community Acquired Pneumonia Caused By Legionella pneumophila
In this report, a case of community acquired pneumonia caused by Legionella pneumophila is presented and the related literature is reviewed. It is suggested that, pneumonia caused by this organism could be severe and long lasting, response to treatment could be late and Legionella pneumophila should be considered in the differantial diagnosis of comminty acquired pneumonia