87 research outputs found
Being a Parent of a Child With Autism From Diagnosis to the University Years
When literature is examined, it is seen that generally there are descriptive studies examining the effects of young children with autism in a certain age or age range on their parents’ marital and family relationships as well as psychological conditions such as mourning, stress, anxiety, and depression. Longitudinal studies on the social experiences of parents of children with autism are scarce. It was observed that there was not a longitudinal study in Turkey, evaluating the emotional processes parents live through from the years when their children are diagnosed with autism until the university education, the changes they experience in family relations, the problems they encounter in their children’s education process, and the emotional-social support services they receive/do not receive. This study is a qualitative study that examines the 15–16 years of experience of autistic children’s parents by analyzing video interview records that were carried out using a semi-structured interview form. The results were examined under seven themes and five sub-themes, and the results that were obtained were in accordance with the literature
Examining sensory differences of children with autism in early childhood: Effects of school and home settings
Recently, towards stimuli giving over sensitive or insensitive reactions has been recognized as diagnostic distinctive characteristics in children with autism. One of the purposes of this study is to determine behaviors which behaviors are result of sensitivity, prevalence rate at home or school settings and types of occurrence seen by parents and teachers. Another purpose of this study is to examine parent and teacher views on sensitivity effects at school and home settings. Study group consist 22 children with autism (2-6 ages), 20 mothers, and 8 trainers (4 psychologists and 4 special education teachers) who work with those children. In order to collect types of sensitivity and prevalence rate, “Sensory Difference Observation Form” and in order to collect views of parents and teachers, a semi structured form, “Effects of Sensory Differences: Parent and Teacher Views Form” are used. Forms were designed by researcher. It has been determined that the insensitivity of children towards movement, touch as well as auditory, visual and taste-scent stimuli is more common with a higher ratio than sensitivity. It has been observed that these properties have negative effects on their home lives as well as the routines of families and that teachers cope with them more easily in school settings
KAYNAŞTIRMAYA YERLEŞTİRİLEN ZİHİN YETERSİZLİĞİ VEYA OTİSTİK ÖZELLİKLERİ OLAN ÖĞRENCİLERİN OKUL YAŞANTILARI VE AKRANLARIYLA İLİŞKİLERİNE İLİŞKİN GÖRÜŞLERİ
This study examines the views of students with autism and intellectual disabilities regarding their school experience and their peers. This research is a qualitative study. A semi structured interview technique was used which was developed by the researcher. The participants were 10 students with intellectual disabilities, 10 students with autism, attending the 4th, 5th, 6th grades of a primary school. Results showed that academically, students with intellectual disabilities had difficulties especially on math and science and they need to be supported and students with autism have difficulties on problem solving, reading and idioms. The students with disabilities are usually alone and not being chosen as a partner in play groups and also labeled as "problem child" however they reported still like their school.
Bu çalışmanın amacı, kaynaştırma eğitimine devam eden zihinsel yetersiz ve otizmli öğrencilerin okul yaşantıları, arkadaşlık ilişkileri ve öğretim sürecindeki sorunlarıyla ilgili görüşlerini belirlemektir. Bu çalışma nitel yaklaşım kullanılarak gerçekleştirilmiştir. Veriler araştırmacılar tarafından hazırlanmış, yarı yapılandırılmış görüşme formu kullanılarak toplanmıştır. Katılımcılar dört, beş ve altıncı sınıfa devam eden 10 öğrenme güçlüğü, 10 otizm tanılı ilköğretim öğrencisinden oluşmaktadır. Sonuçlar, öğrenme güçlüğü olan öğrencilerin özellikle matematik ve fen dersini zor bulduklarını ve desteğe gereksinim duyduklarını; otizmli öğrencilerin ise, okuma, problem çözme, deyimlerde güçlük yaşadıklarını göstermiştir. Öğrenciler, yalnız kaldıklarını, oyunlarda yaşıtları tarafından tercih edilmediklerini ve "problem çocuk" olarak adlandırıldıklarını ama yine de okulu sevdiklerini belirtmişlerdi
KAYNAŞTIRMAYA YERLEŞTİRİLEN ZİHİN YETERSİZLİĞİ VEYA OTİSTİK ÖZELLİKLERİ OLAN ÖĞRENCİLERİN OKUL YAŞANTILARI VE AKRANLARIYLA İLİŞKİLERİNE İLİŞKİN GÖRÜŞLERİ
This study examines the views of students with autism and intellectual disabilities regarding their school experience and their peers. This research is a qualitative study. A semi structured interview technique was used which was developed by the researcher. The participants were 10 students with intellectual disabilities, 10 students with autism, attending the 4th, 5th, 6th grades of a primary school. Results showed that academically, students with intellectual disabilities had difficulties especially on math and science and they need to be supported and students with autism have difficulties on problem solving, reading and idioms. The students with disabilities are usually alone and not being chosen as a partner in play groups and also labeled as "problem child" however they reported still like their school.
Bu çalışmanın amacı, kaynaştırma eğitimine devam eden zihinsel yetersiz ve otizmli öğrencilerin okul yaşantıları, arkadaşlık ilişkileri ve öğretim sürecindeki sorunlarıyla ilgili görüşlerini belirlemektir. Bu çalışma nitel yaklaşım kullanılarak gerçekleştirilmiştir. Veriler araştırmacılar tarafından hazırlanmış, yarı yapılandırılmış görüşme formu kullanılarak toplanmıştır. Katılımcılar dört, beş ve altıncı sınıfa devam eden 10 öğrenme güçlüğü, 10 otizm tanılı ilköğretim öğrencisinden oluşmaktadır. Sonuçlar, öğrenme güçlüğü olan öğrencilerin özellikle matematik ve fen dersini zor bulduklarını ve desteğe gereksinim duyduklarını; otizmli öğrencilerin ise, okuma, problem çözme, deyimlerde güçlük yaşadıklarını göstermiştir. Öğrenciler, yalnız kaldıklarını, oyunlarda yaşıtları tarafından tercih edilmediklerini ve "problem çocuk" olarak adlandırıldıklarını ama yine de okulu sevdiklerini belirtmişlerdi
Investigating the attitudes of adults aged 18-30 with disabled siblings to marriageEngelli kardeşi olan 18-30 yaş arasındaki bireylerin evliliğe yönelik tutumlarının incelenmesi
The purpose of this study is to investigate the relationship between the attitudes toward marriage of siblings of individuals with disability/disabilities and some variables. The study group was formed from 65 female and 55 male -total 120 participants- who have a disabled sibling, between the ages of 18-30, unmarried, normally developed. Data was collected with "Attitudes Toward Marriage Scale" developed by Ertuğrul (2008) and "Personal Information Form" developed by the researcher for the purpose of gathering information about some of the variables. The results of the research shows that / In conclusion / As a result attitudes toward marriage of female siblings of individuals with disabilities are more negative than attitudes toward marriage of male siblings of individuals with disabilities. Attitudes toward marriage of participants whose parents are living together are more positive than attitudes toward marriage of participants whose parents are separated. Attitudes toward marriage of siblings of individuals with severe disabilities are more negative than attitudes toward marriage of siblings of individuals with moderate and mild disabilities. Attitudes toward marriage of siblings of individuals with moderate disabilities are more negative than attitudes toward marriage of siblings of individuals with mild disabilities. Attitudes toward marriage of the oldest siblings are more negative than attitudes toward marriage of the other/younger siblings. There was no meaningful relationship between age, education level, gender of disabled siblings, inadequacy type, disability type of disabled siblings, family’s monthly salary, number of siblings and attitudes toward marriage of siblings of individuals with disabilities. ÖzetBu araştırmanın amacı, engelli kardeşi olan bireylerin evliliğe yönelik tutumlarının bazı değişkenler ile olan ilişkisini incelemektir. Araştırmanın çalışma grubu, engelli bir kardeşe sahip olan, 18-30 yaş arasında, evli olmayan, normal gelişim gösteren, 65 kadın ve 55 erkek bireyden -toplam 120 katılımcı- oluşturulmuştur. Veriler, Ertuğrul (2008) tarafından geliştirilen, geçerlik ve güvenirlik çalışmaları yapılmış olan “Evliliğe Yönelik Tutum Ölçeği” ile bazı değişkenler hakkında bilgi toplanması amacıyla araştırmacı tarafından hazırlanan “Kişisel Bilgi Formu” kullanılarak toplanmıştır. Sonuç olarak, engelli kardeşi olan kadınların evliliğe yönelik tutumları erkeklere göre daha olumsuzdur. Anne-babası birlikte yaşayan kardeşlerin evliliğe yönelik tutumları, anne babası birlikte yaşamayanların tutumlarından daha olumludur. Ağır düzeyde engelli kardeşi olanların evliliğe yönelik tutumları orta ve hafif düzeyde engelli kardeşi olanlardan daha olumsuzdur. Kardeşler arasında yaşı en büyük olanların evliliğe yönelik tutumları yaşı küçük olanlardan daha olumsuzdur. Kardeşlerin, yaşları, eğitim düzeyleri, kardeş sayısı, engelli kardeşin cinsiyeti, yetersizlik türü, ailelerinin aylık geliri ile evliliğe yönelik tutumları arasında anlamlı bir ilişki gözlemlenmemiştir
Empathising and systematising in children with and without autism spectrum disorder
It is known that children with autism are insufficient in building empathy. A part of the difficulties in social interaction may originate from the lack of empathy. This research consists of two studies. First study is adaptation of the “Child Empathy Systemizing Quotient” (EQ-SQ) to Turkish culture which is prepared considering the behaviour characteristics of children in the Autism Spectrum Conditions (ASC) group, and realizing its validity and reliability. This research is conducted with 760 children with typical development processes, aged 9 – 16. The findings show that the Turkish EQ-SQ is a valid and reliable tool. The second study is conducted with 112 children, 32 of them having ASC and 80 not. Through this quotient, the empathy and systematizing abilities of children with ASC are compared with their peers who demonstrate typical development processes. The EQ-SQ levels of the participants are evaluated with their mothers and their demographical values are taken from the mothers. In line with the findings in the literature, the empathy skills of children diagnosed with ASC are significantly lower than children with typical development processes. Among the children with typical development processes, females’ empathy skills are shown to be significantly higher than males.
INDIVIDUALS WITH A DISABILITY HEARING and THEORY OF MIND
Bu makalede işitme engeli olan bireylerin zihin kuramı özelliklerinin incelendiği çalışmaların gözden geçirilmesi amaçlanmıştır. Makalenin ilk bölümünde genel özellikleri ile zihin kuramı açıklanmış, ikinci bölümde işitme engeli olan bireylerin zihin kuramı özelliklerini inceleyen çalışmalar detaylı olarak ele alınmıştır. Makalenin üçüncü bölümünde ise işitme engeli olan bireylerin zihin kuramı özellikleriyle ilişkili olabilecek faktörlerin incelendiği çalışmalar ile işitme engeli olan çocukların evlerinde kullanılan dil ve zihin kuramı arasındaki ilişkiyi ele alan çalışmalar gözden geçirilmiştir. Son olarak incelenen çalışmaların sınırlılıkları ve ortak bulgularından söz edilerek, ileri çalışmalara ve uygulamaya yönelik önerilere yer verilmiştir.
The purpose of this study is to review studies which consist of theory of mind (ToM) characteristics of people with hearing disabilities. In the first part of the study, general features of ToM are described. In the second part of the study, studies which investigated ToM features of people with hearing disabilities are covered in detail. In the third part of the study, studies which investigated factors on ToM features of people with hearing disabilities are presented and finally studies which covered the relationship between language useage of children with hearing disabilities in their houses and relationship between ToM are presented
RELATIONSHIP BETWEEN WILLIAMS SYNDROME AND THEORY OF MIND
Bu makalede Williams Sendromu ile zihin kuramı ilişkisine değinilmektedir. Williams Sendromu'nun tanımı ve genel özellikleri, Williams Sendromlu bireylerin katılımcılığında yapılan çeşitli zihin kuramı araştırmaları ve son olarak öneri ve sınırlılıklardan bahsedilmiştir. Yapılan çalışma için Ebsco Host, Wiley Interscience, Sage Online, Springer Link, Taylor&Francis, Oxford arama motorlarında "zihin kuramı" "Williams sendromu" sözcükleri anahtar sözcükler içinde taranmıştır. Bu arama metoduyla yeterli sonuç bulunamadığından ikinci kez, aynı arama motorlarından, "Williams Sendromu" sözcüğü anahtar sözcüklerde, "zihin kuramı","zihin okuma","zihin körlüğü" sözcükleri yazı içinde aranmıştır. Bu aramalarda toplamda 12 yayın ile karşılaşılmıştır. Ancak yazının şekillenmesinde bu 12 yayının kaynaklarından alınan başka araştırmaların temin edilmesi ve kullanılması da katkı sağlamıştır. Çalışmanın temel amacı genel bir özet vermek olduğundan yazı tarihsel, karşılaştırmalı ya da betimsel herhangi bir önem taşımamaktadır. Bu çalışma ile hem zihin kuramının doğasını açıklamak hem de az sayıda çalışmaya konu olan Williams Sendromu'nun özellikleri hakkında bilgi vermek amaçlanmaktadır.\r\n\r\nIn this article, the relationship between "theory of mind" and Williams Sendrome has been mentioned. It includes definition and general aspects of Williams Sendrome, research on theory of mind in which children with Williams Sendrome participated and a conclusion consists of suggesstion and limitations. "Williams Sendrome" and " Theory of Mind" terms had been searched in Ebsco Host, Wiley Interscience, Sage Online, Springer Link, Taylor&Francis, Oxford search engines. Search had been repeated due to limited results and for the second search "Williams Sendrome" in key words and "Theory of mind", "mind reading" and "mind blindness" terms in text was used. In this search 12 article was found. Additionally, other sources were used in order to form this article. Since the main purpose of this article is to give a general aspect, this article has no significance in historical, comperative or discriptive perspectives. Explaining the nature of the Theory of Mind and giving information about Williams Syndrome which has very few study on is aimed with this study.\r\
Otizmli Kaynaştırma Öğrencilerinin Sınıflarında Akran İlişkilerinin Geliştirilmesine Yönelik Eğitim Programının Etkililiğinin İncelenmesi
Bu çalışmada, ilköğretim okullarında birinci kademede eğitim alan otizm tanılı öğrencilerin akranlarıyla ilişkilerini, okula uyumlarını ve sosyal kabullerini artırmak amacıyla geliştirilmiş olan bir eğitim programının etkililiği incelenmiştir. Araştırma, İzmir ilinde bulunan beş ilköğretim okulunda 2011-2012 eğitim-öğretim yılında gerçekleştirilmiştir. Araştırma deseni olarak “ön test - son test kontrol gruplu yarı deneysel desen” ve nitel araştırma yöntemlerinden görüşme kullanılmıştır. Araştırmanın bağımsız değişkenini “eğitim programı”, bağımlı değişkelerini akranların sosyal kabulleri, okula uyumları, öğretmen ve akran merkezli sosyal davranışları oluşturmaktadır. Verilerin toplanmasında; ‘Sosyal Kabul Ölçeği’, Sosyometri, “Öğretmen Görüşme Formu” ve Kişisel Bilgi Formu’ kullanılmıştır. Bulgular, akran ilişkilerini geliştirmek üzere hazırlanmış olan eğitim programının, akranların sosyal kabulleri ve otizmli öğrencilerin sosyal yeterlilik ve okula uyum davranışları üzerinde etkili olduğunu göstermiştir
AN INVESTIGATION OF VIEWS AND EXPERIENCES OF UNIVERSITY STUDENTS REGARDING VIOLENCE AGAINST WOMEN IN TERMS OF SEVERAL VARIABLES AND THEIR RELATION WITH STUDENTS' LIFE SATISFACTION (DEU, BUCA FACULTY OF EDUCATION SAMPLE)
Bu araştırmanın amaçlarından biri, üniversite öğrencilerinin kadına yönelik şiddethakkındaki görüşleri ve deneyimlerinin bazı değişkenler açısından incelenmesidir. Diğeramacı ise, üniversite öğrencilerinin kadına yönelik şiddete ilişkin görüşlerinin vedeneyimlerinin yaşam doyumları ile ilişkisinin araştırılmasıdır.Çalışma gurubu, Dokuz Eylül Üniversitesi Buca Eğitim Fakültesi'nde öğrenimgören 298 öğrenciden oluşmaktadır. Katılımcıların sosyo demografik özelliklerini, şiddeteilişkin görüşlerini ve deneyimlerini belirlemek amacıyla araştırmacılar tarafındangeliştirilen "Görüşme Formu" ve yaşam doyumu düzeylerini belirlemek için "YaşamDoyumu Ölçeği" kullanılmıştır. Sonuçlar, kadın öğrencilerin ekonomik özgürlük, kariyer,ev işleri gibi alanlarda, kadın erkek eşitliği düşüncesini daha çok benimsediğinigöstermektedir. Ancak kadın katılımcıların dayak konusunda; toplumsal cinsiyet rolleriaçısından evli kadınlara göre daha geleneksel görüşlere sahip olduğu belirlenmiştir. Aileiçinde şiddete maruz kalanların kalmayanlara göre, şiddete tanık olanların tanıkolmayanlara göre yaşam doyumları anlamlı düzeyde daha düşük bulunmuştur. Öğretmenadaylarının "kadına yönelik şiddetin önlenmesi" konusunda farkındalıklarını arttırmak,zihniyet dönüşümünü sağlamak, yasal süreçler ve haklar konusunda bilgi edinmelerinisağlayacak çalışmalara gereksinim olduğunu düşünülmektedir. One of the objectives of this study is to investigate the views and experiences ofuniversity students regarding violence against women in terms of several variables. The other is to investigate the relationship between university students' views and experiencesand their life satisfaction levels.The research group is 298 prospective teachers who attend Dokuz Eylül UniversityBuca Faculty of Education. In order to determine the participants' demographiccharacteristics and their views and experiences regarding violence against women, aninterview form, designed by the researchers, was used. Also, a Life Satisfaction Scale wasused to identify their life satisfaction levels. The results reveal that female students supportmen-women equality in terms of financial freedom, career and domestic works more thanmale students do. However, female participants were found to have more traditional viewsin comparison to married women in terms of gender roles in regard to physical violence(beating). Life satisfaction levels of students who experienced violence in family were foundmeaningfully lower than the life satisfaction levels of those who did not. Similarly, lifesatisfaction levels of students whom witnessed violence in family were meaningfully lowerthan those who did not. It is thought that studies increasing prospective teachers'awareness to prevent violence against women create a mentality change and inform themabout their legal rights and legal processes are needed
- …