2 research outputs found

    Maksiller yan keser dişteki aksesuar kök nedeniyle oluşan periodontal cebin tedavisi: Olgu sunumu

    Get PDF
    Servikal mine uzantıları, mine incileri ve palatal yivler gibi diş ile ilişkili faktörler periodontal hastalık oluşumuna neden olabilirler. Aksesuar kök oluşumu nadir görülen anomalilerdendir. Bu rapor kronik periodontitisli 63 yaşındaki erkek hastanın vaka sunumudur. Maksiller sol yan keser dişin kökünün mesio-palatinal yüzeyinde 7 mm cep derinliği ile birlikte aksesuar kök benzeri yapı tanımlanmıştır. Bu aksesuar kök benzeri yapı faz I periodontal tedavi ve endodontik tedavi sonrası cerrahi olarak eksize edilmiştir. Cerrahi sonrası periodontal iyileşme sorunsuzdu ve periodontal cep derinliği cerrahiden 3 ay sonra 7mm’den 4mm’ye düşmüştür. Bu dental anomalilerin erken tespiti, periodontitisin etkin tedavisinde büyük klinik öneme sahipti

    Posterior Mandibulada Dental İmplant Cerrahisi Sırasında Lingual Kemik Perforasyon Riskinin Değerlendirilmesi: 3 Boyutlu İmplant Planlama Programı Kullanılarak Yapılan Retrospektif Çalışma

    No full text
    Amaç: Bu çalışmanın amacı dişsiz mandibular molar ve premolar bölgelere bilgisayar ortamında planlama programı kullanılarak konik ışınlı bilgisayarlı tomografi (KIBT) görüntüleri üzerinde yerleştirilen implantların sebep olduğu lingual perforasyon prevalansının değerlendirilmesi ve kretin morfolojik yapısı ile lingual plakanın perforasyon riski arasındaki ilişkinin belirlenmesidir.Gereç ve Yöntemler: İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi arşivindeki KIBT görüntüsü alınmış hastalardan 543’ünün tomografi görüntüleri tarandı ve dahil edilme kriterlerine uyan 107 hastanın görüntüleri üzerinde, Simplant® implant planlama programı kullanılarak 179 adet sanal implant yerleştirildi. Kretler kesitlerine göre P tipi, C tipi ve U tipi olmak üzere 3 gruba ayrıldı. Panoramik radyografide inferior alveolar kanala 2 mm uzaklıkta olacak şekilde uzunlukları hesaplanan dental implantların lingual kemikle olan ilişkisi değerlendirildi.Bulgular: Lingualde oluşan perforasyonların büyük çoğunluğu U tipi kretlerde (%87.5) görülürken, perforasyon riskinin 8 mm uzunluktan sonra arttığı görülmüştür. C tipi kretlerde dört (% 8.3) implantda perforasyona rastlanırken, P tipi kretlerde 14mm uzunlukta sadece iki (% 4.2) hastada lingual perforasyon görülmüştür.Sonuçlar: Bu çalışmanın sonuçları implant uygulamalarında, osteotomi yapılacak alanın anatomik oluşumlara olan komşuluğunu değerlendirmede KIBT’nin değerini bir kez daha ortaya koymaktadır. Alt çenede, implant cerrahisi öncesi kret tepesinden mandibular kanala olan mesafenin ölçülmesi rutin yapılan bir hazırlıktır. Bunun yanında sagittal düzlemde mandibulanın anatomik yapısının değerlendirilmesi bu yapılamıyorsa ameliyat sırasında kret morfolojisinin palpasyonla muayenesi ameliyat sırasında ve sonrasında gelişebilecek komplikasyonların önlenmesi açısından önem arz etmektedir.Anahtar Kelimeler: Alt çene, Diş implantı, Konik ışınlı bilgisayarlı tomografi, Sublingual kanama
    corecore